Meteor düşmesi sonucu ölen birine dair en eski belge bulundu

Göktaşının düştüğü bölgeyi gösteren harita. (Meteoritics & Planetary Science Dergisi)
Göktaşının düştüğü bölgeyi gösteren harita. (Meteoritics & Planetary Science Dergisi)
TT

Meteor düşmesi sonucu ölen birine dair en eski belge bulundu

Göktaşının düştüğü bölgeyi gösteren harita. (Meteoritics & Planetary Science Dergisi)
Göktaşının düştüğü bölgeyi gösteren harita. (Meteoritics & Planetary Science Dergisi)

Ege Üniversitesinden Doç. Dr. Ozan Ünsalan, Trakya Üniversitesi’nden Dr. Altay Bayatlı ve ABD’nin Kaliforniya eyaletindeki SETI Enstitüsünden Peter Jenniskens’den oluşan bir araştırma ekibi, göktaşı düşmesi sonucu ölen birine  ait en eski kanıtlara ulaştı.
Araştırmacıların T.C. Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı’ndan temin ettikleri 22 Ağustos 1888 tarihli belgeyle, günümüzde Irak sınırları içindeki Süleymaniye şehrinde yaşayan bir Osmanlı vatandaşının, düşen bir göktaşı sebebiyle öldüğü, bir diğer kişinin de felç olduğuna dair kayıtlara ulaşıldı. Araştırmacılar, yaptıkları keşfi Meteoritics & Planetary Science Dergisi’nin son sayısında yayımladıkları çalışmayla belgelediler.
Yayımlanan çalışmanın girişinde “Bu belge, göktaşının bir kişinin ölümüne sebep olduğunu gösteren en eski kanıttır” ifadelerine yer verildi. Ayrıca “Arşivlerde keşfedilmeyi bekleyen daha fazla kaydın bulunabileceğine” işaret edildi. Araştırma raporlarına göre her gün milyonlarca meteor atmosfere çarpıyor. Ancak bunlarından çok azı atmosferi delerek bir meteor yağmuruna sebep olacak kadar büyüklüğü sahip. Bu nedenle asırlar boyunca dünyanın çeşitli yerlerde bazı insanların meteor çarpması sonucu öldüğüne inanılıyor. Ancak tarihi kayıtlar şimdiye kadar ilginç bir biçimde bu olaylara ait sağlam deliller ortaya koymadı. 1888 yılında meydana gelen meteor kazasıyla ilgili herhangi bir göktaşına henüz ulaşılmamış olmasına rağmen araştırmacılar, Meteoritics & Planetary Science Dergisi’nde yayımladıkları araştırmada kaleme aldıkları üzere arşiv belgelerindeki bilgiyi oldukça inandırıcı buluyor.
Araştırmacılar raporda, yakın zaman önce dijital arşive aktarılan, Osmanlı Türkçesi ile yazılmış ve çevrilmesi oldukça zor olan olaya ait üç ayrı belge bulduklarını ifade ediyor. Belgenin okunmasındaki zorluk, daha önce keşfedilmemiş olmasının sebebi olarak açıklanıyor. Belgeler, Julian takvimine göre 10 Ağustos, Gregoryen Tavkimi’ne göre ise 22 Ağustos’ta yerel makamlar tarafından İstanbul’a gönderilen mektuplardan meydana geliyor. Belgelerde, yerel saatle akşam 20.30 sularında gökyüzünde büyük bir ateş topunun görüldüğü, bunun 10 dakika boyunca devam ettiği ve yağmur şeklinde yağan göktaşlarının küçük bir köye düştüğü belirtiliyor. Ayrıca düşen meteorların bir kişinin ölümüne, bir kişinin de felç olmasına sebep olduğu kaydediliyor. Araştırmacılar hazırladıkları raporda, resmi hükümet kaynaklarından geldiği ve yerel yetkililer tarafından yazıldığı için belgelerin detayları hakkında herhangi bir şüphenin bulunmadığını belirtiyor.
Araştırmacılar “Olay hakkında daha fazla bilgi bulmak için arşivde tarama yapmaya devam ediyoruz. Sultan 2. Abdulhamid’in bu yazıya yanıtının henüz dijitale aktarılmamış ve tasnif edilmemiş belgelerin arasında olabileceğine inanıyoruz” dedi. Araştırmacılar, bu keşfin oldukça ilginç olduğunu, zira bu alanda büyük bir bilgi boşluğun bulunduğunu ve aynı zamanda İngilizce haricindeki dillerde yazılan tarihi belgeler üzerine yapılan araştırmaların eksikliğini ortaya çıkardığını belirtti.



İzleyiciler Netflix'in yeni İtalyan dizisini soluksuz izliyor

Prömiyerini 3 Haziran'da yapan Sara - Gölgedeki Kadın'ın başrolündeki Teresa Saponangelo, Paolo Sorrentino imzalı Tanrı'nın Eli'yle (È stata la mano di Dio) de tanınıyor (Netflix)
Prömiyerini 3 Haziran'da yapan Sara - Gölgedeki Kadın'ın başrolündeki Teresa Saponangelo, Paolo Sorrentino imzalı Tanrı'nın Eli'yle (È stata la mano di Dio) de tanınıyor (Netflix)
TT

İzleyiciler Netflix'in yeni İtalyan dizisini soluksuz izliyor

Prömiyerini 3 Haziran'da yapan Sara - Gölgedeki Kadın'ın başrolündeki Teresa Saponangelo, Paolo Sorrentino imzalı Tanrı'nın Eli'yle (È stata la mano di Dio) de tanınıyor (Netflix)
Prömiyerini 3 Haziran'da yapan Sara - Gölgedeki Kadın'ın başrolündeki Teresa Saponangelo, Paolo Sorrentino imzalı Tanrı'nın Eli'yle (È stata la mano di Dio) de tanınıyor (Netflix)

Netflix kütüphanesine eklenen İtalyan yapımı yeni gerilim dizisi Sara - Gölgedeki Kadın (Sara: La donna nell’ombra), kısa sürede büyük ilgi gördü. Carmine Elia'nın yönetmen koltuğunda oturduğu dizide, Teresa Saponangelo ve John Wick 2'deki (John Wick: Chapter 2) Gianna D'Antonio rolüyle tanınan Claudia Gerini başrolleri paylaşıyor.

Netflix, Maurizio de Giovanni'nin polisiye roman serisinden uyarlanan dizinin konusunu şöyle özetliyor:

Eski bir gizli servis ajanı, oğlunun şüpheli ölümü üzerine tekrar göreve döner ve giderek kötüleşen bir dizi cinayeti araştırmaya başlar.

"Görünmez kadın" lakabıyla anılan ve dudak okuma dahil üstün yetenekleriyle bilinen Sara, oğlunun ölümünün ardındaki gerçeği ortaya çıkarmak için geçmişin hayaletleriyle yüzleşmek zorunda kalıyor.

Claudia Gerini dizide, Sara'ya bu zorlu soruşturmada destek olan Teresa karakterine hayat veriyor. İkilinin ekibine ise polis memuru Pardo ve fotoğrafçı Viola katılıyor.

Dizi kısa sürede platformun en çok izlenen yapımları arasına girerek dizi listesinde 7. sıraya yükseldi. İzleyiciler, dizinin sürükleyici ve karanlık atmosferine övgüler yağdırıyor.

Bir Reddit kullanıcısı, dizi için "sert ve sürükleyici bir gerilim" yorumunu yaparken, X'te TheAnchorAgent adlı kullanıcı ise şöyle dedi:

Sara - Gölgedeki Kadın finali izleyicileri hop oturup hop kaldırıyor. Sonu hem şaşırtıcı hem de zekice kurgulanmış. Sara'nın yolculuğu üzerine düşünme fırsatı da sunuyor. Polisiye-gerilim sevenler için mutlaka izlenmesi gereken bir yapım.

Ready Steady Cut ise diziyi şöyle değerlendirdi:

6 bölümlük yoğun, gerçekçi ve etkileyici bir casusluk draması. Alışılmışın dışında bir baş karakter ve alt metinlerine cesurca yaklaşan yapısıyla öne çıkıyor.

Claudia Gerini kariyerine 100'den fazla dizi ve film sığdırdı. 2023'te John Wick'te canlandırdığı Gianna D'Antonio karakteri hakkında konuşan oyuncu, çekim süreciyle ilgili şunları söylemişti:

Çekimler Roma'da yapıldı. Yönetmen Chad Stahelski'yi ve tabii Keanu Reeves'i çok seviyorum. Son derece ilginç bir çekim süreciydi. O rolü kendi çektiğim bir seçme videosuyla aldım ve kendimle gurur duydum. Çünkü bu tür çekimlerde sonucun ne olacağını asla bilemezsiniz. Yönetmen 'Beni gerçekten etkiledin' dedi. Güçlü ama kırılgan bir kadın karakteri canlandırmayı sevdim. Karakterin baskın özelliğiyle ters düşen bir yönü oynamayı tercih ediyorum. Bazen bu benim işim.

Sara - Gölgedeki Kadın, Netflix'te yayında.

Independent Türkçe, Metro, Mirror