Endonezya’da teyit edilen koronavirüs vaka sayısı 34 bini aştı

Koronavirüs salgınına rağmen Pakistan’daki çarşılarda kalabalık sürüyor. (EPA)
Koronavirüs salgınına rağmen Pakistan’daki çarşılarda kalabalık sürüyor. (EPA)
TT

Endonezya’da teyit edilen koronavirüs vaka sayısı 34 bini aştı

Koronavirüs salgınına rağmen Pakistan’daki çarşılarda kalabalık sürüyor. (EPA)
Koronavirüs salgınına rağmen Pakistan’daki çarşılarda kalabalık sürüyor. (EPA)

Endonezya’da teyit edilen koronavirüs vaka sayısı çarşamba günü itibariyle 34 bini aşarken ülke dün günlük vaka sayısındaki en fazla artışı kaydetti.
Endonezya Sağlık Bakanlığı, son 24 saat içindeki vaka sayısının bin 241 olduğunu, böylece ülkedeki vaka sayısı toplamının 34 bin 316’ye ulaştığını duyurdu. Bakanlık dün 36 ölüm vakasının kayıtlara geçtiğini, salgının başlangıcından bu yana yaşamını yitirenlerin sayısının bin 959’a yükseldiği bilgisini verdi. Yetkililer son günlerde test sayısını da artırdı.
Endonezya hafta sonunda ekonomik faaliyetleri ve kamusal hayatı kademeli olarak yeniden başlattı. Bu bağlamda iki aydan daha uzun süredir evlerinde kapalı kalan vatandaşların işlerine gitmeleri için yolculuk yapmalarına ve cemaatle namaz kılmalarına izin verildi.

Pakistan
Pakistan’da toplam vaka sayısının 113 bin 702’ye yükseldiği duyuruldu. The Nation gazetesinin haberine göre dün kaydedilen 83 ölüm ile ülke genelinde yaşamını yitirenlerin sayısı toplam 2 bin 255’e ulaştı.
Pakistan Ulusal Komuta ve Operasyon Merkezi’nden alınan güncel verilere göre son 24 saat içerisinde 5 bin 385 koronavirüs vakası kaydedildi. Pakistan hükümeti yine son 24 saat içinde 23 bin 799 testle yaptı. Şu ana kadar yapılan test sayısı toplam 754 bin 252 oldu.

Malezya
Malezya koronavirüs tedbirleri kapsamındaki kısıtlamaları hafifleterek seyahat ve alışveriş faaliyetlerine izin verdi. Berber ve kuaför salonları kapılarını yeniden açtı, alışveriş merkezlerinde çalışmalar başladı. Yetkililer ayrıca, yeni tip koronavirüs salgınını önlemeye yönelik uygulanan kısıtlamaları hafifletme çerçevesinde salgından etkilenen ekonomiyi canlandırmak için ülke içi seyahatlere de izin verdi.
Başkent Kuala Lumpur’da alışveriş merkezlerine gidenler, ateşlerinin ölçülmesi için kapılarda sıraya girdi.
Abdurrahman Muhammed, saçlarını tıraş ettirdikten sonra gülümseyerek yaptığı açıklamada “Şükürler olsun ki hükümet dışarı çıkmamıza ve yeniden iyi görünebilmemiz için berbere gitmemize yönelik kısıtlamaları kaldırdı” ifadelerini kullandı.
Kuaför dükkanı olan Wong Li Ting, “Tekrar çalışmaktan dolayı mutluyuz. Çünkü neredeyse 2 aydır hiçbir şey kazanamadık” dedi.
Malezya’da dün 2 yeni Kovid-19 vakası daha kaydedildi. Bu,
kısıtlamaların yürürlüğe girmesinden bu yana kaydedilen en düşük sayı oldu. Böylece ülke genelindeki vaka sayısı 8 bin 338’e yükseldi. Şu ana kadar 188 kişi yaşamını yitirdi.
Malezya Başbakanı Muhyiddin Yasin pazar günü yaptığı açıklamada, salgının kontrol altına alındığını ve 31 Ağustos’a kadar devam edecek olan yeni bir iyileşme aşamasına girildiğini duyurdu. Aşı bulunana kadar ülkede normalleşmenin devam edileceğini bildirdi.
Ancak ülkenin uluslararası sınırları şimdilik kapalı kalmaya devam edecek. Aynı şekilde gece kulüpleri ve benzeri eğlence mekanları, spor etkinlikleri ve toplantılara yönelik yasaklar da sürecek.
Malezya Eğitim Bakanı dün yaptığı açıklamada 24 Haziran’dan itibaren okulların kademeli olarak açılacağını bildirdi. Üst düzey bir sağlık yetkilisi de salgının kontrol altına alındığı Singapur, Brunei ve Tayland gibi ülkelerle seyahat anlaşmalarının yapılabileceğini kaydetti.



İran: Yeni bir savaşa hazırlık ve ertelenen müzakereleri bekleyiş

 İkinci konu, özellikle Washington'un Fordo tesisine yaptığı saldırının sonuçlarıyla ilgili olarak Washington'a doğrudan meydan okuma politikasından uzaklaşmak şeklinde beliriyor (AFP)
İkinci konu, özellikle Washington'un Fordo tesisine yaptığı saldırının sonuçlarıyla ilgili olarak Washington'a doğrudan meydan okuma politikasından uzaklaşmak şeklinde beliriyor (AFP)
TT

İran: Yeni bir savaşa hazırlık ve ertelenen müzakereleri bekleyiş

 İkinci konu, özellikle Washington'un Fordo tesisine yaptığı saldırının sonuçlarıyla ilgili olarak Washington'a doğrudan meydan okuma politikasından uzaklaşmak şeklinde beliriyor (AFP)
İkinci konu, özellikle Washington'un Fordo tesisine yaptığı saldırının sonuçlarıyla ilgili olarak Washington'a doğrudan meydan okuma politikasından uzaklaşmak şeklinde beliriyor (AFP)

Hasan Fahs

13-15 Haziran tarihleri ​​arasında dünya, bölgesel ve küresel denklemlerde stratejik bir dönüşüme tanık oldu.

Bu dönüşümü, Tel Aviv'in İran rejimine karşı başlattığı savaşın güvenlik ve askeri boyutlarıyla sınırlamak zor. Aksine kendisine İran'ın çağdaş tarihinde ve küresel düzende temel ve önemli bir dönüm noktası olarak bakılmalı.

İran, üst düzey komutanları ve nükleer bilim insanları arasındaki can kayıplarına veya birçok askeri, güvenlik ve nükleer tesisinin yok edilmesinin yanı sıra, savunma sisteminin omurgasını oluşturan füzelerini hedef alan saldırılara rağmen, kendisini bu savaşın galibi olarak görüyor. Bu zafer duygusu veya galip gelme vurgusu, Tahran'ın İsrail tarafına ABD yönetimine ateşkese varılması için baskı yapmayı dayatmakta başarılı olduğuna olan inancından kaynaklanıyor. Ona göre İsrail'in pozisyonu sadece sahadaki yenilgisini değil, aynı zamanda Batı toplumunun desteğiyle bölgesel denklemlere kendini dayatmaya çalışan bir projenin yenilgisini de yansıtıyor.

İran liderliği, bahsettiği zafer duygusuna rağmen, düşündüğü tüm değerlendirmelere ve tahminlere aykırı bir şekilde beklenmedik bir stratejik sürprizle karşı karşıya kaldığını reddetmiyor. Bilhassa daha önce ABD ile dolaylı müzakerelere giriştiği diplomatik süreç, İran diplomasisi veya Dışişleri Bakanlığı’nın Batı başkentleriyle diyalog için yürüttüğü çabalar, komşu ülkelerle, özellikle de Körfez başkentleriyle karşılıklı mesajlar ve hızlanan koordinasyon ışığında, İran liderliği böyle bir şeyi beklemiyordu.

İran şu anda savaşın sona ermesini resmi olmayan bir ateşkes olarak ele alıyor. Bu nedenle, tüm yeni askeri lider kadrosunun yeni bir İsrail saldırısı olasılığına ilişkin değerlendirmelerinden bahsetmeleri, herhangi bir saldırıya hızlı bir şekilde yanıt vermek için tamamen hazır ve teyakkuz halinde olduklarını söylemeleri doğal.

Rejim ve askeri kurumunun yaşadığı askeri teyakkuz hali, Tel Aviv ile yeni bir çatışma olasılığıyla sınırlı değil. Aksine, doğrudan ve kapsamlı bir Amerikan katılımına ilişkin ciddi değerlendirmelerle daha karmaşık bir boyutu bulunuyor. Zira Amerikan katılımı, rejimi en azından geride kalan siyasi, güvenlik ve askeri güç ve yeteneklerini veya en kötü ihtimalle tüm rejimi çökertecek gerçek bir varoluşsal meydan okuma ile karşı karşıya bırakıyor.

Askeri ve güvenlik alanındaki hazırlıklara, rejimin yaşadığı gerginlik durumuna ek olarak, siyasi boyut da teyakkuz halinde. Yeni aşamanın boyutlarını, ufuklarını ve bu savaştan kaynaklanan gelişmelerle nasıl başa çıkılacağını ölçmeye çalışıyor. Ayrıca, olumsuz sonuçların ve kendisine sert bir çözüm dayatmak konusunda rejimin karşılaşabileceği uluslararası ve Amerikan baskılarının önünü kesmek için bu gelişmeleri kullanmayı amaçlıyor.

Buradan hareketle, İran'daki yeni aşamanın, özellikle siyasi düzeyde, müzakere masasına ve diyaloğa geri dönme çağrılarıyla nasıl başa çıkılacağı konusunda zor ve sert kararlarla dolu, oldukça karmaşık bir aşama olacağı söylenebilir. Bu aşama, rejimin siyasi tarafının vereceği kararı, İran ve bölgede tanık olunan değişikliklerle ve İsrail saldırısından kaynaklanan farklı ilişkilerin doğasıyla nasıl başa çıkacağını görmeyi bekliyor. Çünkü İran’daki iktidar sistemi, eski politikalar artık mevcut durumun ihtiyaçlarına karşılık veremediği, bundan doğan yeni gelişmelerle başa çıkamadığı için farklı bir tür ve düzeyde yeni kararlara ve politikalara geçiş yapma zorluğuyla karşı karşıya kalacaktır.

İran liderliği, “karanlık İsrail bilim tüneli”nden çıktığına ve ağır bir stratejik sürpriz yaşadığına inanıyor. Rejimi neredeyse bütünüyle devirebilecek, devrilmesine giden yolu açabilecek böylesine geniş ve karmaşık bir saldırıya maruz kalma olasılığını göz ardı ettiği için böyle bir sürpriz yaşadığını düşünüyor. Askeri liderliğin değerlendirmeleri, rejimin büyük ve kapsamlı bir saldırıya maruz kalmayacağı yönündeki aşırı güvene dayanan iyimser değerlendirmelerdi. Bunlar, en fazla Tel Aviv'in Nisan 2024'te Isfahan eteklerindeki birkaç füze tesisini imha ettiği saldırıya benzer bir saldırıya maruz kalınacağı yönündeydi.

İran'ın askeri yeteneklerine dayanan bu güvenin, karar alma sisteminin desteğini alarak müzakere masasına giden İran hükümetinin diplomatik çabaları üzerinde olumsuz etkileri oldu. Bu nedenle, stratejik sürprizin üzerindeki etkisi daha güçlü ve öngöremediği veya olumsuz etkilerinden ve yansımalarından kaçınamadığı bir şekildeydi. Zira bu savaştan sonra karşı karşıya kaldığı şey, önceden öngöremediği bir olay değil, tüm temel ve stratejik verilerini yeniden inşa etmesini, aldığı ağır ve derin darbenin neden olduklarını onarmasını gerektiren bir dönüşüm.

İran liderliğinin yeni aşamada benimsemeye çalıştığı siyasi yol, iki konunun altını çizerek diplomasi ve müzakere sürecinin korunmasını göz önünde bulunduruyor. Birinci konu, Tahran'ın kendi koşullarına, Washington'un müzakereleri yeniden baltalamayacağına dair uluslararası ve Amerikan garantilerine dayanarak müzakere masasına geri dönmeye hazır olduğudur. Keza herhangi bir yeni uzlaşı, uluslararası hukuk çerçevesinde İran'ın kendi topraklarında bir uranyum zenginleştirme döngüsüne sahip olma hakkını garanti altına almalıdır. İkinci konuya gelince, özellikle Fordo tesisine yönelik saldırının sonuçları konusunda Washington'a ve saldırının tesisin tamamen yok olmasına neden olduğu, İran nükleer programını sona erdirdiği konusunda direten ABD Başkanı Donald Trump'a doğrudan meydan okuma politikasından uzaklaşma şeklinde belirmektedir. Bu yolun ana hatları, Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ve hükümet sözcüsü Fatma Muhacerani de dahil olmak üzere bazı İranlı yetkililerin, bu tesisin ve nükleer programın, boyutunu veya yerini belirtmeden, ciddi ve yıkıcı kayıplar yaşadığını kabul etmesiyle belirginleşti. Bu tutum, pozisyonları uzlaştırmak için bir açılım oluşturabilir, şu anda bu pozisyonlar netleşene kadar ertelenen müzakere masasına geri dönmenin önünü açabilir ve tırmanmaya devam ederse yeni bir çatışmaya yol açabilecek gerginlik durumunu sona erdirebilir.

*Bu makale Şarku’l Avsat tarafından Independent Arabia’dan çevrilmiştir.