İdlib’de öldürülen Hurras ed-Din liderlerinden Ebu el-Kassam kimdir?

ABD’ye ait SİHA’lar tarafından vurulan araç
ABD’ye ait SİHA’lar tarafından vurulan araç
TT

İdlib’de öldürülen Hurras ed-Din liderlerinden Ebu el-Kassam kimdir?

ABD’ye ait SİHA’lar tarafından vurulan araç
ABD’ye ait SİHA’lar tarafından vurulan araç

Suriye’nin İdlib şehrinde, geçtiğimiz Pazar akşamı ABD istihbaratının yıllar önce Pakistan’ın Veziristan bölgesinde uyguladığına benzer bir saldırı düzenlendi.
ABD’liler, 2011'de El Kaide lideri Usama bin Laden’in öldürülmesinden önce Veziristan’da uzun yıllar örgütün önemli unsurlarını hassas güdümlü Hellfire füzeleri ile donatılmış silahlı insansız hava araçları (SİHA) ile etkisiz hale getirmekte başarılı olmuşlardı.
Bu kez ise İdlib’de ABD’ye ait SİHA’lar ile hedef alınarak öldürülenler Hurras ed-Din grubu liderlerinden Ebu el-Kassam ve Bilal Sanani oldu.

Ebu el-Kassam kimdir?
Ramallah’ta 1967’de doğan Ürdün vatandaşı Ebu el-Kassam’ın gerçek ismi Halid el-Aruri’dir.
İslami gruplarla ilgili araştırmalar yapan Tore Hamming tarafından 2017’de yayınlanan bir çalışmaya göre Ebu el-Kassam ve Ebu Musab Zerkavi, 1994-1999 yılları arasında terörle suçlanan unsurları içeren Beyat-ul İmam (İmam'a Bağlılık) davası kapsamında Ürdün hapishanelerinde uzun süre kaldı.
Ebu el-Kassam, ez-Zerkavi ile gittikleri Afganistan'da yakın arkadaş oldu.
El Kaide, 1999'da Afganistan'a giden Zerkavi’yi kendisine çekmeye çalıştı ve Afganistan'ın Herat eyaletinde kendi kampını kurmasına yardımcı oldu.
Kassam, Herat'ta Zerkavi'nin kız kardeşiyle evlendi. Kampın komutanı olan Ebu el-Kassam ez-Zerkavi’nin de yardımcısı oldu.
ABD’nin 11 Eylül 2001 saldırılarından sonra Afganistan'daki askeri operasyonu Zerkavi ve kamp liderlerini Herat'tan İran'a kaçmaya zorladı.
Zerkavi, 2002'de İran'dan Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’ne (IKBY) geçmeyi başarırken, İran Devrim Muhafızları Ebu el-Kassam’ı ve diğer El Kaide liderlerini yakalayarak ev hapsine aldı.
Zerkavi, Irak'ta 2004 yılında Tevhid ve Cihad isimli grubunu ‘Mezopotamya El Kaidesi’ adı altında El Kaide'nin bir koluna dönüştürdü.
Zaman geçtikçe, Zerkavi tarafından kurulan bu örgütten, ‘Irak İslam Devleti’ olarak adlandırılan yeni bir grup ortaya çıktı.
Başlangıçta Ebu Ömer el-Bağdadi ve daha sonra Ebubekir el-Bağdadi tarafından yönetilen grup faaliyetlerini 2013 yılında Suriye'nin yanı sıra Irak'ı da kapsayacak şekilde genişletti.
Bu genişleme, kendisi ve El Kaide lideri Dr. Eymen ez-Zevahiri arasında büyük bir anlaşmazlığa yol açtı.
Ebu el-Kassam ise Devrim Muhafızları nezaretinde ev hapsine alınmasından dolayı tüm bu gelişmelerden yoksundu.
Ancak İran, yaptığı bir takas anlaşması kapsamında El Kaide'nin Yemen'de kaçırdığı İranlı bir diplomat karşılığında Ebu el-Kassam ve diğer El Kaide liderlerini 2015’te serbest bıraktı.
Serbest bırakılan El Kaide liderleri Suriye’ye giderek, DEAŞ karşısında El-Kaide’nin Suriye kolu olan Nusra Cephesi’ni güçlendirmek için çaba gösterdi.
Bu liderlerin gelişi, ABD’nin baskısı ve Suriye’de aktif olan diğer radikal örgütleri cezbetmek amacıyla Nusra Cephesi’ni önce Cephetu Fethuş Şam ardından da Heyetu Tahriru’ş Şam’a dönüştürme sürecine denk geldi.
Ancak Ebu el-Kassam ve Sami el-Uraydi gibi liderler, Nusra Cephesi lideri Muhammed el-Cevlani’nin Zevahiri'den ayrıldığını duyurmasının ardından bu değişime karşı bir tutum aldı.
Ebu el-Kassam, Sami el-Uraydi ve liderler, Hurras ed-Din adı altında Nusra Cephesi’nin bir kolu olan yeni bir grup kurdu.
İdlib’de düzenlenen saldırıda öldürülen bir diğer kişi Bilal Sanani hakkında ise pek fazla bilgi yok.
Step News sitesine göre Yemen asıllı Sanani, Nusra Cephesi’ne bağlı Badiye Ordusu’nun eski askeri komutanıydı ve bunun ardından Hurras ed-Din’de görev almaya başladı.



ABD Savunma Bakanı: DEAŞ’la mücadele için askerlerimizi Suriye'de bulundurmaya devam etmeliyiz

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin Almanya'daki Ramstein Hava Üssünde (AFP)
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin Almanya'daki Ramstein Hava Üssünde (AFP)
TT

ABD Savunma Bakanı: DEAŞ’la mücadele için askerlerimizi Suriye'de bulundurmaya devam etmeliyiz

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin Almanya'daki Ramstein Hava Üssünde (AFP)
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin Almanya'daki Ramstein Hava Üssünde (AFP)

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin yaptığı açıklamada, Beşşar Esed rejiminin devrilmesinden sonra DEAŞ’ın yeniden büyük bir tehdit oluşturmasını önlemek için ABD'nin Suriye'de asker bulundurmaya devam etmesi gerektiğini söyledi.

Austin, görevden ayrılmadan önceki Associated Press'e (AP) dün verdiği röportajında, özellikle on binlerce eski DEAŞ üyesinin ve aile üyelerinin kaldığı gözaltı kamplarının güvenliğini sağlamak için ABD askerlerine halen ihtiyaç olduğunu vurguladı. Tahminlere göre söz konusu kamplarda 8 bin ile 10 bin arasında DEAŞ üyesi bulunuyor ve bunların en az 2 bini ‘çok tehlikeli’ olarak değerlendiriliyor.

Yaklaşık 50 ortak ülkeyle Ukrayna'ya askeri yardım konusunu görüşmek üzere gittiği Almanya'daki Ramstein Hava Üssü'nde konuşan Austin, “Suriye’nin korumasız bırakılması halinde DEAŞ savaşçılarının yeniden ortaya çıkacağını düşünüyorum” dedi. ABD’nin seçilmiş Başkanı Donald Trump, 2018 yılında ilk başkanlık döneminde Suriye'deki tüm askerleri geri çekme girişiminde bulunmuş, bu durum dönemin Savunma Bakanı Jim Mattis'in istifasına yol açmıştı. Heyet Tahrir Şam (HTŞ) geçtiğimiz aralık ayı başlarında Esed'e karşı Şam’a doğru ilerlerken Trump sosyal medya hesabından, ABD ordusunun çatışmalardan uzak durması gerektiğini belirten bir paylaşımda bulundu.

Şarku’l Avsat’ın  edindiği bilgiye göre ABD'nin DEAŞ’la mücadele misyonu kapsamında Suriye'de yaklaşık 2 bin askeri bulunuyor. Bu rakam yetkililerin yıllardır 900 olduğunu söylediği asker sayısından önemli bir artış anlamına geliyor. ABD askerleri 2015 yılında DEAŞ’ın Suriye'nin büyük bir bölümünü işgal etmesinin ardından buraya konuşlandırılmıştı. ABD askerlerinin Suriye’de devam eden varlığı, 8 Aralık'ta Esed rejiminin yıldırım saldırıyla devrilmesi ve ailesinin onlarca yıllık iktidarına son verilmesinin ardından sorgulanmaya başlandı.