Amerikan milyarderleri, salgın sırasında 280 milyar dolar daha zenginleşti

Tesla ve SpaceX'in kurucusu Elon Musk (AFP)
Tesla ve SpaceX'in kurucusu Elon Musk (AFP)
TT

Amerikan milyarderleri, salgın sırasında 280 milyar dolar daha zenginleşti

Tesla ve SpaceX'in kurucusu Elon Musk (AFP)
Tesla ve SpaceX'in kurucusu Elon Musk (AFP)

Amerika’da 22 milyon kişinin işini kaybettiği ayda, Amerikan milyarderlerinin net servetlerinin yüzde 10 ya da 282 milyar dolar arttığı belirtildi. Fast Company’nin haberine göre bahsi geçen kişilerin net servetinin halihazırda yaklaşık 3,3 trilyon dolara ulaştığı aktarıldı.
Pandeminin neden olduğu ilk borsa çöküşünün net servetlerin bir kısmını azaltsa da ilerleyen haftalarda serveti yeniden artırdığı belirtildi. Örneğin Jeff Bezos’un serveti 12 Mart’ta 105 milyar dolara düşse de 15 Nisan itibarıyla servetinin 25 milyar dolar arttığı aktarıldı. O kişilerden birisi de Tesla ve SpaceX'in kurucusu Elon Musk.
Öte yandan, Zoom’un CEO’su ve kurucusu Eric Yuan’ın da, piyasalar çökse de net servetinde artış yaşayan birkaç kişiden biri olduğu ve Yuan’ın servetinin 2,58 milyar dolar arttığı ifade edildi.
Institute for Policy Studies’in yeni raporuna göre, “pandemiyi fırsata çevirenler” ABD’deki eşitsizlik sorununun yalnızca bir kısmını oluşturuyor. Arka plandaysa 1980’den bu yana, milyarderlerin ödediği vergilerin yüzde 79 düştüğü belirtildi.
Institute for Policy Studies’in eşitsizlik ve kamu yararı programının direktörü Chuck Collins, “Hayırsever milyarderin gelirlerinin yüzde 0,0001’ni krizde insanlarla paylaştığına dair haberler okuyoruz fakat aslında onlarca yıldır, daha iyi kamu sağlığı altyapısı inşa etmek için kullanılabilecek vergilerini azaltmak için vergi kurallarını ihlal ediyorlar” ifadelerini kullandı. 
Bahsi geçen raporun, iyi zamanlama sayesinde koronavirüsten kar elde eden milyarderlere dikkat çekeceği belirtildi. Raporu bir araya getirmek için Collins ve diğer yazarların Forbes’un yıllık olarak oluşturduğu dünyanın en zenginleri listesine referans verdiği de aktarıldı.
Forbes’un listeyi hazırlamak için 18 Mart’a göre verileri derlediği ve 7 Nisan’da da sonuçları açıkladığı ifade edildi. Collins, “Bunu hemen incelemeye başladık ve hikayenin üç hafta sonra aniden değiştiğini fark ettik. Onların anlattığı hikaye bakın pandemi gerçekten milyarderleri dahi etkiliyor, servetleri küresel olarak geçen yıla göre ve ABD açısından düştü diyordu. Üç hafta bekleyip bizim bulduğumuz şeyse geçen yılın toplam servetini aştıklarını ve yükselmeye devamettiğini gösteriyor" dedi.
Collins, “Eşitsizlik Amerika’da daha önce de var olan bir durumdu. Pandemiye zaten gelir açısından kutuplaşmış bir şekilde girmiştik ve ne yazık ki bundan daha da kutuplaşmış bir şekilde çıkmak istemiyoruz” dedi. 
2008 krizinin ardından milyarderlerin ekonomik çöküş öncesindeki servet seviyesine dönmesinin 30 aydan daha kısa bir süre aldığı bulgusununsa raporun bir diğer önemli noktası olduğu ifade edildi. Ayrıca servetlerin 2008 öncesindeki seviyeyi de çok kısa sürede aştığı aktarıldı. Ancak 2019 itibarıyla, Amerikan orta sınıfının 2007’deki net servet seviyesine dahi ulaşamadığının altı çizildi. 
Şu ana kadar bazı milyarderler önemli bağışlarda bulunmuş olsa da Collins, hayırseverliğin eşitsizlik tartışmasına gölge düşürmesine izin verilmemesi gerektiğini aktardı. 
Collins, "Hayırseverlik adil bir vergi sisteminin ve uygun biçimde finanse edilen kamu güvenliği ağının yedeği değil" dedi.
Milyonlarca Amerikalının kirasını ödemekte, alışveriş yapmakta ve pandemi sırasında hayatta kalmaya çalışmakta zorlandığını belirten Collins, felaket zamanlarının özellikle eşitsizliği gözler önüne serdiğini söyledi. 



Eric Trump, Şarku’l Avsat'a konuştu: Körfez ülkeleri büyümeye inanıyor ve iddialı projeleri benimsiyor

Eric Trump
Eric Trump
TT

Eric Trump, Şarku’l Avsat'a konuştu: Körfez ülkeleri büyümeye inanıyor ve iddialı projeleri benimsiyor

Eric Trump
Eric Trump

Trump Organization’ın İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Eric Trump, Körfez ülkelerini ‘büyümeye inanan ve iddialı projeleri benimseyen açık bir zihniyete’ sahip olarak tanımladı. Trump, bölgenin hızlı hükümet desteği, güvenilir ortakları ve büyük fikirleri barındıran dinamik ekonomisi sayesinde geleneksel normların ötesine geçen istisnai projeler oluşturmak için ideal bir ortam olduğunu vurguladı.

Trump'ın yorumları, Suudi Arabistanlı Dar Al Arkan'ın bir iştiraki olan DarGlobal ile ortaklaşa geliştirilen, Şeyh Zayed Yolu üzerinde 80 katlı, 350 metre yüksekliğinde ve dünyanın en yüksek yüzme havuzuna sahip bir konut kulesi olan Dubai'deki Trump International Hotel & Tower projesinin duyurulmasının ardından Şarku’l Avsat'a verdiği özel röportaj sırasında geldi.

Eric Trump, projenin Riyad, Cidde ve Umman'da duyurulan projelerin ardından Trump Organization’ın bölgedeki bir dizi yatırımının sonuncusu olduğunu vurgulayarak, Dubai seçiminin sadece ticari bir karar olmadığını, buranın öncü kültürüne ve farklı fikirleri kucaklamasına olan inançtan kaynaklandığını belirtti.

Kulenin felsefesi

Bu yeni kulenin şehirdeki diğer projelerden farklı olduğunu vurgulayan Trump, “Biz diğer markalar gibi niceliksel genişleme peşinde değiliz. Bizim felsefemiz, her şehirde o yerin karakterini ifade eden ve siluete katkıda bulunan ikonik bir proje inşa etmektir. Birbirinin kopyası değil, farklı deneyimler istiyoruz. Dubai'deki yeni bina şehrin her köşesinden görülebilecek, lüksü, yeniliği ve olağanüstü konumu bir araya getiren bir simge olacak” ifadelerini kullandı.

Kxkxk
Dubai'de yapılması planlanan Trump International Hotel & Tower (Şarku’l Avsat)

Trump sözlerini şöyle sürdürdü: “Çoğu marka, şehirleri otellerinin o kadar çok versiyonuyla dolduruyor ki aradaki fark artık tanınmaz hale geliyor. Biz bu modeli reddediyoruz. İnsanların kulemizi uzaktan görmelerini ve Trump'ın imzası olduğunu hemen anlamalarını istiyoruz.”

Uygulama hızı

Trump, Körfez'deki hükümet prosedürlerinin hızını överek, Dubai'deki kule için ruhsatların sadece altı haftada alındığını ve bunun ‘dünyada eşi benzeri görülmemiş’ bir hız olduğunu söyledi. Trump, “Benzer bir projeyi Avrupa'da yapmayı deneyin, altı ay sonra bile bir yanıt alamazsınız. Orada her şeye hayır diyen bir kültür var. Burada ise yenilikçi büyük projeler görmek için gerçek bir istek var” dedi.

Körfez'deki niteliksel değişim

Bölgedeki büyük değişimleri yorumlayan Trump şunları söyledi: “Körfez bugün emlak, turizm ve eğlence gelişiminde bir paradigma değişimine öncülük ediyor. Suudi Arabistan'ın Diriye'de yaptıkları ya da Dubai'nin yirmi yılda başardıkları dünyada rakipsiz. Dubai'yi 2005 yılından bu yana ziyaret ediyorum ve yaşanan dönüşümü kendi gözlerimle gördüm. Şehir artık sadece bir iş merkezi değil, yaşam, eğlence, turizm, eğitim ve inovasyon için küresel bir destinasyon haline geldi.”

Trump, “Körfez'de geleceğe yönelik bir tutku var. İnsanlar geriye değil ileriye bakıyor. En iyisini istiyorlar ve bunu başarabileceklerine inanıyorlar. Trump Organization gibi istisnai fırsatlar arayan markaların ihtiyacı olan şey de tam olarak bu” şeklinde konuştu.

Trump, bölgedeki iş ortamıyla ilgili olarak ise şu ifadeleri kullandı: “Körfez, özellikle de Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) muhteşem. Avrupa'da bürokrasi nedeniyle proje yapmak zorken, Körfez'de büyümeye inanan ve iddialı projeleri benimseyen açık bir zihniyet var. Bu proje için izinleri altı haftadan kısa bir sürede aldık ki bu dünyada nadir görülen bir durum.”

Suudi Arabistan ilham verici bir model

Eric Trump Suudi Arabistan'daki gelişmeleri överek, ülkenin küresel bir destinasyon olma yolunda ilerlediğini söyledi. Trump sözlerine şöyle devam etti: “Suudi Arabistan inanılmaz işler yapıyor. Diriye, Qiddiya ve NEOM gibi projeler vizyoner liderliğin ekonomiyi ve küresel konumu nasıl yeniden tanımlayabileceğini gösteriyor. Batı'da artık Körfez'deki güvenlik ya da yaşam kalitesi konusunda herhangi bir şüphe yok. Buradaki insanlar güvenli şehirlerde yaşıyor ve rakipsiz bir misafirperverlik ve lüks düzeyinin tadını çıkarıyor. Küresel bilinç değişti. Körfez kendini güçlü bir şekilde kanıtladı ve dünya bunu hayranlıkla izliyor.”

Çift haneli büyüme

Trump sözlerini şu ifadelerle noktaladı: “Dubai lüks markalara layık bir şehir. Ekonomisi çift haneli oranlarda büyüyor, sakinleri ve ziyaretçileri lüks ve ayrıcalığa değer veriyor. Dolayısıyla, bunu Trump Organization felsefesiyle birleştirdiğimizde mükemmel bir kombinasyon yaratıyoruz. Biz sadece bina satmıyoruz, ikonlar inşa ediyoruz.”

Eric Trump, ABD Başkanı Donald Trump'ın üçüncü oğludur ve Trump'ın dünya çapındaki gayrimenkul ve otel projelerini yöneten aile şirketi Trump Organization'ın İcra Kurulu Başkan Yardımcısı olarak görev yapmaktadır.

Babasının iki dönem başkanlık yapmasının ardından aile şirketini kardeşi Donald Jr. ile birlikte yönetmektedir.