Lübnan’da koronavirüs vakalarında patlama yaşanıyor

Son birkaç gündür Beyrut sahil şeridinde görülen hareketliliğin yanı sıra vaka sayısındaki artış, Lübnan hükümetini yeni önlemler almaya itebilir (IBA)
Son birkaç gündür Beyrut sahil şeridinde görülen hareketliliğin yanı sıra vaka sayısındaki artış, Lübnan hükümetini yeni önlemler almaya itebilir (IBA)
TT

Lübnan’da koronavirüs vakalarında patlama yaşanıyor

Son birkaç gündür Beyrut sahil şeridinde görülen hareketliliğin yanı sıra vaka sayısındaki artış, Lübnan hükümetini yeni önlemler almaya itebilir (IBA)
Son birkaç gündür Beyrut sahil şeridinde görülen hareketliliğin yanı sıra vaka sayısındaki artış, Lübnan hükümetini yeni önlemler almaya itebilir (IBA)

Bazı ekonomik sektörlerin yeniden işbaşı yapmasının yanı sıra bir dizi mağaza, restoran, kafe ve otellerin yüzde 30’luk kısmını kapsayacak şekilde yeniden açılması ve nargilenin yasaklanmasından sonra, Lübnan bugün, sektörleri aşamalı şekilde yeniden açma planının üçüncü aşamasına giriyor.
Sağlık Bakanı Hamad Hasan’ın açıklamasına göre, koronavirüs vaka sayısındaki artıştan duyulan endişenin, hükümeti vakaların görüldüğü bölgelerde saha araştırması yapmak için, 48 saatlik sokağa çıkma yasağı dahil olmak üzere yeni tedbirler almaya itebileceği belirtildi.
Lübnan, koronavirüs salgınını, günlük bir, iki ve hatta bazı günler sıfır vaka kaydetme suretiyle, aşamalı olarak kontrol altına almayı başardıktan sonra, 23’ü Lübnan sakini, 13’ü yurtdışıdan gelen olmak üzere 36 yeni vaka kaydetti. Önceki gün ise toplam 13 vaka kaydedilmişti. Üç gün önce, 33’ü yurtdışından gelen olmak üzere toplam 34 vaka kaydedilmişti. Bu durum, Sağlık Bakanlığı’nın 13 bin 750 kişiyi ülkeye geri getirmek için 14-24 Mayıs tarihleri arasında uygulayacağı üçüncü aşama için yurtdışında mahsur kalan Lübnan vatandaşlarının ülkeye geri döndürülmesi planı kapsamında sefer sayılarını azaltmaya yöneltti. Sağlık Bakanlığı’ndan bir kaynağın görüşüne göre, teorik olarak ülkeye geri dönen sayısı arttıkça, Koronavirüs vaka sayısı ihtimali de o nispette artıyor.

Hayat normale döndü!
Şarku’l Avsat’a açıklamalarda bulunan yerel bir kaynak, yeni vaka sayısındaki artışa neden olan birden fazla faktörün bulunduğunu düşünüyor. Bu faktörlerden biri de Lübnan’ın ekonomik kısıtlamalara daha fazla dayanamaması nedeniyle hayatı yeniden normale döndürmeye başladığı bir dönemde insanların rahatlaması ve sanki Koronavirüs tehlikesi sona ermiş gibi davranması.
Kaynak, insanların önleyici tedbirlere olan bağlılığındaki azalmayı herhangi bir kişinin gözlemleyebileceğini belirtiyor. Zira Lübnan vatandaşlarının büyük bir kısmı, sosyal mesafeye uyma, güvenli mesafeye saygı gösterme, maske takma ve sadece zaruri durumlarda evden çıkma kurallarına bağlı kalma azmi gösterdikten sonra, şu durumda artık koronavirüs tehdidi ortadan kalmış gibi davranıyor. Kaynağa göre, hayatın kısmen normal seyrine dönmesi ve son birkaç gün içinde kayıpların azalması, Koronavirüs tehdidinin ortadan kalktığı konusunda insanlarda yanlış bir kanaat oluşturdu.

Gurbetçilerin ülkeye dönüşleri kontrol altında!
Gurbetçilerin ülkeye geri dönüşü sebebiyle ülke içindeki vaka sayısının artışından duyulan endişe hakkında kaynak, öncelikli olarak yurtdışındaki tüm Lübnanlıların ülkelerine geri dönme hakkı konusuna karar verilmelidir. Ardından Lübnan’da yaşayan ve dışarıdan gelen vatandaşlar konusunda alınması gereken önlemler tartışılmalıdır. Ayrıca, hâlihazırda ülkeye geri dönenlere uygulanan tedbirlerle, hayatın kısmi olarak normale döndüğü sonraki aşamalarda ülkeye dönecekler için daha fazla önleyici tedbir alınması gerektiğini belirtti.
Şarku’l Avsat’a açıklama yapan kaynak bu bağlamda, Bakanlık tarafından takip edilen prosedürlere dikkat çekti. Söz konusu prosedürler arasında, her uçakta bulunan mürettebat sayısının sınırlı tutulması, “BCR” testlerinin uygulanması, yurtdışından dönenlerin ülkeye ulaştıkları andan itibaren karantinaya alınması ve karantinadaki kişilerin güvenlik kuvvetleriyle belediyelerin işbirliği içerisinde takip edilmesi önlemlerini hala sıkı bir biçimde uygulandığını açıklayarak, Bakanlığın şu ana kadar 20 binden fazla kişiye bu prosedürleri uyguladığına dikkat çekti.
Öte yandan Şarku’l Avsat Havayolları Şirketi Genel Müdürü Muhammed el-Hud, LBC televizyon kanalında dün yayınlanan konuşmasında, gurbetçilerin yurda geri getirilmesi için ikinci aşamada düzenlenen 40 uçuşla toplam 5 bin 500 kişinin ülkeye getirildiği söyledi. Yurtdışındaki Lübnan vatandaşlarının ülkeye getirilmesi planlamasının üçüncü aşamasında toplam 100 seferin düzenlenmesi gerekiyordu, ancak bunların 17’sinin iptal edilmesine karar verildiğini ifade etti. İkinci aşamada ülkeye döndürülen gurbetçiler arasındaki vaka sayısının, birinci aşamadaki vaka sayısına kıyasla daha iyi olduğunu ve birinci aşamada olduğu gibi ikinci aşamanın da başarılı bir şekilde tamamlandığını vurguladı.
Genel Müdür el-Hud, üçüncü aşamada ülkeye getirilecek Lübnanlıların 11 bin 300 kişi olduğunu, bunun ikinci aşamada ülkeye getirilenlerin iki katı olduğuna dikkat çekti. Ayrıca, sosyal mesafe kuralının bulunmayacağı üçüncü aşamadaki bütün uçaklara PCR testlerinin yapılacağını belirtti.

Yeni bir dalga korkusu
Artan vaka sayısıyla birlikte yeni bir dalganın ortaya çıkacağı endişesi hakkında Şarku’l Avsat’a bilgi veren kaynak, Lübnan’ın salgınla mücadelede büyük ölçüde başarılı olduğuna ve iyi bir aşamaya geldiğine şüphe bulunmadığını düşünüyor. Ancak bu iyiye giden göstergenin bir ateşkes veya rahatlama dönemi anlamına gelmeyeceğini de sözlerine ekliyor. Kaynak, “Koronavirüse karşı savaş devam etmektedir. Zamanı ve etki gücü kestirilemeyen ikinci bir dalgaya yönelik tahminler var. Mesele, alınan tedbirlerle ilgilidir. İnsanların salgına karşı farkındalığı ve koruyucu önlemlere bağlılığı arttığı ölçüde ikinci dalga o oranda gecikecek ve etki gücü azalacaktır.” ifadelerine yer verdi.
Bu bağlamda kaynak, özellikle hayatın yavaş yavaş normale döndürülmesi, alınan katı önlemlerin kaldırılması ve koruyucu tedbirler konusunda ilk çeyreğe dönülmesi gerektiğine, zira insanların ekonomik durumlarının sokağa çıkma yasağına daha fazla dayanamayacağına vurgu yaptı. “Epidemiyoloji bilimi, bu hastalığın zayıflamasının doğal bir sonuç olduğunu kabul ediyor. Ancak, gerekli önlemlerin alınmaması durumunda, kaynağı belirlenemeyen bir ya da iki kaynağın ortaya çıkacak olması, 6 hafta içinde durumu tekrar tehlikeli bir duruma getirecektir. Bu ise yeni prosedürler ve önlemler anlamına geliyor!” ifadelerini kullandı.

Havaalanındaki gayretler otelde zayi oldu!
Kurtarma uçağındaki yolcular, yolculukları esnasında kendilerine eşlik eden önlemlerinin, sosyal mesafe, sterilizasyon, maske ve eldiven kullanımına bağlı kalınması bakımlarından oldukça iyi olduğunu vurguladı. Ancak yolculardan biri, nakledildikleri otellerdeki kaos ve koruyucu önlemlere uyma yoksunluğundan bahsetti.
İki gün önce Suudi Arabistan’dan dönen uçakla Lübnan’a dönen Rabi’, Havaalanındaki kişi sayısı, sosyal mesafe ve sterilizasyon prosedürlerinin iyi olduğunu, karantina esnasında takip etmeleri gereken kurallar hakkında bilgi aldığını söylüyor. Ancak, otobüslerle otellere taşındıktan sonra, kendilerinden BCR testi ve oda ücretlerini ödemelerinin istenmesi konusunda yaşanan anlaşmazlık sebebiyle, saat 3 buçuktan 6’ya kadar otelin kapısının önünde beklemeye zorlandıklarını esefle belirtti. Halbuki test paraları hükümet tarafından ödenirken, oda ücretleri vatandaşlara bırakılmıştı.
Rabi, otele girdikten sonra, insanların güvenli mesafeye ve koruyucu önlemlere dikkat etmediklerini, sanki Koronavirüs tehlikesi hiç yokmuş gibi davrandıklarını, eğer otele yerleştirilenler arasında virüs taşıyan biri olsa, virüsü oteldekilerin tamamına bulaştırabileceğine vurgu yaptı.
Rabi, kendisine uygulanan BCR testi sonucunun negatif çıkmasının ardından, ülkeye girişinin ikinci gününde otelden ayrılarak evine geçti ve şu anda karantinaya alındığı evinde bulunuyor. Rabi, 14 günlük karantina süresinin bitimine kadar evinden ayrılmayacağına dair Sağlık Bakanlığı’nın taahhütnamesini imzaladığını, böyle bir taahhütnameyi imzalamasa dahi, kendisi ve içinde yaşadığı topluma karşı sorumluluğu gereği karantina prosedürlerine bağlı kalacağını vurguladı.
Sosyal medya sitelerinde yayınlanan bir başka videoda ise durum başka bir şekildeydi. Londra-Beyrut seferini yapan uçağın mürettebatıyla yolcular arasında tartışma çıktı. Yolcular, uçaktaki yolcularla mürettebat ve çalışanlar arasında boşluk bırakmaya müsaade etmeyen çok sayıda kişinin bulunması nedeniyle sosyal mesafe kuralına ve koruyucu tedbirlere uyulmamasına itiraz ettiler.



Trump'ın eş-Şera ile görüşmesi, çeyrek asırdır gerçekleşen ilk ABD-Suriye zirvesi olma özelliği taşıyor

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera'yı Riyad'da kabul etti, 2 Şubat 2025. (AP)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera'yı Riyad'da kabul etti, 2 Şubat 2025. (AP)
TT

Trump'ın eş-Şera ile görüşmesi, çeyrek asırdır gerçekleşen ilk ABD-Suriye zirvesi olma özelliği taşıyor

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera'yı Riyad'da kabul etti, 2 Şubat 2025. (AP)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera'yı Riyad'da kabul etti, 2 Şubat 2025. (AP)

ABD Başkanı Donald Trump bugün Suudi Arabistan'da, Beşşar Esed ve rejiminin devrilmesine öncülük eden Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ile görüşecek. Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, “Başkan Donald Trump, Suudi Arabistan ziyareti sırasında Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera’yla görüşmeyi kabul etti” denildi.

Bu açıklama, Trump'ın Riyad'daki Suudi Arabistan – ABD Yatırım Forumu sırasında yaptığı “Suriye ile normal ilişkileri yeniden tesis etmek için adımlar attım. Suriye'ye parlama şansı vermek için yaptırımların kaldırılması talimatı vereceğim. Artık parlama zamanı geldi. Tüm yaptırımları durduracağız. İyi şanslar Suriye, bize çok özel bir şey göster” açıklamasının ardından geldi.

Eş-Şera, eski Devlet Başkanı Hafız Esed'in 2000 yılında Cenevre'de Bill Clinton ile görüşmesinden bu yana bir ABD Başkanı ile görüşen ilk Suriye lideri olacak.

Bu arada haber siteleri Suriyeli kaynaklara dayanarak eş-Şera'nın bugün Suudi Arabistan'ı ziyaret edeceğini ve bu ziyaretin ABD Başkanı Donald Trump'ın Körfez liderleriyle yapacağı toplantıya denk geleceğini duyurdu. ABD, eş-Şera'nın geçtiğimiz aralık ayında iktidara gelmesinden bu yana onunla nasıl başa çıkacağını düşünüyor. Körfez liderleri Şam'daki yeni hükümeti desteklediklerini ve 14 yıllık iç savaş sırasında Esed rejimine destek veren İran'ın Suriye'de yeniden nüfuz sahibi olmasını engelleyeceği için Trump'ın da bu hükümeti desteklemesini istediklerini ifade ettiler.

fvyuı
Suriye’nin başkenti Şam’da Beşşar Esed ve Hafız Esed'in resimlerinin olduğu tabelayı kaldıran güvenlik güçleri (AFP)

Trump'la görüşme, 2003'te ABD öncülüğünde ülkenin işgalini takip eden isyandaki rolü nedeniyle bir zamanlar Irak'ta hapsedilen Suriye Cumhurbaşkanı için büyük bir destek.

Eş-Şera ocak ayında, Heyetu Tahriru’ş-Şam'ın (HTŞ) öncülüğündeki muhalif grupların Şam'a girerek Esed ailesinin 54 yıllık iktidarına son verdiği görkemli saldırıdan bir ay sonra Suriye'nin cumhurbaşkanı olarak atandı.

Dönemin Başkanı Joe Biden kararı, yönetimi henüz yeni Suriye hükümetini resmen tanımamış olan Trump'a bıraktı. Esed döneminde Şam'a uygulanan yaptırımlar halen yürürlükte.

Trump pazartesi günü yaptığı açıklamada, Suriye hükümetine yönelik yaptırımları kaldırmayı düşündüğünü söyledi. “Suriye'ye yönelik yaptırımları kaldırmak isteyebiliriz, çünkü onlara yeni bir başlangıç için fırsat vermek istiyoruz” diyen Trump, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisini bu yönde teşvik ettiğini belirtti. Bu yorumlar, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera'ya karşı derin bir kuşku duyan Trump için belirgin bir ton değişikliğine işaret ediyor.

fgtyhju
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera'yı Riyad'da kabul etti, 2 Şubat 2025. (AP)

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre, 30 Nisan'da Şam'da eş-Şera ile dört saat görüşen Trump yanlısı ABD'li aktivist Jonathan Bass, Suriyeli ve Körfez ülkelerinden aktivistlerle birlikte, Trump'ın Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ziyareti sırasında iki başkan arasında tarihi bir görüşme ayarlamaya çalıştı.

dfevrgthyju
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera geçtiğimiz mart ayında Kahire'de Filistin konulu Arap Birliği Zirvesi’ne katıldı. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Suriye, ülkeyi küresel finans sisteminden izole eden ve 14 yıllık acımasız bir savaşın ardından ekonomik iyileşmeyi son derece zorlaştıran ABD yaptırımlarının hafifletilmesi için Washington'un koşullarını yerine getirmekte zorlanıyor.

Bugün Riyad'da ABD Başkanı ile görüşmeye hazırlanan eş-Şera, kendisine yapılan resmi davetin önde gelen İran yanlısı Iraklı siyasetçiler ve destekçileri tarafından ağır bir şekilde eleştirilmesinin ardından cumartesi günü Bağdat'ta yapılacak Arap Birliği Zirvesi’ne katılmayacağı için özür diledi.

Diplomatik bir kaynak pazartesi günü AFP'ye yaptığı açıklamada, “Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, 17 Mayıs'ta Irak'ın başkenti Bağdat'ta yapılması planlanan 34. olağan Arap Birliği Zirvesi’ne katılmayacak. Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan eş-Şeybani ülkesinin zirve heyetine başkanlık edecek” dedi.