Burkina Faso’daki bir toplu mezarda 180’nin üzerinde ceset bulundu

Burkina Faso Devlet Başkanı Roch Marc Christian Kabore, ülkenin kuzeyinde onlarca kişiyi hedef alan cinayetle ilgili olarak İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün (HRW) iddialarını araştırma sözü verdi. (AFP)
Burkina Faso Devlet Başkanı Roch Marc Christian Kabore, ülkenin kuzeyinde onlarca kişiyi hedef alan cinayetle ilgili olarak İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün (HRW) iddialarını araştırma sözü verdi. (AFP)
TT

Burkina Faso’daki bir toplu mezarda 180’nin üzerinde ceset bulundu

Burkina Faso Devlet Başkanı Roch Marc Christian Kabore, ülkenin kuzeyinde onlarca kişiyi hedef alan cinayetle ilgili olarak İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün (HRW) iddialarını araştırma sözü verdi. (AFP)
Burkina Faso Devlet Başkanı Roch Marc Christian Kabore, ülkenin kuzeyinde onlarca kişiyi hedef alan cinayetle ilgili olarak İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün (HRW) iddialarını araştırma sözü verdi. (AFP)

İnsan Hakları İzleme Örgütü tarafından çarşamba günün yayınlanan bir raporda, Burkina Faso’nun kuzeyindeki Sahel Bölgesi’nde, Djibo şehrinde ortayab çıkarılan bir toplu mezarda 180’den fazla cesedin bulunduğu ve cinayetlerin muhtemelen hükümet güçleri tarafından işlendiği bildirildi.
Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığı habere göre İnsan Hakları İzleme Örgütü konuya dair açıklamasında “Mevcut kanıtlar, hükümet güçlerinin kitlesel yargısız infaz olaylarına karıştığını gösteriyor” denildi. Hükümetten söz konusu olaylara karışanlardan hesap sorması talebinde bulundu.
Burkina Faso hükümeti de İnsan Hakları İzleme Örgütü’ne verdiği yanıtta söz konusu iddialar hakkında soruşturma yapılacağını bildirdi.
Savunma Bakanı Cheriff Sy, cinayetlerin ordu kıyafetleri giyen ve çalıntı lojistik ekipman kullanan militan gruplar tarafından yapılmış olabileceğini söyledi. Sy açıklamasında “Halkın silahlı terörist gruplar ile ordu ve güvenlik güçleri arasındaki farkı bilmesi zor” ifadesini kullandı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü ise önceki hak ihlalleri raporlarına dair soruşturma vaatlerine rağmen hükümetin şimdiye kadar çok az şey yaptığını belirtiyor.
Reuters’ın haberine göre, askerlerin eliyle işlenen ihlallere ilişkin raporların artmasıyla ilgili endişeler, Avrupa Birliği ve Sahel ülkeleri liderlerinin 30 Haziran’daki Güvenlik Zirvesi sırasında gündeme geldi. Zirvede insan hakları ihlallerine neden olanların ciddi cezalar alacağı konusunda uyarıda bulunuldu.
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün raporu, Djibo’daki cinayetlerin muhtemelen Kasım 2019 - Haziran 2020 tarihleri arasında meydana geldiğine işaret ediyor. Örgütün görgü tanıklarından aktardığına göre toplu mezardan çıkarılan cesetlerin tamamı erkek.
Raporda, toplu cesetlerin ana yollar üzerinde bulunan köprülerin altlarına veya Djibo çevresindeki tarlalara ve boş arazilere bırakıldığı belirtildi.
Burkina Faso, 2017 yılından bu yana El-Kaide ve DEAŞ ile bağlantılı militan gruplarla savaş halinde. Komşu Nijer ve Mali’yi de etkileyen çatışmalar yüzlerce sivilin ölümüne ve yaklaşık bir milyon kişinin yaşadıkları yerleri terk etmesine yol açtı.



İran balistik füzeleri ABD ve İsrail'in incelemesi altında

Yargı organlarına bağlı Mizan haber ajansının yayınladığı, füze tatbikatlarını gösteren bir fotoğraf
Yargı organlarına bağlı Mizan haber ajansının yayınladığı, füze tatbikatlarını gösteren bir fotoğraf
TT

İran balistik füzeleri ABD ve İsrail'in incelemesi altında

Yargı organlarına bağlı Mizan haber ajansının yayınladığı, füze tatbikatlarını gösteren bir fotoğraf
Yargı organlarına bağlı Mizan haber ajansının yayınladığı, füze tatbikatlarını gösteren bir fotoğraf

Bölgesel gerilimlerin artması ve İran içindeki askeri faaliyetlere ilişkin çelişkili raporlar nedeniyle ABD ve İsrail, İran'ın füze programını yoğun bir şekilde inceleme altına aldı. Batılı değerlendirmeler, Tahran'ın Haziran Savaşı'nın ardından füze ve nükleer yeteneklerini yeniden inşa etmeye çalıştığını öne sürerken, İran programının "tamamen savunma amaçlı" ve herhangi bir müzakerenin kapsamı dışında olduğunu savunuyor.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu dün yaptığı açıklamada, İran'ın son zamanlarda "tatbikatlar" yaptığının farkında olduklarını belirterek, İran'ın nükleer faaliyetlerinin ABD Başkanı Donald Trump ile yapacağı görüşmede ele alınacağını söyledi. İran'ın herhangi bir hamlesinin güçlü bir şekilde karşılanacağı uyarısında bulunan Netanyahu, İsrail'in bir çatışma arayışında olmadığını da vurguladı.

ABD'nin İsrail Büyükelçisi Mike Huckabee ise Tahran'ın Haziran Savaşı sırasında Fordo tesisinin bombalanmasının ardından "mesajı tam olarak kavrayamadığını" söyledi. Tel Aviv'de Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, İran'a karşı saldırıları desteklediğini açıklayarak, füze cephaneliğini yeniden inşa etmesinin artık nükleer programıyla kıyaslanabilecek bir tehdit oluşturduğunu savundu.

Buna karşılık, İran Dışişleri Bakanlığı balistik füze programının "müzakere masasının dışında" olduğunu vurgularken, İran ordu komutanı Emir Hatemi, silahlı kuvvetlerin rakiplerinin hareketlerini "yakından izlediğini" ve herhangi bir saldırıya "kararlı bir şekilde" karşılık vereceğini vurguladı.

İran içinde, olası füze tatbikatlarına ilişkin haberlerde bir tutarsızlık yaşandı. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre  Devrim Muhafızlarına yakın medya kuruluşları birkaç ilde hareket ve testlerden bahsederken, resmi televizyon herhangi bir tatbikat yapılmadığını ve dolaşan görüntülerin "yanlış" olduğunu vurguladı.


Meksika ordusuna ait bir uçağın ABD'de düşmesi sonucu 5 kişi hayatını kaybetti

Acil durum ekipleri, Teksas kıyılarındaki Galveston'a giden köprünün dibinde meydana gelen bir olaya müdahale ediyor (AP)
Acil durum ekipleri, Teksas kıyılarındaki Galveston'a giden köprünün dibinde meydana gelen bir olaya müdahale ediyor (AP)
TT

Meksika ordusuna ait bir uçağın ABD'de düşmesi sonucu 5 kişi hayatını kaybetti

Acil durum ekipleri, Teksas kıyılarındaki Galveston'a giden köprünün dibinde meydana gelen bir olaya müdahale ediyor (AP)
Acil durum ekipleri, Teksas kıyılarındaki Galveston'a giden köprünün dibinde meydana gelen bir olaya müdahale ediyor (AP)

Yetkililerin açıklamasına göre, Meksika Donanmasına ait küçük bir uçak, içinde genç bir hasta ve yedi kişiyle birlikte dün Galveston yakınlarında düştü. Kazada en az beş kişi hayatını kaybetti ve Teksas kıyıları açıklarında arama kurtarma operasyonu başlatıldı.

Olay, Meksika'da ağır yanık vakası olan çocuklara yardım amacıyla bir vakıf tarafından kiralanan uçağın, Teksas'taki Houston yakınlarında bulunan Galveston'a yaklaşırken denizde meydana geldi. Meksika Donanması, uçaktaki sekiz kişiden dördünün ölü, ikisinin ise sağ bulunduğunu açıkladı.

Flightradar24'e göre, uçak Meksika'nın güneydoğusundaki Yucatán eyaletinde bulunan Mérida Havalimanı'ndan 18:46'da kalktı. Saat 21:01'de Scholes Uluslararası Havalimanı yakınlarındaki Galveston Körfezi üzerinde iletişim kesildi.


CBS, Trump yönetiminin gerçekleştirdiği toplu sınır dışı etmelerle ilgili haberin yayınlanmasını engelledi

ABD askeri personeli, ABD hükümeti tarafından El Salvador'daki bir gözaltı merkezine teslim edilen Venezuela'nın Trin de Aragua ve MS-13 çeteleri olduğu iddia edilen üyelerine eşlik ediyor (Reuters)
ABD askeri personeli, ABD hükümeti tarafından El Salvador'daki bir gözaltı merkezine teslim edilen Venezuela'nın Trin de Aragua ve MS-13 çeteleri olduğu iddia edilen üyelerine eşlik ediyor (Reuters)
TT

CBS, Trump yönetiminin gerçekleştirdiği toplu sınır dışı etmelerle ilgili haberin yayınlanmasını engelledi

ABD askeri personeli, ABD hükümeti tarafından El Salvador'daki bir gözaltı merkezine teslim edilen Venezuela'nın Trin de Aragua ve MS-13 çeteleri olduğu iddia edilen üyelerine eşlik ediyor (Reuters)
ABD askeri personeli, ABD hükümeti tarafından El Salvador'daki bir gözaltı merkezine teslim edilen Venezuela'nın Trin de Aragua ve MS-13 çeteleri olduğu iddia edilen üyelerine eşlik ediyor (Reuters)

CBS News'in yeni baş editörü, Trump yönetiminin gerçekleştirdiği kitlesel sınır dışı etmelerin yol açtığı sonuçlarla ilgili bir haberin bu hafta sonu yayınlanmasını engelledi.

Bu olay, Trump'ın CBS'nin ana şirketinin sahiplerine yakınlığı göz önüne alındığında, Trump'ın yönetiminde gerçekleşen büyük Amerikan medya kuruluşları satın alımları dalgasının ortasında yaşandı.

Araştırmacı gazetecilik programı "60 Minutes"ın pazar akşamı, mart ayında ABD yetkilileri tarafından ülkelerine değil, El Salvador'daki büyük bir yüksek güvenlikli hapishaneye sınır dışı edilen Venezuelalıların ifadelerine yer veren uzun bir bölüm yayınlaması planlanmıştı. Ancak, planlanan yayından sadece birkaç saat önce CBS, raporun ileriki bir bölümde yayınlanacağını duyurdu.

Amerikan basınının ele geçirdiği bir iç e-postada, raporu hazırlayan gazeteci Sharen Alfonsi, uzun zamandır ilerici medyanın ideolojik uyumluluğunu eleştiren Barry Weiss'ın raporun yayınlanmasını engelleme kararı aldığını söyledi. Alfonsi, konunun "gerçeklere dayalı hassas bir konu" olduğunu belirterek, "Tüm titiz iç incelemelerden sonra, şimdi geri çekmenin editoryal bir karar değil, siyasi bir karar olduğuna inanıyorum" dedi. Daha önce duyurulan bir raporun yayınlanmamasıyla "izleyicilerin (...) kurumsal sansür göreceğini" ifade etti.

CBS ise New York Times'ın haberine göre yaptığı açıklamada, konunun "daha fazla çalışma gerektirdiğini" belirtti. "60 Minutes" programının yapımcısı Tanya Simon, meslektaşlarına başlangıçta Barry Weiss'in talebine karşı çıktığını, ancak "sonunda uymak zorunda kaldığını" doğruladı. Washington Post tarafından yayınlanan ekibiyle yaptığı bir yapım toplantısının tutanağına göre Simon, "Raporu savunduk ve direndik, ancak o değişiklikler istedi" dedi.

Weiss, Ellison ailesinin (ki bu aile Donald Trump'a yakındır) sahibi olduğu Skydance'in, CBS'in ana şirketi Paramount'u satın almasından üç aydan kısa bir süre sonra, ekim ayında CBS News'in baş editörü olarak atandı.