Hükümetin talimatlarına uymayan Ultra-Ortodoks Yahudiler, İsrail’de koronavirüs endişelerini ikiye katlıyor

 (Reuters)
(Reuters)
TT

Hükümetin talimatlarına uymayan Ultra-Ortodoks Yahudiler, İsrail’de koronavirüs endişelerini ikiye katlıyor

 (Reuters)
(Reuters)

Amal Şehade
Koronavirüsün hızla yayılması ve ölüm vakalarının sürekli artmasına rağmen İsrail’deki Ultra-Ortodoks Yahudilerin (Haredi Yahudiler) koronavirüs döneminde sergilediği tavırlar, hükümetin, ordunun ve sağlık kuruluşlarının kalabalık sokaklar, dükkanlar ve kamusal alanlar hususundaki talimatlarına aykırı. Bu çerçevede durum, İsrail’de önemli bir mesele haline geldi.
Dini açıdan radikal olan Yahudiler arasındaki durum, koronavirüs salgınının yayılmasıyla birlikte İsrailliler arasında endişeye yol açıyor. Öyle ki Haredi Yahudilerinin yaşadığı kasabalardan biri olan Bney Brak’ta, virüsle enfekle olan insanların sayısı oldukça yüksek. Bununla birlikte bölge halkı, hükümete ve salgınla mücadele için ilan edilen talimatlara karşı çıkmayı sürdürüyor, “Tanrı’nın kendilerini salgından koruyacağını savundukları dini inançlarını” uygulamaya devam ediyor.
Independent Arabia'dan Amal Şehade'nin haberine göre, Başbakan Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz Çarşamba günü, İsrail vatandaşlarına koronavirüs salgınını önlemek üzere talimatlara uyma çağrısı yaptı. Ancak Netanyahu’nun açıklamaları, aslında Ultra-Ortodoks Yahudilere yönelikti. Netanyahu, açıklaması sırasında bu Yahudi kesiminin, salgınla mücadelede İsrail’i karşı karşıya bıraktığı duruma değindi.

Devlet içinde devlet
Açıklama sırasında Haredi Yahudilerine yöneltilen ifadeler, ‘hiçbir talimatı dinlemeyen, sanki devlet içinde bir devletlermiş’ benzetmelerini de içerdi. Bu çerçevede İsrailli yetkililer, Bney Brak’ın kapatılması talimatı verdi. İsrail İç Güvenlik Bakanı Gilad Ardan, yaptığı açıklamada “Bazı Haredi şehirlerinde koronavirüse yakalananların oranındaki artış, son günlerde talimatları yoğunlaştırmayı gerektiriyor. Bugün uygulamalar benzeri görülmemiş düzeye ulaştı. Bu nedenle talimatları derhal uygulayabiliriz. Aynı şekilde ordu da müdahalede bulunabilir” dedi.
Bu ifadeler, Ultra-Ortodoks Yahudiler ve İsrail hükümeti arasındaki gerginliği artırdı. Ancak Bney Brak’taki yerel otorite, daha sonra geri adım atarken, askeri subaylar ve yetkililer de Başbakanlık Ofisi, Sağlık Bakanlığı ve İç Cephe Komutanlığı ile koordineli olarak şehirde koronavirüsle mücadele etmek amacıyla özel bir heyet oluşturmaya yöneldi.

Başarısız görev
Heyetin iki gün boyunca çeşitli çalışmalar ortaya koymasına rağmen söz konusu Yahudi kesimle kriz artarken, yetkililer de görevlerinde başarısız oldu. Zira bölge halkı, İsrail’in salgını önlemek üzere aldığı talimatlar ve önlemler hakkında herhangi bir bilgiye sahip değil ve akıllı telefon ya da internet kullanmıyor. Şarku'l Avsat'ın Independent Arabia kaynaklı haberine göre, bunun yanı sıra hasta utanç duygusu, bireysel hassasiyet düşünceleri veya dini sebepler dolayısıyla durumu ve semptomları hakkında bir rapor vermiyor. Diğer bir sorun ise evlerin son derece kalabalık olması. Öyle ki evlerde, kişinin karantinaya girmesine izin vermeyen çok çocuklu aileler yaşıyor. Buna karşılık koronavirüs için tahsis edilmiş otellere gitmeyi reddediyorlar ve nihayetinde enfekte olan bir birey, virüsü aile üyelerinin tamamına bulaştırıyor.

Hazır olmama
İsrail, genel olarak koronavirüs ile mücadele etmek üzere olağanüstü bir durum ilan etmeye hazır değil. Virüsün yayılmasıyla birlikte ekonomik kriz de yetkilileri, alınan uygulamalar hususunda sert tartışmalara ve anlaşmazlıklara soktu. Nitekim Netanyahu, hala genel bir karantinayı kabul etmezken, alınan tek karar Bney Brak başta olmak üzere radikal Yahudilerin yaşadığı diğer kasabaları karantinaya almak oldu. Söz konusu karar, koronavirüs testinin pozitif çıkması sonrasında evinde karantinaya giren Sağlık Bakanı Yaakov Litzman tarafından da onaylandı.

Endişeler arttı
Öte yandan İsrail polisi, sokaklardaki hareketliliği sınırlandırmak üzere kontrol noktalarına konuşlandı. Paskalya Bayramı’nın yaklaşması ve dindar Yahudilerin dini faaliyetleri dolayısıyla da karar vericiler arasında endişeler büyüyor. Bazı Haredi Yahudilerin açıkladığına göre durum, bir felakete benzeyen son derece tehlikeli sonuçlara yol açacak ve Bney Brak’ta da koronavirüs tehdidiyle mücadele için kurulan heyeti sorunlarla karşı karşıya bırakacak.
Bu çerçevede üst düzey yetkililerin ve Sağlık Bakanlığı’nın koronavirüsle mücadele çabalarına yardımcı olmak ve talimatların uygulanmasını sağlamak amacıyla teknolojik birimler de dahil, Genelkurmay Başkanlığı’na bağlı komando birlikleri ve Askeri İstihbarat Bölümü’ne bağlı bazı unsurlar konuyla ilgilenmek üzere görevlendirildi.



İsrail ordusu İran'ın Arak reaktörü çevresindeki bölgenin boşaltılması çağrısında bulundu

İsrail ordusu, İran'ın Arak ve Khandab köylerinde yaşayanlardan köyleri boşaltmalarını istediği broşür (İsrail ordusu)
İsrail ordusu, İran'ın Arak ve Khandab köylerinde yaşayanlardan köyleri boşaltmalarını istediği broşür (İsrail ordusu)
TT

İsrail ordusu İran'ın Arak reaktörü çevresindeki bölgenin boşaltılması çağrısında bulundu

İsrail ordusu, İran'ın Arak ve Khandab köylerinde yaşayanlardan köyleri boşaltmalarını istediği broşür (İsrail ordusu)
İsrail ordusu, İran'ın Arak ve Khandab köylerinde yaşayanlardan köyleri boşaltmalarını istediği broşür (İsrail ordusu)

İsrail ordusu, bugün yaptığı açıklamada, İran'ın Arak ağır su reaktörünü çevreleyen bölgeyi boşaltmaları konusunda sakinlere bir uyarı yayınladı.

İsrail ordusu, nükleer tesislerin yakınında bulunan İran'ın Arak ve Khandab köylerindeki sakinleri bölgeyi tahliye etmeye çağırdı ve yakın zamanda saldırılar düzenleneceğini duyurdu. OrdununTelegram'da yer alan açıklamasında, "İsrail Savunma Kuvvetleri, İran'ın Arak ve Khandab köylerinde yaşayan sakinleri, işçileri ve herkesi... askeri tesisler vurulmadan hemen önce tahliye etmeye acilen çağırıyor" denildi.

Uyarı, X platformunda, önceki hava saldırılarından önce yapılan uyarılara benzer şekilde, reaktörün kırmızı bir daire ile çevrili uydu görüntüsünü içeren bir gönderiyle yapıldı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Arak ağır su reaktörü Tahran'ın 250 kilometre güneybatısında yer almakta. Ağır su nükleer reaktörleri soğutmak için kullanılır, ancak bir yan ürün olarak nükleer silahlarda kullanılabilen plütonyum da üretir. Bu İran'a, bu yolu izlemeye karar verirse, uranyum zenginleştirmeye ilave olarak nükleer bomba üretmek için başka bir yol sağlar.

İran, 2015 yılında dünya güçleriyle varılan nükleer anlaşma kapsamında nükleer silahların yayılması endişelerini en aza indirmek için reaktörü yeniden tasarlamayı kabul etmişti. İran 2019 yılında Arak reaktörünün ikincil devresini çalıştırmaya başladı ki bu o dönemde, nükleer anlaşmanın ihlali olarak görülmüyordu.