Koronavirüs, Afrika’da daha otoriter yöneticilerin çıkmasına sebep olabilir

Güney Afrika’da gıda yardımı bekleyerek sıra oluşturanlar (Reuters)
Güney Afrika’da gıda yardımı bekleyerek sıra oluşturanlar (Reuters)
TT

Koronavirüs, Afrika’da daha otoriter yöneticilerin çıkmasına sebep olabilir

Güney Afrika’da gıda yardımı bekleyerek sıra oluşturanlar (Reuters)
Güney Afrika’da gıda yardımı bekleyerek sıra oluşturanlar (Reuters)

Alman bir vakıf tarafından yayınlanan raporda, yeni tip koronavirüs salgının Afrika’da daha otoriter yöneticilerin ortaya çıkmasına sebep olabileceği bildirildi.
Konrad Adenauer Vakfı tarafından hazırlanan raporda, Uganda, Mali ve Tanzanya gibi birçok Afrika ülkesinde gittikçe otoriter yönetime doğru bir eğilim olduğu belirtildi.
Raporda, “Bu gelişmeler muhtemelen demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü gibi alanlarda aksiliklere yol açacaktır” ifadesine yer verildi. Rapor parlamentoların kapatılacağını, medyanın bastırılacağını ve seçimlerin erteleneceğini öngörüyor.
Hristiyan Demokrat Birliği’ne yakın vakıf, hem polisin hem de ordunun eşzamanlı olarak daha fazla güç kazanacağını, bunun da Kenya ve Güney Afrika gibi ülkelerde orantısız bir şiddet kullanımına yol açacağını bildiriyor.
Örneğin Tanzanya Devlet Başkanı John Maguful, salgını ele alma noktasında şiddetli eleştirilere maruz kaldı. Tanzanya, virüsün yayılmasını engellemek adına sınırlı sayıda önlem uygularken, ulusal laboratuvarların analiz sonuçları kamuoyunda sert eleştirilerle sorgulandı.
Diğer yandan, koronavirüs salgını sırasında Kenya polisi sokağa çıkma yasağını ihlal eden 6 kişiyi öldürmüştü. Yaşanan bu olay vatandaşlar tarafından eleştiriyle karşılandı.



Norveç kasabasında Rus ajanı paranoyası

Kirkenes kasabasındaki bazı yerlerde savaş karşıtı broşürler yer alıyor (Reuters)
Kirkenes kasabasındaki bazı yerlerde savaş karşıtı broşürler yer alıyor (Reuters)
TT

Norveç kasabasında Rus ajanı paranoyası

Kirkenes kasabasındaki bazı yerlerde savaş karşıtı broşürler yer alıyor (Reuters)
Kirkenes kasabasındaki bazı yerlerde savaş karşıtı broşürler yer alıyor (Reuters)

Norveç'in Kirkenes kasabasında Rus ajan paniği yaşanıyor.

Wall Street Journal'ın (WSJ) haberinde, Norveç'in Rusya sınırına en yakın kasabalarından Kirkenes'in casusluk üssüne dönüştüğü yazılıyor. 

Eskiden huzurlu bir sınır yerleşimi olarak bilinen bu küçük İskandinav kasabasında, Ukrayna savaşının ardından paranoyanın hakim olduğu belirtiliyor. 

Norveç'in iç güvenlik teşkilatı PST'yle birlikte devriyeye çıkan WSJ muhabirlerinin aktardığına göre kasaba sakinleri, tanımadıkları kişiler tarafından takip edildiklerini ve yollarda plakasız araçlar gördüklerini söylüyor. 

Murmansk'tan gelen Rus balıkçı teknelerinin sık sık Kirkenes limanına uğradığı fakat bunların artık potansiyel tehdit olarak görüldüğü belirtiliyor. Murmansk'ın, Rusya'nın Kuzey Filosu ve stratejik nükleer cephaneliği için merkez konumunda olduğu hatırlatılıyor.

Sınırda görevli Norveçli askerler çoğunlukla 18-19 yaşındaki erlerden oluşuyor. 19 yaşındaki Magnus Karlsvik, kendine verilen görevi şöyle tanımlıyor. 

Bizim işimiz, Rus birliklerinin askeri altyapımızın fotoğraflarını çekmesini engellemek.

Askerler, kış aylarında sınırdaki ayak izlerini takip ettiklerini ve düzenli olarak dürbünlerle Rus askerlerinin faaliyetlerini raporladıklarını belirtiyor.

PST'nin bölge sorumlusu Johan Roaldsnes, Kremlin'in "hibrit savaş" taktikleri kullandığını, bu tür faaliyetlerin savaş ve barış arasındaki çizgiyi belirsizleştirdiğini söylüyor:

Bir şeylerin yanlış olduğunu hissetsek de tam olarak ne olduğunu söyleyemiyoruz. Burada, kuzeyin bu köşesinde her şeye kuşkuyla yaklaşmalıyız.

Norveç, casusluk faaliyetleri yürüttükleri gerekçesiyle Rusya'nın en büyük balıkçılık şirketlerinden Norebo ve Murman Seafood'a pazartesi günü yaptırım listesine almıştı. 

Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth, bu firmaların Norveç'in altyapısını hedef alan Kremlin destekli bir istihbarat operasyonun parçası olduğunu savunmuştu. 

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Odessa Journal