Yemen’de yolcularıyla birlikte kaybolan bir gemi 12 gün sonra geri döndü

Ahşap gemi
Ahşap gemi
TT

Yemen’de yolcularıyla birlikte kaybolan bir gemi 12 gün sonra geri döndü

Ahşap gemi
Ahşap gemi

Hadramut’tan Sukutra Adası’na giderken motorunun bozulması sonucunda denizde kaybolan ve gıda maddelerinin yanı sıra 15 yolcu taşıyan Yemen’e ait bir gemi 12 günün ardından dün Mahra vilayetine geri döndü.
Yolcuları arasında çocukların da bulunduğu geminin kaybolması, Yemen yetkililerine yönelik yoğun eleştirilere ve ihmal suçlamalarına neden oldu. 16 Mayıs’ta Hadramut vilayetindeki Kas’ir Limanı’ndan hareket eden geminin 19 Mayıs’ta son durağına ulaşması planlanmıştı. Ancak olumsuz hava koşulları nedeniyle geminin yolcuları ve mürettebatı ile irtibatın kopması, korku ve endişeye neden oldu.
Yemen Su Ürünleri Bakanı Fehd Kafeyin’in kayıp el-Menar gemisinin yolcularıyla iletişim kurabildiklerini, geminin yolcuları ve mürettebatının sağlık durumlarının gayet iyi olduğunu, maruz kaldıkları arızanın giderilmesinin ardından Mahra vilayetine doğru ilerlemekte olduklarını açıklamasından saatler sonra, gemi dün (Perşembe) akşam, Mahra vilayetinin merkezi Gayda şehrinin doğusundaki Faydami bölgesine ulaştı.
Yemen Sahil Güvenlik Kuvvetleri, en az 15 yolcu taşıyan ve yolcularının tamamı Yemen vatandaşı olan geminin, Hadramut vilayetindeki Kas’ir Limanı’ndan ayrılmasından iki gün sonra, Sokotra’daki Kalansiye bölgesinin yaklaşık 30 deniz mili uzağındaki açık denide kaybolduğunu ve 18 Mayıs tarihinden bu yana gemiden haber alınamadığını açıklamıştı.
Sokotra takımadalarının sakinleri havayolu yolculuğunun maliyetli ve uçak seferlerinin az olması nedeniyle, özellikle Hadramut ve Mahra vilayetleri gibi yakın yerlerden, ihtiyaç duydukları malzemeleri satın almak veya ada dışına seyahat etmek için gemiler kullanıyor. Bu gemiler çoğunlukla takımada sakinlerinin mallarını ve ihtiyaç duydukları maddeleri taşımada kullanılıyor.

Yurt dışında kalan Yemen vatandaşlarının tahliyesi sürüyor
Öte yandan, koronavirüs salgının ardından dünyanın çeşitli ülkelerinde havaalanlarının kapatılması sebebiyle yurtdışında mahsur kalan Yemen vatandaşlarının ülkeye döndürülmesi için seferler düzenleniyor. Bu bağlamda düzenlenen seferlerden ilki önceki gün akşam Hadramut vilayetindeki Sey’un’a ulaştı. Çoğunlukla Mısır, Ürdün ve Sudan mahsur kalan yaklaşık 20 bin Yemen vatandaşının ülkeye getirilmesi için düzenlenen uçuşlar devam edecek.
İlk uçuş Ürdün’ün başkenti Amman’dan kalkan uçakla gerçekleştirilirken, yolcuların havaalanına ulaşmaları sırada tüm ihtiyati tedbirler alındı. Sa’yun Havalimanı’ndaki seyrüsefer kaynaklarına göre, Acil Durum Yüksek Komitesi’nin belirlediği protokoller ışığında, 152 yolcusu bulunan ilk uçağın tüm yolcuları Koronavirüs salgınından etkilenip etkilenmediklerini belirleyen tıbbi testlere tabi tutuldu.
Yemen Başbakanı Dr. Muin Abdulmelik’in denetiminde yapılan kurtarma seferlerinin ilk aşamasının, Ürdün’ün yanı sıra Mısır ve Hindistan’da mahsur kalanları kapsaması kararlaştırıldı. Bu ülkelerdeki vatandaşların geri döndürülmesinden sonra diğer ülkelerdeki vatandaşların ülkeye getirilmesi için çalışma yapılacağı belirtiliyor.



Yaser Ebu Şebab İsrail ordusuyla iş birliği yaptığını açıkladı

Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)
Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)
TT

Yaser Ebu Şebab İsrail ordusuyla iş birliği yaptığını açıkladı

Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)
Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)

Gazze'de Hamas hareketine karşı çıkan Halk Güçleri’nin lideri Yaser Ebu Şebab, İsrail'in Arapça yayın yapan resmi radyo kanalı Makan'a verdiği röportajda, İsrail ordusuyla Gazze'nin güneyinde iş birliği yaptığını teyit etti.

Halk Güçleri’nin İsrail ordusunun kontrolündeki bölgelerde rahatlıkla hareket ettiğini belirten Ebu Şebab, iki taraf arasında koordinasyon olduğunu vurguladı.

Halk Güçleri’nin İsrail ordusuna, tek başına gerçekleştirdiği askeri faaliyetleri bildirdiğini açıklayan Ebu Şebab, herhangi bir ayrıntıya girmeden ‘dışarıdan destek aldıklarını’ belirtti. Ebu Şebab, bazı konuların açıkça konuşulamayacağını ifade etti.

İsrailli yetkililer, geçtiğimiz haziran ayında Hamas'a muhalif bir Filistinli grubu desteklediğini ve silahlandırdığını kabul etmiş, ancak bu grubun Ebu Şebab liderliğindeki Halk Güçleri olduğunu açıklamamıştı.

İsrail Ordu Sözcüsü Effie Defrin, konuyla ilgili bir soruya “Hamas yönetimi karşısında farklı yöntemler kullandığımızı söyleyebilirim” yanıtını verdi, ancak ayrıntılara girmedi.

Bir araştırma merkezi olan Avrupa Dış İlişkiler Konseyi, Ebu Şebab’ı ‘Refah bölgesinde faaliyet gösteren ve yardım tırlarını yağmalamakla suçlanan bir suç çetesinin lideri’ olarak tanımladı.

Röportajda, Halk Güçleri’nin herhangi bir ideoloji veya siyasi örgüte bağlı olmadığını belirten Ebu Şebab, lideri olduğu grubun 2007 yılında Gazze'de iktidara gelen Hamas'a atıfla ‘adaletsizlik ve yolsuzlukla mücadele ettiğini’ vurguladı. Şarku’l Avsat’ın Independnet Arabia’dan aktardığı habere göre Halk Güçleri’nin ne kadar büyük fedakarlıklar yaparsa yapsın mücadelesine devam edeceğini vurgulayan Ebu Şebab, Hamas’ın şu anda iç çatışmalar yaşadığını ve sonunun yaklaştığını bildiğini söyledi.

Hamas'ın askeri yargı organı geçtiğimiz çarşamba günü, Ebu Şebab’a silahlı çete kurmak ve İsrail ile iş birliği yapmakla suçlandığı gerekçesiyle 10 gün içinde teslim olması için süre tanıdığını açıkladı.

Filistinli birçok grubu bir araya getiren ‘Filistinli Gruplar Ortak Odası’ pazar günü, Halk Güçleri'ni ‘işgalci İsrail’in maşası olmakla’ suçladı. Filistinli Gruplar Ortak Odası tarafından yapılan açıklamada, “Ebu Şebab ve onunla birlikte olanlar ulusal kimliklerinden mahrumdurlar, Filistin ulusal saflarının dışındadırlar ve direniş gruplarının oybirliği ile kanları dökülmüştür” denildi.

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta yaşayan 1990 doğumlu Yaser Ebu Şebab, İsrail ordusunun kontrolü altındaki Refah'ın güneydoğu bölgesinde faaliyet gösteren Halk Güçleri adında bir silahlı grup kurdu.

Ebu Şebab liderliğindeki Halk Güçleri’nin silahlı üyeleri geçtiğimiz haftalarda, Refah'taki bir yardım merkezinin yakınlarında hafif makineli tüfeklerle görüldüler.