Vakaların yarım milyonu geçtiği Hindistan tecrite geri dönüyor

Mumbai (Bombay) sakinlerine teşhis testi uygulayan sağlık çalışanları (EPA)
Mumbai (Bombay) sakinlerine teşhis testi uygulayan sağlık çalışanları (EPA)
TT

Vakaların yarım milyonu geçtiği Hindistan tecrite geri dönüyor

Mumbai (Bombay) sakinlerine teşhis testi uygulayan sağlık çalışanları (EPA)
Mumbai (Bombay) sakinlerine teşhis testi uygulayan sağlık çalışanları (EPA)

Dünya genelinde 10 milyon 90 bin yeni tip koronavirüs vakasının kaydedildiği bir dönemde, ülkelerdeki salgın durumları ve alınan sağlık önlemlerine gösterilen iltizam farklılık gösteriyor. Amerika kıtalarında en yüksek vaka oranları kaydedilirken Asya ülkelerindeki hızlı artış ise endişeye neden oluyor.
Epidemiyologlar, toplamda 530 bin 924 koronavirüs vakası ve 16 bin 124 can kaybının kaydedildiği Hindistan’da salgının henüz zirve noktaya ulaşmadığını düşünüyor. Bir gün içerisinde 18 bin 500 yeni vaka ve 385 can kaybı kaydedildi. Vaka sayısının Temmuz ayında bir milyonu aşması bekleniyor. 25 Mart’ta uygulanmaya başlanan izolasyon tedbirleri ekonomiye verdiği zarar dolayısıyla hafifletilirken, bazı eyalet yöneticileri ise tedbirleri yeniden uygulamaya koyma olasılığı üzerine duruyor.
Bilhassa en kalabalık Hint şehirleri etkisi altına alan salgın, başkent Yeni Delhi’de yaklaşık 80 bin kişiye bulaştı. Hükümet, vaka sayısının aslında Temmuz ayında yarım milyonu aşacağını bekliyordu. Otel ve özel salonlar üzerindeki yükün hafifletilmesi için koronavirüs vakaları tren vagonlarında tedavi ediliyor. Uzmanlar, yeteri kadar test yapmadığı için eleştirilen Hindistan hükümetini gerçek vaka sayısını gizlemekle suçluyor.
Yeni Delhi yetkilileri, 33 bin sağlık çalışanından yaklaşık 20 milyon nüfuslu şehrin hemen hemen 2 milyon sakinini test etmelerini istedi. Hindistan, vaka sayısında ABD, Brezilya ve Rusya’nın ardından geliyor. 1,3 milyar nüfuslu ülke, önümüzdeki haftalarda gerçekleşmesi mümkün olan yeni bir salgın dalgasına hazırlanıyor.
Halk sağlığı uzmanı Anant Bhan, AFP’ye verdiği demeçte, “Mesafe kurmaya yönelik sıkı bir mekanizma veya izolasyon uygulamadıkça, vaka oranlarının artmaya devam edeceği bir duruma giriyoruz gibi görünüyor. Salgın, Vuhan ve diğer birkaç şehrinde nisbi yoğunlaştığı Çin'in aksine, Hindistan'da daha geniş bir şekilde yayılıyor. Bu durum, sağlık sistemi omuzlarındaki yükü daha da ağırlaştırıyor. Salgın, ülkemizde önümüzdeki aylarda zirve noktaya varabilir” ifadelerini kullandı.

Endonezya’da da salgın yükselişte
Endonezya’da bir gün içerisinde en yüksek vaka sayıları kaydedildi. Reuters’ın haberine göre, Sağlık Bakanlığı yetkilisi Ahmed Yurianto, bin 385 vaka ve 37 yeni can kaybının kaydedildiğini, böylece toplam vaka sayısının 52 bin 812’ye, can kaybının ise 2 bin 720’ye çıktığını doğruladı.
Yerel yetkililerin ifade ettiğine göre, Endonezya'dan Kamboçya'ya inen bir uçaktan 9 kişide, teşhis testine tabi tutulmalarının ardından, koronavirüs tespit edildi. Bu kişiler arasından 1’inin Endonezyalı olduğu bildirildi.

Çin tekrar teyakkuzda
Salgının geçen Aralık ayında ortaya çıktığı Çin’deki durum ise farklılık gösteriyor. Salgını kontrol altına aldığı zaferini ilan eden ülkenin başkenti Pekin’de yeni vakalar kaydediliyor.
Ülkede, dört gün içindeki en yüksek koronavirüs vakaları kaydediliyor. Ulusal Sağlık Komisyonu’nun bildirdiğine göre Çin anakarasında Perşembe günü 11’i Pekin’de olmak üzere 13, Cuma günü 17’si Pekin’de olmak üzere 21, dün ise 17 koronavirüs vakası kaydedildi. Ülkedeki vaka sayısı 83 bin 500’e yükselirken, can kaybı ise Mayıs ayından bu yana 4 bin 634’te sabitlenmiş durumda. Birçok uluslararası, resmi ve sağlık tarafları, Çin tarafından açıklanan rakamlara şüpheyle yaklaşıyor.



Barrack: Lübnan, Hizbullah konusunu İsrail ile görüşmeli

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack, 22 Temmuz 2025'te Lübnan'ın Beyrut kentinde Reuters'a verdiği röportajda. (Arşiv-Reuters)
ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack, 22 Temmuz 2025'te Lübnan'ın Beyrut kentinde Reuters'a verdiği röportajda. (Arşiv-Reuters)
TT

Barrack: Lübnan, Hizbullah konusunu İsrail ile görüşmeli

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack, 22 Temmuz 2025'te Lübnan'ın Beyrut kentinde Reuters'a verdiği röportajda. (Arşiv-Reuters)
ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack, 22 Temmuz 2025'te Lübnan'ın Beyrut kentinde Reuters'a verdiği röportajda. (Arşiv-Reuters)

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Başkan Donald Trump'ın Suriye temsilcisi Tom Barrack, bugün, Lübnan'ın Hizbullah meselesini İsrail ile görüşmesi gerektiğini belirterek, İsrail'in Lübnan'a yönelik saldırılarını genişletmemesini umduğunu söyledi.

Abu Dabi'de düzenlenen bir konferansta yaptığı konuşmada, Lübnan'ın geçmişi unutup İsrail ile bir anlaşmayı hızlandırma zamanının geldiğini belirterek, Lübnan, Hizbullah ve İsrail arasında doğrudan görüşmeler çağrısında bulundu.

ABD elçisi ayrıca, ABD'nin geçen yıl devrilmeden önce eski Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed rejimine uyguladığı Sezar Yasası kapsamındaki Suriye yaptırımlarının da kaldırılmasını umduğunu belirtti.

Trump, mayıs ayında Riyad'da Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile yaptığı görüşmenin ardından Suriye'ye yönelik tüm yaptırımların kaldırılacağını duyurdu. Ancak, Şam ile ticareti kısıtlayan ve Sezar Yasası olarak bilinen en katı yaptırımlar, ancak ABD Kongresi kararıyla kaldırılabiliyor.

Bu arada Barrack, Türkiye'nin Gazze Şeridi'nde planlanan uluslararası istikrar gücüne katılmasının, "karşılıklı güven eksikliği" olarak nitelendirdiği bir durum nedeniyle pek olası olmadığını söyledi.

Barrack, Türkiye'nin Gazze'deki uluslararası güce katılımının, Hamas ile ilişkileri ve Filistin hareketini silahsızlandırmaya yönelik ABD destekli çabaları göz önüne alındığında faydalı olacağını belirtti.

Axios haber sitesi dün, iki ABD'li yetkili ve Batılı bir kaynağa dayanarak, ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze barış sürecinin ikinci aşamasına geçişini duyurmayı ve Noel'den önce bölgedeki yeni yönetim yapısını açıklamayı planladığını bildirdi.

Trump yönetimi, savaşın geri dönmesini önlemek ve kırılgan ateşkesi sürdürmek için Gazze anlaşmasının ikinci aşamasına geçmeyi hedefliyor. İlk aşamanın temel bileşenlerinden biri olan Hamas'ın hayatta olan ve ölen tüm tutukluları serbest bırakması neredeyse tamamlandı ve iade edilecek yalnızca bir tutuklunun naaşı kaldı.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre anlaşmanın ikinci aşaması, İsrail'in Gazze'nin ek bölgelerinden çekilmesini, uluslararası bir istikrar gücünün konuşlandırılmasını ve Trump liderliğindeki "Barış Konseyi"ni de içeren yeni yönetim yapısının harekete geçirilmesini içeriyor. BM Güvenlik Konseyi, geçen ay hem uluslararası istikrar gücünü hem de Barış Konseyi'ni yetkilendirmişti.

 


İsrail, Lübnan'ın diplomatik girişimlerine hava saldırılarıyla karşılık verdi

Lübnanlılar, dün Güney Lübnan'daki Cba köyünü hedef alan İsrail hava saldırısının ardından hayatta kalanları arama çalışmalarını izliyor (AFP)
Lübnanlılar, dün Güney Lübnan'daki Cba köyünü hedef alan İsrail hava saldırısının ardından hayatta kalanları arama çalışmalarını izliyor (AFP)
TT

İsrail, Lübnan'ın diplomatik girişimlerine hava saldırılarıyla karşılık verdi

Lübnanlılar, dün Güney Lübnan'daki Cba köyünü hedef alan İsrail hava saldırısının ardından hayatta kalanları arama çalışmalarını izliyor (AFP)
Lübnanlılar, dün Güney Lübnan'daki Cba köyünü hedef alan İsrail hava saldırısının ardından hayatta kalanları arama çalışmalarını izliyor (AFP)

İsrail dün, Lübnan ile sivil müzakerelerin sonucunda oluşan "olumlu atmosfer" hakkındaki yetkililerinin çelişkili pozisyonlarını çözüme kavuşturdu ve bunlarla askeri yoldan ayrı olarak ilgileneceğinin açık bir işaretini verdi. Ateşkes izleme komitesi toplantısından 24 saatten kısa bir süre sonra, Güney Lübnan'da dört evi hedef alan, bunlardan birinde Litani Nehri'nin kuzeyindeki bir eve yönelik saldırılar düzenledi.

İsrail'in bu gerilimi artırışı, Lübnan medyasının sızdırdığı bilgilere bir yanıt gibi görünüyor. Buna göre, İsrail ile müzakere heyetinin başkanı olan Büyükelçi Simon Karam'ın görevi, düşmanlıkların sona erdirilmesi, esirlerin iadesi, işgal altındaki topraklardan çekilme ve sadece Mavi Hat üzerindeki noktaların düzeltilmesi konularını görüşmekti. Yerel el Cedid kanalı ise Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın "Lübnan'ın normalleşmeye girmediğini ve bir barış anlaşması imzalamadığını vurguladığını" bildirdi.

Cumhurbaşkanı Avn, dün geceki hükümet toplantısında yaptığı konuşmada, "İlk oturumun çok verimli olmayacağı açık, ancak bu ayın 19'unda başlayacak olan sonraki oturumların önünü açtı" dedi ve "savaş dili yerine müzakere dilinin hakim olması gerektiğini" vurguladı.


İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
TT

İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi yaptığı açıklamada, askeri ve güvenlik servislerinden temsilcilerin de aralarında bulunduğu bir heyetin, Gazze Şeridi'nde tutulan son İsrailli rehinenin naaşının iadesini görüşmek üzere dün Mısır'ı ziyaret ettiğini duyurdu.

Ofis tarafından yapılan açıklamada, "Başbakan'ın talimatları doğrultusunda bir heyet Kahire'ye gitti... ve son rehine Ran Gvili'nin derhal iadesini sağlamak amacıyla arabulucularla görüşmelerde bulundu." ifadeleri yer aldı. Açıklamada, "Görüşme sonucunda, çabaların derhal yoğunlaştırılması konusunda mutabakata varıldı" ifadeleri kullanıldı.

frgt
Hamas'ın askeri kanadı Kassam Tugayları'na bağlı savaşçılar, Kızılhaç çalışanlarıyla birlikte, 1 Aralık 2025'te Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye mülteci kampının enkazı arasında İsrailli rehinelerin cesetlerini ararken nöbet tutuyor (EPA)

Ateşkes anlaşmasının 10 Ekim'de yürürlüğe girmesinden bu yana İsrail, Filistinli grupların teslimi geciktirdiği yönündeki suçlamalarına rağmen, 20 canlı rehineyi ve Gvili'ninki hariç tüm cesetleri aldı. Hamas, savaştan kalan devasa moloz yığınları nedeniyle cesetlerin kurtarılma sürecinin yavaş ilerlediğini savunuyor.