Arap Birliği'nin eleştirisini reddeden Türkiye, bölgede geçici bir üs kurdu

Türk Silahlı Kuvvetleri dün Kuzey Irak’ta ilerlerken  (AP)
Türk Silahlı Kuvvetleri dün Kuzey Irak’ta ilerlerken (AP)
TT

Arap Birliği'nin eleştirisini reddeden Türkiye, bölgede geçici bir üs kurdu

Türk Silahlı Kuvvetleri dün Kuzey Irak’ta ilerlerken  (AP)
Türk Silahlı Kuvvetleri dün Kuzey Irak’ta ilerlerken (AP)

Türk ordusu dün özel kuvvet birimleri olan komandoların da katılımıyla Kuzey Irak’ta ‘Pençe- Kaplan’ isimli bir kara harekâtı başlattı. PKK’ya ait bölgelerin hedef alındığı iddia edilen harekât hava kuvvetleri ve topçu ateşiyle destekleniyor. Üç gün önce de ‘Pençe-Kartal’ harekâtı başlatılmış, bu operasyon Bağdat tarafından resmi olarak protesto edilmişti.
Milli Savunma Bakanlığı’nın resmi Twitter hesabından yapılan açıklamada, “Pençe-Kaplan Operasyonu başladı. Kahraman Komandolarımız Haftanin’de! Hava Kuvvetleri, ateş destek vasıtaları, ATAK Helikopterleri, İHA ve SİHA’larla desteklenen Komandolarımız, hava hücum harekâtıyla bölgeye intikal etmişlerdir” ifadelerine yer verildi.
Açıklamaya göre yeni operasyonun başlamasında, Irak sınırının yakınında bulunan Türk karakollarına ve askeri üslerine yönelik son saldırıların artması etkili oldu. Hava harekâtı öncesinde bölgede konuşlu topçu birliklerince belirlenen hedefler yoğun şekilde ateş altına alınarak, tam isabetle vurulduğu ifade edildi. Fırtına Obüsleri ile çok namlulu roketatarların da kullanıldığı harekât kapsamında 150’den fazla hedef tam isabetle vurulduğu ve terör yuvalarına girilmeye başlandığı belirtildi.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, operasyona katılan birliklerin komutanlarına telsizden hitap ederek, “Türk komandosunun gücünü her zaman gösterdiniz, o dağlarda bugün de bir kez daha göstereceğinize, daha önce yazdığınız destanları yazacağınıza inanıyoruz" dedi.

Bağdat’tan Türkiye’ye protesto notası
Ankara, Türkiye'nin Bağdat Büyükelçisi Fatih Yıldız’ın, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından Irak'ta terör örgütü PKK hedeflerine yönelik gerçekleştirilen Pençe-Kartal Operasyonunun ardından Irak Dışişleri Bakanlığı’na davet edilmesinin ardından Bağdat’ın verdiği protesto notasını görmezden geldi. Türk kaynaklardan elde edilen bilgiye göre son operasyonun İbrahim Halil Sınır Kapısı ve yakın zamanda Irak hükümetinin bilgisi dışında inşa edilen Serzir Sınır Kapısı aracılığıyla başlatıldı. Kaynaklar, ordunun Kuzey Irak'taki askeri operasyonunu yönetmek için bölgede geçici bir askeri üs kurduğunu da söyledi.

Türkiye’den Ebu Gayt’ın açıklamalarına tepki
Türkiye, Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt’ın, Kuzey Irak’ta gerçekleştirilen operasyon hakkındaki açıklamalarını reddetti. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, "Irak'ta yuvalandığı yerlerden yıllardır ülkemize yönelik hain terör eylemleri düzenleyen PKK'ya değil de bu terör örgütüne karşı 14 Haziran gecesi icra edilen 'Pençe-Kartal Operasyonu'na verilen tepkiyi reddediyoruz" dedi.
Aksoy, ayrıca Ebu Gayt’ın sadece Türkiye'yi değil Arap Ligi'nin üyesi Irak'ın egemenliğini de tehdit eden PKK terör örgütünün mezalimini görmezden gelmesinin ibret verici olduğunu ifade etti. Sözcü, “Evvelden beri, PYD/YPG/PKK terör örgütünün etnik temizlik politikasını ve insanlığa karşı işlediği suçları görmezden gelen Arap Ligi Genel Sekreteri Ebu Gayt’ı, terörizmle mücadele konusunda ilkeli ve tutarlı bir söylem benimsemeye davet ediyoruz” ifadelerini kulandı.
Arap Birliği Genel Sekreteri Ebu Gayt, Türkiye’nin Kuzey Irak’ta yürüttüğü ve Bağdat’taki yönetimle koordine etmeden gerçekleştirdiği askeri operasyonunun 'Irak’ın egemenliğini ihlal ettiğini' ve ‘uluslararası hukuku ve eşit derecede komşu Arap komşularıyla olan ilişkileri küçümsediğini' değerlendirmesinde bulundu.
Açıklamada, "Türkiye'nin hem Suriye, hem de Libya ve Irak olmak üzere Arap ülkelerine yönelik askeri müdahalelerinin, tüm Arap ülkelerinde endişelere, inkara ve kınamalara yol açıyor ve Türkiye'nin uzak bir geçmişe yayılmacı hırslarını yansıtıyor. Artık çağdaş dünyamızda bunun bir yeri yok" ifadelerine yer verildi.
Arap Birliği geçtiğimiz Mart ayında, ‘Türkiye’nin Kuzey Irak'a müdahalesini kınayan bir kararı kabul ederek, "Türk kuvvetlerinin Irak'ın egemenliğini ihlal etmesine ilişkin birleşik bir Arap pozisyonu alınması’ başlığı altında bir karar almıştı.



İsrail Savunma Bakanı: Gazze Şeridi’nden asla çekilmeyeceğiz

Filistinliler, İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının ardından kalan yıkımın ortasında yürüyor (AP)
Filistinliler, İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının ardından kalan yıkımın ortasında yürüyor (AP)
TT

İsrail Savunma Bakanı: Gazze Şeridi’nden asla çekilmeyeceğiz

Filistinliler, İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının ardından kalan yıkımın ortasında yürüyor (AP)
Filistinliler, İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının ardından kalan yıkımın ortasında yürüyor (AP)

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, bugün salı günü yaptığı açıklamada, İsrail’in “Gazze Şeridi’nden asla çekilmeyeceğini” söyledi. Katz, 2005 yılında İsrail’in Gazze’den çekilmesi kapsamında boşaltılan yerleşimlerin yerine, Gazze’nin kuzeyinde yeni askerî-tarımsal noktalar kurulacağını belirtti.

İsrail basınının aktardığına göre Katz, Beyt El’de düzenlenen bir törende yaptığı konuşmada, “Bunu doğru şekilde ve doğru zamanda yapacağız. Bazıları itiraz edebilir, ancak ipleri elinde tutan biziz” ifadelerini kullandı.

sdcds
İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz (DPA)

Katz’ın açıklamaları, Hamas ile varılan ateşkesin ardından İsrail’in Gazze’ye yönelik uzun vadeli planları hakkında artan spekülasyonların ortasında geldi. Açıklamalar, ABD Başkanı Donald Trump’ın kısa süre önce bu konudaki bir soruya yanıt verirken İsrail’in Batı Şeria’yı ilhak etme ihtimalini dışlamasıyla da aynı döneme denk geldi.

Bu konuya atıfta bulunan Katz, “Bu hükümet bir yerleşim hükümetidir. Egemenliği uygulamak mümkün olursa, bunu uygularız. Şu anda fiili bir egemenlik aşamasındayız. 7 Ekim’deki korkunç felaketin ardından İsrail’in ortaya koyduğu tutum ve güç sayesinde, uzun zamandır görmediğimiz fırsatlar önümüzde duruyor” dedi.

Katz’ın ardından konuşan Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ise, son yıllarda Batı Şeria’da yürütülen “geniş çaplı yerleşim kampanyasıyla” övündü.


ABD'nin uyuşturucu kaçakçılığı şüphesiyle bir tekneye düzenlediği saldırıda bir kişi öldü

Pasifik Okyanusu'nda bir tekneyi hedef alan ABD güçlerine ait bir videodan (Arşiv- Reuters)
Pasifik Okyanusu'nda bir tekneyi hedef alan ABD güçlerine ait bir videodan (Arşiv- Reuters)
TT

ABD'nin uyuşturucu kaçakçılığı şüphesiyle bir tekneye düzenlediği saldırıda bir kişi öldü

Pasifik Okyanusu'nda bir tekneyi hedef alan ABD güçlerine ait bir videodan (Arşiv- Reuters)
Pasifik Okyanusu'nda bir tekneyi hedef alan ABD güçlerine ait bir videodan (Arşiv- Reuters)

ABD ordusu dün, Doğu Pasifik'te uyuşturucu kaçakçılığı için kullanıldığı bilinen rotada seyreden bir teknede şüpheli bir uyuşturucu kaçakçısını öldürdüğünü açıkladı.

Latin Amerika'daki Washington askeri operasyonlarını denetleyen ABD Güney Komutanlığı, X'te yayınlanan açıklamada, "Birleşik Müşterek Görev Gücü Güney Mızrağı, uluslararası sularda belirlenmiş terör örgütleri tarafından işletilen gemiye karşı ölümcül bir saldırı düzenledi" dedi. Açıklamada, hiçbir ABD askeri personelinin yaralanmadığı da belirtildi. Güney Komutanlığı, teknenin gerçekten uyuşturucu kaçakçılığıyla ilgili olduğuna dair kanıt sunmadı.

Güney Komutanlığı tarafından yayınlanan videoda, teknenin bir tarafına su püskürtüldüğü görülüyor. İkinci bir püskürtmenin ardından, teknenin arka kısmı alev alıyor, etrafı daha fazla su püskürtmesiyle çevrili ve alevler şiddetleniyor. Videonun son saniyesinde, teknenin yanında büyük bir alev topuyla sürüklendiği görülüyor.

Daha önceki ABD saldırılarında teknelere yönelik patlamaları gösteren videolarda, gemilerde ani patlamalar görülmüş ve bu da füze kullanımına işaret etmişti. Bazı kayıtlarda ise füze benzeri cisimlerin teknelere doğru düştüğü açıkça görülmüştü.

Trump yönetimi, saldırıların ABD'ye uyuşturucu akışını durdurmayı ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro üzerindeki baskıyı artırmayı amaçladığını belirtmişti.


Pentagon: Çin, fırlatma rampalarında yaklaşık 100 kıtalararası balistik füze yüklemiş olabilir

ABD Savunma Bakanlığı (Reuters)
ABD Savunma Bakanlığı (Reuters)
TT

Pentagon: Çin, fırlatma rampalarında yaklaşık 100 kıtalararası balistik füze yüklemiş olabilir

ABD Savunma Bakanlığı (Reuters)
ABD Savunma Bakanlığı (Reuters)

Çin'in büyük askeri emellerini vurgulayan bir Pentagon rapor taslağında, Pekin'in muhtemelen en yeni üç fırlatma üssüne 100'den fazla kıtalararası balistik füze yüklediği ve silah kontrolü görüşmelerine girmeye yanaşmadığı belirtildi.

Çin, nükleer silahlarını modernize ediyor ve menzilini diğer tüm nükleer güçlerden daha hızlı bir şekilde genişletiyor. Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre Pekin, askeri yığılmasıyla ilgili haberleri "itibarını zedelemek ve uluslararası toplumu kasıtlı olarak yanıltmak" girişimleri olarak nitelendirerek reddetti.

Geçtiğimiz ay ABD Başkanı Donald Trump, Çin ve Rusya ile nükleer silahsızlanma planı üzerinde çalışıyor olabileceğini söylemişti. Ancak Reuters'in gördüğü bir Pentagon raporu taslağı, Pekin'in böyle bir planla ilgilenmediğini gösteriyor.

Raporda, "Pekin'in bu tür adımlar atmaya veya kapsamlı silah kontrolü görüşmelerine katılmaya yönelik bir istekliliğini hala göremiyoruz" ifadesi yer aldı.

Raporda ayrıca, Çin'in Moğolistan sınırına yakın füze depolama tesislerinde 100'den fazla DF-31 katı yakıtlı kıtalararası balistik füze konuşlandırmış olabileceği ve bunun da inşa ettiği bir dizi füze depolama tesisinin en yenisi olduğu belirtildi.

Pentagon daha önce bu bölgeleri belirlemişti, ancak oraya konuşlandırılan füze sayısını belirtmemişti. Pentagon taslak rapor hakkında yorum yapmayı reddetti ve Washington'daki Çin Büyükelçiliği henüz yorum talebine yanıt vermedi. Taslak Pentagon raporunda bu füzeler için potansiyel hedefler belirlenmedi. ABD yetkilileri, raporun yasa koyuculara sunulmadan önce revize edilebileceğini ifade etti.

Raporda, Çin'in nükleer savaş başlığı stokunun 2024 yılında yaklaşık 600 civarında kaldığı ve bunun "önceki yıllara kıyasla daha yavaş bir üretim oranını" yansıttığı belirtildi.

Ancak raporda Çin'in nükleer genişlemesinin devam ettiği ve 2030 yılına kadar 1000'den fazla nükleer savaş başlığına sahip olma yolunda ilerlediği belirtildi.

Çin, "kendini savunma amaçlı nükleer strateji" ve "ilk kullanan taraf olmama" politikasına bağlı olduğunu söylüyor.

Trump, Amerika Birleşik Devletleri'nin nükleer silah testlerine yeniden başlamasını istediğini dile getirdi, ancak bunun nasıl uygulanacağı belirsizliğini koruyor.

ABD eski Başkanı Joe Biden ve Trump, ilk dönemlerinde Çin ve Rusya'yı Yeni START anlaşmasının yerine üçlü stratejik nükleer silah azaltma anlaşması getirmek için müzakerelere dahil etmeye çalışmışlardı.

Pentagon raporunda Çin'in askeri yığılması detaylı bir şekilde ele alınarak, "Pekin'in 2027 yılının sonuna kadar Tayvan'da savaşabilecek ve kazanabilecek durumda olacağı" belirtildi.

Tayvan'ı, demokratik olarak yönetilen bir ada olarak kendi topraklarının bir parçası olarak gören Çin, adayı "yeniden birleştirmek" için güç kullanma fikrinden hiçbir zaman vazgeçmedi.

Pentagon raporu, ABD ve Rusya arasında kalan son nükleer silah kontrol anlaşması olan ve her iki tarafı da 700 fırlatma platformunda en fazla bin 550 konuşlandırılmış nükleer savaş başlığıyla sınırlayan 2010 Yeni START Antlaşması'nın sona ermesinden iki aydan kısa bir süre önce geldi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve ABD Başkanı Joe Biden, Şubat 2021'de anlaşmayı beş yıl daha uzattı, ancak anlaşma, daha fazla resmi uzatmayı engelleyen çeşitli hükümler içeriyor. Birçok uzman, anlaşmanın sona ermesinin üç yönlü bir nükleer silahlanma yarışını tetikleyebileceğinden endişe ediyor.

Silah Kontrol Birliği'nin genel müdürü Darrell Kimball şunları söyledi: "Daha fazla nükleer silah ve diplomasi eksikliği hiçbir tarafı daha güvenli hale getirmeyecektir; ne Çin'i, ne Rusya'yı, ne de Amerika Birleşik Devletleri'ni."