​CIA Usame bin Ladin operasyonunun arka planını açıkladı

Usame bin Ladin’in Pakistan’da öldürüldüğü evin protopipi (CIA)
Usame bin Ladin’in Pakistan’da öldürüldüğü evin protopipi (CIA)
TT

​CIA Usame bin Ladin operasyonunun arka planını açıkladı

Usame bin Ladin’in Pakistan’da öldürüldüğü evin protopipi (CIA)
Usame bin Ladin’in Pakistan’da öldürüldüğü evin protopipi (CIA)

ABD Donanması’na bağlı özel kuvvetlerin, terör örgütü El Kaide’nin eski lideri Usama bin Ladin'i öldürülmesinin üzerinden 9 yıl geçerken, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA), Ladin’in Mayıs 2011'de Pakistan’da öldürülmesine yol açan istihbarat operasyonlarının bazı detaylarını açıkladı.
Usama bin Ladin'in saklandığı yer Ağustos 2010’da öğrenilmesine rağmen, ABD istihbaratının ‘Geronimo’ olarak adlandırdığı operasyonun gerçekleştirilmesi için gerekli emir 29 Nisan 2011'de eski Başkan Barack Obama tarafından verildi.
ABD Donanması’na bağlı SEAL Team isimli özel kuvvetler, bu emri 2 Mayıs 2011’de yerine getirerek Usame bin Ladin’i öldürdü.
CIA’nın web sitesi üzerinden yayınladığı bilgilere göre Usame bin Ladin'in iki arkadaşı ve iki eşiyle saklandığı kompleks, Pakistan’ın Abbottabad şehrinin kuzeybatısında ve Pakistan askerlerinin bulunduğu bir askeri üssün yakınında yer alıyordu.
Son derece sıkı önlemlerle korunan kompleksin bulunduğu arazi, üstünde dikenli teller çekili 3,7 metre (12 ft) yükseklikteki beton duvarlarla çevrilmişti. 
Komplekste internet ve telefon hattı bulunmuyor, burada yaşayanlar çöplerini toplanması için dışarı bırakmak yerine içeride yakıyordu.
CIA verilerine göre söz konusu kompleksin tahmini değeri 1 milyon dolar olarak belirlendi.
CIA’ya bağlı ilk ekip, 11 Eylül 2001'de New York'taki Dünya Ticaret Kuleleri'nde 3 bin kişinin ölümüne neden olan saldırıyı El Kaide’nin kabul etmesinden 15 gün sonra, yani 26 Eylül 2001'de Afganistan'a girdi.
Ekim ayının ortalarında CIA, Afganistan'daki ekibini genişletti. Kasım ayına kadar yaklaşık 100 CIA görevlisi ve ABD Özel Kuvvetleri’nden 300 asker Afganistan'da konuşlandı.
İstihbarat ajanları, Ağustos 2010'da Usame bin Ladin’in bulunduğu yer keşfedilene kadar bilgi topladı.
Birden fazla istihbarat bilgisi, bin Laden'in orada iki yardımcısı tarafından korunarak saklandığını ortaya çıkarırken, El Kaide eski liderinin öldürülmesi için yapılacak operasyon komplekste ve çevrede yaşayan sivillere zarar gelmeyecek şekilde planlandı.
Usame bin Ladin'in öldürülmesi, ABD’nin dünyada terörle mücadeledeki en büyük zaferi olarak görülürken, onun öldürülmesi El Kaide'nin parçalanmasına yol açtı ve terör örgütünün nihai olarak dağılması yönünde önemli bir adım oldu.
Daha önce yayınlanan haberlere göre CIA, bin Ladin’in yerini tespit etmek ve ailesinin DNA örneği bulmak amacıyla saklandığı Abbottabad’da Hepatit B’ye karşı sahte bir aşı programı başlattı.
Bu kapsamda, Abottabad’a yakın yerleşim birimlerinde aşı programına başlayan Pakistanlı doktor Şakil Afridi, ABD’yle işbirliği yapmak suçundan Pakistan istihbarat servisi ISI tarafından tutuklandı.
Ancak, bu bilginin ABD istihbaratının bin Ladin'i bulmasını sağlamada önemli bir rol oynayıp oynamadığı kesin olarak açıklanmadı.
ABD, Ocak 2012’de Afridi'nin ABD istihbaratıyla işbirliği yaptığını resmi olarak açıkladı ancak Afridi'nin CIA’nin planının farkında olup olmadığı bilinmiyor.
Afridi, soruşturması sırasında bin Ladin'in öldürülmesine yol açan dönemde oynadığı rol hakkında herhangi bir şey söylemedi.



Putin'e baskı ve ‘nükleer denizaltıların’ konuşlandırılması... Trump'ın çifte uyarısının arkasında ne var?

ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
TT

Putin'e baskı ve ‘nükleer denizaltıların’ konuşlandırılması... Trump'ın çifte uyarısının arkasında ne var?

ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Moskova'nın alaycı tavırlarına yanıt olarak iki nükleer denizaltıyı ‘uygun bölgelere’ gönderme emri vereceğini açıklayarak, Rusya ile ABD arasındaki güç gösterisinde çıtayı yükseltti.

Trump'ın sosyal medya platformu Truth Social’de yaptığı paylaşım, güvenlik bağlamında alışılmadık bir durum değildi. Şarku’l Avsat’ın The Times gazetesinden aktardığına göre, ABD'nin 71 nükleer denizaltısından yaklaşık 20'si her an denizde görev yapıyor ve özellikle gerginliğin arttığı dönemlerde rutin olarak Rusya'ya yakın bölgelere sevk ediliyor. Ancak olağandışı olan, ABD'nin bunu açıklaması. Bu ise Trump'ın paylaşımının gerçek amacını ortaya koyuyor. Söz konusu paylaşım iki mesaj içeriyor: Birincisi, Trump'ın eylem adamı olduğunu kanıtlamak, ikincisi ise mesaj vermek.

Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitry Medvedev (AP)Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitry Medvedev (AP)

Medvedev'e yanıt ve Putin'e işaret

Trump için bu adım, provokasyona sert tepki verme şeklindeki alışılmış tavrının bir parçası.

Trump, özellikle Rusya'da başkanlık görevinden ayrıldıktan sonra tartışmalı rolüyle tanınan Dmitriy Medvedev'e yanıt veriyordu. Trump'ın Moskova'ya Ukrayna'da ateşkes sağlanması için verdiği süreyi kısaltmasının ardından Medvedev sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Her yeni uyarı bir tehdit ve savaşa doğru adımdır. Rusya ile Ukrayna arasında değil; kendi ülkenle. Uyuyan Joe'nun yolunu izleme!” ifadelerini kullandı.

The Times’ın haberine göre bu açıklamaların amacı, sürekli olarak Üçüncü Dünya Savaşı’nın patlak vereceği konusunda uyarıda bulunan Trump'ı korkutmak. Öyle ki Trump, Oval Ofis'teki meşhur sözlü tartışmada Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'i ‘kumar oynamakla’ suçlamıştı. Ancak, Rusya'da bile abartılı bir kişilik olarak görülen Medvedev, Trump'ın Putin'e yönelik söyleminin son aylarda giderek sertleştiği göz önüne alındığında, bu mesajın hedefi değil.

ABD Başkanı Donald Trump ve Rus mevkidaşı Vladimir Putin (Arşiv - Reuters)ABD Başkanı Donald Trump ve Rus mevkidaşı Vladimir Putin (Arşiv - Reuters)

İhtiyatlı eleştiri

Trump, Putin'i giderek daha fazla eleştiriyor, ancak onu doğrudan kışkırtmaktan da kaçınıyor; çünkü aralarında iyi bir dostluk ve iş ilişkisi olduğunu düşünmeye devam ediyor. Bu durum, Medvedev'in pazartesi günü yaptığı açıklamadan açıkça anlaşılıyor. Putin ise Trump'ın barış için belirlediği son tarihi, dün yaptığı paylaşımdan yaklaşık bir saat önce reddetmişti.

Trump kendini usta bir müzakereci olarak görüyor. Bu nedenle, ABD donanmasında başkomutan olarak emrinde bulunan çeşitli gemi türlerini kapsayacak şekilde ‘nükleer denizaltılar’ ifadesini belirsiz bir şekilde kullandı.

ABD'nin 71 adet nükleer denizaltısı varken, bunların 14'ü Ohio sınıfı balistik füze denizaltılarıdır ve 20 adede kadar Trident II füzesi taşıyabilirler. Bu füzeler nükleer başlıklarla donatılabilir. ABD’nin sahip olduğu nükleer silahlı denizaltılardan sekiz ila on tanesi her an dünya çapında devriye görevindedir.

Resim  Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Arşiv-AFP)Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Arşiv-AFP)

Beyaz Saray, Putin'in Trump'ın denizaltılarla ilgili diplomasisinin provokatif olmadığını, Dmitriy Medvedev'in tek bir provokatif açıklaması üzerine nükleer söylemlerin yeniden alevlenmesini önlemek için olduğunu anlayacağına inanıyor. Zira filonun görevi saldırı amaçlı değil; savunma amaçlı.

Müttefiklere yönelik yaptırımlar ve gümrük tarifeleri

Bununla birlikte, Trump'ın Putin'e yönelik söylemi belirgin şekilde sertleşti. Trump geçen hafta, “Yaptıkları şey iğrenç” dedi ve Putin'i ‘yalan söylemekle’ suçladı.

Trump ayrıca, Rus enerjisini satın alanlara ikincil yaptırımlar uygulamakla tehdit etti ve Hindistan'ı yüzde 25'lik genel gümrük vergisiyle hedef aldı. Trump, “Zaten zor durumdaki ekonomilerini birlikte mahvedebilirler” dedi.

Rusya'dan petrol alımına yönelik bu cezai gümrük vergisinin oranını doğrudan açıklamamasına rağmen, nihai gümrük vergisi sistemi ile ilgili görüşmeler kritik aşamaya yaklaşırken, benzer bir yaklaşım daha sonra Çin'e de uygulanabilir.

Rus gazının en büyük alıcısı olmaya devam eden Avrupa Birliği (AB) de yaptırımların hedefinde olabilir. Macaristan, Belçika, Fransa ve Slovakya en büyük ithalatçılar.

Geçtiğimiz günlerde gümrük vergilerini yüzde 15'e düşüren bir ticaret anlaşması imzalayan Trump'ın, Rusya'yı cezalandırması için kendisine baskı yapan Avrupa ülkelerine yaptırım uygulaması ironik olacak, ancak Trump’ın izlediği yol bu.