Suudi Arabistan, WTO Genel Direktörü adayını açıkladı

Fotoğraf (Şarku'l Avsat)
Fotoğraf (Şarku'l Avsat)
TT

Suudi Arabistan, WTO Genel Direktörü adayını açıkladı

Fotoğraf (Şarku'l Avsat)
Fotoğraf (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan dün, Dünya Ticaret Örgütü (WTO) Genel Direktörlüğü için eski Ekonomi ve Planlama Bakanı Muhammed bin Mezid et-Tuveyciri’yi aday gösterdiğini duyurdu. Suudi Arabistan’ın WTO’daki misyon notunda, Krallığın çok taraflı ticaret sistemine ve örgütün bu sistemdeki hayati rolüne yönelik derin inancı ve bu sistemin kurallarına dayalı açılımı sağlamlaştıran güçlü bir sistemin varlığının önemi vurgulandı.
Suudi misyonu, Krallığın WTO’nun uluslararası ticaret kurallarını formüle etme ve uygulama, aynı zamanda ekonomi ve uluslararası ticaretin gelişimi ve gözetiminde oynadığı kilit rolün öneminin idrakinde olduğunu vurguladı. Krallık Divanı müsteşarlığındaki Tuveyciri’nin adaylığının da dünyanın ticaret sisteminde büyük değişikliklere tanıklık ettiği, Krallığın G20 Zirvesi başkanlığındaki sorumluluklarını yerine getirdiği bir vakitte geldiği belirtildi. Bununla birlikte söz konusu adaylığın Krallığın ekonomik büyümeyi tetikleme ve devamlı kalkınmanın sağlanmasındaki ticaretin önemli rolünü artırma ve WTO’nun kalkındırılması yolundaki stratejik vizyonunu şekillendirme çabalarına verdiği devamlı desteği yansıttığı vurgulandı.

Varoluşsal kriz
Krallığın Tuveyciri’yi WTO Genel Direktörlüğü’ne aday göstermesi, Suudi Arabistan Başkanlığındaki G20 ülkelerinin bakış açısına göre yeni tip koronavirüsün yansımaları ve ticari çatışmanın görüldüğü mevcut dönemde WTO’nun işlevinin giderek daha da azalmasının ardından varoluşsal kriz yaşadığı bir zamanda geliyor. G20 liderliği aracılığıyla küresel ekonomi eksenlerindeki reformlar üzerinde çalışan Suudi Arabistan, WTO’nun bölünmeleri ve öncelikleri belirlediği tutarlı bir yaklaşım sağlamada kolektif bir liderlik rolüne sahip olmasını umuyor. Nitekim kurallarını küresel ekonomik dinamiklere adapte edecek reformlara ihtiyaç duyan WTO’nun kendi prosedürleri ve normlarını gözden geçirmesi gerekiyor.

Hararetli rekabet
Kovid-19’un neden olduğu küresel ekonomik kriz öncesinde dahi ciddi zorluklarla karşılaşan WTO’nun Genel Direktörlüğü pozisyonuna ilişkin hızlı rekabet, adaylığın dün sona ermesi öncesinde daha da kızıştı. Halihazırda Genel Direktör olan Brezilyalı diplomat Roberto Azevedo’nun yerini ağustos ayı sonunda 8 adaydan hangisinin alacağı merakla bekleniyor.
62 yaşındaki Azevedo mayıs ayı ortalarında, kişisel nedenlerden dolayı ikinci dört yıllık döneminin başlarında görevini bırakacağını duyurmuştu. Bu durum, 164 ülkeyi kapsayan Cenevre merkezli örgütü, her zamanki gibi dokuz yerine üç ay içinde başka bir genel müdür aramaya itti.

8 aday
Söz konusu pozisyon için Suudi Arabistan, Mısır, Kenya, Meksika, Moldova, Nijerya, Güney Kore ve İngiltere’den 8 aday yarışıyor. Yarışı kazanacak yeni genel direktörün donmuş ticaret görüşmelerini canlandırması ve komisyon tarafından düzenlenen en önemli etkinliklerden biri olan 2021 Bakanlar Konferansı'na hazırlanması gerekecek.
WTO’nun bir sonraki genel direktörünü seçme süreci, seçimler yerine adayların kademeli olarak eleneceği oybirliğiyle yönetilecek. Örgütün kuruluş tarihinde daha önce hiç gerçekleşmemiş yeniden oylamalar ise son çare olacak. İki aday arasından seçim yapılamadığı 1999 yılında, adayların her biri üç yıllığına göreve gelmişti.
WTO kurulduğu 1995 yılından bu yana Avrupa'dan üç, Okyanusya, Asya ve Güney Amerika'dan da birer isim tarafından yönetildi. Afrika Kıtası, daha önce herhangi bir Afrikalı tarafından yönetilmemiş olan örgüte bu sefer genel direktör göndermek istiyor.

Suudi iktisatçı Tuveyciri dışındaki diğer adaylar şunlar:
-Güney Kore Ticaret Bakanı Yoo Myung-hee
-Kenya eski Spor Bakanı Emine Muhammed
-WTO’nun eski Genel Müdür Yardımcısı Meksikalı Dr. Jesus Seade Kuri
-Nijerya eski Dışişleri ve Maliye Bakanı Dr. Ngozi Okonjo-Iweala
-Mısırlı eski diplomat Hamid Memduh
-Moldova eski Dışişleri Bakanı Tudor Ulianovschi
-İngiltere eski Uluslararası Ticaret Bakanı Liam Fox

Örgütsel zorluklar
ABD ile Çin arasındaki anlaşmazlıkların arasında kalan WTO’ya başkanlık etmek kolay bir görev olmayacak. Dünya Ticaret Örgütü'nden çekilmekle tehdit eden ABD, WTO’nun Uyuşmazlık Çözümü Birimindeki (DSB) temyiz mahkemesini aralık ayından bu yana dondurdu. Washington, Çin'in gelişmekte olan ekonomiye sahip ülkeler listesinden çıkarılmasını talep ediyor.
Diplomatik bir kaynak, AFP’ye yaptığı açıklamada “Bir sonraki genel müdürü seçme süreci büyük ölçüde siyasileştirilirse, bu durum işleri engelleyebilir” ifadelerinde bulundu. Belirlenen vakitte uzlaşmaya varılamaması durumunda, Dört genel müdürden biri, Eylül ayında kuruluşu geçici olarak devralacak.

8 reform
Suudi Arabistan başkanlığındaki G20 vizyonuna göre Dünya Ticaret Örgütü'nün yeni tip koronavirüs etkilerini azaltmak, örgütün içerisindeki işler hakkında yeni reformlar sunmak ve küresel ekonomi ile uluslararası toplumu teşvik hamleleri için beklenen yeni görevler doğrultusunda 8 farklı reforma ihtiyacı var.
G20 Ticaret ve Yatırım Çalışma Grubu, ticaret anlaşmazlıkların çözümündeki başarılı katkısı konusunda zorluklarla karşı karşıya olan WTO’nun rolünü güçlendiren bir yol haritası çizmek için çalışıyor. Zira WTO üyeleri arasındaki uyuşmazlıklarla ilgili itirazları dinleyen temyiz organı, jüriye yeni hâkimlerin atanması konusundaki anlaşmazlık sebebiyle felç olmuş durumda.
Söz konusu reformlar arasında örgüt üyeleri arasındaki sorunları tespit ederek çözmek, üyeler arasındaki diyalogun iyileştirilmesi, koronavirüs salgının olumsuz etkilerini azaltmak için acil olarak ticaret alanında önlemler almak, ödenek başlığındaki gerginlikleri azaltmak, WTO denetimini güçlendirmek, ticari engelleri uyumlu hale getirmek, WTO ile şeffaf muamele etmek, ticaretin dijitalleşmesi konusunda disipline ulaşmak ve DSB’deki durgunluğa çözüm bulmak gibi başlıklar var.



Veliaht Prens Muhammed bin Selman: Filistin'in çektiği acılar İsrail saldırganlığının sonucu ve bunun feci yansımalarına son vermeliyiz

TT

Veliaht Prens Muhammed bin Selman: Filistin'in çektiği acılar İsrail saldırganlığının sonucu ve bunun feci yansımalarına son vermeliyiz

Veliaht Prens Muhammed bin Selman: Filistin'in çektiği acılar İsrail saldırganlığının sonucu ve bunun feci yansımalarına son vermeliyiz

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Selman, İsrail'in Filistin'e yönelik saldırganlığının ‘feci yansımalarının’ sona erdirilmesi, masum sivillerin korunması ve uluslararası meşru kararlar çerçevesinde Filistin'in barış içinde yaşadığı yeni bir gerçekliğin oluşturulmasında uluslararası toplumun rolü olduğunu vurguladı. Veliaht Prens, Kral Selman bin Abdulaziz adına dün Mina Sarayı'nda Müslüman ülkelerin liderleri ve ileri gelenleri, Kral Selman’ın konukları, devlet yetkilileri, heyet başkanları ve bu yıl Hac farizasını yerine getiren hacılar için düzenlenen yıllık kabul töreni sırasında yaptığı konuşmada, “Filistin'deki kardeşlerimiz bu yılki Kurban Bayramı’nda da İsrail’in saldırganlığı nedeniyle acı çekmeye devam ediyor” dedi.

Muhammed bin Selman, salonda bulunan dinleyicilere hitaben “Kral Selman adına sizlerin ve dünyadaki tüm Müslümanların Kurban Bayramını kutlamaktan memnuniyet duyuyorum. Allah ülkemize, diğer Müslüman ülkelere ve dünyaya güvenlik ve istikrar ihsan etsin, hacıların haccını kabul etsin ve onları sağ salim ailelerine kavuştursun” ifadelerini kullandı.

sdfrgt
Veliaht Prens Muhammed bin Selman dün Mina'da Hac ibadeti çerçevesinde görevlendirilen ekiplerin liderleri ve başkanlarıyla da bir araya geldi (SPA)

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yüce Allah bu ülkeyi Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevi’nin yanında hacılara ve umrecilere hizmet etme ayrıcalığıyla onurlandırdı. Suudi Arabistan da bu onuru önceliklenin en başına koydu.  Tüm imkanlarını hacılara ve umrecilere hizmet etmeye ve onların ibadetlerini kolaylıkla yerine getirmelerini sağlamaya adayan Suudi Arabistan Allah’ın yardımı ve inayetiyle hacılara ve umrecilere hizmetin büyük sorumluluğu ve onurunun bilincinde olmaya devam edecektir.”

Kudüs ve Filistin Müftüsü Şeyh Muhammed Hüseyin yaptığı konuşmada, İslam'ın en önemli amaçlarından ve Haccın faydalarından birinin Müslümanların birliğini korumak, din kardeşliği bağlarını güçlendirmek, farklı mezhep, renk, ırk, dil ve ülkelerden Müslümanlar arasında sevgi, iş birliği ve muhabbeti teşvik etmek olduğunu söyledi.

Aynı zamanda Dünya Müslüman Birliği Genel Sekreteri Şeyh Muhammed Hüseyin yaptığı konuşmada, İslam'ın en önemli amaçlarından ve Haccın faydalarından birinin İslam milletinin birliğini korumak, din kardeşliği bağlarını güçlendirmek ve farklı mezhep, renk, cinsiyet, dil ve milletlerden Müslümanlar arasında sevgi, iş birliği ve muhabbeti teşvik ederek anlaşmazlıkları azaltmak, mesafeleri kapatmak, kalpleri kaynaştırmak, sözü birleştirmek ve din kardeşliğini sağlamak olduğunu söyledi.

Şeyh Hüseyin, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Suudi Arabistan, Müslümanların kalbinde yüksek bir konuma ulaşmış ve gerçek İslam dininin ılımlı boyutu ve sistematik ılımlılığıyla gerçek imajını yansıtan, uzlaşı, hoşgörü ve uyum kültürünü yaymaya ve kardeşlik ve dayanışma ruhuyla dolu umut verici bir ufukla geleceğe bakmaya çalışan bilge ve dengeli bir yaklaşımla Müslümanların saflarını birleştirmeye ve Müslüman ülkelerin ve halkların özlemlerini gerçekleştirmeye çalıştı.”

dfrgt
Veliaht Prens Muhammed bin Selman cumartesi günü Mina'da Hac ibadeti çerçevesinde görevlendirilen ekiplerin liderlerini ve başkanlarını kabul etti (SPA)

Şeyh Hüseyin, Filistin davasını destekleme ve savunmadaki tarihi duruşu ve Gazze Şeridi'ndeki soykırım vahşetini ve işgalci İsrail güçleri tarafından gerçekleştirilen yıkım ve dayatılan açlığı durdurmaya yönelik uluslararası çabalara liderlik etmesinin yanı sıra İslami, insani ve Arap değerleri ve ilkeleri temelinde bağımsız bir Filistin devletinin tanınması için uluslararası desteği harekete geçirmek üzere üstlendiği diğer büyük görevler nedeniyle Suudi Arabistan'a büyük takdir ve teşekkürlerini sunarak hem duygularını hem de her bir Arap ve Müslüman'ın duygularını dile getirdi.

Suriye Vakıflar Bakanı Şeyh Muhammed Ebu el-Hayr Şukri ise Hac işleri ofisleri başkanlarına hitaben yaptığı konuşmada, hacılara sağlanan istisnai ve nitelikli ayrıcalıklar için Kral Selman’a ve Veliaht Prens'e şükranlarını ifade etti. Suriyeli Bakan konuşmasında, “Bu yılki hac sezonu, Suudi Arabistan’ın hacılara kolaylık sağlama konusundaki köklü yaklaşımının bir devamı niteliğinde olmasının yanında İslam dinine ve Müslümanlara hizmet etme konusundaki ebedi misyonunu ve bu ülkenin liderliğinin ve halkının Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevi’nin yanı sıra ziyaretçilerine de hizmet etme konusundaki tarihi onurunu somutlaştırıyor” ifadelerini kullandı.

Hacıların, hizmet sağlayıcılar arasındaki yüksek rekabetin yanı sıra en son elektronik sistemlere ve akıllı telefon uygulamalarına dayalı hizmet sisteminin kendilerine sağladığı büyük kolaylıklara tanık olduklarını, bunun da sağlanan hizmetlerin kalitesine olumlu yansıdığını ve hacıların yolculuklarının eşi benzeri görülmemiş bir şekilde iyileştirilmesine katkıda bulunduğunu belirten Şukri, “Altyapının kapsamlı ve sürdürülebilir şekilde geliştirilmesi, akıllı hizmetlerin verilmesi ve kalabalık yönetiminde en son teknolojilerin kullanılması, Suudi Arabistan 2030 Vizyonu’nun ve zamanından önce elde edilen etkisinin bir kanıtıdır” dedi.

dfrgthy
Suudi Arabistan Veliaht Prensi dün Mina Sarayı’nda Maldiv ve Moritanya cumhurbaşkanlarını kabul etti (SPA)

Hacılara ve umrecilere hizmet vermekle görevli makamların hizmetlerini geliştirmek ve en yüksek standartlara çıkarmak için önceden yaptıkları planlamalardan ve daha önce eşi ve benzeri görülmemiş hazırlıklardan övgüyle bahseden Şeyh Muhammed Ebu el-Hayr, Hac ibadeti için görevlendirilen ekiplerin liderlerinin ve hacılara hizmet veren Suudi Arabistan kurumlarının bu büyük ibadetin maneviyatını bozan her türlü siyasi slogan ve yönelimden uzak bir şekilde organizasyon yapmayı ve hacıların güvenlik ve emniyetini sağlamayı amaçlayan yönetmelik ve talimatları uygulama çabalarını desteklediklerini vurguladı.

Bir diğer gelişmede Veliaht Prens Muhammed bin Selman cumartesi günü Mina Sarayı'ndaki Kraliyet Divanı'nda Moritanya Cumhurbaşkanı Muhammed Veled Gazvani ve Maldivler Cumhurbaşkanı Muhammed Muizzu ile bir araya geldi.