Meksika’nın güneyini sallayan depremin ardından tsunami uyarısı

Yetkililer Meksika'nın güneyindeki deprem sonrası moloz temizlerken (AP)
Yetkililer Meksika'nın güneyindeki deprem sonrası moloz temizlerken (AP)
TT

Meksika’nın güneyini sallayan depremin ardından tsunami uyarısı

Yetkililer Meksika'nın güneyindeki deprem sonrası moloz temizlerken (AP)
Yetkililer Meksika'nın güneyindeki deprem sonrası moloz temizlerken (AP)

Meksika’nın güneyindeki Oaxaca eyaletinde dün 7.5 büyüklüğünde deprem meydana geldi. 6 kişinin hayatını kaybettiği depremde köy sakinleri yaralanırken, çok sayıda binada ise hasar oluştu.
Kahvenin yetiştirildiği ve İspanyol sömürgecilik döneminden kalma mimari eserlerin bulunduğu Oaxaca eyaleti depremin merkez üssü oldu.

Reuters’ın görgü tanıklarından aktardığı habere göre, depremin merkez üssü olduğu yerde yaşanan artçı şoklar nedeniyle bölge sakinleri evlerine giremedi.
Yerel sakinlerden biri, evlerinin duvarlarında çatlaklar yaşandığını, yaklaşık 200 evin hasar gördüğünü 30’unun ise yıkılma tehlikesi altında olduğunu bildirdi.

Mexico City'de binalar sert bir şekilde sarsılırken erken uyarı sirenleri duyulduğunda şehir sakinleri kendilerini sokaklara attı. Yetkililer, iki kişinin yaralandığını ve başkentte 30'dan fazla binanın hasar gördüğünü söyledi.

Amerikan Jeolojik Araştırma Merkezi (USGS) ise Meksika, Guatemala, Honduras, El Salvador için tsunami uyarısı yaptı.

Meksika Sivil Savunma İdaresi bölge sakinlerine kıyıdan uzak durmalarını tavsiye etti. Sosyal medyada yer alan videolarda, Oaxaca'da okyanusun gerilediği görülüyor.

Yedi şiddetinden büyük depremler, büyük ve güçlü hasara neden olabilecek güçlü depremlerdir. 2017 yılında Meksika’nın merkezinde gerçekleşen 7,1 büyüklüğündeki depremde 355 kişi hayatını kaybetmişti.



İstanbul'da bir okulda öğretmeni darbeden veli tutuklandı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İstanbul'da bir okulda öğretmeni darbeden veli tutuklandı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İstanbul'daki bir ortaokulda öğretmeni darbeden velinin tutuklandığını bildirdi.

Bakan Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İstanbul'un Sarıyer ilçesindeki Prof. Dr. Ali Kemal Yiğitoğlu Ortaokulu'nda, bir veli tarafından darbedilen öğretmene geçmiş olsun dileklerini iletti.

Çocukları geleceğe hazırlayan, bilgili ve ahlaklı bireyler yetiştirmek uğruna kutsal bir görevi yerine getiren öğretmenlere yönelik şiddet eyleminin asla kabul edilemeyeceğini vurgulayan Tunç, "Hepimizi üzen olayın hemen ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan şüpheli, İstanbul Sulh Ceza Hakimliğince tutuklanmıştır." ifadesini kullandı.


İstanbul'da Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu dolayısıyla bazı yollar trafiğe kapatılacak

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İstanbul'da Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu dolayısıyla bazı yollar trafiğe kapatılacak

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

59. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu'nun İstanbul etabı dolayısıyla kentte 28 Nisan Pazar günü bazı yollar trafiğe kapatılacak.

İstanbul Valiliğinden yapılan açıklamaya göre, 28 Nisan Pazar günü yapılacak 59. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu'nun İstanbul etabı nedeniyle trafiğe kapatılacak yollar ve alternatif güzergahlar belirlendi.

Bu kapsamda, saat 07.00 itibarıyla Beşiktaş Meydan ile Zincirlikuyu D-100 güney katılım arası, Çatladıkapı ışıklardan Sultanahmet Meydanı arası ile Üçler, Tavukhane ve Nakilbent sokaklar ile Aksakal Caddesi ve bunlara bağlanan cadde ve sokaklarda trafik akışı sağlanamayacak.

Üsküdar'da, Kısıklı Caddesi Altunizade Köprü üzerinden D-100 kara yolu güney yola katılım, Kuşbakışı Caddesi Petrol-İş önünden D-100 kara yolu güney katılım, Mahir İz Caddesi Altunizade köprü üzeri D-100 kara yolu güney yola katılım, Tophanelioğlu Caddesi D-100 karayolu güney yola katılım trafiğe kapatılacak.

Kadıköy'de, Uzunçayır O-1 Bağlantı Yolu Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Spor Kompleksi ile Uzunçayır Köprülü Kavşağı Kadıköy istikameti, Taşköprü, Fener Kalamış, Ahmet Mithat Efendi, Operatör Cemil Topuzlu ve Bağdat caddeleri ile Çetin Emeç Bulvarı trafiğe kapalı olacak.

Üsküdar istikametini kullanacak sürücüler Nuhkuyusu Caddesi'ni, D-100 kara yolu üzerinden Kadıköy istikametini kullanacak sürücüler Göztepe Köprüsü'nü, Taşköprü, Ahmet Mithat Efendi, Operatör Cemil Topuzlu ve Bağdat Caddeleri ile Çetin Emeç ve Turgut Özal bulvarlarını kullanacak sürücüler Fahrettin Kerim Gökay Caddesi ve D-100 kara yolunu kullanabilecekler. Büyükyalı Caddesi'nden gelen akım da Turgut Özal Bulvarı istikametine yönlendirilecek.

1. Tersane Caddesi, Karaköy Meydan Kemeraltı Cadde kesişimi ile Refik Saydam Caddesi arası, iki yönlü olarak saat 08.00 itibarıyla trafiğe kapatılacak.

Saat 09.00 itibarıyla trafiğe kapatılacak yollar ise şu şekilde:

Dolmabahçe Caddesi, Dolmabahçe Gazhane Caddesi kesişimi ile Süleyman Seba Cadde arası Beşiktaş istikameti tek yönlü. Beşiktaş Caddesi, Süleyman Seba Caddesi kesişimi ile Çırağan Cadde arası Ortaköy istikameti tek yönlü. Çırağan Caddesi, Beşiktaş Caddesi kesişimi ile 07-032 Nolu Palangalar Işıklar arası iki yönlü. Muallim Naci Caddesi, 07-032 Nolu Palangalar Işıklar kesişimi ile 07-036 Nolu Kuruçeşme Işıklar arası iki yönlü. Arnavutköy Kuruçeşme Caddesi, 07-036 Nolu Kuruçeşme Işıklar kesişimi ile 07-037 Nolu Arnavutköy Korkmaz Yiğit Işıklar arası iki yönlü. Bebek Arnavutköy Caddesi, 07-037 Nolu Arnavutköy Korkmaz Yiğit Işıklar kesişimi ile Vezir Köşkü Sokak arası Bebek istikameti tek yönlü. Cevdet Paşa Caddesi, Vezir Köşkü Sokak kesişimi ile Aşiyan Yolu Sokak arası iki yönlü. Yahya Kemal Caddesi, Aşiyan Yolu Sokak kesişimi ile Arpacı Çeşmesi Sokak arası iki yönlü. Baltalimanı Hisar Caddesi, Arpacı Çeşmesi Sokak kesişimi ile Baltalimanı Çayır Cadde arası iki yönlü. Sakıp Sabancı Caddesi, Baltalimanı Çayır Caddesi kesişimi ile Hekim Tahsin Sokak arası iki yönlü. Katar Caddesi, Hekim Tahsin Sokak kesişimi ile Büyükdere Cadde arası Büyükdere Cadde istikametine tek yönlü. Büyükdere Cadddesi, Eski Büyükdere Cadde kesişimi Aytekin Kotil Varyant Altı kesişimi ile Zincirlikuyu Balmumcu Alt Geçidi Kavşak arası Beşiktaş istikameti tek yönlü. D-100 Güney Sait Çiftçi Bağlantı Yolu Barbaros Bulvarı kesişimi itibarıyla 15 Temmuz Şehitler Köprüsü Beşiktaş istikameti tek yönlü olarak araç trafiğine kapatılacaktır.

Bu yollara alternatif olarak Meclisi Mebusan, Kadırgalar, Bayıldım, Dereboyu, Ahmet Taner Kışlalı, Portakal Yokuşu, İnşirah, Küçük Bebek, Baltalimanı Çayır, İstinye, Sarıyer, Balaban Dere, Poligon, Tuncay Artun, Sanayi, Eski Büyükdere, Maslak Ayazağa ve Talatpaşa caddeleri, Dulkadiroğulları, Arnavutköy Dere, Trafo ve Ecza sokaklar ile Dolmabahçe Bomonti Tüneli ve Barbaros Bulvarı Sarıyer istikameti kullanılabilecek.

- Metrobüs seferleri saat 10.00'da kuzey, 12.00'de güney yönde durdurulacak

Saat 10.00 itibarıyla D-100 kara yolu güney yol Balmumcu ayrımları trafiğe kapatılacakken, Büyükdere Caddesi Sarıyer istikameti ve Barbaros Bulvarı Beşiktaş istikametine verilecek.

D-100 kara yolu kuzey yol Altunizade Ümraniye ayrımlarının trafiğe kapatılması nedeniyle de D-100 kuzey yoldan gelerek 15 Temmuz Şehitler Köprüsü yönüne gitmek isteyen araçlar, Altunizade Ümraniye ayrımlarından Kısıklı Caddesi'ne yönlendirilecek.

15 Temmuz Şehitler Köprüsü güney yönü saat 10.00 itibarıyla trafiğe kapatılacağından metrobüs seferleri saat 10.00'da kuzey yönde, köprünün kuzey yönü ise saat 12.00 itibarıyla trafiğe kapatılacağından metrobüs seferleri saat 12.00'de kuzey yönde durdurulacak.

- Tramvay ve arabalı vapur seferleri yapılamayacak

Saat 10.30 itibarıyla Ragıpgümüşpala Caddesi, Galata Köprüsü, Reşadiye Caddesi Ankara Caddesi (Hamidiye Caddesi kavşağı ile Reşadiye Caddesi kavşağı arası) Ankara Caddesi Ebu Suud Caddesi kavşaktan Sirkeci istikameti, Sahil Kenndy Caddesi Güney Yanyol Aksaray ayrımları, Sahil Kenndy Caddesi Güney Yol Kumkapı ayrımları, Sahil Kenndy Caddesi Kuzey Güney Yol Sirkeci Kumkapı arasında trafik akışı sağlanamayacak.

Ayrıca Sirkeci arabalı vapur seferleri ile Beyazıt ve Kabataş tramvay seferleri geliş gidiş olarak saat 10.30'dan program sonuna kadar durdurulacak.

Parkur üzerinde bulunan otobüs durakları için İETT Genel Müdürlüğünce saat 10.30 itibarıyla sefer düzenlemesi yapılacak.

Vatan, Millet, Fevzipaşa ve Horhor caddeleri ile Onuncu Yıl Bulvarı ve Atatürk Bulvarı, alternatif güzergah olarak kullanılabilecek.


İstanbul'da "yarı maraton" dolayısıyla pazar günü bazı yollar trafiğe kapatılacak

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İstanbul'da "yarı maraton" dolayısıyla pazar günü bazı yollar trafiğe kapatılacak

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İstanbul'da düzenlenecek Türkiye İş Bankası 19. İstanbul Yarı Maratonu dolayısıyla, 28 Nisan Pazar Günü bazı yollar trafiğe kapatılacak.

İstanbul Valiliğinden yapılan açıklamaya göre, 28 Nisan Pazar günü gerçekleştirilecek Türkiye İş Bankası 19. İstanbul Yarı Maratonu için trafiğe kapatılacak yollar ve alternatif güzergahlar belirlendi.

Bu kapsamda, Sahil Kennedy Caddesi Güney Yol Samatya Varyant ile Yenikapı Etkinlik Alanı arası, Sahil Kennedy Caddesi Kuzey Yol Namık Kemal Varyant dönüşleri saat 02.00'den etkinlik bitimine kadar trafiğe kapatılacak.

Galata Köprüsü, Ayvansaray, Mürselpaşa, Abdulezelpaşa, Ragıpgümüşpala ve Reşadiye caddeleri, Ankara Caddesi (Hamidiye Caddesi kavşağı ile Reşadiye Caddesi kavşağı arası), Ankara Caddesi Ebu Suud Caddesi kavşaktan Sirkeci istikameti, Sahil Kennedy Caddesi (Samatya varyant ile Sirkeci ışıklar arası), Namık Kemal Caddesi Sahil Kenndy Caddesi'ne katılım, Gazi Mustafa Kemal Paşa Caddesi Sahil Kennedy Caddesi'ne katılım, Sahil Kenndy Caddesi Kuzey Yol Avrasya Tüneli Aksaray ayrımları ile Namık Kemal varyant arası ve Avrasya Tüneli acil çıkışlarında saat 04.30'dan etkinlik sonuna kadar trafik akışı sağlanamayacak.

Söz konusu yollarda çift yönlü trafik akışı sağlanamayacakken, belirtilen cadde ve sokaklar, bağlantı noktalarına uygun cadde ve sokaklardan kapatılacak.

Avrasya Tüneli Aksaray ayrımları ile Avrasya Tüneli acil çıkışları trafiğe kapanacak, Avrasya Tüneli Transit Yol, Anadolu ve Avrupa Yakası istikametlerine açık kalacak.

Namık Kemal Caddesi'nden Sahil Kennedy Caddesi istikameti trafiğe kapatılacak, Yenikapı İdo Arabalı Vapur İskelesine geçişler Şehit Vefa Karakurdu Üst Geçidi'nden sağlanacak.

Gazi Mustafa Kemal Paşa Caddesi (Atatürk Bulvarı) Sahil Kennedy Caddesi istikametine gelen trafik akımı, varyant üzerinden geri döndürülecek.

Samatya Sahil Güney Yan Yol'dan gelen trafik akımı, Samatya varyant üzerinden Zeytinburnu istikametine geriye verilecek.

Tersane Caddesi'nden Galata Köprüsü istikametine gelen trafik akımı Beşiktaş istikametine, Kemeraltı Caddesi'nden Galata Köprüsü'ne gelen trafik akımı ise Tersane Caddesi'ne yönlendirilecek.

Yavedut Caddesi'nden Ayvansaray Caddesi istikametine gelen trafik akımı Savaklar Caddesi'ne, Savaklar Caddesi'nden Ayvansaray Caddesi istikametine gelen trafik akımı Yavedut Caddesi'ne yönlendirilecek

Atatürk Bulvarı'ndan Eminönü ve Balat sahil yollarına katılan trafik akımı Atatürk (Unkapanı) Köprüsü üzerinden Beyoğlu istikametine, Atatürk Köprüsü'nden Balat ve Eminönü sahil yollarına katılan trafik akımı Atatürk Bulvarı üzerinden Kemerler istikametine aktarılacak.

Atatürk Bulvarı, Avrasya Tüneli, Atatürk Köprüsü, Haliç Köprüsü, D100 Kuzey Güney Yol ile Vatan, Millet, Fevzipaşa, Türkeli, Aksaray, Namık Kemal, Orgeneral Nafız Gürman, Kızılelma, Onuncu Yıl ve Küçük Langa Aralığı caddeleri,
Sahil Kennedy Caddesi Samatya Güney Yenikapı Etkinlik Alanı dönüşleri, Sahil Kuzey Kennedy Caddesi Samatya çıkışlarından gidişli gelişli havuzlu kavşağa kadar olan bölüm, alternatif güzergah olarak kullanılabilecek.

- Sirkeci arabalı vapur ve tramvay seferleri yapılamayacak

Öte yandan, Sirkeci arabalı vapur seferleri 06.00-13.30 saatleri arasında durdurulacak, tramvay seferleri ise Beyazıt ve Kabataş arasında geliş-gidiş olarak 07.00-13.30 saatleri arasında yapılamayacak.

Parkur üzerinde bulunan otobüs durakları için İETT Genel Müdürlüğünce saat 07.00 itibarıyla sefer düzenlemesi yapılacak.


Pentagon, Gazze'deki toplu mezarlarla ilgili haberleri "çok rahatsız edici" buldu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Pentagon, Gazze'deki toplu mezarlarla ilgili haberleri "çok rahatsız edici" buldu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Gazze’de ortaya çıkan toplu mezarlarla ilgili haberlerin "çok rahatsız edici" olduğunu, konunun soruşturulması gerektiğini belirtti.

Pentagon Sözcüsü Tuğgeneral Patrick Ryder, günlük basın toplantısında soruları cevapladı. Gazze'deki toplu mezarlara ilişkin haberler için "çok rahatsız edici" ifadesini kullanan Ryder, ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin’in İsrailli mevkidaşı ile bu konuda herhangi bir görüşme yapmadığını söyledi.

Ryder, ABD hükümetinin bunu İsraillilerle çeşitli düzeylerde gündeme getirdiğini belirterek, "Savunma Bakanlığı açısından bu haberlerin detaylı bir şekilde soruşturulması ve incelenmesi gerektiğine inanmamız dışında sunabileceğim hiçbir şey yok." dedi.

İsrail ordusunun Gazze'de aylardır süren karadan işgal sürecinin ardından 7 Nisan'da Han Yunus'tan çekilmesiyle kentte toplu mezarlar bulunmaya başlamıştı. Filistinli kaynaklar, İsrail askerleri tarafından öldürülen kadın ve erkek çeşitli yaş gruplarından 190 kişinin cesedinin çıkarıldığını duyurmuştu.

- Gazze'ye kurulacak geçici liman alanına saldırı

Gazze sahiline insani yardımların denizden ulaştırılması amacıyla kurulacağı açıklanan geçici limanın bulunduğu alana bugün az sayıda havan topu düştüğü bilgisini paylaşan Ryder, bu durumdan herhangi bir ABD varlığının zarar görmediğini söyledi.

Ryder, havan topu düşmesinin geçici limanın kurulma sürecini geciktirmeyeceğine işaret ederek, bölgede henüz ABD askeri personelinin bulunmadığını aktardı.

İsrail’in Refah’a yönelik olası kara saldırısı konusunu değerlendiren Ryder, ABD ile İsrail’in, Hamas'ın yenilgisinin önemli olduğu konusunda hemfikir olduklarını ancak Refah’a yönelik herhangi bir saldırıda sivillerin güvenliğinin ve insani yardımların sağlanmasının dikkate alınması gerektiğini ifade etti.

Ryder, İsrail'in Refah'a olası kara saldırısı için "Görüşmeler hala devam ediyor çünkü bunu nasıl yapacakları ve çok sayıda yerinden edilmiş insanı ve onların güvenliğini nasıl dikkate alacakları konusunda hala endişelerimiz var." diye konuştu.


İsrailli bakan Smotrich, Hamas liderlerine suikast ve Gazze’nin yok edilmesi çağrısında bulundu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İsrailli bakan Smotrich, Hamas liderlerine suikast ve Gazze’nin yok edilmesi çağrısında bulundu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İsrail'in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, İsrail'in dış istihbarat teşkilatı Mossad’a Hamas hareketinin liderlerine suikast düzenlemesi ve Gazze Şeridi'ni tamamen yok etmesi çağrısı yaptı.

Smotrich, İsrail ordusu, Mossad ve iç güvenlik teşkilatı Şin-Bet (Şabak) girişimiyle Hamasla yeni bir esir değişim anlaşmasının ana hatlarının ve Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah kentine olası askeri operasyonun tartışıldığı dünkü Savaş Konseyi toplantısının ardından X sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Mossad'ın, İsrail'in güvenliğine zarar veren müzakerelere girmek yerine tüm dünyadaki Hamas liderlerini ortadan kaldırarak yapmak üzere eğitildiği şeye geri dönmesinin zamanı geldi."ifadelerini kullandı.

Hamasla esir takası konusunda her türlü müzakereyi reddeden Smotrich, "Hamas'la bundan sonra sadece füze ve bombalarla konuşmalıyız." değerlendirmesini yaptı.

İsrailli aşırı sağcı bakan, Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah kentinin "mümkün olduğu kadar hızlı ve güçlü bir şekilde işgal edilmesi ve işgalin tamamen yok edilene kadar devam etmesi" çağrısında bulundu.

Smotrich, bunun "İsrail'in güvenliği için gerekli ve kaçırılan insanları geri getirmek için tek şans olduğunu" iddia etti.

İsrail Kanal 13, Hamas ile yapılacak muhtemel yeni müzakere girişiminin İsrail'in, yaşlılar, kadınlar, kadın askerler ve hastaların da bulunduğu 20'den fazla İsrailli tutuklunun serbest bırakılmasını içerdiğini aktarmıştı.

Mısır’ın anlaşma için baskı yaptığını ve bugün Kahire’den bir heyetin ayrıntıları görüşmek üzere İsrail’e geleceğini bildiren kanal, anlaşmanın birkaç haftalık ateşkesi ve İsrail ordusunun Gazze’nin kuzeyini güneyinden ayıran Netzarim Koridoru da dahil Gazze Şeridi'nden çekilmesini kapsadığını ileri sürmüştü.

Hamas’ın, İsrail saldırılarının sonlandırılması, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nden çekilmesi ve Filistinlilerin Gazze Şeridi’nin kuzeyine geri dönmeleri taleplerinin Tel Aviv yönetimince reddedilmesi nedeniyle görüşmeler henüz sonuçlanamadı.


Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Yıldız, PKK/YPG'nin Suriye'nin geleceğinde yeri olmadığını söyledi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Yıldız, PKK/YPG'nin Suriye'nin geleceğinde yeri olmadığını söyledi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Yıldız, terör örgütü PKK/YPG’nin ve ayrılıkçı terörist gündeminin Suriye'nin geleceğinde yeri olmadığını bildirdi.
Türkiye'nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Büyükelçi Ahmet Yıldız, Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi görevini bugün üstlenmesinin ardından ilk beyanını BM Güvenlik Konseyi'nde düzenlenen Suriye oturumunda verdi.

Suriye'de çatışmanın 14. yılında ülkedeki kırılgan durumun göz ardı edilmemesi gerektiğine işaret eden Yıldız, "Çatışmanın güvenlik, ekonomik ve insani boyutları eşzamanlı ve birbirine bağlı bir şekilde kötüye gidiyor ve ufukta bir umut ışığı da görünmüyor. " dedi.

Yıldız, durumun bölgedeki tehlikeli tırmanışla daha da karmaşık hale geldiğine dikkati çekerek, Suriye'nin Orta Doğu'daki diğer çatışmalar için bir savaş alanı olarak kullanılmaya endişe verici şekilde müsait durumda olduğunu söyledi.

Tüm tarafların daha geniş bir çatışmaya yol açabilecek adımlardan kaçınmasının öneminin altını çizen Yıldız, "Suriye'yi bu tehlikeli yangından uzak tutmak elzemdir." dedi.

Büyükelçi Yıldız, Suriye çatışmasının çözümü için BM Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı kararı çerçevesinde siyasi süreci canlandırmanın tam zamanı olduğunu belirterek, Suriye ihtilafına son vermenin tek yolunun çatışmanın temelinde yatan nedenleri ele alarak ulusal uzlaşmayı sağlamaktan geçtiğini kaydetti.

"Suriye rejimini yapıcı angajmana yönelmeye çağırıyoruz"
"Suriye rejimini ülkeyi çevreleyen koşulların ciddiyetini gerçekçi bir gözle anlamaya ve Suriye’de bir nesli harap eden bu ihtilafın siyasi çözümü için yapıcı bir angajmana yönelmeye çağırıyoruz." diyen Yıldız, Anayasa Komitesi'nin Suriye rejimini ve muhalefeti müzakere edilmiş bir çözüm için BM kolaylaştırıcılığında bir araya getiren tek platform olduğunun altını çizdi.

Yıldız, sürecin toplantı mekanı üzerinden tıkanmaması ve Komite'nin 9. turunun gecikmeden toplanması gerektiğini dile getirdi.

Mevcut durumun, sadece Suriye için değil, aynı zamanda bölge için de sürdürülemez olduğunu belirten Yıldız, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

"Milyonlarca Suriyeli, ülkem dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanına dağılmış durumda, milyonlarca kişi ise ülke içinde yerinden edildi. Suriyelilerin gönüllü, güvenli ve onurlu şekilde geri dönüşleri için gerekli koşulların oluşturulması Suriye krizini çözmeye yönelik tüm çabaların bir parçası olmalı. Bu konuda ilgili tüm tarafların üzerine düşeni yapması gerekiyor."

"PKK/YPG’nin ve ayrılıkçı terörist gündeminin Suriye'nin geleceğinde yeri yoktur"
Büyükelçi Yıldız, PKK/YPG/“SDG” terör örgütünün kuzeydoğu Suriye'de ayrılıkçı ve bölücü bir gündemi ilerletme çabalarını sürdürdüğüne dikkati çekerek, Suriye'nin toprak bütünlüğüne ve siyasi birliğine yönelik en büyük tehdidi oluşturan bu terör örgütünün sözde bir "Sosyal Sözleşme" temelinde kurumlar oluşturduğunu ve sözde seçimlere hazırlandığını kaydetti.

PKK/YPG ve onun kolu olan "SDG"nin ayrılıkçı girişimlerinin barındırılması ve desteklenmesinin BM Güvenlik Konseyi’nin gerek terörizm gerek Suriye’ye ilişkin kararlarına aykırı olduğunu anlatan Yıldız, bugüne kadar çeşitli BM raporlarında birçok kez ifşa edildiği gibi, PKK/YPG/“SDG” terör örgütünün okul, hastane ve su istasyonları gibi sivil tesisleri suistimal ederek bunları kışla veya mühimmat depoları olarak kullandığını anımsattı.

Yıldız, terör örgütünün geçen hafta Azez Hastanesi'nin bombalanmasında olduğu gibi, sivil tesisleri doğrudan hedef aldığını aktararak, "Bu terör örgütünün kuzeydoğu Suriye'deki yerel nüfusa karşı kullandığı baskıcı ve insani olmayan uygulamalar büyük tepkilere neden oluyor ve PKK ile uzantılarının bölgenin dokusuna uygun olmadığını da gösteriyor." değerlendirmesinde bulundu.

Deyrizor'da devam eden gerginliğin bunun açık bir örneği olduğuna işaret eden Yıldız, terör örgütü tarafından kontrol edilen kamplarda işlenen büyük ölçekli ihlaller, işkence ve kötü muamelelerin de bilindiğini söyledi.

Daimi Temsilci Yıldız, "Bir kez daha tekrar ediyoruz: PKK/YPG’nin ve ayrılıkçı terörist gündeminin Suriye'nin geleceğinde yeri yoktur." diye konuştu.

"Suriye’nin Tümü” yaklaşımı korunmalı"
Suriye'de kapsamlı bir çözüm bulunması için acilen yaklaşımların yeniden düzenlenmesi gerektiğine işaret eden Yıldız, kesintisiz insani yardım akışı ve yeterli finansmanı sağlamanın bu kapsamlı yaklaşımın kritik bir parçası olduğunu dile getirdi.

Yıldız, sahadaki ihtiyaca ve mevcut ihtiyaçlara uygun bir insani mukabele koordine edilirken, "Suriye’nin Tümü" yaklaşımının korunmasının önemine işaret ederek, bu bağlamda, Suriye Krizi Bölgesel İnsani Koordinatörü pozisyonuna gecikmeden uygun bir atama yapılması çağrısında bulundu.

Türkiye'nin Suriye konusunda özel bir konumu ve rolü olduğunu anımsatan Yıldız, gelecek dönemde Konsey üyeleriyle 2254 sayılı kararın amaçlarının hayata geçirilmesi yönünde çok taraflı veya ikili olarak çalışmaktan memnuniyet duyacağını kaydetti.

Suriye rejimi temsilcisinin söz alarak Türkiye'ye eleştiriler yöneltmesinin ardından ise Yıldız, "Suriye’deki kriz Türkiye’ye ve halkına çok maliyet yaşattı. Bu krizin sorumlusu da Türkiye değil. Suriye rejimi temsilcisi tarafından yapılan iddiaların asılsızlığı, ülkemiz ve Daimi Temsilciliğimiz tarafından yapılan çeşitli açıklamalarda ortaya konmuştur, bunları burada tekrarlamayacağım. Burada önemli olan, siyasi süreçte ilerlemektir, bu da Anayasa Komitesi’nin uhdesindedir. Suriye rejimi temsilcisine konunun bu boyutuna odaklanma telkininde bulunmak isterim." diyerek sözlerine son verdi.


ABD, Gazze'nin kuzeyine 25 binden fazla öğüne denk gelen insani yardımı havadan indirdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

ABD, Gazze'nin kuzeyine 25 binden fazla öğüne denk gelen insani yardımı havadan indirdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), Gazze'nin kuzeyine 25 binden fazla öğüne denk gelen insani yardımı havadan indirdiklerini duyurdu.

CENTCOM'un X sosyal medya platformundan yapılan açıklamada, Gazze'deki sivillerin temel ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla bölgenin kuzeyine dün yerel saatle 12.15'te "C-130" tipi askeri uçaklarla havadan insani yardım indirme operasyonu gerçekleştirildiği belirtildi.

Açıklamada, operasyonla 25 binden fazla öğüne tekabül eden gıdanın havadan bırakıldığı aktarılarak bu kapsamda, ABD'nin şimdiye kadar 1082 ton insani yardım yaptığı bildirildi.

Açıklamada ayrıca, ABD'nin havadan insani yardım yapmaya devam edeceği kaydedildi.

CENTCOM, 24 Nisan'da da Gazze'nin kuzeyine yaklaşık 30 bin 16 öğüne denk gelen gıdayı içeren insani yardımı havadan indirdiklerini duyurmuştu.


İsrail ordusu Batı Şeria'daki Balata Mülteci Kampı'na baskın düzenledi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İsrail ordusu Batı Şeria'daki Balata Mülteci Kampı'na baskın düzenledi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İsrail ordusu, işgal altındaki Batı Şeria'nın Nablus kentinde bulunan Balata Mülteci Kampı'na baskın düzenleyerek bir evi kuşattı.

Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, İsrail ordusu askeri araçlarla Huvvara kontrol noktasından girerek Balata Mülteci Kampı'na baskın düzenledi.

Kamptaki bir evi kuşatan İsrail askerleri ile baskına karşı çıkan Filistinliler arasında çatışma çıktı.

İsrail ordusunun günün ilk saatlerinden bu yana işgal altındaki Batı Şeria'nın çeşitli bölgelerine baskınlar düzenlediği belirtildi.

Batı Şeria'nın kuzeyindeki Cenin, Kalkilya ve Tulkerim ile güneyindeki Beytüllahim ve El Halil'in İsrail ordusunun baskınlarına sahne olduğu aktarıldı.

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne saldırı başlattığı 7 Ekim 2023'ten bu yana işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve saldırılarda artış yaşanıyor.

Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 7 Ekim'den bu yana İsrail askerleri ile yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 489 Filistinli hayatını kaybetti, 4 bin 900 Filistinli yaralandı.


Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, Türkiye ziyaretini değerlendirdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, Türkiye ziyaretini değerlendirdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Almanya Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier, Orta Doğu'daki kalıcı barışın iki devletli çözümle mümkün olacağı konusunda Türkiye ile hemfikir olduklarını söyledi.

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, Türkiye'de 22-24 Nisan'daki temaslarını ziyareti takip eden Türk gazetecilere değerlendirdi.

Steinmeier, ülkesiyle Türkiye'nin Orta Doğu'daki çatışmalar konusunda farklı bakış açılarının bulunduğuna işaret ederek, "Ancak Türkiye ile Orta Doğu'daki kalıcı barışın iki devletli çözümle mümkün olacağı konusunda hemfikiriz." ifadesini kullandı.

Türkiye'deki temaslarını yapıcı olarak niteleyen Steinmeier, "Türkiye ziyaretimin her dakikası kıymetliydi." dedi.

Steinmeier, Türkiye ziyaretinin iki ülke ilişkileri açısından önemine değinerek, "Benim için diplomatik ilişkilerimizin başlamasının 100. yıl dönümünde Türkiye'ye gelmek çok önemliydi." değerlendirmesinde bulundu.

İki ülkenin NATO'da müttefik G20 üyeleri olduklarına dikkati çeken Steinmeier, "Türkiye-Almanya olarak birbirimiz için vazgeçilmeziz, birbirimize ihtiyacımız var." diye konuştu.

- "Almanya olarak depremzedeleri unutmayacağız"

Gaziantep'te 23 Nisan kutlamasına katıldığını ve ardından Nurdağı ilçesinde depremzedeler için kurulan konteyner kenti ziyaret ettiğini anlatan Steinmeier, buradaki temaslarının kendisini etkilediğini belirtti.

6 Şubat 2023'teki depremin Türkiye ve Suriye'de birçok can kaybına yol açtığını anımsatan Steinmeier, "Depremden bir yıl sonra bölgeyi ziyaret etmek, benim için de anlamlıydı. Hayatta kalan insanlar için çok hızlı bir şekilde barınma yerleri hazırlanmasını ve çocukların okullara gidebilmesinin sağlanmasını görmek sevindirici." değerlendirmesinde bulundu.

Bölgedeki yeniden inşa çalışmalarının "takdire şayan" olduğunu ifade eden Steinmeier, "Almanya olarak depremzedeleri unutmayacağız ve desteklemeye devam edeceğiz." dedi.

Alman lojistik şirketi DHL'nin İstanbul Havalimanı'ndaki merkezine gerçekleştirdiği ziyarete değinen Steinmeier, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesinde bu ziyareti de ele aldıklarını söyledi.

Hızlı hava kargo taşımacılığı sektöründe bu merkezin model özelliği taşıdığını anlatan Steinmeier, Avrupa ülkeleri arasında AR-GE Merkezi kapsamında kurulan ilk Dijital Dönüşüm Ofisi'nin İstanbul'da bulunmasının da sevindirici olduğunu dile getirdi.

Steinmeier, Türk vatandaşları için vize kolaylığı ya da genel olarak vize işlemlerinde ne zaman ilerleme kaydedileceği yönündeki soru üzerine Türkiye'deki başkonsolosluk personelinin sayısının artırıldığı ve işlem süresinin kısaltılması ve daha hızlı randevu alınabilmesi için çalışmaların yürütüldüğü yanıtını verdi.

Steinmeier, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı Almanya'da düzenlenecek, Türk Milli Takımı'nın da mücadele edeceği EURO 2024'e beklediğini söyledi.


ABD'de Filistin destekçisi öğrenciler antisemitizmle suçlanırken ülkede İslamofobi artıyor

ABD'de Filistin destekçisi öğrenciler antisemitizmle suçlanırken ülkede İslamofobi artıyor
TT

ABD'de Filistin destekçisi öğrenciler antisemitizmle suçlanırken ülkede İslamofobi artıyor

ABD'de Filistin destekçisi öğrenciler antisemitizmle suçlanırken ülkede İslamofobi artıyor

ABD'nin New York kentindeki Columbia Üniversitesinde Filistin'e destek için başlayan öğrenci eylemleri ülkedeki diğer üniversitelere de yayılırken, İsrail yanlısı gruplar, bu protestoları "Yahudi düşmanlığı" şeklinde yaftalamaya çalışıyor.

Üniversite yönetimlerinin polis gücü ile eylemleri dağıtmak istemesi "ifade özgürlüğü" engellemeleri tartışmalarını, öğrencilere yöneltilen "antisemitizm" suçlaması da ülkede artışa geçen İslamofobik ve Filistin karşıtı vakaları tekrar gündeme getirdi.

Amerikan-İslam İlişkileri Konseyinin (CAIR) nisan başında yayımlanan raporuna göre, 2023'te bir önceki yıla göre Müslüman karşıtı olaylarda yüzde 56 artış görülmesi ve bunların yüzde 44'ünün 7 Ekim 2023'ten sonra kaydedilmesi ABD'de antisemitizmden ziyade Müslümanların daha fazla ön yargı ve ayrımcılığa uğradığına işaret olarak değerlendiriliyor.

CAIR New Jersey Ofisi İletişim Direktörü Dina Sayedahmad, soykırımla yargılanan İsrail'in Gazze saldırıları ile ABD'de artışa geçen Müslüman ve Filistin karşıtı nefret suçları vakalarına dair AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

- "Bu, öğrencilerin ifade özgürlüğü haklarının doğrudan ihlalidir"

Sayedahmad, siyonist grupların, tarihsel olarak İsrail'i her eleştirdiklerinde Filistinli ve Müslüman öğrencilerle müttefiklerini susturmak için Yahudi düşmanlığıyla suçladığına dikkati çekerek, bugün de üniversitelerdeki öğrenci eylemlerine karşı aynı taktiğin kullanıldığını söyledi.

Bu söylemleri "samimiyetsiz" bularak "gerçek Yahudi düşmanlığı vakalarının soruşturulmasına zarar" verdiğini belirten Sayedahmad, "Devlet, meydana gelen gerçek Yahudi karşıtı olayları gerçekten araştıramıyor çünkü bu olaylar, sırf öğrenciler İsrail Devleti'ni eleştirdikleri ve Filistinlilerin özgürlük haklarını destekledikleri için Yahudi karşıtlığıyla ilgili asılsız suçlamalarla dolup taşıyor. Bu, öğrencilerin ifade özgürlüğü haklarının doğrudan ihlalidir." diye konuştu.

Sayedahmad, yerel siyasetçilerden Beyaz Saray'a kadar, üniversitelerde devam eden öğrenci eylemlerinin "antisemitik" olarak yaftalanmasının "çok endişe verici" olduğunu ifade ederek, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Öte yandan, aynı zamanda ülke çapında Müslüman ve Filistin karşıtı bağnazlığın da keskin bir yükselişe geçtiğini görüyoruz. Burada, New Jersey'deki CAIR'de, 2023'ten 2024'e kadar Müslüman karşıtı vaka ve bağnazlıkta yüzde 200'ün üzerinde bir artışa tanık olduk. Bunun temel nedeni, kamu görevlilerinin Filistin ve Müslümanlar hakkındaki dengesiz, samimiyetsiz ve sahtekar açıklamalarından kaynaklanıyor."

Buna son örnek olarak New Jersey Rutgers Üniversitesi İslami Yaşam Merkezi'ne yapılan saldırıyı gösteren Sayedahmad, 7 Ekim'den bu yana, aynı kampüsteki Müslüman ve Filistinli öğrencilerden kendilerine 100'den fazla şikayet geldiğini söyledi.

Sayedahmad, Müslüman bağnazlığı konusunda yeterli önlem almayan Rutgers Üniversitesi yönetimi hakkında da sivil haklar organizasyonu olarak ABD Eğitim Bakanlığına şikayet dilekçesi gönderdiklerini kaydetti.

- "(İslamofobik) Olaylar ciddi oranda arttı"

Ramazan Bayramı'nda vandalizme uğrayan Rutgers Üniversitesi İslami Yaşam Merkezi'nin imamı Kaiser Aslam, merkezin, özellikle 7 Ekim'den bu yana başta Filistinli öğrenciler olmak üzere Filistin'i savunan herkesin evi haline geldiğini söyledi.

Aslam, "(İslami Yaşam Merkezi) Bu şekilde çok daha gözle görülür şekilde aktif oldu, işte o zaman merkezimize saldırı oldu. Yani bizim için bu, kampüs iklimi veya genel olarak Amerika'daki Filistin destekçisi eylem savunuculuğunun iklimi, sadece karalama kampanyalarının değil, bu durumda gerçek şiddetin de hedefi oldu. Yani bu onu temsil ediyor." dedi.

Kampüslerdeki genel atmosferde, öğrencilere yönelik İslamofobik olaylarda büyük artış yaşandığını vurgulayan Aslam, "Bu korku gerçek" diyerek ekimde Chicago'da bıçaklanarak öldürülen 6 yaşındaki Filistinli çocuk ile ocakta Vermont'ta Filistin kefiyesi kullandıkları için silahlı saldırıya uğrayan 3 üniversite öğrencisi olayını örnek gösterdi.

Aslam, "Öğrenciler elbette kampüsteki giydikleri kefiyelerle anma gecelerine gelmekle sanat setleriyle öğretilere ve kampüsteki protestolara katılmakla daha fazla dayanışma gösteriyorlar. Bunun sonucunda da bazen tükürüklenerek bazen belli isimlerle çağırılarak, bazıları tarafından araçlardan bağırılarak hedef alınıyor, bu (İslamofobik) olaylar ciddi oranda arttı." ifadelerini kullandı.

Kampüslerdeki Filistin'e destek hareketlerinin antisemitizm ile ilgisi olmadığını, bilakis antisemitizme karşı da mücadele ettiklerini belirten Aslam, "Ancak bu, İsrail Devleti'nin tekrar tekrar insan hakları ihlallerine yol açan politikalarını eleştirmeyeceğimiz anlamına da gelmiyor." diye konuştu.

Aslam, kampüslerdeki eylemler hakkında sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bunlar Yahudi halkına karşı protestolar değil. Aslında bu protestolara destek veren çok sayıda Yahudi öğrenci, öğretim üyesi var çünkü onlar da Gazze'de ve yurt dışında bu kadar acıya yol açan politikaları eleştiriyorlar. Antisemitizm gerçekten var olduğu için Amerika'da antisemitizm olduğunu düşünenleri çok iyi anlıyorum. Bu çok gerçek bir şey. Ama Filistin'i, soykırımın durdurulmasını savunanları antisemitizm olarak adlandırmak aslında antisemitizm terimini ucuzlatıyor."

- "Burada gerginlikler her zaman vardı"

Rutgers Üniversitesi Müslüman Öğrenciler Birliği'nden Auzan Amjad, Müslüman öğrenciler olarak antisemitizm nefretine her zaman karşı olduklarını vurgulayarak, diğer yandan, kampüsteki Müslüman öğrencilerin 7 Ekim'den önce bile kendilerini güvende hissetmediklerine dikkati çekti.

Amjad, "Burada gerginlikler her zaman vardı. Ne yazık ki devam eden protestolar ve buna benzer olaylar nedeniyle İslamofobi bu kampüsün doğal bir parçası haline geldi." dedi.

Adının Sümeyye olduğunu söyleyen ve güvenlik endişesiyle yüzünün görünmesini istemeyen Filistin kökenli Müslüman öğrenci, kampüslerde İslamofobinin arttığını belirtti.

Sümeyye, "Kampüste sadece arkadaşları ile yürüyen hiçbir şey yapmayan insanlara bağırılıyor, onlar hakarete uğruyor. Bunların hepsi (İslamofobiye) biriken örnekler ve Rutgers Üniversitesi yönetiminden herhangi bir yanıt alamadık." diye konuştu.

- ABD'deki üniversitelerde Filistin protestoları

Columbia Üniversitesinde Filistin destekçisi öğrenciler, okulun, Gazze'deki soykırımı ve Filistin işgalini destekleyen şirketlere devam eden finansal yatırımlarını protesto amacıyla kampüsün bahçesinde oturma eylemi başlatmıştı.

Üniversite yönetiminin talebiyle polis, 108 öğrenciyi gözaltına almış, okul yönetimi de eyleme karışan 80 civarında öğrenciye okuldan uzaklaştırma cezası vermişti.

Columbia Üniversitesindeki Filistin destekçisi gösteriler, New York Üniversitesi (NYU), Yale Üniversitesi, Massachusetts Teknoloji Ensititüsü (MIT), Tufts Üniversitesi, The New School ve Kuzey Carolina Üniversitesi gibi ABD'nin diğer önde gelen yükseköğrenim kurumlarına da yayılmıştı.

Öte yandan, İsrail yanlısı siyasetçi ve gruplar, ABD'deki öğrenci eylemleriyle "Yahudi düşmanlığı" yapıldığını öne sürerek, protestoların dağıtılması için Ulusal Muhafız birliklerinin kullanılması çağrısında bulunmuştu.

ABD'nin New Jersey eyaletindeki Rutgers Üniversitesi İslami Yaşam Merkezi'ne Ramazan Bayramı'nda yapılan saldırı da Müslüman öğrencileri ve toplum üyelerini endişelendirmiş, antisemitizm iddiaları sürerken bununla ABD'deki İslamofobi vakalarındaki artışa tekrar dikkat çekilmişti.