Salgın sürecinde online alışveriş aramaları yüzde 311 arttı

Salgın sürecinde online alışveriş aramaları yüzde 311 arttı
TT

Salgın sürecinde online alışveriş aramaları yüzde 311 arttı

Salgın sürecinde online alışveriş aramaları yüzde 311 arttı

Pandemi süreci boyunca 'online alışveriş' kelimesi ile yapılan aramalarda yüzde 311 oranında artış yaşarken, Türk halkının arattığı ve artış yaşanan diğer kelimeler yüzde 128 ile 'internet alışveriş' yüzde 124 ile de 'aynı gün teslimat' oldu.
Medya takip kurumu Ajans Press'in, SEMrush verilerinden elde ettiği bilgilere göre, Pandemi süreci boyunca 'online alışveriş' kelimesi ile yapılan aramaların yüzde 311 oranında arttığı saptandı. Türk halkının arattığı ve artış yaşanan diğer kelimeler yüzde 128 ile 'internet alışveriş' yüzde 124 ile 'aynı gün teslimat' yüzde 90 ile 'online satış' yüzde 81 ile de 'ücretsiz kargo' oldu. Türkiye’nin e-ticaret trafiği COVID-19 sürecinde artış yaşarken, online alışveriş aramalarının Almanya’da da yüzde 50, Japonya da ise yüzde 122 oranında arttığı kaydedildi.
Ajans Press, online alışveriş ile alakalı basına yansıyan haber adetlerini inceledi. Ajans Press ve PRNet’in dijital basın arşivinden derlediği bilgilere göre bu yıl online alışveriş ile alakalı basına bin 893 haber yansıdığı tespit edildi. Pandemi süreci ile birlikte insanlar daha fazla internet alışverişine yönlenirken, bunun basına da yansıdığı saptandı. Özellikle sanal marketler konuşulan başlıklar arasında yer aldı.



Ebeveynler yetişkin çocuklarının mali açıdan bağımsız olmalarına nasıl yardımcı olabilirler?

Z ve Y kuşaklarının yarısından fazlası mali açıdan hala ebeveynlerine bağımlı (Reuters)
Z ve Y kuşaklarının yarısından fazlası mali açıdan hala ebeveynlerine bağımlı (Reuters)
TT

Ebeveynler yetişkin çocuklarının mali açıdan bağımsız olmalarına nasıl yardımcı olabilirler?

Z ve Y kuşaklarının yarısından fazlası mali açıdan hala ebeveynlerine bağımlı (Reuters)
Z ve Y kuşaklarının yarısından fazlası mali açıdan hala ebeveynlerine bağımlı (Reuters)

Bugünlerde pek çok genç yetişkin finansal bağımsızlık mücadelesi veriyor. Küresel enflasyon ise yeni nesiller için bunu kesinlikle daha da zorlaştırdı.

Ancak artan gıda ve konut maliyetlerine ilave olarak bugünün genç yetişkinleri, ebeveynlerinin gençliklerinde karşılaşmadıkları finansal zorluklarla karşı karşıya. Şarku’l Avsat’ın aktardığı CNBC raporuna göre, daha büyük öğrenci kredisi bakiyeleri taşımanın yanı sıra, ebeveynlerinin 20'li ve 30'lu yaşlarında kazandıklarından daha az kazanıyorlar.

Experian tarafından yakın zamanda yapılan bir ankete göre Z ve Y kuşaklarının yarısından fazlası mali açıdan hala ebeveynlerine bağımlı ve üçte ikisi bu durumdan memnun olmadığını söylüyor.

Knoxville, Tennessee'deki Miser Wealth Partners'ın mali danışmanı ve başkanı Derek Mazer'e göre ebeveynlerin kendilerini korumak ve gelecekte çocuklarına yardımcı olmak için şimdi atabilecekleri adımlar var.

İşte kendinizin ve çocuklarınızın finansal bağımsızlığa ulaşmasına yardımcı olmak için en iyi ipuçları:

Kendinize odaklanın

Mazer, başlangıç olarak herhangi bir mali destek sunulmadan önce, borçlarına karşı temel bir taahhütte bulunmaları gerektiğini açıklıyor. Ayrıca, emeklilik hesaplarına katkıda bulunarak gelecek için de tasarruf etmelidirler.

“Vermekten” kaçının

Mazer tavsiye ediyor: “Çocuklarınıza finansal olarak yardım etmenizde bir sakınca yok, ancak geri ödeme beklentisi olmadan sadece para vermeyin.” Bunun yerine borç para vermeyi düşünmeli ve parametreleri belirlemek için yazılı bir geri ödeme planına sahip olmalısınız.

“Sağlıklı kredi” oluşturmak

Mazer, kredi kartları veya krediler için ortak imza atmanın, çocuklarınızın gelecekte size güvenmek zorunda kalmamalarını sağlamak için gençken “sağlıklı kredi oluşturmalarına” yardımcı olabileceğini söylüyor. Ancak, çocuklarınızın geri ödeyememesi durumunda bu borçtan sorumlu olabileceğinizi unutmayın.

Finans uzmanlarının kültürü

Mazer, “finans veya vergi danışmanınızı ziyaret ettiğinizde, çocuklarınızı da götürmeyi düşünün ve sohbete katılmaları için onları teşvik edin” diyor. Mazer bunun gerekçesini şöyle açıklıyor: “Bu, paranın nasıl yönetildiğini ve gelecekte onları nelerin beklediğini anlamalarına yardımcı olabilir.”