Arap Koalisyonu: Husi milisler İran generallerinin kuklası

Dün Riyad'da düzenlenen basın toplantısında Arap Koalisyonu Sözcüsü Albay Turki el-Maliki (AFP)
Dün Riyad'da düzenlenen basın toplantısında Arap Koalisyonu Sözcüsü Albay Turki el-Maliki (AFP)
TT

Arap Koalisyonu: Husi milisler İran generallerinin kuklası

Dün Riyad'da düzenlenen basın toplantısında Arap Koalisyonu Sözcüsü Albay Turki el-Maliki (AFP)
Dün Riyad'da düzenlenen basın toplantısında Arap Koalisyonu Sözcüsü Albay Turki el-Maliki (AFP)

Yemen'deki meşru hükümeti destekleyen Arap Koalisyonu, İran destekli Husi milislerin özel askeri yeteneklerinin etkisiz hale getirildiği bir askeri operasyonun ardından, milisleri ‘kırmızı çizgi’ olarak gördükleri sivilleri hedef almamaları konusunda uyardı.
İran destekli Husi milislerin Suudi Arabistan'daki sivilleri ve tesisleri hedef aldığı gerçeğini ihmal etmemek gerektiğini vurgulayan Koalisyon; sivil mevkileri hedef almayı deneyen 12 farklı terörist saldırıya karşı çıkmasından haftalar sonra, birkaç milis bölgesini yok etti.
Söz konusu açıklama, Arap Koalisyonu’na bağlı hava kuvvetlerinin İran destekli Husi milislerin hedeflerine yönelik Çarşamba günü gerçekleştirdiği askeri operasyonun ardından geldi. Operasyon kapsamında, milislerin özel askeri yeteneklerini etkisiz hale getirmek ve tehdide cevap vermek amaçlandı.
Koalisyon güçlerinin kararlılığını doğrulayan keskin bir tonda, Arap Koalisyonu Sözcüsü Albay Turki el-Maliki, sivillerin ve sivil tesislerin kırmızı çizgi olduğunun altını çizerek şöyle söyledi:
“Ortak Koalisyon Komutanlığı ve Suudi Arabistan Krallığı, Suudi Arabistan'daki vatandaşlar veya sakinlerden sivilleri hedef alan elleri kesecek. Husi milis kuvvetlerinden terörist liderlere hoşgörü gösterilmeyecek, peşlerinden gidilecek ve hesapları sorulacak. Suudi Arabistan’ı balistik bir yılın beklediği tehdidinde bulunduğunda ve Mekke’ye yönelik balistik füzeler fırlatıldığında es-Samad’ın da hesabı kesilmişti.”
Riyad’da düzenlenen basın toplantısında konuşan Maliki, Husi milislerin aralarında General Abdurrıza Şehlai de olmak üzere Devrim Muhafızlarından İranlı generallerin emirleriyle yoldan çıkmamaları, bu minvalde Suudi Arabistan’daki sivilleri ve yerleşim yerlerini hedef almamaları gerektiğini söyledi. Maliki, Husilerin sivilleri kasten ve sistematik bir şekilde hedeflemeye devam ettiği, aynı zamanda ateşkes girişimine yanıt vermediği, hatta Koalisyon girişimi ilan eder etmez balistik füzeler fırlatmayı sürdürdüklerini bildirdi. Bu süre zarfında hiçbir olumlu gelişmenin yaşanmadığını söyleyen Maliki, bu durumun Husi milislerin ‘İranlı generallerin elinde kukla olduklarını’ kanıtladığını zikretti.
Sözcü Maliki, Şarku’l Avsat’ın milislere İran'dan silah kaçırmaya çalışan gemilere el koymaya ilişkin sorusuna verdiği cevapta, bunların kaçakçılık yapan organize suç örgütleri olduğunu, Koalisyon’un bilgi alışverişi için dost ülkelerle işbirliği içinde bulunduğunu söyledi. Umman Denizi ve Kızıldeniz'de terörist gruplar ve korsanlar ile savaşan bir ‘görev gücünün’ bulunduğunu, kargoları izleyen istihbaratın varlığı sayesinde koalisyon çabalarının başarılı olduğunu da vurguladı.
İran Devrim Muhafızları’nın, Husi milislere 16 silah sevkiyatında bulunmak için organize bir suç ağı kullandığını öne süren el-Maliki, “Koalisyon güçleri; işgal altındaki başkent Sana ve Saada’dan geçen hafta Suudi Arabistan’ı hedef alan 8 insansız hava aracı (drone) ve ‘Kıyam’ (Qiam) tipi 4 balistik füzeyi etkisiz hale getirdi. Koalisyon’un ateşkes kararı aldığı 45 günlük süre içerisinde Husi milisler tarafından 4 bin 276 ihlal kaydedildi” ifadelerinde bulundu.
Koalisyon, Husilere ait insansız hava araçlarının ele geçirildiği ve imha edildiğini, milislerin yerleşim alanlarını kasıtlı olarak füze ve mayın yapım atölyelerine çevirmeyi hedeflediğini gösteren fotoğrafları paylaştı.
Savunma sistemleri, terörist milisler tarafından gönderilen tüm silahlı insansız hava aracı (SİHA) ve füzeleri etkisiz hale getiren Koalisyon, milisler tarafından fırlatılan ve Suudi savunma sistemlerinin etkisiz hale getirdiği 318 balistik füzeyi yok etti.



Gazze ateşkesi: Philadelphia Koridoru 2 ile ilgili anlaşmazlıklar arabulucuların çabalarını zorlaştırıyor

Dün Gazze şehrinde yıkımın ortasında yükselen duman (Reuters)
Dün Gazze şehrinde yıkımın ortasında yükselen duman (Reuters)
TT

Gazze ateşkesi: Philadelphia Koridoru 2 ile ilgili anlaşmazlıklar arabulucuların çabalarını zorlaştırıyor

Dün Gazze şehrinde yıkımın ortasında yükselen duman (Reuters)
Dün Gazze şehrinde yıkımın ortasında yükselen duman (Reuters)

ABD-İsrail görüşmelerinde Hamas ile İsrail arasında anlaşmazlık konusu ‘tek nokta’ olan, İsrail'in Mısır sınırı yakınlarındaki stratejik bir bölgenin kontrolünü ele geçirmesi ve Kahire'nin bunu reddetmesi konuşuluyor.

Mısırlı ve Filistinli kaynaklar, Katar’ın başkenti Doha'da devam eden ateşkes görüşmelerinde ‘taraflar arasında uçurumlar’ ve ‘İsrail'in inatçılığı’ olduğunu vurguladılar.

İsrail basını, müzakere masasında bir ‘kriz’ olduğu yönünde sızıntıları aktarırken özellikle Mısır'ın, arabulucuların anlaşmaya varmak için çabalarını desteklemek üzere uluslararası toplumun ve Avrupa ülkelerinin arabulucu rolü almasını talep etmesi ve Katar heyetinin ABD'de bulunması bu sızıntılara neden oluyor.

Şarku’l Avsat’a konuşan uzmanlar, İsrail'in Mısır sınırı yakınlarındaki bölgelerden, özellikle de ‘Philadelphia Koridoru 1 ve Philadelphia Koridoru 2’ bölgelerinden çekilmemeyi sürdürmesi halinde müzakerelerin çıkmaza girebileceğini düşünüyor.

gthy
Salı günü Gazze'nin güneyindeki Morag Ekseni’nde seyir halindeki İsrail askeri araçları (AP)

Mısır, geçtiğimiz yıl sınırlarına yakın olan Philadelphia (Salahaddin) Koridoru’nun İsrail tarafından yeniden işgal edilmesini reddetmiş ve iki taraf arasında bu konuda gerginlikler yaşanırken derhal geri çekilmesini talep etmişti. Öte yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu geçtiğimiz nisan ayında, ‘Philadelphia Koridoru 2’ olarak nitelendirdiği, Han Yunus’un hemen güneyinde uzanan bir askeri yol olan Morag Ekseni’nin kontrol altına alınması gerektiğini ve bu koridorun işgal edilmesinin Filistin'in Refah bölgesini Gazze Şeridi'nden ayırmaya imkan vereceğini açıklamıştı.

"Stratejik riskler"

Dün Şarku’l Avsat’a konuşan Mısırlı bir kaynak, Kahire'nin İsrail'in Philadelphia Koridoru veya Morag Ekseni gibi bölgelerden çekilmesinin önemine ilişkin tutumunun sarsılmaz olduğunu ve ‘Filistinlileri Refah'ta toplama gibi, bölgedeki istikrarı bozacak ve onların zorla yerlerinden edilmesine yol açacak başka planlar dayatılmasının kesinlikle kabul edilemez’ olduğunu belirtti.

Doha’daki mevcut müzakerelerin ‘gizli’ olduğunu ve ABD ve İsrail çevrelerinde yayılan söylentilerin aksine, müzakerelerin sona ermiş ve çıkmaza girmiş olabileceğini düşünen kaynak, buna karşın ABD’nin baskısıyla İsrail'in tutumunun değişmesi halinde bu durumun değişebileceğini belirtiyor.

fvbfrg
Dün Gazze Şeridi'nin orta kesimlerindeki Gazze şehrinde İsrail'in saldırısının ardından dumanların yükseldiği görüntü (AFP)

Filistinli bir kaynak, Morag Ekseni’nin müzakere belgesinde kalan veya temel sorun olmadığını, işgalci İsrail’in geri çekileceği bölgeler konusunda bir anlaşmaya varılması ve uluslararası toplum ile Birleşmiş Milletler (BM) kurumlarının insani yardımları ulaştırma rolünün yeniden aktif hale getirilmesi gerektiğini, bunun da Washington'ın işgalci İsrail’e karşı ciddi bir tutum sergilemesi ve anlaşmayı engellememesi veya başarısızlığa uğratmaması için baskı yapması halinde gerçekleşebileceğini’ belirtti.

Dün Şarku’l Avsat’a konuşan kaynak, Mısır’ın İsrail’in önerisini reddettiği ve bu konuda net bir tavır sergilediğini belirterek, Kahire’nin İsrail’in Refah bölgesindeki işgalinin Mısır'ın ulusal güvenliği için doğrudan bir tehdit oluşturduğunun ve Morag Ekseni gibi sınır şeridine yakın bölgelere düzensiz bir şekilde çekilmenin gelecekte ciddi gerginliklere yol açabilecek stratejik riskler barındırdığının farkında olduğunu da sözlerine ekledi.

Öte yandan İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth, başlıca anlaşmazlık noktasının İsrail'in Morag Eksenini kontrol altında tutma planıyla ilgili olduğunu aktardı. Gazete  bu konuyla ilgili olarak İsrail’de, rehinelerin serbest bırakılmasını geciktirebileceğini düşünenler ile İsrail'in, yerinden edilmiş kişileri Hamas üyelerinden ayırmak için bir şehir inşa etme girişimleri çerçevesinde bunun hayati önem taşıdığını düşünenler arasında görüş ayrılığı olduğunu bildirdi.

bgy
Dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Nasır Hastanesi önünde cenaze töreni düzenleyen Filistinliler (AFP)

Öte yandan İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz pazartesi günü yaptığı açıklamada, bakanlığın Refah bölgesinde en az 600 bin Filistinliyi kabul etmek üzere yeni bir insani bölge kuracağını ve bu bölgenin Hamas’tan arındırılmış olacağını söyledi.

‘ABD baskısı’ kartı

Eski Mısır Dışişleri Bakanı ve Mısır Dışişleri Konseyi Başkanı Büyükelçi Muhammed Urabi, İsrail'in Mısır için kabul edilemez olan sınırlarda kalma gibi tutumunu değiştirmediği sürece ateşkes için bir fırsat olduğunu düşünmüyor. Masada birtakım zorluklar olduğunu ve anlaşma için son şansın giderek azaldığını belirten Büyükelçi Urabi, İsrail'in anlaşmayı kabul etmek için henüz ciddi bir adım atmadığını vurguladı.

Hamas konusunda uzman Filistinli siyasi analist İbrahim el-Medhun, İsrail'in çekilmeyi engellemeye ve uluslararası kuruluşların çalışmalarını aksatmaya çalıştığını belirterek, “İsrail'in Gazze'nin güneyinden ve doğusundan çekilmeme konusundaki ısrarı, zorla yerinden etme planının hâlâ geçerli olduğu yönündeki endişeleri güçlendiriyor ve bu da gerçek bir sükunet veya kapsamlı bir siyasi çözüm için gösterilen çabaları baltalıyor” dedi.

dfrgt
Dün Gazze şehrinin batısındaki Şati Mülteci Kampı’nda İsrail'in saldırısının yol açtığı yıkıma derin düşüncelerle bakan Filistinli bir genç (AFP)

Filistinli siyasi analist Nizar Nazzal ise İsrail'in Morag Ekseni’nde kalma ısrarının arabulucuların çabalarını zorlaştırdığını ve İsrail'in yerinden etme planını sürdürme niyetini ortaya koyduğunu belirtti. Mısır'ın ‘ulusal güvenliğine tehdit oluşturduğu için bunu kabul etmeyeceğini’ ifade eden Nazzal, “Ancak genel olarak, ABD’nin Netanyahu üzerindeki baskısı, onun bu eksende güçlerini azaltmasına ve geçici bir anlaşmaya varmaya yöneltebilir” şeklinde konuştu.

Avrupa Birliği'nin rolü

İsrail’in ateşkes ve esir takası anlaşmasını tehdit eden bu hamleleri devam ederken Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati, Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barrot ve ve Hollanda Dışişleri Bakanı Kasper Veldkamp ile dün Gazze'de ateşkese ilişkin müzakerelere dair son gelişmeleri, uluslararası toplumun sorumluluklarını yerine getirmesi ihtiyacını ve ateşkes çabalarını destekleme konusunda Avrupa Birliği'nin (AB) rolünün önemini görüştü.

Yedioth Ahronoth gazetesi, Katar heyetinin bu hafta Washington'a giderek ABD yönetiminin üst düzey yetkilileriyle görüşmelerde bulunduğunu, Başkan Donald Trump'ın ise salı günü İsrail Başbakanı Netanyahu ile Beyaz Saray'da ikinci kez bir araya gelerek ‘Gazze konusunda azami baskı uygulamak’ için görüşmelerde bulunduğunu bildirdi.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Sa'ar dün düzenlediği basın toplantısında,İsrail'in ‘Gazze'de ateşkes sağlanması konusunda ciddi olduğunu ve bunun gerçekleştirilebilir bir hedef olduğunu’ vurguladı. Sa’ar, “Geçici bir ateşkes sağlanırsa, kalıcı bir ateşkes için müzakerelere başlayacağız” dedi.

İsrail ve ABD'nin anlaşmayı desteklemesinin ‘gerçekte hiçbir karşılığı olmadığını’ düşünen Urubi, “Washington İsrail’e baskı yapmadığı sürece, ateşkes anlaşması olmayacak ve bu da İsrail’in bölgede barışı engellemeden veya geciktirmeden gerçek bir yol izlemesini sağlayacak. Mısır’ın şu anki girişimleri akıllıca ve sorumluluk sahibidir ve arabulucuların çabalarına uluslararası ve Avrupa desteği sağlamak ve bölgede istikrarı sağlamak amacıyla yapılıyor” değerlendirmesinde bulundu.

Öte yandan Medhun’a göre İsrail'in bu yaklaşımını sürdürmesi, daha fazla tırmanışa ve 60 günlük sınırlı bir ateşkes fikrinin önünü açacak, ancak nihai bir çözüm getirmeyecek. Medhun, böyle bir durumun ise Filistinliler tarafından kabul edilmeyeceğinin altını çizdi.

Nazzal ise, anlaşmanın açıklanmasının ardından ABD'nin baskısıyla ‘İsrail'in, Hamas’ın çok sayıda rehineyi serbest bırakmasının ardından bölgeyi yeniden savaşa sürükleyecek mayınlar döşeyeceğini’ öngörüyor.