Cezayir’in doğusundaki tüccarlar karantina tedbirlerinin devam etmesini protesto etti

Cezayir’deki gösterilerden bir kare (Arşiv_AFP)
Cezayir’deki gösterilerden bir kare (Arşiv_AFP)
TT

Cezayir’in doğusundaki tüccarlar karantina tedbirlerinin devam etmesini protesto etti

Cezayir’deki gösterilerden bir kare (Arşiv_AFP)
Cezayir’deki gösterilerden bir kare (Arşiv_AFP)

Cezayir’deki yüzlerce tüccar dün, 3 aydan daha uzun süredir devam eden ticari faaliyetleri durdurma kararını ve hükümet tarafından Ramazan Bayramı arifesinde 13 Haziran tarihine kadar uzatılan karantina uygulamalarını protesto etti. Ülkenin doğusunda daha ziyade “Sûk Dubai” olarak bilinen el-Eulme şehrindeki tüccarlar, ticari faaliyetlerin yeniden başlaması amacıyla yerel yetkililerin izin vermesini talep etmek için, kapalı olan iş yerlerinin önünde gösteri düzenledi.
Devasa bir ticari sektörde ev aletleri satıcılığı yapan Abdulkadir Meksi, Şarku’l Avsat ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde, “Öfkeli tüccarlar içinde bulunduğumuz hafta içinde karantinayı kırmaya kararlı. Yerel hükümet yetkilisi olan valinin işyerlerini açma ruhsatı vermesini beklemeyeceğiz. Zira iflasın eşiğine geldik. Hükümet, vergi muafiyeti, enerji ve su faturalarının ödenmesi gibi destekler vermeyi reddediyor. Bizler ayrıca dükkan sahiplerine kira ödemek zorundayız.” ifadelerine yer verdi.
Herhangi bir müdahalede bulunulmadan etrafları polis tarafından çevrilen protestocu tüccarlar gösterilerine son verirken, yeni kararnameyle süresi uzatılan karantina döneminin bitimine kadar beklemek istemediklerini, ticari faaliyetlerine yeniden başlamak istediklerini valiye iletmek için içlerinden bir grubu görevlendirdiler. “Suk Dubai” ülkedeki en büyük ticari pazarlardan biri. Hükümet yıllardır boşu boşuna “Suk Dubai”deki tüccarları, paralarını Cezayir bankalarına yatırmaya ikna etmeye çalışıyor.
Ülkenin doğusundaki Bicaye şehrinde de aynı şekilde karantina önlemlerini protesto etmek için sokağa inen tüccarlar iki kısma ayrıldı. Gruplardan biri, ticari faaliyetlerinin yeniden başlaması için yerel makamlar tarafından kendilerine izin verilinceye kadar ana caddede oturma ve oradan ayrılmama eylemi yaparken, diğer grup, aylar önce ticari faaliyetlerinin dondurulmasından bu yana içinde yaşadıkları sıkıntılı ekonomik durumu kendisine ifade etmek için vali ile görüşme çağrısında bulundu. Öfkeli kalabalık, “her ne olursa olsun” bugün ticarethanelerini açacaklarını vurguladı. İşyerleri geçici olarak kapatılan protestocu tüccarlardan bazıları, hükümet tarafından temel ihtiyaçlarının karşılanması için kendilerine dağıtılan 10 bin dinarlık (80 dolar) “Koronavirüs Desteğiyle” alay etti.
Bicaye ve el-Eulme tüccarları ayrıca, karantina yasakları ve sosyal mesafe uygulamalarının devam etmesine rağmen, siyasi otoriteler tarafından Demokratik Ulusal Birlik Partisi ve Ulusal Kurtuluş Cephesi Partisi’nin son günlerde başkentte iki toplantı gerçekleştirmelerine izin verilmesini de protesto etti. Siyasi partilerin yaptıkları toplantıya dair basında yer alan fotoğraflar, Koronavirüs salgının önleme kurallarının açık bir biçimde ihlal edildiğini gözler önüne sererken, bu durum “karantina uygulamasında hükümetin takip ettiği çifte standardı eleştiren” Cezayir’deki geniş bir kesimin ve özellikle de tüccarların öfkelenmesine neden oldu. Gözlemcilere göre hükümet, geçtiğimiz Mart ayının başında Koronavirüs vaka sayısındaki artış nedeniyle askıya alınan haftalık gösterilerin yeniden başlamasını önlemek için hâlihazırdaki karantina önlemlerini kaldırmaktan yana görünmüyor.



Gazze: İsrail bombardımanında 29 kişi öldü... Hastanelerde benzeri görülmemiş bir yakıt krizi

Filistinli iki kadın, bu sabah İsrail'in bombardımanında hayatını kaybeden kurbanlar için ağlıyor (Reuters)
Filistinli iki kadın, bu sabah İsrail'in bombardımanında hayatını kaybeden kurbanlar için ağlıyor (Reuters)
TT

Gazze: İsrail bombardımanında 29 kişi öldü... Hastanelerde benzeri görülmemiş bir yakıt krizi

Filistinli iki kadın, bu sabah İsrail'in bombardımanında hayatını kaybeden kurbanlar için ağlıyor (Reuters)
Filistinli iki kadın, bu sabah İsrail'in bombardımanında hayatını kaybeden kurbanlar için ağlıyor (Reuters)

Filistin Televizyonu, İsrail'in bugün şafak vaktinden bu yana Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği hava saldırılarında 29 Filistinlinin öldürüldüğünü bildirdi.

Filistin Haber Ajansı (Safa), "Bu sabah Gazze Şehri'nin güneydoğusundaki El-Zeytun Mahallesi'nin Askula bölgesindeki El-Şafii Okulu'na düzenlenen İsrail bombardımanı sonucu 5 vatandaşın şehit olduğunu, çok sayıda kişinin de yaralandığını" bildirdi. Ayrıca, "Güney Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus kentinin kuzeybatısındaki el-Karara kasabasının Mevasi bölgesindeki bir çadırı hedef alan İsrail saldırısı sonucu 4 vatandaşın şehit olduğunu, birçok kişinin de yaralandığını" ifade etti.

Filistinliler, Gazze'nin merkezindeki El-Bureyc kampına düzenlenen İsrail hava saldırısının ardından hasarı inceliyor (AFP)Filistinliler, Gazze'nin merkezindeki El-Bureyc kampına düzenlenen İsrail hava saldırısının ardından hasarı inceliyor (AFP)

Buna karşılık, Nasır Hastanesi, "Han Yunus'un batısındaki el-Mevasi bölgesinde yerinden edilmiş kişilerin barındığı çadırlara düzenlenen İsrail saldırısında, 6 kişinin şehit olduğunu ve 10'dan fazla kişinin de yaralandığını" bildirdi.

Bu gelişme, ABD Başkanı Donald Trump'ın dün yarattığı olumlu atmosfere rağmen gerçekleşti. Trump, Hamas'ın Gazze Şeridi'ndeki ateşkes önerisine "olumlu" yanıt vermesinin "iyi" olduğunu ve bu hafta çatışmaların sona erdirilmesine yönelik bir anlaşmaya varılmasının muhtemel olduğunu ima etti.

Eşi görülmemiş yakıt krizi

Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı bugün, hastanelerde elektrik jeneratörlerinin çalışması için gerekli yakıtın eşi görülmemiş bir kriz noktasına ulaştığı konusunda uyarıda bulundu.

Bakanlığın bugünkü açıklamasında, krizin, sağlık sisteminin ve faaliyette kalan hastanelerin aşırı yıpranmasını daha da kötüleştirdiğini belirterek, “Ağır vakalardan kaynaklanan artan baskı, hayati bölümlerin çalışması için elektrik jeneratörlerinin devrede kalmasının önemini daha da artırıyor” denildi.

Bakanlık, “İsrail işgali, hastanelerin çalışması için ek süre tanımayan yakıt miktarını kısıtlama politikası izliyor” diyerek, “Geçici ve acil çözümlerin devam etmesi, hayat kurtaran bölümlerin çalışmasının durması anlamına geliyor” ifadelerini kullandı.