Ebu Gayt: Libya’da krizinin çözümünün tek yolu siyasi diyalog

Ebu Gayt: Libya’da krizinin çözümünün tek yolu siyasi diyalog
TT

Ebu Gayt: Libya’da krizinin çözümünün tek yolu siyasi diyalog

Ebu Gayt: Libya’da krizinin çözümünün tek yolu siyasi diyalog

Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, Libya’da siyasi ve askeri düzeylerde yaşanan gerilimden endişe duyduğunu dile getirdi. Bir kez daha Arap Birliği’nin kararlı duruşunun altını çizdi. Askeri seçeneğe başvurmayı reddettiklerini ve Libya krizinin çözümünün tek yolunun siyasi diyaloğa bağlılık olduğunu yineledi.
Arap Birliği Genel Sekreterliği’nden bir resmi bir kaynak, dün yaptığı açıklamada, Ebu Gayt, Libya’nın başta başkent Trablusgarp olmak üzere çeşitli bölgelerinde devam eden askeri operasyonları kınadığını dile getirdi. Fayiz es-Serrac başkanlığındaki Ulusal Mutabakat Hükümeti ve Halife Hafter liderliğindeki Libya Ulusal Ordusu’na özellikle de şu mübarek Ramazan ayında kan dökmekten vazgeçme, insani bir ateşkese uyma çağrısında bulundu.
Açıklamada, Ebu Gayt, Libyalı liderlerin ‘Birleşmiş Milletler(BM) tarafından desteklenen siyasi yol dışında Libya'da devam eden çatışmayı sona erdirmenin bir yolu olmadığını bilmeleri’ gerektiğini vurguladı. Kalıcı ve kapsamlı bir ateşkesin gerekliliğine dayanan uluslararası toplumun, Ebu Gayt’ı desteklediği ifade edildi. Libya devletinin güvenliğini ve istikrarını tehdit eden silahlı milislerin ülkeden çıkarılması gerektiğine vurgu yapıldı. Terörle mücadele konusunda ulusal çabaların birleştirilmesi gerektiğine vurgu yapıldı.
Ebu Gayt, Libya krizindeki artan ve ortaya çıkan dış müdahaleyi kınadığını vurguladı. Arap Birliği’nin bu konudaki tutumunun açık ve net olduğuna dikkat çekti. Ülkede çatışmalara neden olan her türlü yabancı askeri müdahalenin reddedildiğinin altı çizildi.
Öte yandan Mısır Dışişleri Bakanlığı, Kahire hükümetinin Mısır’ın siyasi bir çözüme bağlı olduğunun altını çizdi. Libya’daki taraflar arasındaki çatışmaya siyasi bir çözüm aramasını gerektiğine vurgu yaptı. Mısır’ın kardeş ülke Libya’nın birlik toprak bütünlüğünü korumaya ve istikrarının sağlanmasını önemsediğini bildirdi.



Ateşkes öncesinde bir yangın seli yaşandı

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
TT

Ateşkes öncesinde bir yangın seli yaşandı

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)

İsrail, bugün Beyrut ve Tel Aviv saatiyle (TSİ 02:00) 04:00'te yürürlüğe giren Hizbullah ile arasındaki ateşkes anlaşmasının ilanını bir “ateş seli” ile karşıladı ve başta başkent Beyrut olmak üzere Lübnan'ın birçok bölgesine ve Suriye içlerine yönelik en ağır saldırılarını yaptı. Hizbullah ise İsrail'in kuzey ve orta kesimlerine doğru düzinelerce roketle karşılık verdi.

ABD Başkanı Joe Biden dün İsrail ve Lübnan'ın anlaşma şartlarını kabul ettiğini ve ülkesinin “Fransa ile iş birliği içinde Lübnan'da ateşkesin uygulanmasını sağlamak için destek vereceğini” açıkladı. Şarku'l Avsat Lübnan, İsrail ve UNIFIL'in yanı sıra Fransa'nın da dahil olduğu ABD liderliğindeki beş üyeli komitenin, Hizbullah'ın güney bölgelerinden tahliyesinin “ilki batı sektöründen başlamak üzere her biri 20 günden oluşan 3 aşamada” uygulanmasını denetleyeceğini ve anlaşmanın seçilmiş Başkan Donald Trump'ın onayını aldığını öğrendi. Biden anlaşmanın yürürlüğe girmesi için Beyrut ve Tel Aviv saatiyle sabah 4:00'ü belirledi.
Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Biden'dan bir telefon aldı, mevcut durum ve ateşkes kararı hakkında istişarede bulundu.

Ateşkes anlaşmasının dün akşam kabinesine sunulmasından saatler önce İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu “herhangi bir ihlale güçlü bir şekilde karşılık vereceğini” duyurdu. Netanyahu televizyonda yayınlanan konuşmasında, “Anlaşmayı uygulayacağız ve herhangi bir ihlale güçlü bir şekilde karşılık vereceğiz. Zafere kadar birlikte çalışmaya devam edeceğiz” diyerek sözlerine şöyle sürdürdü: “Ateşkes arayışının üç nedeni var: İran'a odaklanmak, tükenen silah stoklarını yenilemek, orduya bir mola vermek ve son olarak Hamas'ı izole etmek.” Lübnanlılar dün, gerilimin başladığı 23 Eylül'den bu yana en şiddetli günü terör ve korku içinde yaşadı.

İsrail'in ateş topu Suriye'ye de sıçradı ve Hizbullah'ın yoğun olarak faaliyet gösterdiğine inanılan Humus vilayetinin el Kuseyr bölgesindeki köprü ve yolların bombalandığı bildirildi.