Bayram öncesi ikinci el araç satışları dip seviyede

Bayram öncesi ikinci el araç satışları dip seviyede
TT

Bayram öncesi ikinci el araç satışları dip seviyede

Bayram öncesi ikinci el araç satışları dip seviyede

Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınının etkisiyle ikinci el araç alım satımında ciddi bir azalma görünüyor. Sektör temsilcileri geçtiğimiz yıllardaki bayram öncesi rakamlara göre ikinci el araç satışının yüzde 50 oranında düştüğünü belirtiyor.
Tüm dünyayı etkisi altına alan Koronavirüs (Kovid-19) salgını ikinci el araç sektöründe ciddi şekilde etkiledi. Normal zamanda bayram öncesinde ayda hareketlenen ikinci el piyasası bu sene durgun seyrediyor. Salgının etkisiyle sosyal izolasyon süreci ve şehirlerarası yolculukların izne bağlanmasıyla İkinci el araç alım satımlarında bu seneki bayram öncesi geçtiğimiz yıllara göre yüzde 50 düşüşe neden oldu. Virüs nedeniyle alım ve satımın aşağı yönlü olduğunu belirten araç alım-satımı yapan oto galerici Uğur Potur, kısıtlamanın kalkması ile birlikte piyasaların hareketleneceğini ve fiyatların tekrar yükseleceğini söyledi.

“İkinci el araç fiyatlarında düşüş olacağını düşünmüyorum”
İkinci el araç alım satımlarında düşüş olduğunu belirten Potur, “Koronavirüs nedeniyle satışlarımızı yüzde 80’den yüzde 30’lara düşüş sağladı. Satışlar hiç bir bayram öncesi bu kadar düşük olmamıştı. Şehirlerarası gidiş geliş kesintisi olduğu için şehir dışındaki müşterilerimize araç satışı yapamıyoruz. Onun için piyasada bir kırgınlık var. Sıfır araç üretiminin durduğundan dolayı şu anda ikinci el alıma az da olsa talep oluyor. Vaka sayıların düşmesi, şehirlerarası gidiş geliş açılması ve bazı kısıtlamaların açılması ile birlikte eski günlere döneceğimizi düşünüyorum. Eskiye göre oto ekspertiz ve noterlerin doluluk oranına gelecek olursak yüzde 50 civarın bir düşüş var" dedi.
Önümüzde ki aylarda normalleşme süreci ile birlikte satışların Haziran ayının sonuna doğru artmasını öngördüğünü söyleyen Potur, "İkinci el araç fiyatlarında düşüş olacağını düşünmüyorum. Bu tamamen ikinci el piyasası sıfır piyasası ile endekslenmiş bir piyasa. Sıfır araç üretimi şu anda olmadığı için ikinci ele daha çok bir talep olacak. Şu anda fiyatlar biraz aşağı yönlü ama virüsün tamamen ülkeden gitmesi ile birlikte ikinci el piyasasında artış bekliyoruz. Piyasanın açılması Haziran ayının sonunu bulacak gibi görünüyor” şeklinde konuştu.



Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
TT

Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump’ın, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ı görevden alacağına dair iddialar gündemden düşmüyor.

Trump, dünkü açıklamasında Powell’ı görevden almasının “pek olası” görünmediğini söylemişti. Cumhuriyetçi lider, Powell'ın çok kötü bir iş çıkardığını savunmuş, Fed başkanının görev süresinin dolmak üzere olduğuna da işaret etmişti. 

Reuters’ın analizinde, Trump’ın Powell’ı görevden alma yetkisine sahip olup olmadığının belirsiz kaldığına dikkat çekiliyor. 

1913 tarihli Merkez Bankası Yasası, Fed Yönetim Kurulu üyelerinin yalnızca “geçerli bir gerekçe” gösterilerek görevden alınabileceğini söylüyor. Ancak sözkonusu “geçerli gerekçe” hukuken tanımlanmış değil. 

Genel kabul bunun yolsuzluk veya görevi kötüye kullanma gibi ciddi durumlara işaret ettiği yönünde, dolayısıyla politik görüş ayrılığı bu kapsama girmiyor. Cumhuriyetçi lider uzun süredir faiz indirimi için Powell’a baskı yapıyor.

Diğer yandan Powell’ın hem Fed başkanı hem de Fed Yönetim Kurulu üyesi olması süreci daha da karmaşıklaştırıyor. Powell’ın Fed başkanlığı görevi, Mayıs 2026’da sona eriyor ancak Yönetim Kurulu üyeliği 2028’e kadar sürecek. Trump, onu bir şekilde Fed başkanlığından alsa bile Merkez Bankası’nın kararları üzerinde hâlâ etkili olabilir. 

Analizde, Trump’ın Powell’ı iki pozisyondan almaya çalışmasının en tartışmalı adım olacağına ve sürecin mahkemeye taşınabileceğine işaret ediliyor. 

Wall Street Journal’ın (WSJ) haberinde de Trump’ın, faiz indirimi taleplerine yanıt vermeyen Fed’in bağımsızlığını sonlandırmaya çalıştığı yazılıyor. 

Amerikan gazetesinin analizinde, konuyla ilgili Türkiye’de atılan bazı adımlar örnek olarak gösteriliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, dönemin Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ı 20 Mart 2021’de görevden aldığı hatırlatılıyor. Bundan iki gün önce Merkez Bankası, politika faizini yüzde 17’den 19’a çıkarmıştı.

Analizde, Erdoğan’ın faiz oranlarının düşürülmesinin şirketlerin borçlanma maliyetlerini azaltarak enflasyonu düşüreceğini savunduğuna dikkat çekiliyor. Bu yaklaşımın, düşük faiz oranlarının ekonomik faaliyeti teşvik ederek fiyatları yukarı çektiği yönündeki yaygın kabul gören ekonomik ilkelerle çeliştiği yazılıyor.

2022’de enflasyonun yüzde 72’ye ulaştığı, Türk Lirası’nın ABD doları karşısında yaklaşık yüzde 60 değer kaybettiği anımsatılıyor. 

Independent Türkçe, Reuters, Wall Street Journal