İranlılar, Türkiye'den konut alımında 1. sırada

İranlılar, Türkiye'den konut alımında 1. sırada
TT

İranlılar, Türkiye'den konut alımında 1. sırada

İranlılar, Türkiye'den konut alımında 1. sırada

İranlılar, Türkiye’de konut satın alma konusunda 2020 Ocak-Nisan dönemi içinde Iraklıları geride bırakarak 2 bin 21 konutla birinci sıraya yerleşti. Yaşar Üniversitesi Ekonomi Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Serpil Kahraman, Türkiye'nin İran vatandaşları için bir cazibe merkezi olduğunu söyledi.
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre; 2020 Ocak-Nisan döneminde yabancılara konut satışlarında dikkat çekici bir gelişme yaşandı.
Uzun zamandır Türkiye'de konut alımında Iraklılar birinci sırada yer alırken bu yılın ilk 4 aylık verilerine bakıldığında İranlıların geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 58,1'lik artışla 2 bin 21 konut satın alarak birinci sıraya yükselmesi dikkat çekti. İranlıların; ev almak, iş kurup ticaret yapmak için Türkiye'yi ve özellikle İstanbul'u tercih ettiğini ifade eden Yaşar Üniversitesi İşletme Fakültesi Ekonomi Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Serpil Kahraman, “Eylül 2018'de Türk Vatandaşlığı Kanunu'ndaki değişiklik kapsamında, gayrimenkul satın alan yabancılara vatandaşlık hakkı tanınmasıyla birlikte iç piyasada düşüş trendi gösteren konut satışları, yabancı yatırımcı talebiyle yeniden yukarı yönlü ivme kazandı. Yabancıların Türkiye'ye yönelik yatırımların önemli bir kısmı gayrimenkul yatırımı olarak yapılırken şirket kurarak yapılan sermaye yatırımında da son dönemde gözle görülür bir artış dikkati çekiyor. Her iki alanda da son dönemde İranlılar ilk sırada yer alıyor” dedi.

İran birinci sıraya yerleşti
Yabancılara konut satışının 2019 yılında bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 15'lik artışla 45 bin 967 adet ile gerçekleştiğini hatırlatan Dr. Serpil Kahraman, “Yılın ilk çeyreği Ocak-Mart döneminde yabancıların konut alımları, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 13,8 artarak 10 bin 948 adet oldu. Nisan ayında ise COVİD-19 nedeniyle alınan tedbirler, konut satışlarına da yansıdı ve bu yıl ilk 4 ayda yabancıların aldığı konut sayısı, geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 12 azalarak toplam 11 bin 738 olarak gerçekleşti. Bu dönemde dikkat çekici bir gelişme yaşandı. Uzun zamandır Iraklılar ülkemizde konut alımında birinci sırada yer alırken bu yılın ilk 4 aylık verilerine bakıldığında İranlıların 2 bin 21 konut alarak birinci sıraya yükselmesi dikkat çekti. Aynı dönemde İran'ı bin 959 konutla Irak ve 824 konutla Rusya Federasyonu izledi” şeklinde konuştu.

Katlanarak artıyor
İran vatandaşlarının konut alım oranlarında 2018 yılından bu yana sürekli bir artış yaşandığını belirten Dr. Kahraman, “Şöyle ki, 2017 yılında 792, 2018 yılında 3 bin 652 olan sayısı, iki yıl içinde neredeyse 7 kat artarak 2019 yılında 5 bin 423'e ulaşmış durumdaydı. İranlıların konut alım sayısı COVİD-19 salgını etkisine rağmen bu yıl ilk 4 ayda geçen yılın yarısına yaklaşmış durumda. Konut alımı yoluyla vatandaşlık hakkı tanınmasıyla birlikte İran vatandaşlarının ülkemizdeki konut alımı arttı. Konut alan İran vatandaşlarının eş ve çocukları da oturma iznine sahip oluyor. Bu noktada Türkiye, İran vatandaşları için hem yatırım hem de iş potansiyeli dolayısıyla ayrıca cazibe merkezi. Trump hükümetinin İran'a yönelik ambargoları derinleştirmesiyle birlikte de körfez ülkeleriyle ekonomik ve ticari ilişkileri zayıflayan İran, yasal ve yapısal düzenlemeler, coğrafi yakınlık gibi tetikleyici unsurların etkisiyle yatırımcısıyla Türkiye'ye yöneltmiş durumda” ifadelerini kullandı.

İzmir'de ilk 4 ayda yabancıya konut satışında yüzde 13 artış
Yabancılara yapılan konut satışlarında Nisan ayı verilerine göre; İzmir'in 4. sırada yer aldığını kaydeden Serpil Kahraman, “İlk üç sırada İstanbul, Antalya, Ankara yer alıyor. İzmir'de, bu yılın ilk 4 ayında geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 13 artışla yabancılara 239 adet konut satışı gerçekleşmiş. İlk 4 ayda Ege Bölgesi'nde İzmir'i, 204 adet konut satışıyla Muğla takip ediyor” dedi.
İranlılar, yabancı ortak sermayeli kurulan şirketlerde de ilk sırada
Dr. Serpil Kahraman, “Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) 2019 yılı verilerine göre; İran, yabancı ortak sermayeli kurulan şirket sayısında 970 şirket ile birinci sırada yer alırken bu yılın ilk 4 aylık verilerine göre de 255 şirket ve yaklaşık 40 milyon TL ortaklık sermayesi ile yine birinci sırada yer alıyor. Bu yılın ilk 4 ayında, İran'ı, sırasıyla Suriye ve Irak ortaklı şirketler izliyor. İran sermayeli şirketlerin faaliyet alanlarına baktığımızda ise geçen yıl olduğu gibi bu yıl ilk 4 ayda da toptan ve perakende ticaret alanı ilk sırada yer alıyor” şeklinde konuştu.

“Türkiye, İran vatandaşları için cazibe merkezi”
İranlıların 2019 verilerine göre yaklaşık 2 milyon 100 bin turistle, ülkemize gelen turist sayısında da yaklaşık yüzde 5 paya sahip olduğunu belirten Dr. Kahraman, sözlerini şöyle tamamladı: “Önümüzdeki birkaç yıl içinde İran vatandaşlarının yaklaşık 5 milyar dolar yatırım yapması bekleniyor. Aslında yalnızca konut alımı, yatırım, ticaret veya turizm değil eğitim ve tedavi gereksinimi için de ülkemiz, İran vatandaşları için hatırı sayılır bir cazibe merkezi. Ancak etkin ve sürdürülebilir nitelikte yabancı yatırımcı çekme politikalarının da etkisiyle İran sermayesinin ülkemizdeki payı önümüzdeki dönemde de artarak devam edecektir.”



Trump'ın gümrük vergileri yürürlüğe girerken küresel piyasalarda panik yaşanıyor

Pekin'de bir borsa aracılık ofisinin camından içerideki hisse senedi panosu gözüküyor. (Reuters)
Pekin'de bir borsa aracılık ofisinin camından içerideki hisse senedi panosu gözüküyor. (Reuters)
TT

Trump'ın gümrük vergileri yürürlüğe girerken küresel piyasalarda panik yaşanıyor

Pekin'de bir borsa aracılık ofisinin camından içerideki hisse senedi panosu gözüküyor. (Reuters)
Pekin'de bir borsa aracılık ofisinin camından içerideki hisse senedi panosu gözüküyor. (Reuters)

Küresel piyasalar, ABD'nin Çin'den ithal edilen mallara uyguladığı yüzde 104'lük vergi başta olmak üzere yeni gümrük vergileri paketinin yürürlüğe girmesiyle bugün kayıplarını derinleştirerek piyasalarda büyük bir satış dalgasına yol açtı ve küresel resesyon korkularını arttırdı. Japonya'nın Nikkei 225 Endeksi, ABD Başkanı Donald Trump liderliğindeki ticaret savaşında artan gerilimden büyük ölçüde etkilenerek yüzde 3,9 düşüşle 31.714,03 puandan kapandı.

Asya piyasalarının çoğundaki önemli düşüşe rağmen, Çin piyasaları, piyasayı desteklemek için kamu iktisadi teşebbüslerini hisse senedi almaya çağıran düzenleyici otoritelerin açık müdahalesinin ardından bu eğilimi tersine çevirdi. Şarku’l Avsat’ın AP'den aktardığına göre bunun sonucunda Şanghay Bileşik Endeksi yüzde 1,3 artışla 3.186,81 puana, Hong Kong Hang Seng Endeksi ise yüzde 0,4 artışla 20.205,04 puana yükseldi.

Avrupa piyasaları düşüyor... Tayvan Asya'daki kayıplara öncülük ediyor

Diğer taraftan Avrupa piyasaları keskin bir düşüş yaşadı. Alman DAX Endeksi yüzde 2,1 kayıpla 19.857,36 puana, Fransız CAC 40 Endeksi benzer bir oranda düşüşle 6.949,92 puana, İngiliz FTSE 100 Endeksi ise yüzde 2 düşüşle 7.753,42 puana geriledi.

Asya'da Tayvan, ana endeksi Taiex'in yüzde 5,8 düşmesiyle en kötü etkilenen ülke oldu. Başta yüzde 3,8 düşen TSMC ve hisseleri Tayvan piyasasında izin verilen maksimum günlük limit olan yüzde 10 düşen Hon Hai Precision Industry (Foxconn) olmak üzere büyük teknoloji şirketleri ağır kayıplar yaşadı.

Güney Kore'de KOSPI yüzde 1,7 düşerken, hükümet etkilenen otomobil sektörüne destek sağlayacağını açıkladı. Avustralya'da S&P/ASX 200 yüzde 1,8 düşüşle 7.375,00 puana gerilerken, Yeni Zelanda, Tayland ve Hindistan piyasaları da benzer düşüşler kaydetti; Hindistan'da Sensex, merkez bankasının faiz oranlarını düşürmesinin ardından yüzde 0,5 değer kaybetti.

Wall Street endişe sinyalleri veriyor

ABD göstergeleri de bundan nasibini aldı. S&P 500 ve Dow Jones vadeli endeksleri dün ABD piyasalarının keskin kayıplara tanık olduğu şiddetli bir seansın ardından sırasıyla yüzde 0,7 ve yüzde 0,5 düştü; özellikle S&P 500 endeksi sabahki yüzde 4,1'e varan büyük kazançlarını sildikten sonra yüzde 1,6 düştü. Nasdaq Endeksi yüzde 2,1 değer kaybetti ve endeksler resmi olarak ayı piyasası bölgesine girmeye yaklaştı.

Yatırımcılar ABD yönetiminin hamlelerini beklerken, müzakere edilmiş bir çözüme ulaşılabileceğine dair umutlar devam ediyor. Trump, Güney Kore Geçici Devlet Başkanı’yla yaptığı ve ‘her iki ülke için de harika bir anlaşmaya’ kapı açtığını söylediği telefon görüşmesinin ardından ilerleme kaydedildiği sinyali verdi. Japonya Başbakanı Şigeru İşiba, Washington ile doğrudan görüşmelere hazırlık amacıyla bir ticaret müzakerecisinin atandığını duyurdu.

Çin'in tehditleri ise devam ediyor. Pekin ‘sonuna kadar savaşmaya’ hazır olduğunu ilan etti ve Trump'ın gümrük vergilerini arttırmasının ardından misilleme önlemleri almakla tehdit etti.

Beyaz Saray Sözcüsü Caroline Leavitt yeni gümrük vergilerinin istisnasız olarak gece yarısı yürürlüğe girdiğini doğruladı. ABD Ticaret Temsilcisi Jameson Greer, 50'den fazla ülkenin ticaret açığını azaltmak için alternatif çözümleri görüşmek üzere Washington ile iletişime geçtiğini kaydetti.

Bu gelişmeler emtia ve döviz piyasalarında keskin dalgalanmalarla aynı zamana denk geldi. ABD petrolünün varil fiyatı 1,82 dolar düşerek 57,76 dolara, Brent ham petrolü ise 1,81 dolar düşerek 61,01 dolara geriledi. Dolar 145,09 yen seviyesine gerilerken, euro 1,1060 dolar seviyesine yükseldi.

Altın güçlü bir şekilde yükselerek fiyatını 71 dolar artırdı ve ons başına 3 bin 61 dolara ulaştı. Kuşkusuz bu, küresel kaygıların ortasında yatırımcıların güvenli limanlara olan talebinin arttığının açık bir işareti.