Türkiye'de obez bireylerin oranı yüzde 21,1 oldu

Türkiye'de obez bireylerin oranı yüzde 21,1 oldu
TT

Türkiye'de obez bireylerin oranı yüzde 21,1 oldu

Türkiye'de obez bireylerin oranı yüzde 21,1 oldu

Türkiye’de obezite önceki yıllara göre artış gösterirken 2019 yılı verilerine göre obez bireylerin oranı yüzde 21,1 oldu.
TÜİK, Türkiye Sağlık Araştırması 2019 istatistiklerini açıkladı. Boy ve kilo değerleri kullanılarak hesaplanan vücut kitle indeksi incelendiğinde; 15 yaş ve üstü obez bireylerin oranı 2016 yılında \%19,6 iken, 2019 yılında \%21,1 oldu. Cinsiyet ayrımında bakıldığında; 2019 yılında kadınların \%24,8'inin obez ve \%30,4'ünün obez öncesi, erkeklerin ise \%17,3'ünün obez ve \%39,7'sinin obez öncesi olduğu görüldü.
Üst solunum yolu enfeksiyonu 0-14 yaş grubu çocuklarda en fazla görülen hastalık oldu. Çocuklarda son 6 ay içinde görülen hastalık türleri incelendiğinde; 0-6 yaş grubunda \%35,9 ile en çok üst solunum yolu enfeksiyonu görüldü. Bunu \%28,7 ile ishal, \%9,5 ile alt solunum yolu enfeksiyonu izledi. 7-14 yaş grubunda da \%29,4 ile üst solunum yolu enfeksiyonu ilk sırada yer aldı. Bunu \%18,3 ile ishal, \%14,2 ile ağız ve diş sağlığı sorunları izledi.
Çocukların başlıca hastalık/sağlık sorunlarının cinsiyete göre dağılımı ise bel bölgesi problemleri 15 yaş ve üzeri bireylerde \% 29,7 ile en fazla görülen hastalık oldu.
Son 12 ay içerisinde 15 yaş ve üstü bireylerde görülen hastalık türleri incelendiğinde; bel bölgesi problemleri 2016 yılında \%27,1 ile 2019 yılında da \%29,7 ile ilk sırada yer aldı. Bunu sırasıyla; \%20,5 ile boyun bölgesi problemleri, \%16,4 ile hipertansiyon, \%12,3 ile alerji ve \%11,2 ile artroz izledi.
Her gün tütün kullanan bireylerin oranı \%28,0 oldu. Her gün tütün kullanan 15 yaş ve üzeri bireylerin oranı 2016 yılında \%26,5 iken 2019 yılında artarak \%28,0 oldu. Bu oranın erkeklerde \%41,3, kadınlarda ise \%14,9 olduğu tespit edildi. Tütün kullanmayan bireylerin (bırakanlar ve hiç kullanmayanlar) oranı ise 2016 yılında \%69,4 iken 2019 yılında azalarak \%68,7 oldu. Yaş gruplarına göre incelendiğinde en çok tütün kullanan bireyler \%42,8 ile 35-44 yaş grubunda yer aldı.
Yataklı tedavi hizmeti alan 15 yaş ve üstü bireylerin oranı \%10,8 oldu. Son 12 ay içerisinde, yataklı tedavi hizmeti alan bireylerin oranı 2016 yılında \%11,3 iken 2019 yılında azalarak \%10,8 oldu. 2019 yılı verileri yaş grubuna göre incelendiğinde; \%23,7 ile 75 yaş ve üstü bireyler ilk sırayı alırken, bunu \%18,3 ile 65-74 yaş grubundaki bireyler takip etti.
En çok faydalanılan koruyucu hizmet \%50,8 ile tansiyon ölçtürme oldu. Son 12 ay içerisinde, 15 yaş ve üstü bireylerden tansiyon ölçtürenlerin oranı 2016 yılında \%48,6 iken 2019 yılında artarak \%50,8 oldu. Bireylerin faydalandığı koruyucu hizmetlerden; 2016 yılına göre en çok artış gösteren hizmetler kolesterol ve kan şekeri ölçümü oldu.



AB üyeliği yolundaki Gürcistan nasıl U dönüşü yaptı?

Gürcistan'da geçen yıl patlak veren hükümet karşıtı protestolar ülkede hızla yayılmıştı (Reuters)
Gürcistan'da geçen yıl patlak veren hükümet karşıtı protestolar ülkede hızla yayılmıştı (Reuters)
TT

AB üyeliği yolundaki Gürcistan nasıl U dönüşü yaptı?

Gürcistan'da geçen yıl patlak veren hükümet karşıtı protestolar ülkede hızla yayılmıştı (Reuters)
Gürcistan'da geçen yıl patlak veren hükümet karşıtı protestolar ülkede hızla yayılmıştı (Reuters)

Son dönemde Avrupa Birliği'yle (AB) Gürcistan arasında reformlar nedeniyle gerilim tırmanırken Birleşik Krallık merkezli haber ajansı Reuters, Tiflis yönetiminin nasıl "Batı'dan uzaklaştığını" mercek altına aldı. 

AB'yle Gürcistan arasındaki son anlaşmazlığın merkezinde ülkenin AB'ye üyelik sürecinde kurduğu Yolsuzlukla Mücadele Bürosu yer alıyor. 

Gürcistan Meclis Başkanı Şalva Papuaşvili, 17 Kasım'daki açıklamasında büronun 2 Mart 2026'da kapatılacağını duyurmuştu. Meclis başkanı, büronun faaliyetlerinin Danıştay tarafından yürütüleceğini açıklamıştı.

Avrupa Komisyonu, 10 aday ülkeye ilişkin yıllık genişleme raporlarını 4 Kasım'da yayımlamıştı. Raporda, Gürcistan'da demokratik kurumlarda ciddi gerileme yaşandığı savunulmuş, ülkenin "sadece kağıt üzerinde" aday olduğu belirtilmişti. 

AB Genişlemeden Sorumlu Komisyon Üyesi Marta Kos, Tiflis yönetimine çıkışarak şu ifadeleri kullanmıştı: 

Eğer AB'yi ciddiye alıyorsanız, halkınızı dinleyin. Muhalefet liderlerini, gazetecileri ve sizin gibi düşünmeyen insanları hapsetmeyi bırakın.

Avrupa Parlamentosu'nun temmuzda yayımladığı raporda da Gürcistan'da hükümetin "yabancı ajan yasasına" karşı Kasım 2024'te patlak veren protestoların şiddet kullanılarak bastırıldığı, 500'den fazla kişinin gözaltına alındığı ve 300 kişinin kötü muameleye maruz kaldığı kaydedilmişti.

İktidardaki Gürcü Hayali Partisi, AB'nin ülkeye "siyasi baskı" uyguladığını savunurken, muhalif siyasetçilerin yönetimi ele geçirerek ülkeyi Rusya'yla savaş sokmayı hedeflediğini ileri sürüyor. 

Gürcistan Parlamentosu Başkan Yardımcısı Nino Tsilosani, ülkenin "çok zorlu bir jeopolitik bölgede barış sunduğunu" savunuyor. Tsilosani, hapisteki muhalif siyasetçileri darbeyle de suçluyor. 

Ancak iddiaları reddeden muhalefet, bunu baskıları meşrulaştırmak için kullanılan bir propaganda aracı olduğunu savunuyor. 

Muhalifler, Gürcü Hayali Partisi'nin kurucusu Bidzina İvanişvili'yi ülkedeki "otoriter dönüşümün mimarı" olarak gösteriyor. İş insanının 1990'larda servetini biriktirdiği Rusya'la işbirliği yaptığı öne sürülüyor. 

2013'te İvanişvili'yle yollarını ayırmadan önce onun baş siyasi danışmanı olarak partinin kurulmasında rol oynayan Gia Kukaşvili ise oligarkın iki ülkenin ortak çıkarlarını gözettiğini iddia ediyor:

İvanişvili köpekbalıklarıyla dolu okyanusta bir ağabeye ihtiyacı olduğunu anlıyor. Bu kim olabilir? Sadece Rusya.

AB yanlısı Avrupalı Gürcistan partisiyle yollarını ayıran eski Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergi Kapanadze ise ülkenin hızla "tek parti diktatörlüğüne" doğru ilerlediğini savunuyor. 

Analizde, Gürcistan'ın Rusya ve Çin'le ticareti artırdığı, Batı'nın bu konuda geride kaldığı da yazılıyor. Gürcistan halihazırda petrol ihtiyacının yaklaşık yüzde 45'ini Rusya'dan ithal ediyor; bu oran 2012'de sadece yüzde 8'di. Öte yandan Tiflis ve Moskova arasında diplomatik bağ yok.

ABD'nin eski Gürcistan Büyükelçisi Ian Kelly, Batı'nın Tiflis'le yakın ilişki kurmak için daha fazla çaba sarf etmesi gerektiğini söylüyor: 

Bu fırsatı kaçırıyoruz. Gürcistan kapılarını Rusya ve Çin'e açtı.

Independent Türkçe, Reuters, Modern Diplomacy


Eski Harry Potter'dan yeni Harry Potter'a mektup

Dominic McLaughlin ve Daniel Radcliffe (HBO/Warner Bros.)
Dominic McLaughlin ve Daniel Radcliffe (HBO/Warner Bros.)
TT

Eski Harry Potter'dan yeni Harry Potter'a mektup

Dominic McLaughlin ve Daniel Radcliffe (HBO/Warner Bros.)
Dominic McLaughlin ve Daniel Radcliffe (HBO/Warner Bros.)

Daniel Radcliffe, HBO'nun yakında yayımlanacak Harry Potter televizyon uyarlamasında başrol oynayacak 11 yaşındaki Dominic McLaughlin'e meşaleyi nazikçe devretti.

Salı günü Good Morning America'da yakında Broadway'de sahnelenecek tiyatro oyunu Every Brilliant Thing'i tanıtan 36 yaşındaki Radcliffe, genç halefine not gönderdiğini açıkladı.

Sevilen film serisinde Harry karakterini canlandıran Britanyalı aktör, "Yapımda çalışan birkaç kişiyi tanıyorum, bu yüzden Dominic'e yazdım ve ona bir mektup gönderdim, o da bana çok tatlı bir not gönderdi" diye anlattı.

Mesajını, "Ona sadece 'Umarım harika zaman geçirirsin, hatta benden bile daha iyi zaman geçirirsin. Ben harika vakit geçirdim ama umarım sen daha da iyi zaman geçirirsin' demek için yazmak istedim" diye hatırladı.

Radcliffe, üç yeni başrol oyuncusunun ne kadar genç göründüğüne dikkat çekerek, "Ve öyle, sadece onun ve diğer çocukların fotoğraflarını görüyorum ve onlara sarılmak istiyorum" diye ekliyor.

"Onlara bakıp 'Ah, bunu benim yapmış olmam inanılmaz' diyorum. Ama aynı zamanda inanılmaz derecede tatlı ve umarım harika vakit geçiriyorlardır" dedi.

Radcliffe, 2000'de Yaşayan Çocuk rolüne seçildiğinde 11 yaşındaydı. Diğer başrol oyuncuları Emma Watson ve Rupert Grint o tarihte sadece 10 ve 12 yaşındaydı. Üçlü, 8 filmlik serinin başrolünde, Hogwarts'ta okurken her yıl yeni bir karanlık güçle karşılaşan üç hevesli büyücü Harry, Hermione ve Ron'u canlandırdı. Son film 2011'de vizyona girdiğinde, Radcliffe ve Watson 21, Grint ise 22 yaşındaydı.

HBO Max, 2023'te ünlü serinin her sezonu J.K. Rowling'in çok satan serisinin 7 kitabından birine dayanan "onlarca yıl sürecek" bir televizyon dizisine uyarlanacağını duyurmuştu.

HBO & Max Content Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Casey Bloys, o dönemde yaptığı açıklamada, "İzleyicilere Hogwarts'ı yepyeni bir şekilde keşfetme fırsatı sunmaktan mutluluk duyuyoruz" demişti.

Harry Potter kültürel bir fenomen. Büyücülük Dünyası'na karşı kalıcı bir sevgi ve özlem olduğu aşikar.

McLaughlin'e televizyon dizisinde Hermione rolünde Arabella Stanton ve Ron rolünde Alastair Stout eşlik ediyor. John Lithgow, Hogwarts Müdürü Albus Dumbledore rolünü üstlenirken, Janet McTeer, Hogwarts Müdüresi Profesör McGonagall; Paapa Essiedu, Profesör Snape; Nick Frost korucu ve Sihirli Yaratıkların Bakımı Profesörü Hagrid ve Paul Whitehouse Hogwarts hademesi Argus Filch rolünü üstlenecek.

Çocuk oyuncu Lox Pratt, Harry'nin düşmanı Draco Malfoy'u (film serisinde Tom Felton tarafından canlandırılmıştı) ve Johnny Flynn, Draco'nun babası Lucius'u (filmlerde Jason Isaacs tarafından canlandırılmıştı) oynayacak.

Dizinin yapımına temmuzda Birleşik Krallık'a bağlı Leavesden'daki Warner Bros. Stüdyoları'nda başlandı ve dizinin 2027'de izleyicilerle buluşması bekleniyor.

Independent Türkçe


Bilim insanları kolesterolü düşüren baharatı açıkladı

Araştırmacılar, çörek otu tüketmenin katılımcılarda "kötü" kolesterolü azalttığını buldu (Unsplash)
Araştırmacılar, çörek otu tüketmenin katılımcılarda "kötü" kolesterolü azalttığını buldu (Unsplash)
TT

Bilim insanları kolesterolü düşüren baharatı açıkladı

Araştırmacılar, çörek otu tüketmenin katılımcılarda "kötü" kolesterolü azalttığını buldu (Unsplash)
Araştırmacılar, çörek otu tüketmenin katılımcılarda "kötü" kolesterolü azalttığını buldu (Unsplash)

Zengin tadı ve hoş kokusuyla körinin çok sevilen bir yemek olması boşuna değil.

Bilim insanlarının yeni araştırması, popüler bir malzemenin kolesterolü ve kalp hastalığı riskini düşürmeye yardım edebilecek yağ yakıcı özelliklere sahip olabileceğini gösteriyor.

Osaka Metropolitan Üniversitesi'nin yürüttüğü ve hakemli dergi Food Science & Nutrition'da yayımlanan klinik araştırma, siyah kimyon diye de bilinen çörek otunu 8 hafta boyunca düzenli tüketen kişilerin "kötü kolesterol" seviyelerinin kayda değer derecede azaldığını, "iyi kolesterol" düzeylerinin ise arttığını saptadı.

Bilim insanları, 8 hafta boyunca günde 5 gram (kabaca bir çorba kaşığı) çörek otu tozu tüketen katılımcıların kanındaki kolesterol düzeylerini takip etti.

Uzmanlar, grubun kanındaki trigliserid, LDL ("kötü") kolesterol ve toplam kolesterol düzeylerinde önemli düşüşler gösterdiğini tespit etti. Ayrıca HDL ("iyi") kolesterol seviyeleri de arttı.

LDL kolesterol veya düşük yoğunluklu lipoprotein, yüksek seviyede olduğunda atardamarlarda plak birikimine yol açarak kalp hastalığı ve felç riskini artırabileceği için zaman zaman "kötü" kolesterol diye adlandırılıyor.

Çalışmanın yazarı Profesör Kojima-Yuasa, "Bu çalışma çörek otu tohumlarının, obezite ve yaşam tarzıyla ilgili hastalıkları önlemede işlevsel bir gıda olarak yarar sağladığını güçlü bir şekilde gösteriyor" diyor. 

Çörek otunun kan lipidlerini düşürücü etkisinin insan deneylerinde kapsamlı bir şekilde kanıtlandığını görmek çok memnuniyet vericiydi.

Araştırmacılar ayrıca çörek otu tohumu özütünün, yağ damlacıklarının birikmesini engelleyerek, yağ hücrelerinin oluşumu ve olgunlaşmasını ifade eden adipogenez adlı süreci engellediğini saptadı.

Bilimsel dergide yazan ekip, içinde doğal olarak bulunan ve antioksidan görevi gören yüksek seviyelerdeki fenolik bileşikler ve flavonoidlerin, bu baharatın antioksidan ve antiinflamatuvar özelliklerini vurguladığını belirtiyor.

Kojima-Yuasa "Çörek otunun metabolizma üzerindeki etkilerini araştırmak için daha uzun süreli ve daha büyük ölçekli klinik deneyler yapmayı umuyoruz" diye ekliyor. 

Özellikle diyabette insülin direnci ve enflamatuar belirteçler üzerindeki etkilerini araştırmakla ilgileniyoruz.

Bu çalışma, kimyonun faydalarını analiz eden bir dizi araştırmanın ardından geliyor. Başka bir çalışmada kimyon özütünün, şişkinlik ve huzursuz bağırsak sendromunun diğer semptomlarını hafifletmeye katkı sağladığı bulunmuştu. Ayrı bir incelemede de kimyon özütünün, alkole bağlı olmayan yağlı karaciğer hastalığından muzdarip hastalarda karaciğer fonksiyon testlerini iyileştirdiği tespit edilmişti.

Araştırmalar ayrıca günlük nohut tüketimini beslenme düzenine dahil etmenin kolesterol seviyelerini düşürmeye yardımcı olabileceğini, siyah fasulyeninse iltihaplanmayı azaltabileceğini gösteriyor

Prediyabeti olan 72 katılımcının yer aldığı bir çalışmada, 12 hafta boyunca günlük nohut ve siyah fasulye tüketiminin etkileri izlendi. Bulgular, günlük yaklaşık 160 gram pişmiş nohut tüketenlerin kolesterol seviyelerinde iyileşme yaşadığını ortaya koydu.

Ayrıca siyah fasulye tüketimi iltihaplanmanın azalmasıyla ilişkilendirildi. Bir fincan pişmiş siyah fasulye yaklaşık 170 gram.

Independent Türkçe