Lübnan, petrol ithal etmek için İran’la müzakerede bulunacaklarına ilişkin iddiaları reddetti

Beyrut'taki göstericilerden (Arşiv-AP)
Beyrut'taki göstericilerden (Arşiv-AP)
TT

Lübnan, petrol ithal etmek için İran’la müzakerede bulunacaklarına ilişkin iddiaları reddetti

Beyrut'taki göstericilerden (Arşiv-AP)
Beyrut'taki göstericilerden (Arşiv-AP)

Lübnan Enerji Bakanı Rimon Gacer, İran’dan yakıt ithal etmeye yönelik herhangi bir projelerinin olmadığını söyledi. Gacer’in bu açıklaması ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun Beyrut’un petrol satın almak için İran’la bir anlaşma imzalaması halinde Lübnan’ın yaptırımlara maruz kalacağına dair uyarıda bulunmasının ardından geldi. Pompeo’nun açıklamaları da Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah’ın, Lübnan hükümetini İran’dan petrol satın almaya ve İran’ın kendi kendine yeten ekonomi modelini taklit etmeye teşvik etmesinin ardından geldi.
Gacer, “İran’dan ne yakıt almayı düşünüyoruz ne onunla müzakerede bulunmayı. Aksine Irak’la müzakere ediyoruz” ifadelerini kullanarak, yakıt tankeri geldiği ve boşaltıldığı için Lübnan’ın elektrik sorununun 48 saat içerisinde düzeltileceğini işaret etti.
LBCI kanalının aktardığına göre, Hizbullah içerisinden bir kaynak Pompeo’nun açıklamaların, “Bu sözler Lübnan’ın ekonomik seçeneklerine karşı bariz, saygıdan yoksun ve kabul edilemez bir müdahaledir. Pompeo’nun sözleri, Hizbullah Genel Sekreteri’nin ABD’nin Lübnan ve halkına ekonomik, mali ve nakdi bir ambargo dayattığına ilişkin açıklamalarını teyit eder nitelikte. Lübnan, ABD uygulamalarının bir tutsağı olmaya devam etmeyecek. Halkının yakıt ve başka şeyler gibi çeşitli ihtiyaçlarını karşılayan seçenekler hakkında kararını vermesi gerekiyor” yanıtını verdi.
ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Orgeneral Kenneth F. McKenzie, Beyrut’a yaptığı ziyaretin ardından Lübnan’ın ABD için önemli bir ortak olduğunu vurgulamış ve Lübnan ordusunu “Lübnan Hükümeti’nin tek silahlı temsilcisi olarak” desteklemeye devam edeceklerinin altını çizmişti.
McKenzie LBCI kanalı ile yaptığı röportaj sırasında İsrail’in Lübnan’daki kışkırtıcı faaliyetlerini iki katına çıkardığına ilişkin soruya “İsrail’in meşru güvenlik çıkarlarının olduğu açık ve komşularından kendisine savrulan herhangi bir tehdidin olmadığı günü sabırsızlıkla bekliyoruz” şeklinde cevap vermişti.



İsrail'in çekilme planları nedeniyle Gazze'deki ateşkes görüşmeleri "başarısız" oldu

 İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)
TT

İsrail'in çekilme planları nedeniyle Gazze'deki ateşkes görüşmeleri "başarısız" oldu

 İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)

Konuyla ilgili bilgi sahibi iki Filistinli kaynağa göre, İsrail'in Gazze Şeridi'nin yaklaşık yüzde 40'ını askeri kontrolü altında tutan bir çekilme haritası sunma ısrarı nedeniyle Gazze'deki ateşkes müzakereleri ‘çıkmaza’ girmiş durumda.

AFP'ye konuşan kaynaklardan biri, “Doha'daki müzakereler, İsrail'in dün sunduğu ve Hamas'ın reddettiği Gazze Şeridi'nin yüzde 40'ından fazlasında askeri güç bulundurmayı içeren, İsrail ordusunun yeniden konuşlandırılması ve yeniden konumlandırılmasını öngören bir çekilme haritasında ısrar etmesi nedeniyle çıkmaza girmiş durumda ve karmaşık zorluklarla karşı karşıya” dedi.

İkinci kaynak ise “İsrail yok etme savaşını sürdürmek için oyalama ve anlaşmayı bozma politikasını sürdürüyor” ifadesini kullandı.

Gazze ateşkes müzakereleri, Hamas'ın İsrail'i engellemekle suçladığı ve ABD ile İsrail'in görüşmelerde bir ilerleme kaydedileceği ve birkaç gün içinde anlaşmaya varılacağı yönündeki iyimser söylemleri arasında Katar'ın başkenti Doha'da yedinci gününe girdi.

Geçtiğimiz pazar gününden bu yana Doha'da devam eden müzakerelerin ortasında Netanyahu perşembe günü yayınladığı bir videoda Hamas'ın silahsızlandırılmasını, askeri kabiliyetlerinin olmamasını ve bölgeyi yönetmemesini şart koşarak bunlar olmadan Gazze Şeridi'nde anlaşma ihtimalini dışladı ve savaşa geri dönme tehdidinde bulundu. Netanyahu, “Bu müzakereler yoluyla elde edilebilirse iyi olur, aksi takdirde kahraman ordumuzun gücüyle başka yollarla elde edeceğiz” dedi.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar perşembe günü Avusturya gazetesi Die Presse'ye verdiği röportajda, müzakerelerin geleceği için bir başka koşul öne sürerek Hamas liderlerinin sürgüne gönderilmesinin ‘savaşı sona erdirecek çözümün bir parçası olabileceğini’ belirtti.

Geçtiğimiz perşembe günü televizyonda yayınlanan bir röportajda Netanyahu birkaç gün içinde bir anlaşmaya varılacağı umudunu dile getirerek şunları söyledi: “50 esir halen Hamas tarafından tutuluyor ve bunlardan sadece 20'sinin hayatta olduğuna inanılıyor. Şu anda yaşayanların yarısının ve ölülerin yarısının çıkarılmasını öngören bir anlaşmamız var, yani 10 yaşayan insanımız ve yaklaşık 12 ölen rehinemiz kalacak, ancak onları da çıkaracağım. Umarım birkaç gün içinde bunu sonuçlandırabiliriz.”

Geçen hafta Netanyahu ile Beyaz Saray'da iki kez görüşen Trump, ateşkesin yakın olduğu söylemini yineleyerek bu haftayı olası bir tarih olarak belirledi. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio perşembe günü yaptığı açıklamada bir anlaşma için ‘büyük umutları’ olduğunu ifade etti.