Hafter: Libya’da barış petrol gelirlerinin adil dağılımına bağlı

Trabluslular elektrik kesintilerini protesto etmek için 1 Temmuz’da gösteri düzenlediler (AFP)
Trabluslular elektrik kesintilerini protesto etmek için 1 Temmuz’da gösteri düzenlediler (AFP)
TT

Hafter: Libya’da barış petrol gelirlerinin adil dağılımına bağlı

Trabluslular elektrik kesintilerini protesto etmek için 1 Temmuz’da gösteri düzenlediler (AFP)
Trabluslular elektrik kesintilerini protesto etmek için 1 Temmuz’da gösteri düzenlediler (AFP)

Libyalı kaynaklar Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamada, Libya Ulusal Ordusu (LUO) komutanı Mareşal Halife Hafter’in, Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) güçlerinin ateşkes şartlarına uyması ve LUO’ya karşı saldırgan eylemlerde bulunmaması taahhütlerinin yanı sıra üretimin yeniden başlaması durumunda petrol gelirlerinin adil bir şekilde dağıtılması için uluslararası güvenceler talep ettiğini aktardılar. Aynı kaynaklar, tıkanıklık nedeniyle Türkiye ile başkent Trablus’taki elektrik krizini çözmek için bir anlaşma imzalaması beklenen Fayiz es-Serrac başkanlığındaki UMH güçlerinin taleplerinin yer erine getirmek de dahil Libya’da ateşkes için bölgesel ve uluslararası yönelimlerin çatıştığını belirtti.
Aynı kaynaklar Sirte’de çatışan taraflarının mevcut konumlarına dayalı olarak kalıcı bir ateşkes hususunda henüz bir anlaşmaya varılmadığını aktardılar. UMH, şehir çevresindeki kuvvetlerine takviyelerde bulunurken ve Sirte’nin doğusundaki savaş cephelerine doğru ilerlerken LUO da şehrin çevresindeki birçok alanda uçuşlar gerçekleştirdi. Aynı şekilde LUO topçuları, geçen salı akşamı şehrin batısındaki Buerat el-Hussoun bölgesinin yakınlarındaki UMH mevziilerini bombaladılar.
Libya’nın güneyindeki kabile liderleri de petrol konusunda Hafter’in yetkilendirilmesine ilişkin kabile taleplerine destek verdi. Parlamentodaki Savunma ve Ulusal Güvenlik Komitesi de milisleri finanse etmek üzere petrol gelirlerine el koyulması ve Libyalıları öldürmek için paralı asker transferi yapılmasına karşı uyarıda bulundu.
Ancak Libya Temsilciler Meclisi’nde Enerji Komitesi Başkanı İsa el-Ureybi, UMH’nin ateşkes imzalamayı reddetmesinin petrol üretiminin yeniden başlamasını geciktirdiğini öne sürdü. Komite’nin, ülke ekonomisinin yaşadığı ciddi krizi sona erdirmeyi arzuladığına dikkat çekti. Ureybi, geçen salı günü yayınladığı bir bildiride, Komite’nin ‘ateşkes imzalanmasının, petrol gelirlerinin tüm Libyalılara adil bir şekilde dağıtılmasının ve terörist gruplara ve kanun kaçakçılarına ulaşılması için mekanizmaların geliştirilmesinin’ ardından petrolün en erken fırsatta yeniden ihraç edilmesi için sabırsızlandığını aktardı.
Diğer yandan Serrac hükümetine bağlı Petrol Kuruluşu, 1 Temmuz’da el-Harikah, Brega, ez-Zuveytinah, Sidre ve Ras Lanuf limanlarındaki zorlu koşulların devam ettiğini duyurdu. Kuruluş, UMH ve limanların kapatılmasının ardındaki bölgesel bazı güçler arasında petrol üretimini sürdürmek için ABD ve Birleşmiş Milletler (BM) himayesinde devam eden görüşmelere dayanarak, 20 Haziran’dan bu yana tüm personellerin çalışma alanlarına çağrılması ve yeniden üretim faaliyetlerine hazırlanmaları için talimatlar yayınlandığına dikkat çekti.
Petrol Kuruluşu Başkanı Mustafa Sanaullah, yeni hesaplar açıldığı ve petrol gelirlerinin üç vilayette dağıtıldığı iddialarını yalanladı. Sanaullah, “Tavrımız, Libya halkının zenginliğini korumak ve çıkarlarına hizmet etmek üzere üretim için çalışmaktır” dedi.
Avrupa Birliği (AB) misyonu da Libya’daki büyükelçilerle uzlaşı halinde, gelirlerin şeffaf şekilde kullanılmasını güvence altına almaya çalıştığını ve Petrol Kuruluşu’nun petrol üretme çabalarını desteklediğini vurguladı. Misyon, geçen salı akşamı yaptığı açıklamada, petrol üretiminin engellenmesinin Libya halkını en az 6 milyar dolardan mahrum bıraktığını vurguladı.
Libyalı kaynaklar, Libya’nın doğusundaki yetkililerin Yunanistan sınırının belirlenmesi amacıyla uzlaşı sağladıklarını duyurdu. Libya Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih, 1 Haziran’da Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias ile Tobruk’ta bir araya gelirken söz konusu meseleye ilişkin olarak ortak bir komite kurulması konusunda anlaştı.
Diğer yandan LUO Sözcüsü Ahmed el-Mismari, teröristlerin Libya işgalinin sonuçlarına karşı uyarıda bulundu. Mismari, geçen salı günü Avrupa ve komşu ülkelere hitaben yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Libya’da radikalizm yanlısı teröristleri kuvvetlendirirseniz, siperler kazmaya başlamak zorunda kalırsınız. Çünkü bu terör genişleyecektir ve daha sonra bu ülkelere kolayca erişilecektir.”



Dürzi liderliğinde gerilim: Suveyda’da ‘darbe girişimi’ iddiasıyla din adamları gözaltına alındı

Suriye Kızılayı, Suveyda'dan tutukluların teslim edilme işlemlerini takip ediyor (SANA)
Suriye Kızılayı, Suveyda'dan tutukluların teslim edilme işlemlerini takip ediyor (SANA)
TT

Dürzi liderliğinde gerilim: Suveyda’da ‘darbe girişimi’ iddiasıyla din adamları gözaltına alındı

Suriye Kızılayı, Suveyda'dan tutukluların teslim edilme işlemlerini takip ediyor (SANA)
Suriye Kızılayı, Suveyda'dan tutukluların teslim edilme işlemlerini takip ediyor (SANA)

Şarku’l Avsat’a konuşan Suriye’nin Suveyda şehrinden Dürzi kaynaklar, Ulusal Muhafızlar’ın yaklaşık 10 kişiye yönelik tutuklama operasyonunun, Suriyeli Dürzilerin ruhani lideri Şeyh Hikmet el-Hicri'nin politikalarına ve projelerine karşı ‘darbe’ girişiminde bulunmak amacıyla ve ‘paralel bir akım’ oluşturmaya çalıştığı suçlaması çerçevesinde gerçekleştirildiğini açıkladılar. Kaynaklar, Suveyda’da ‘çatışma’ çıkmasından endişe duyduklarını ifade ettiler.

Kimliklerinin açıklanmamasını tercih eden yerel kaynaklar, ‘Ulusal Muhafızlar’ın, şehirde gerginliğin yüksek ve güvenlik önlemlerinin yoğun olduğu bir ortamda cumartesi günü geniş çaplı bir tutuklama kampanyası başlattığını’ söylediler.

Tutuklananlar arasında din adamı Şeyh Raid el-Mutni, Asım Ebu Fahr, Gandi Ebu Fahr ve Zeydan ailesinin bazı fertleri de vardı. Kaynaklar, Zeydan ailesinin Dürzi lider Leys el-Belus’un amcaları olduğunu belirtirken, Mutni ve Ebu Fahr ailelerinin kalabalık Dürzi aileler olduklarını ve ‘bu tutuklamaların Dürzi-Dürzi iç savaşının patlak vermesine yol açabileceğinden korkulduğunu aktardılar.


Batı Şeria'daki operasyonlarına devam eden İsrail ordusu Gazze'de Gazi Hamad'ın oğlunu öldürdü

Cuma günü Batı Şeria'nın Tarkumiye köyünde Filistinlilerin tarım alanlarına ulaşmasını engellemek için harekete geçti İsrailli askerler, (DPA)
Cuma günü Batı Şeria'nın Tarkumiye köyünde Filistinlilerin tarım alanlarına ulaşmasını engellemek için harekete geçti İsrailli askerler, (DPA)
TT

Batı Şeria'daki operasyonlarına devam eden İsrail ordusu Gazze'de Gazi Hamad'ın oğlunu öldürdü

Cuma günü Batı Şeria'nın Tarkumiye köyünde Filistinlilerin tarım alanlarına ulaşmasını engellemek için harekete geçti İsrailli askerler, (DPA)
Cuma günü Batı Şeria'nın Tarkumiye köyünde Filistinlilerin tarım alanlarına ulaşmasını engellemek için harekete geçti İsrailli askerler, (DPA)

İşgalci İsrail ordusu, Tubas’tan güçlerini çekmesine rağmen dün Batı Şeria'nın çeşitli bölgelerinde saldırılarına devam etti ve Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta silahlı dört unsurun öldürüldüğünü duyurdu.

Batı Şeria'nın Salfit, Beytullahim, El Halil, Nablus ve Ramallah şehirlerinde çok sayıda Filistinliyi gözaltına alan işgalci İsrail ordusu, Cenin Mülteci Kampı’nda 24 evi yıkmaya başladı. Cenin'in Barta’a beldesinde beş Filistinliden oluşan bir hücrenin üyelerini gözaltına aldığını duyuran İsrail ordusu, bu kişilerin yakında bir eylem hazırlığında olduğunu iddia etti.

İşgalci İsrail ordusu, Genel Güvenlik Servisi (Şabak) ve İsrail polisi tarafından yapılan ortak açıklamada, Yamam Özel Birimi’nin Menaşi Tugayı’ndan gelen ve Şabak'ın yönettiği güçlerin desteğiyle dün akşam Barta'a beldesinde bir operasyon düzenlediği ve ‘yakın gelecekte’ eylem hazırlığındaki bir hücrenin üyelerini tutukladığı belirtildi. Ancak eylemin niteliği veya hangi aşamada olduğu hakkında daha fazla ayrıntı verilmedi.

İşgalci İsrail ordusu geçtiğimiz hafta sonu Batı Şeria'nın kuzeyinde bir operasyon başlattı. Bu operasyon kapsamında Batı Şeria'nın kuzeyindeki Tubas vilayetindeki Tamun ve el-Fara’a’da yüzlerce ‘hedefe’ baskın düzenlendi. İşgalci İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamada ‘İsrail vatandaşlarına yönelik her türlü tehdidi’ önlemek ve engellemek için ‘önleyici tedbirler almaya devam edileceği’ belirtildi.

rft56y
Filistinli Yusuf Asasa ve el-Muntasir Abdullah'ın Batı Şeria'nın Cenin kentinde öldürülmeden önce İsrailli askerlerin önünde ellerini kaldırdıklarını gösteren bir video görüntüsü (AFP)

İşgalci İsrail ordusu, operasyon sırasında Arap ve uluslararası kamuoyunun kınamasına neden olan bir hareketle, soğukkanlılıkla infaz edilen Yusuf Asasa ve el-Muntasir Abdullah da dahil olmak üzere çok sayıda Filistinliyi öldürdü. Bu arada İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, Sınır Polisi'nin gizli biriminin komutanını, biriminin üyeleri Cenin şehrinde Filistinli Yusuf Asasa ve el-Muntasir Abdullah'ı infaz ettikten sonra albay rütbesine terfi ettirmeye karar verdi.

Abdullah Hamad

İşgalci İsrail ordusu Batı Şeria'daki saldırılarına devam ederken dün geçtiğimiz ekim ayında varılan ateşkes anlaşması kapsamında geri çekildiği Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta silahlı dört unsuru öldürdüğünü duyurdu.

İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamaya göre bahsi geçen dört kişi bir yeraltı tünelinden çıktı.

The Times of Israel gazetesinin haberine göre öldürülenler arasında Hamas'ın Doğu Refah Taburu Komutanı ve yardımcısı da bulunuyordu.

Hamas’tan kaynaklar daha sonra, Hamas lideri ve müzakere heyetinin üyesi Gazi Hamad'ın oğlu Abdullah Hamad'ın Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta öldürüldüğünü doğruladı.

Muhammed Hamad, kardeşi Abdullah'ın Refah tünellerinde ‘etrafı sarıldığını ve İsrail askerleriyle girdiği çatışmada öldürüldüğünü söyledi.

Tünellerde mahsur kalanlar

Şarku’l Avsat’ın Fransız Haber Ajansı AFP'den aktardığı habere göre bu gelişmeler, Refah’taki tünellerde mahsur kalanların akıbeti konusunda müzakerelerin sürdüğünü belirten çeşitli kaynakların açıklamalarına eşlik etti.

Refah sorunu, cesetler meselesi ile birlikte ikinci aşamaya geçişi geciktiriyor.

frgt
Pazar günü Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus’ta bir çadırın önünde bir mülteci yemek hazırlıyor (EPA)

Katar Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Macid el-Ensari, İsrail'in iki rehinenin cesetlerinin halen Filistin topraklarında tutulduğunu bahane ederek Gazze'deki ateşkes planının ikinci aşamasına geçişi geciktirmemesi gerektiğini söyledi.

Ensari, Katar ve bölgedeki ortaklarının şu an, birinci aşamadan ikinci aşamaya geçerek Gazze Şeridi'ndeki savaş durumunu kapsamlı bir şekilde sona erdirecek sürdürülebilir bir barışa ulaşma çabasında olduğunu söyledi.

Öte yandan pazar günü Gazze Şeridi’ndeki belediyeler, İsrail'in Gazze’deki hayati tesislerin çalışması için yeterli miktarda dizel yakıtın girişini engellemesi üzerine, hızla kötüleşen yakıt krizi nedeniyle temel hizmetlerin yakında çökebileceği uyarısında bulundu.

Gazze Şeridi Belediyeler Birliği, Han Yunus Belediye Başkanı Alaa el-Bata'nın basın toplantısında okuduğu açıklamada, ateşkesin başlamasından bu yana 50 gün içinde gelen yakıtın, yolları açmak, enkazları kaldırmak ve yerinden edilmiş kişilerin hareketliliğini kolaylaştırmak amacıyla sadece beş günlük çalışma için yeterli olduğunu belirtti.

Bata, “Krizin devam etmesi, halkın hayatını tehdit ediyor” ifadelerini kullandı.


Papa Francis: Filistin devleti, İsrail ile yaşanan çatışmanın "tek" çözümüdür

Papa 14. Leo, Beyrut Uluslararası Havalimanı'na varışında, (Vatikan- EPA)
Papa 14. Leo, Beyrut Uluslararası Havalimanı'na varışında, (Vatikan- EPA)
TT

Papa Francis: Filistin devleti, İsrail ile yaşanan çatışmanın "tek" çözümüdür

Papa 14. Leo, Beyrut Uluslararası Havalimanı'na varışında, (Vatikan- EPA)
Papa 14. Leo, Beyrut Uluslararası Havalimanı'na varışında, (Vatikan- EPA)

Papa 14. Leo dün yaptığı açıklamada, İsrail ile Filistinliler arasında on yıllardır süren çatışmanın tek çözümünün bir Filistin devletinin kurulmasını içermesi gerektiğini belirterek, Vatikan'ın bu konudaki tutumunu teyit etti.

Vatikan'ın ilk Amerikalı Papa'sı Leo, Türkiye'den Lübnan'a gitmek üzere bindiği uçakta gazetecilere yaptığı açıklamada, "İsrail'in bu çözümü hâlâ kabul etmediğini hepimiz biliyoruz, ancak bunu tek çözüm olarak görüyoruz" dedi.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığı habere göre Papa İtalyanca olarak yaptığı konuşmada, "Biz de İsrail'in dostuyuz ve iki taraf arasında arabulucu bir ses olarak, herkes için adaleti sağlayacak bir çözüme yaklaşmalarına yardımcı olmayı amaçlıyoruz" ifadelerini kullandı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, en yakın müttefiki olan ABD'nin Filistin bağımsızlığını desteklediğini belirtmesine rağmen, Filistin devletine karşı olduğunu yineledi.

Papa, sekiz dakikalık kısa basın toplantısı sırasında yaptığı açıklamada,perşembe günü başlayıp pazar gününe kadar devam eden Türkiye ziyaretine odaklandı. Papa, mayıs ayında Katolik Kilisesi lideri olarak seçilmesinden bu yana ilk yurt dışı seyahatini gerçekleştirdi.

Papa, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile İsrail-Filistin ve Ukrayna-Rusya çatışmasını görüştüğünü belirterek, Türkiye'nin her iki savaşın da sona ermesinde önemli bir rol oynadığını vurguladı.

Papa Leo Türkiye ziyareti sırasında, dünyadaki olağanüstü sayıdaki kanlı çatışma nedeniyle insanlığın geleceğinin tehlikede olduğu konusunda uyarıda bulundu ve din adına işlenen şiddet eylemlerini kınadı.

Gazze'deki İsrail ordusuna eleştiri

Genellikle temkinli ve diplomatik bir dil kullanmayı tercih eden Papa Leo, bu yılın başlarında İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki askeri harekatına yönelik eleştirilerini artırdı.

Türkiye, nüfusunun çoğunluğu Müslüman olmasına rağmen, aynı zamanda dünyadaki 260 milyon Ortodoks Hristiyan'ın ruhani lideri Patrik Bartholomeos'a da ev sahipliği yapıyor.

Papa, Türkiye'yi dinsel birlikteliğin bir örneği olarak övdü. Papa Leo, yarına kadar Lübnan'ı ziyaretini sürdürecek ve ardından Roma'ya dönecek.

Papa Leo, "Farklı inançlara sahip insanlar barış içinde yaşayabilir... Sanırım bu, hepimizin dünya çapında dört gözle beklediği bir örnek" ifadelerini kullandı.