Hindistan, Pakistan adına casusluk yaptığından şüphelendiği güvercini yakaladı

Casuslukta kullanıldığından şüphelenilen güvercin Hira Nagar Karakolu'nda bir kafeste tutuluyor (ANI)
Casuslukta kullanıldığından şüphelenilen güvercin Hira Nagar Karakolu'nda bir kafeste tutuluyor (ANI)
TT

Hindistan, Pakistan adına casusluk yaptığından şüphelendiği güvercini yakaladı

Casuslukta kullanıldığından şüphelenilen güvercin Hira Nagar Karakolu'nda bir kafeste tutuluyor (ANI)
Casuslukta kullanıldığından şüphelenilen güvercin Hira Nagar Karakolu'nda bir kafeste tutuluyor (ANI)

Hintli yetkililer, komşu Pakistan'da "casusluk" yapmak için eğitildiğinden şüphelenilen bir güvercinin köylülerce yakalandığını açıkladı.
Keşmir'in Hindistan ve Pakistan kontrolündeki bölümlerini ayıran sınır bölgesinde, Hindistan tarafında yer alan Manyari köyünde yakalanan güvercinin "şifreli mesaj" taşıdığı açıklandı.
Hindistan haber ajansı PTI'ya bilgi veren Hintli yetkililer güvenlik kurumlarının şifreyi çözmeye çalıştığını söyledi.
Kathua bölgesinin Emniyet Amiri Shailendra Mishra köylülerin Pakistanlı bir kadının evine uçan güvercini pazar günü yakalayarak pazar günü polise teslim ettiğini belirtti.
Mishra "Bacaklarından birinde üzerinde sayılar olan bir halka vardı ve soruşturma bunun üzerine yapılıyor. Casusluk yapıyordu diyemeyiz şu anda. Köylüler bu halkayı görünce güvercini yakaladı. Bazıları bunun şifreli mesaj olduğunu söylüyor. Pakistan'ın Pencap bölgesinde insanlar sahip oldukları güvercinlere sayı halkası da takıyor" dedi.
Independent Türkçe'de yer alan habere göre, ki ülke arasında tartışma yaratan bölgede daha önceki yıllarda güvercinlerin casusluk amacıyla kullanıldığı da belirtildi.
2016'da Hindistan'ın Pathankot bölgesinde polis, Hindistan Başbakanı Narendra Modi'ye yönelik tehdit mesajı taşıyan bir güvercinin sınır yakınlarında yakalandığını açıklamıştı.
2015'te de yine sınırın birkaç kilometre uzağında Hintli yetkililer "üzerine damgalanmış mesaj" taşıyan bir başka güvercin yakalanmıştı.



Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, Android akıllı telefonları gerçek zamanlı deprem dedektörlerine dönüştüren yeni bir sistem geliştirerek büyük bir sarsıntıdan önce halkı daha hızlı uyarma potansiyeline sahip bir yol buldu.

Google, ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu (US Geological Survey/USGS) ve diğer araştırmacıların geliştirdiği sistem, milyonlarca telefondan alınan verileri kullanarak bir depremden kaynaklanan en erken sarsıntı sinyallerini tespit ediyor.

Bir cihaz kümesi aynı yer hareketini kaydettiğinde, sistem bunu işaretleyerek yakın bölgelerdeki diğer cihazlara uyarı gönderiyor.

Science'ta yayımlanan çalışma, ağın ayda 300'den fazla deprem tespit ettiğini ortaya koydu. Uyarıların gönderildiği bölgelerde, daha sonra depremi hissettiğini bildiren kişilerin yüzde 85'i uyarıyı aldığını söyledi. Yüzde 36'sı sarsıntı başlamadan önce, yüzde 28'i sarsıntı sırasında ve yüzde 23'ü de sarsıntıdan sonra uyarı almış.

Çalışmada sistemin, geleneksel sismik sensörlerin yerini almasa da yoğun bilimsel ağlara sahip olmayan bölgelerde ölçeklenebilir, düşük maliyetli bir erken uyarı aracı sunabileceği belirtiliyor. Yazarlar bunun özellikle akıllı telefonların yaygın ancak sismometrelerin nadir bulunduğu, gelişmekte olan ülkeler için umut vaat ettiğini söylüyor.

Google yaptığı açıklamada, sistemin insanlara "uyarı vererek sarsıntı başlamadan önce birkaç değerli saniye" kazandırabileceğini ifade ediyor.

Bu saniyeler bir merdivenden inmek, tehlikeli nesnelerden uzaklaşmak ve korunmak için yeterli zamanı sağlayabilir.

Uyarılar, deprem sırasında daha yıkıcı olan S dalgalarından önce gelen ve hızlı hareket eden P dalgalarının saptanmasına dayanıyor. Yeterli sayıda telefon P-dalgalarını tespit ederse sistem, sarsıntıyı hissetmesine belki de birkaç saniye kalan kullanıcılara uyarılar gönderiyor. Bu saniyeler korunmak, bir ameliyatı durdurmak ya da kritik altyapıyı duraklatmak için yeterli olabilir.

2020'de çıkmaya başlayan Android Deprem Uyarı Sistemi halihazırda Birleşik Devletler, Japonya, Yunanistan, Türkiye ve Endonezya gibi çeşitli ülkelerde kullanılıyor. Doğrudan Android işletim sistemine yerleştirilen teknoloji, kullanıcıların ayrı bir uygulama indirmesini gerektirmiyor.

cdfgthy
Harita, Android'in deprem uyarı sisteminin aktif olduğu ülkeleri (açık yeşil) gösteriyor. Kırmızı ve sarı sırasıyla güçlü (MMI 5+) ve hafif (MMI 3-4) sarsıntıların yaşandığı alanlar. Gri noktalar uyarı verilmeyen algılamaları gösteriyor. Kaliforniya, Oregon ve Washington'daki uyarılar (koyu yeşil) ShakeAlert'ten geliyor (Google)

Araştırmacılar doğruluk oranı bilimsel sensörler kadar yüksek olmasa da akıllı telefonlardan gelen uyarıların en çok işe yaradığı yerlerin, telefon yoğunluğu ve güvenilir veri bağlantıları yüksek seviyedeki kentsel alanlar olduğunu tespit etti. 

Çalışma, MyShake uygulaması gibi daha önceki kitle kaynaklı deprem uygulamalarının üzerine inşa edilse de milyonlarca cihaza gömülü olması sisteme fayda sağlıyor.

Yazarlar, "Kitle kaynaklı sistemlerin giderek daha önemli hale geleceğine inanıyoruz" ifadelerini kullanıyor. 

Geleneksel sensörleri kişisel cihazlardan gelen verilerle birleştirerek daha dayanıklı, kapsayıcı erken uyarı sistemleri oluşturmak mümkün.

Independent Türkçe