Ahmed Veled Sidi
11 yaşındaki Moritanyalı Abdurrahman, yerel olarak “Ramazan tıraşı” olarak bilinen geleneğe uymak için ısrarla berbere gidiyor. Ramazan ayının başında tıraş olunmasından ibaret olan bu geleneğe göre, Ramazan boyunca uzayan yeni saçların mübarek olduğuna inanılıyor.
Bu geleneği benimseyen tek kişi Abdurrahman değil. Babası, kardeşleri ve akrabaları da Ramazan’ın başında saçlarını tıraş ediyorlar. Ancak Abdurrahman “Ramazan tıraşına” diğerlerinden daha çok inanıyor. Ona göre bu tıraş, “Mübarek ay boyunca göz ardı edilemeyecek bir zorunluluk.”
Seyyid Muhammed Veled ez-Zeyn (45 yaşında) de aynı şekilde Ramazan tıraşını ısrarla takip edenlerden. Annesinin bu geleneği ısrarla sürdürdüğünü hatırlayarak şunları söylüyor, “Annem bir tıraş makinesi satın alır ve bizzat kendi eliyle çocukların saçlarını tıraş ederdi. Hatta onların büyüklerini dahi tıraş etmeye çağırırdı.”
Gelenekler ve inançlar
Moritanyalıların büyük bir kısmı, özellikle taşrada yaşayan kırsal bölge sakinleri, Ramazan’ın 27.’nci gecesinde tütsü yakma ve Kur’an okumanın, ay boyunca zincire vurulmuş şeytandan koruyacağına, zira o geceye kadar zincire vurulu olan şeytanın o gece itibariyle serbest kalacağı ve büyük bir tehlikenin ortaya çıkacağına inanıyor.
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre, Lal bint eş-Şeyh, 27.’ci gece şeytanların tehlikesinden uzak kalmak için teravih hatmesine katılmak, ardından eve dönerek buhur yakmak, dumanıyla teberrükte bulunmak, kokusunu içine çekmek ve bu sırada Kur’an’dan bazı ayet ve duaları okumak gerektiğine inanıyor.
Teravih namazını bitirdiğinde imamdan dua istemenin, Moritanya’nın eski adet ve geleneklerinden biri olduğuna dikkat çeken Bint eş-Şeyh, bazıları, hastaları için, bazıları da evelenmek için imamdan dua istediklerini belirtiyor.