Küresel turizmde virüs bilançosu: 120 milyon insanın işi tehlikede, bu kişilerin dörtte üçü G20 ülkelerinde çalışanlar

Belçika'nın başkenti Brüksel'in kalbi Grand Place meydanı/ Fotoğraf: AP
Belçika'nın başkenti Brüksel'in kalbi Grand Place meydanı/ Fotoğraf: AP
TT

Küresel turizmde virüs bilançosu: 120 milyon insanın işi tehlikede, bu kişilerin dörtte üçü G20 ülkelerinde çalışanlar

Belçika'nın başkenti Brüksel'in kalbi Grand Place meydanı/ Fotoğraf: AP
Belçika'nın başkenti Brüksel'in kalbi Grand Place meydanı/ Fotoğraf: AP

Tüm dünyada 4 milyondan fazla insana bulaşan koronavirüsün en fazla yara açtığı sektör turizmde veriler karamsar. 
Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü’nün (UNWTO) tahminlerine göre uluslararası seyahatlerde tüm yıl boyunca yüzde 58 ila 80 oranında azalma olacak. Yüzde 58, seyahat kısıtlamalarının temmuz başında gevşetilmesi durumunda oluşan tahmin. Yüzde 80 ise yasakların aralığa kadar devam etmesi durumunda karşılaşılabilecek senaryo. 
Geçen yılın ilk dört ayına kıyasla 1,1 milyar daha az insanın seyahat ettiği turizm sektöründeki çöküş, geçimini direkt olarak bu sektöre bağlamış 120 milyon insan için de tehdit unsuru. Dolaylı yoldan etkilenecekler de katılınca kriz çok daha büyüyor. 
Turizmin ihracat gelirlerindeki düşüşün 900 milyar dolar ile 1,2 trilyon dolar arasında olabileceğini öngören Dünya Turizm Örgütü, sadece mart ayında seyahatlerin yüzde 57 düştüğünü açıkladı. 
Independent Türkçe'de yer alan habere göre, Dünya Turizm Örgütü’ne göre salgının etkisi, bölgelere göre farklılık gösterecek. İlk toparlanacak olanların Asya ve Pasifik ülkeleri olduğunu söyleyen UNWTO, bazı toparlanmaların 2020’nin son çeyreğinde, bazılarının 2021’in başında olacağını belirtti. 

"Sadece nisanda 25 milyon kişi işini kaybetti"
UNWTO’nun verileri Dünya Turizm ve Seyahat Konseyi’nin (WTTC) verileriyle de örtüşüyor. 
Seyahat ve turizm sektöründe 100 milyondan fazla iş kaybı beklediklerini açıklayan WTTC, bunun dörtte üçünün dünyanın en büyük 20 ekonomisi G20 ülkelerinde görüleceğini belirtti. 
“Bu çok kısa sürede derin endişe verici ve sarsıcı bir değişim” diyen WTTC CEO’su Gloria Guevara, sadece nisan ayında sektördeki iş kaybının 25 milyon kişi arttığını söyledi. 
Guevara, “Turizm ve seyahat küresel ekonominin omurgasıdır ancak salgınla birlikte turizmin tüm döngüsü silindi” diye konuştu. 
Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği’nin verilerine göre uçaklarının hemen hemen tümünü parka çeken küresel havayolu şirketlerinin gelirleri yüzde 50’den fazla düşecek. 314 milyar dolar açıklanan son gelir kaybı rakamı, martta açıkalanan “en kötü senaryodan” üç kat daha kötü. 



Mega liman atılımı: Çin'in Peru çıkarması ticareti nasıl şekillendirecek?

Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)
Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)
TT

Mega liman atılımı: Çin'in Peru çıkarması ticareti nasıl şekillendirecek?

Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)
Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)

Donald Trump'ın başkanlık seçimlerini kazanmasıyla ABD-Çin ilişkilerinin nasıl şekilleneceği belirsizliğini korurken Pekin, Washington'ın "arka bahçesi" Güney Amerika'daki yatırımlarına devam ediyor. Çin'in finansmanıyla Peru'da inşa edilen mega liman da Washington'ın radarında. 

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve Peru Devlet Başkanı Dina Boluarte, Chancay Limanı'nın açılışını 14 Kasım'da gerçekleştirdi. 

Birleşik Krallık'ın kamu yayıncısı BBC'nin analizinde, Çin'in Kuşak ve Yol Girişimi kapsamında inşa edilen mega limanın "Kuzey Amerika'yı devre dışı bırakacak yeni ticaret rotaları oluşturabileceği" ifade ediliyor. 

Şi'nin açılışa katılmasının, Pekin'in bu limana ne kadar değer verdiğinin göstergesi olduğu yorumu da yapılıyor. Boluarte ve Şi, Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) Zirvesi kapsamında bir araya gelmişti. Chancay Limanı'nın açılışı da zirveye damga vurdu. 

Şi, Çin ve Latin Amerika ülkeleri arasındaki ekonomik bağları güçlendirmeyi hedeflediklerini belirtirken, Boluarte de limanın açılışını "Peruluların gurur duyduğu tarihi bir an" diye niteledi.

BBC'nin analizinde, ABD'nin Güney Amerika'daki "komşularına ve onların ihtiyaçlarına kayıtsız kalmasının bedelini ödediği" değerlendirmesi paylaşılıyor. Washington merkezli düşünce kuruluşu Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü'nden Monica de Bolle, Pekin'in hamlesine ilişkin şu yorumu yapıyor: 

ABD, Latin Amerika'da uzun süredir etkin değil, Çin de çok hızlı adımlar attı, son 10 yılda bölgedeki durumu gerçekten yeniden şekillendirdi. Amerika'nın arka bahçesinde doğrudan Çin'le ilişki kuruluyor. Bu sorun yaratacak bir durum.

Çin devletine ait Cosco Shipping'in yürüttüğü 3,5 milyar dolarlık proje, Peru'nun Pasifik kıyısındaki balıkçı kasabası Chancay'ı devasa bir lojistik merkezine dönüştürdü. Peru'nun başkenti Lima'nın yaklaşık 70 kilometre kuzeyindeki mega liman, iki ülke arasındaki tek yönlü nakliye süresini 35 günden 23 güne indirdiği gibi, lojistik maliyetlerinde de yüzde 20'den fazla tasarruf sağlayacak. 

Ayrıca Peru'da her yıl 8 binden fazla kişinin doğrudan istihdama katılmasına ek olarak yıllık 4,5 milyar dolar gelir yaratması öngörülüyor. 

"Şanghay'dan Chancay'a" sloganıyla inşa edilen mega liman, 15 güvertesiyle Latin Amerika'nın en büyük derin deniz limanı olacak. Tüm aşamaları tamamlandığında bu mega liman sadece Peru'nun değil Şili, Ekvador, Kolombiya ve Brezilya'nın ürünlerinin de Asya'ya ulaşmasını sağlayacak.

ABD'li yetkililer, bu limanın askeri amaçlarla kullanılabileceğini de öne sürüyor. Britanya gazetesi Financial Times'ın (FT) görüştüğü ABD Güney Komutanlığı'ndan emekli General Laura Richardson, Çin donanmasının buraya gemi konuşlandırarak limanı "çift fonksiyonlu" şekilde kullanabileceğini savunuyor. 

Amerikan gazetesi Wall Street Journal, Çin'in Arjantin'den lityum, Venezuela'dan ham petrol ve Brezilya'dan demir cevheriyle soya satın aldığını hatırlatarak, Pekin'in Güney Amerika'daki projelerinin toplam değerinin 286 milyar doları bulduğuna işaret ediyor. 

ABD'nin Güney Amerika ülkelerini "ikinci plana atması" sebebiyle Pekin yönetiminden birçok diplomat ve bürokratın bölgede yoğun faaliyet gösterdiğine dikkat çekiliyor. WSJ'ye konuşan Washington'ın eski Panama Büyükelçisi John Feeley, ABD'nin bölgeye yönelik politikasını değiştirmesi gerektiğini belirterek şunları söylüyor: 

ABD, Latin Amerika'ya bir fırsat gözüyle değil bir sorun olarak bakıyor.

Independent Türkçe, BBC, Wall Street Journal, Financial Times, RT