Tunus’ta camiler, kafeler ve otellerin yeniden açılması kararlaştırıldı

Tunus’ta camiler, kafeler ve otellerin yeniden açılması kararlaştırıldı
TT

Tunus’ta camiler, kafeler ve otellerin yeniden açılması kararlaştırıldı

Tunus’ta camiler, kafeler ve otellerin yeniden açılması kararlaştırıldı

Tunus makamları, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle iki aydan daha uzun bir süredir kapalı olan camiler, ibadethaneler, kafeler, restoranlar ve otellerin 4 Haziran’dan itibaren açılmasına karar verdi.
Şarku’l Avsat’ın Fransız Haber Ajansı’ndan (AFP) aktardığı habere göre, Büyük Projeler Bakanı Lübna el-Cüreybi, İçişleri Bakanı Hişam el-Mişişi ve Din İşleri Bakanı Ahmed Azum gerçekleştirdikleri ortak basın toplantısında, yeniden açılması kararlaştırılan mekanların tarihinin virüsün ülkede yayılma durumuna göre değiştirilebileceğini ifade etti.
22 Mart tarihinden bu yana kapalı olan oteller ve restoranlar, yüzde 50 kapasiteyle çalışmak şartıyla yeniden açılacağı, turizm işletmelerindeki önleyici tedbirlerin ayrıntılarını içeren sağlık protokolünün ise tamamlandığı belirtildi.
Bakanlar, 14 Haziran tarihinde karantina önlemlerinin tümünün kaldırılacağı bilgisini ekleyerek, hijyen, sosyal mesafe ve maske kullanımına devam edilmesi çağrısında bulundu. Tunus’ta şehirlerarası seyahat kısıtlaması hala devam ederken, Ramazan Bayramı nedeniyle güvenlik önlemlerinin artırılacağı ifade edildi.
AFP’nin ulaştığı bilgilere göre, Tunus’ta okullar Eylül ayı sonuna kadar kapalı kalacak. Sadece üniversiteye hazırlık sınıflarının Mayıs ayı sonunda bir ay süreyle açılacağı belirtildi. Aynı şekilde Mayıs ayı sonu itibariyle kreşlerin açılacağı da aktarıldı.
Mart ayının başından bu yana, resmi rakamlara göre Tunus’ta bin 45 yeni tip koronavirüs vakası ve 47 ölüm kaydedildi. Ayrıca yetkililer tarafından alınan sert tedbirlerin ardından son günlerde salgının yavaşladığı görülüyor.
Tunus Başbakanı İlyas el-Fahfah, bir televizyon kanalında yaptığı konuşmada, “Hiç zaman kaybetmeden, zor, bazen de cesur ve yaratıcı kararlar aldık” dedi. Başbakan el-Fahfah ayrıca, “devletin 2020 bütçesine yönelik bir düzenleme” üzerinde çalışıldığını ve önümüzdeki Haziran’dan önce “parlamentoya sunulmak üzere bir ekonomik toparlanma programı” üzerinde çalıştıklarını söyledi. Başbakan, söz konusu ekonomik toparlanma programının özellikle “bürokrasi ve idari kademelerdeki gecikmeleri aza indirmeyi, işsizliğe ve kırılgan istihdama karşı koymayı, büyük projelerin ertelenmesine neden olan problemlerin çözülmesini, petrol ve fosfat sektöründeki faaliyetlerin yeniden başlatılmasını ve yolsuzlukla mücadeleyi engelleyen olağanüstü sorunları çözmeyi” amaçladığını bildirdi.



İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
TT

İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)

İsrail, Gazze’de internete erişim sağlayan kafeye düzenlediği saldırıda 230 kilogramlık bombalar kullandı.

Guardian’ın haberinde, İsrail ordusunun pazartesi günü düzenlediği saldırıda Amerikan yapımı MK-82 bombalarından kullandığı yazılıyor. Bu bombalar büyük bir krater oluşturuyor ve şarapnelin geniş bir alana yayılmasına yol açıyor.

El Beka adlı kafeye yapılan saldırıda en az 41 Filistinli öldürülmüş, 75 kişi yaralanmıştı. Hayatını kaybedenler arasında 4, 12 ve 14 yaşlarındaki çocuklar da vardı.

Gazetenin bombanın parçalarına dair elde ettiği fotoğrafları inceleyen uzmanlar, sivillerin böyle bir mühimmatla kasten vurulmasının savaş suçu teşkil edebileceğine dikkat çekiyor.

Kopenhag Üniversitesi'nde uluslararası hukuk alanında çalışan Marc Schack şunları söylüyor:

Bu tür bir mühimmatın kullanımını gerekçelendirmek neredeyse imkansız. Eğer 20, 30, 40 ya da daha fazla sivil kayıptan bahsediyorsanız, bu genellikle çok büyük öneme sahip bir hedef olmalıdır. Afganistan ve Irak'taki koalisyon güçleri açısından çok üst düzey bir hedef için kabul edilen rakam 30'dan az sivilin öldürülmesiydi, o zaman da istisnai koşullar söz konusuydu.

Diğer yandan saldırının ardından İsrail Savunma Kuvvetleri’nden (IDF) yapılan açıklamada “asla sivillerin hedef alınmadığı” ileri sürüldü. Ayrıca saldırıdan önce sivil kaybın azaltılması için adımlar atıldığı savunuldu. Analistler, İsrail ordusunun drone’larla kafe etrafındaki sivilleri görmesine rağmen saldırı düzenlediğini söylüyor.

Filistinli bir aile tarafından 40 yıl önce kurulan kafe, hızlı internet bağlantısıyla öğrenciler, gazeteciler ve uzaktan çalışanların sık uğradığı bir mekandı.

İsrail ordusu Gazze’yi her gün bombalarken bölgede ateşkes sağlanması için yürütülen çalışmalar da hızlandı.

İsrail medyasındaki haberlerde, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun 7 Temmuz’da yapacağı ABD ziyareti öncesinde ateşkes anlaşmasının imzalanmasının hedeflendiği yazılıyor.

Ayrıca ABD Başkanı Donald Trump’ın İsrail tarafından kabul edildiğini savunduğu 60 günlük ateşkes teklifine Hamas’ın da sıcak baktığı ileri sürülüyor. Anlaşmaya dair detaylar resmi kanallardan paylaşılmadı. Ancak haberlerde Hamas’tan kalan 50 rehinenin tamamını serbest bırakmasının isteneceği aktarılıyor.

Hamas’ın buna yanıtını cuma akşamına kadar arabuluculara sunması bekleniyor. Filistinli örgütün, Gazze’ye yardım girişine izin verilmesi ve İsrail ordusunun bölgedeki işgalini sonlandırması taleplerinden geri adım atmayacağı belirtiliyor. Anlaşma kapsamında IDF’nin Gazze’deki bazı bölgelerden çekilebileceği savunuluyor.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel, Haaretz