​İdlib'deki iki ilçeyle ‘ticari geçiş noktası’ açma kararı donduruldu

​İdlib'deki iki ilçeyle ‘ticari geçiş noktası’ açma kararı donduruldu
TT

​İdlib'deki iki ilçeyle ‘ticari geçiş noktası’ açma kararı donduruldu

​İdlib'deki iki ilçeyle ‘ticari geçiş noktası’ açma kararı donduruldu

Dün İdlib kırsalındaki Neyrab ilçesinde elinde eski bir şemsiye ile koşan Suriyeli bir çocuk (Reuters)
Londra/Şarku’l Avsat
Suriye rejim güçleri tarafından kontrol edilen bölgeler ile Heyet-i Tahriru'ş-Şam (HTŞ) tarafından kontrol edilen İdlib kırsalındaki Serakib ve Sermin ilçeleri arasında ‘ticari geçiş noktası’ açma kararının dondurulduğu bildirildi.
HTŞ’nin medya ile ilişkiler müdürü Takiyeddin Ömer, muhalif kanattaki haber ajansı Şam Haber Ağı (S.N.N.) tarafından aktarılan açıklamasında, söz konusu geçiş noktasının sivil değil, ticari amaçlı olduğunu ve açılmasının herhangi bir tehdit oluşturmadığını belirtti. Geçiş noktasının acilen açılması gerektiğini söyleyen Ömer, eğer ticaret ve ihracatın duraksamış halde devam etmesi durumunda bölgenin bir takım risklerle karşı karşıya kalacağını vurguladı.
Ömer açıklamalarını şöyle sürdürdü;
“Geçiş noktasını açma kararı, çiftçilerle yapılan müzakereler ve araştırmalar sonucu alındı. Bu nedenle amaç, insanların güvenliğinin sağlanması ve insanların ihtiyaçlarının çoğunu karşılayan gıda üretiminin devam ettirilmesidir. Bu da sadece çiftçilerin ürünlerini ve mahsullerini elden çıkarmasıyla olabilir. Bununla birlikte söz konusu malları, Hama ve çevresinden ya da düşmanın kontrolü altındaki alanlardan başka ihraç edebileceğimiz bir yer yok. Bu malların ihraç edilmesi, rejimin ekonomisindeki gelişimi etkilemez. Çünkü bunlar, rejim için çok basit rakamlar. Özellikle son askeri saldırıların ardından bölgedeki tarım alanlarının büyük bir bölümü yok oldu. İlk etapta bu malların ihraç edilmesi ve elden çıkarılması için geçiş noktası açılması, ardından koronavirüs salgını ile ilgili gerekli önlemlerin alınması konusunda fikir birliği söz konusu.”
Öte yandan S.N.N. muhaliflerin “Geçiş noktasının açılması, kurtarılmış bölgeye ve şehitlerin kanına ihanettir. Bu, rejimin ekonomisini destekleyebilecek bir adımdır. HTŞ tarafından sunulan gerekçeler yanlıştır. Sivillere işkencedir ve hayatları pahasına finansal kazanç elde etme girişimidir” şeklindeki açıklamalarını aktardı.
HTŞ, kontrolü altındaki bölgelerin ekonomisini esas olarak sınır veya rejimin kontrolü altındaki alanların yanı sıra kurtarılmış Afrin bölgesi ile olan geçiş noktalarıyla destekliyor.



Dürzi lideri Yusuf Carbu Şarku'l Avsat’a konuştu: Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor

TT

Dürzi lideri Yusuf Carbu Şarku'l Avsat’a konuştu: Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor

Dürzi lideri Yusuf Carbu Şarku'l Avsat’a konuştu: Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor

Dürzilerin önde gelen liderlerinden Şeyh Yusuf Carbu, Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada, Suveyda'da varılan ateşkes anlaşmasının, kendisi ve Şeyh Hamud el-Hanavi tarafından temsil edilen Dürziler ile Suveyda Vilayeti İç Güvenlik Komutanı Tuğgeneral Ahmed ed-Dalati ve diğer yetkililer tarafından temsil edilen Suriye hükümeti arasında imzalandığını duyurdu.

Suriye hükümeti, son günlerde şehirde devam eden ve çok sayıda ölü ve yaralıya neden olan çatışmalara son vermek için dün Suveyda halkıyla ateşkes anlaşması imzaladı.

Şarku'l Avsat'ın incelediği anlaşma, tüm askeri operasyonların derhal durdurulmasını ve tüm tarafların güvenlik güçlerine ve kontrol noktalarına yönelik her türlü saldırıyı durdurma taahhüdünde bulunmasını öngörüyor.

Anlaşmaya göre, ateşkesin uygulanmasını denetlemek ve uyulmasını sağlamak için Suriye devleti ve Dürzi şeyhlerinden oluşan bir gözetim komitesi kurulması planlanıyor.

hyujı8o9
Dürzi cemaatinin ruhani liderlerinde Şeyh Hikmet el-Hicri, Suveyda'da kendisini destekleyen ‘Askeri Konsey’ üyeleri ile birlikte (Arşiv)

Şeyh Yusuf Carbu, Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Suriye'deki Dürzi Cemaati Meclisi’nin üç şeyhi, yani Şeyh Yusuf Carbu, Şeyh Hamud el-Hanavi ve Şeyh Hikmet el-Hicri'yi bünyesinde barındırdığını belirterek, Hikmet el-Hicri'nin ‘farklı bir yönelime sahip olduğu’ için ‘anlaşmanın tarafı olmadığını’ söyledi.

Anlaşmanın tüm taraflarca imzalanmadığını, çünkü Suveyda'daki güvenlik durumunun seyahat ve toplantılara izin vermediğini belirten Şeyh Yusuf Carbu, anlaşmanın ‘yazışmalar yoluyla’ kabul edildiğini belirtti. Anlaşmanın ardından iyimser olsa da, Şeyh Yusuf Carbu “Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor” ifadesini kullandı.

Şeyh Hikmet el-Hicri, çok geçmeden, ‘kendilerini sahte bir şekilde hükümet olarak adlandıran silahlı çetelerle herhangi bir anlaşma, müzakere veya yetki devri olmadığını’ teyit eden bir açıklama yayınladı. Bu ortak tutumdan sapan, tek taraflı iletişim veya anlaşma yapan herhangi bir kişi veya kuruluşun ‘istisnasız ve müsamahasız bir şekilde yasal ve toplumsal hesap verebilirliğe tabi tutulacağı’ uyarısında bulundu.