İsviçre’de kadınlar, kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığa karşı sokaklarda

İsviçre'de eşit muamele isteyen ve aile içi şiddete son verilmesi için eylem yapan kadınlar (Reuters)
İsviçre'de eşit muamele isteyen ve aile içi şiddete son verilmesi için eylem yapan kadınlar (Reuters)
TT

İsviçre’de kadınlar, kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığa karşı sokaklarda

İsviçre'de eşit muamele isteyen ve aile içi şiddete son verilmesi için eylem yapan kadınlar (Reuters)
İsviçre'de eşit muamele isteyen ve aile içi şiddete son verilmesi için eylem yapan kadınlar (Reuters)

İsviçre’de on binlerce kadın, kadına yönelik şiddetin ve ayrımcılığın son bulması talebiyle 14 Haziran Pazar günü ülkenin birçok kentinde sokaklara çıktı.
İsviçre'nin kadın hakları konusundaki kötü tutumunu protesto etmek için 14 Haziran 2019’da düzenlenen yürüyüşe yarım milyon kişi katılmıştı. Ancak, Reuters haber ajansına göre organizatörlerin kadın grevi olarak adlandırdığı bu yılki yürüyüş, koronavirüs kısıtlamaları nedeniyle daha sakin geçti.
İsviçre, her ne kadar yaşam kalitesi yüksek olsa da kadın çalışanların ücretleri ve işyerlerinde eşitlik açısından diğer gelişmiş ülkelerin gerisinde kalıyor.
İsviçre’de çalışan kadınlar erkeklerin yaklaşık beşte birini kazanıyor. 30 yıl önce ise üçte birinden daha az kazanıyorlardı. Ancak hükümet verilerine göre kadınların ücretleri, 2000 yılındaki oranlara kıyasla şuan daha kötü bir seviyede ilerliyor.
Öte yandan, Cenevre ve diğer İsviçre şehirlerinde, İsviçre'de araştırmalara göre kadınların çalıştıkları iş için 15.24'ten sonra eşit ücret alamaması nedeniyle binlerce kadın için saat 15.24’te seslerini yükseltmeleri çağrısı yapıldı. Ardından bir araya gelen göstericiler, kocaları ya da sevgilileri tarafından öldürülen kadınlar için bir dakikalık saygı duruşunda bulundu.
Aynı zamanda, kadınlara ve LGBT topluluğuna yönelik şiddet kınandı ve ücretsiz çalıştırılmayı reddetme çağrısı yapıldı.



Fransa’daki bir hastanede bebeklere yönelik “cinsel istismar” skandalı hakkında soruşturma başlatıldı

Fotoğraf: (AFP_Arşiv)
Fotoğraf: (AFP_Arşiv)
TT

Fransa’daki bir hastanede bebeklere yönelik “cinsel istismar” skandalı hakkında soruşturma başlatıldı

Fotoğraf: (AFP_Arşiv)
Fotoğraf: (AFP_Arşiv)

Fransa’nın Bobigny şehrindeki savcı, Saint-Denis'deki Montreuil Hastanesi'nin bebek bölümünde çalışan bir hemşireyi, ‘reşit olmayanlara yönelik cinsel tacizde bulunmak ve çocuklara ait müstehcen fotoğraflar çekmekle’ suçladı.

Alman haber ajansı DPA, hemşirenin ortağının da ‘çocuklara cinsel istismarda bulunmakla’ suçlanarak tutuklandığını bildirdi.

Soruşturma hakimi, ikisini adli gözetim altında tutmaya ve birbirleriyle iletişim kurmalarını veya reşit olmayanlarla ilgili herhangi bir faaliyette bulunmalarını yasaklamaya karar verdi. Ayrıca hemşirenin Montreuil Hastanesi'ne gitmesi de yasaklandı.

Hemşire, çarşamba günü, polis karakoluna gidip reşit olmayanlara karşı cinsel tacizde bulunduğu iddialarını inkâr etse de önlem olarak işten uzaklaştırıldı.

Fransız haber kanalı BFM TV'ye göre TikTok platformunda ‘93. bölgedeki bir hastanede skandal’ başlığı altında yayınlanan birkaç video paylaşıldıktan sonra adli makamlar olayla ilgili soruşturma başlattı.

Bu paylaşımlardan birinde, bir adam kamera karşısında ‘bebek bölümünde çalışan iki kişinin siyahi çocuklara cinsel tacizde bulunduğunu’ iddia etti ve bunun ‘cinsel amaçlı’ olduğunu ekledi.

Cumartesi öğleden sonra 1,4 milyondan fazla izlenen videoda adam, ‘adaleti sağlamak’ için sokağa çıkılmasını istedi.

Savcılık ofisinden yapılan açıklamada “Bu eylemde ırkçı bir neden yok, çocuklardan biri beyaz, diğeri siyah” denildi.

Öte yandan BFM TV, dün öğleden sonra yaklaşık 50 kişinin olayları ve yapılan ırkçılığı kınamak için toplandığını bildirdi. BFM TV'ye göre protestocular ayrıca önümüzdeki günlerde eylemlerin devam etmesi çağrısında bulundu.

Olayla ilgili haberler çarşamba ve perşembe günleri büyük yankı uyandırdı. Bundan birkaç ay önce aynı doğum servisinde doğum yapmış anneler hastaneyi aramaya başladı.

Grand Paris Nord-Est Hastaneler Grubu yönetimi tarafından cuma günü yayınlanan basın açıklamasında, hemşirenin Montreuil hastanesinde doğum servisinde değil, prematüre bebeklerle ilgilenen yenidoğan yoğun bakım ünitesinde çalıştığını belirtildi.

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Bu hemşirenin davranışları, devam eden polis soruşturmasıyla doğrulanması halinde, hastanenin şiddetle kınadığı ciddi bir kişisel hatadır. Hiçbir şekilde hizmet kapsamında toplu bir uygulama değildir.”