Tunus: Eğitim kurumlarında koronavirüs testi yapılıyor

Başkent Tunus’ta yeniden açılan bir kafe (EPA)
Başkent Tunus’ta yeniden açılan bir kafe (EPA)
TT

Tunus: Eğitim kurumlarında koronavirüs testi yapılıyor

Başkent Tunus’ta yeniden açılan bir kafe (EPA)
Başkent Tunus’ta yeniden açılan bir kafe (EPA)

Tunus, 26 Mayıs itibariyle eğitim kurumlarında linans derslerinin yeniden başlamasına hazırlık olarak, yaklaşık iki bin hızlı yeni tip koronavirüs (Kovid-19) testi yapmaya başladı.
Tunus Sağlık Bakanlığı Eğitim ve Öğretim Sağlığı Sorumlusu Ahlam Kazara, tıbbi ekiplerin iki kısma bölünen çok sayıda hızlı tıbbi analiz yapacağını söylerken, “İlki, profesörlere, denetimin ve idari personellere yöneliktir. İkincisi ise üniversitede lisans öğrencilerini içerecektir” dedi. Test sonuçlarının 15 dakikadan daha az bir vakitte sonuçlanacağı ve koronavirüs salgının en fazla görüldüğü bölgeleri kapsayacağı ifade edildi.
Testlerin ilk kısmı, 1 gün içerisinde gerçekleştirilecek ve vaka sayısının yüksek olduğu 9 vilayette ikamet eden bin 500 öğretmeni içerecek. Bu çerçevede uygulama ilk olarak, yüksek düzeyde vakanın kaydedildiği Manuba, Tunus, Aryana, Ben Arus, Susa, Kafsa, Kabili, Tatavin ve Medenin vilayetlerinde gerçekleştirilecek.
Sağlık ekipleri, ikinci gün ise salgının yayılma riski yüksek olan bölgelerde yaşayan ve daha az tehlikeli alanlarda eğitim alan yaklaşık 500 üniversite öğrencisine yoğunlaşacak.
Bu çerçevede Eğitim Bakanı Muhammed el-Hamidi, 29 Nisan’da yaptığı basın açıklamasında, lisans öğrencileri hariç tüm düzeylerde eğitim yılının sona erdiğini duyurmuştu. Tunus makamları ise 28 Mayıs’ta derslere devam edilme kararı alındığını açıkladı.
Tunus’ta 2020 yılı sınavları ise, 8, 9, 10, 13, 14 ve 15 Temmuz’da yapılacak, sonuçlar ise 26 Temmuz’da açıklanacak.
Sağlık Bakanlığı, Tunus’ta şu ana bin 51 vakanın kaydedildiğini, 919 kişinin iyileştiğini, 48 kişinin öldüğünü açıklarken, hala 84 vakanın tıbbi takip altında olduğunu belirtti.



Kasım: Hizbullah iktidarından vazgeçmeyecek ve İsrail de silahlarını almayacak

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
TT

Kasım: Hizbullah iktidarından vazgeçmeyecek ve İsrail de silahlarını almayacak

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, dün akşam yaptığı açıklamada, partinin gücünden vazgeçmeyeceğini ve İsrail'in silahlarını teslim almayacağını belirtti. Kasım, Amerika'nın istediği yeni anlaşmanın, İsrail'in Lübnan'ın güneyinden kısmi çekilme karşılığında silahların teslim edilmesini talep etmekle başladığını ifade etti.

Kasım televizyonda yaptığı konuşmada, “(Hizbullah) Litani Nehri'nin güneyinde ateşkes anlaşmasını tamamen uyguladı ve Lübnan devleti elinden geldiğince orduyu konuşlandırdı” dedi ve “Bütün dünya İsrail'in 3 bin 800 ihlalde bulunduğunu söylüyor ve 8 aydır Siyonist saldırılar devam ediyor” diye vurguladı.

Kasım şöyle devam etti: “Biz, Lübnan devleti, (Hizbullah) ve tüm direnişçiler, anlaşmada üzerimize düşen her şeyi yerine getirdik, İsrail ise hiçbir şeyi yerine getirmedi.”

Ve şöyle sürdürdü: “İsrail'in saldırılarını durdurmayı başaramadık, ancak Lübnan devletinin bu varlıkla imzaladığı anlaşma sayesinde onu bir sınırda durdurmayı başardık. İsrail'in geri çekilmesi ve saldırılarını durdurması zorunlu hale geldi. Bu anlaşma devletin sorumluluğu ve yükümlülüğündedir.”

Ve ekledi: “Bugün Amerika yeni bir anlaşma ortaya koyuyor, yani 8 ay boyunca yaşanan tüm ihlaller yokmuş gibi, İsrail'i önceki tüm saldırılarından aklıyor. Bu saldırının tek gerekçesi (Hizbullah'ın) silahsızlandırılması, çünkü İsrail'i güvence altına almak istiyorlar.”

Kasım, ABD'nin yeni önerisinin “kısmi çekilme karşılığında silahsızlanma talebini” içerdiğini belirtti.

Şarku'l Avsat'ın basında çıkan haberlerden aktardığına göre ABD, İsrail güçlerinin Güney Lübnan'da işgal ettikleri mevzilerden çekilmesi ve geçen yıl İsrail tarafından tahrip edilen bölgelerin yeniden inşası için ayrılan fonların serbest bırakılması karşılığında, Hizbullah'ın silahlarını bırakmasını talep ediyor.

Biz, Hizbullah ve Emel Hareketi olarak, direnişe, çevresine ve tüm mezhepleriyle Lübnan'a yönelik varoluşsal bir tehditle karşı karşıya olduğumuzu hissediyoruz.

“Lübnan gerçek tehlikelerle karşı karşıya; güneyde İsrail, doğu sınırında (DEAŞ) araçları ve Lübnan'ı kontrol eden Amerikan zulmü” diyen Kasım “İsrail'in tehlikesi ve tehdidi ortadan kaldırıldıktan sonra savunma stratejisini tartışmaya hazırız, ancak bugün gücümüzden vazgeçmeyeceğiz ve savunma için tam hazırız” vurgusunda bulundu.