Ben Efsaneyim filmi ve koronavirüs salgını arasındaki ilginç benzerlikler gün yüzüne çıktı

(IMDb)
(IMDb)
TT

Ben Efsaneyim filmi ve koronavirüs salgını arasındaki ilginç benzerlikler gün yüzüne çıktı

(IMDb)
(IMDb)

Kovid-19 salgınıyla 2007 yapımı Ben Efsaneyim (I Am Legend) filmi arasında ilginç benzerlikler dikkat çekti. 
We Got This Covered'ın haberine göre salgın nedeniyle insanlar arkadaşlarından, ailelerinden ve toplumdan soyutlanırken bu noktada Ben Efsaneyim’in, neredeyse tamamen inzivanın insan üzerindeki olumsuz etkilerine odaklanan apokaliptik dünyası akıllara geliyor. 
Richard Matheson’ın 1954 tarihli, aynı isimli romanından uyarlanan Ben Efsaneyim’in başrolünde Will Smith yer alıyor.
Smith, bir virüs salgını 12 milyon insanı öldürüp bunların yüzde 90’ını mutasyona uğramış hilkat garibelerine çevirdikten sonra sağ kalan son birkaç insandan biri, Robert Neville’i canlandırıyor.
Virolog olan Neville virüsle ilgili daha fazla bulgu elde etmeye ve salgından sağ kurtulan başka insan olup olmadığını bulmaya çalışıyor. Ben Efsaneyim, kahramanın temel gizemi çözmeyi denerken kendi yalnızlığıyla başa çıkmaya çalıştığı, etrafında yıkılan, kederine terkedilmiş bir dünyada geçen karanlık ve kasvetli bir film.
Independent Türkçe'de yer alan habere göre, mevcut durum Neville’in filmde yaşadığı dünyaya göre daha az vahim, yine de tedirgin edici benzerlikler var.
Geçmişe dönen sahneler Manhattan, New York’un boşaltıldığını ve karantinaya alındığını gösteriyor, bunun sonucunda Neville eşini ve çocuğunu kaybediyor. An itibarıyla artan vaka sayısıyla New York, ABD’deki Kovid-19 salgınının merkezi ve ülkedeki en sıkı sosyal mesafe uygulamasına tabi.
Filmdekinin aksine New York henüz polis veya ordu kontrolünde kapatılmadı. Yine de salgının bu ilk safhaları, Ben Efsaneyim’dekilere ürkütücü seviyede benziyor, en azından salgın esnasında anksiyete yaşayanlar için izlemeyi zorlaştıracak kadar.



Zuckerberg, yemek kartıyla ev alışverişi yapanları kovdu

Zuckerberg'ün şirketi Meta, 1,5 trilyon dolar değerinde (Reuters)
Zuckerberg'ün şirketi Meta, 1,5 trilyon dolar değerinde (Reuters)
TT

Zuckerberg, yemek kartıyla ev alışverişi yapanları kovdu

Zuckerberg'ün şirketi Meta, 1,5 trilyon dolar değerinde (Reuters)
Zuckerberg'ün şirketi Meta, 1,5 trilyon dolar değerinde (Reuters)

Mark Zuckerberg'ün CEO'su olduğu Meta'nın, yemek kartlarını ev alışverişi için kullandıkları gerekçesiyle bazı çalışanlarını kovduğu bildiriliyor.

Financial Times'ın haberinde, Facebook, Instagram ve WhatsApp'ı bünyesinde barındıran firmanın, Silikon Vadisi'ndeki en az 25 çalışanı geçen hafta işten çıkardığı yazılıyor. 

Kimliğinin açıklanmasını istemeyen bir kaynak, çalışanların yemek kartı sistemini "kötüye kullandığı" gerekçesiyle işten atıldığını söylüyor. Bu kartların sadece ofisteki kafeterya ve restoranlarda geçerli olduğunu, bazı çalışanların kartları kullanarak eve yemek sipariş ettiğini belirtiyor. 

Ayrıca çalışanların kartlarla diş macunu, çay, deterjan ve şarap kadehi gibi ürünler satın aldığı, bazı işçilerinse kartlarındaki parayı birleştirerek alışveriş yaptığı bildiriliyor. 

Yılda 400 bin dolar maaş aldığı belirtilen bir Meta çalışanı, anonim mesajlaşma platformu Blind'daki gönderisinde şöyle yazıyor: 

Ofiste yemek yemeyeceğim günlerde, örneğin eşim yemek pişiriyorsa veya arkadaşlarımla yemek yiyeceksem, akşam yemeği kredimi boşa harcamak istemedim.

Adının paylaşılmasını istemeyen çalışan, Meta'da "gece gündüz çalıştıklarını" belirterek, insan kaynaklarının kart kullanımlarının inceleme talebine karşı çıkmadıklarını fakat sonradan bir anda kovulduklarını savunuyor. Çalışan, "Böyle bir şey yaşandığına inanamıyorum" diyor. 

Kartları ara sıra "kurallara uygunsuz" biçimde kullanan işçilere uyarı gönderildiği de aktarılıyor. 

Meta'nın genel merkezi de dahil büyük ofislerde çalışanlar, kampüsteki kantinlerden ücretsiz yemek yiyebiliyor. 

Daha küçük ofistekilereyse UberEats ve Grubhub gibi platformlardan yemek satın almaları için günlük kredi sağlanıyor. Kahvaltı için 20 dolar, öğle ve akşam yemeği içinse 25'er dolar veriliyor. 

Meta, işçilerin kovulmasıyla ilgili herhangi bir açıklama yapmadı.

Independent Türkçe, Financial Times, Guardian