Sudan Başbakanı reform taleplerine cevaben kabinede değişiklik yaptı

Sudan Başbakanı Abdullah Hamduk (Reuters)
Sudan Başbakanı Abdullah Hamduk (Reuters)
TT

Sudan Başbakanı reform taleplerine cevaben kabinede değişiklik yaptı

Sudan Başbakanı Abdullah Hamduk (Reuters)
Sudan Başbakanı Abdullah Hamduk (Reuters)

Sudan Başbakanı Abdullah Hamduk, geçtiğimiz Eylül ayında kuruluşundan bu yana geçiş hükümetinde ilk kez kabinede revizyona giderek, yedi bakanlıkta değişiklik yaptı.
Hamduk, halkın reform talepleri nedeniyle hükümette revizyonun gerekli olduğuna dikkati çekerek, bazı bakanların istifasını istedi.
Başbakan Hamduk, kabine üyeleriyle yaptığı toplantıda, 30 Haziran’da reform ve devrim gidişatının düzelmesi talebiyle düzenlenen gösterilere cevaben kabinede revizyonun gerekli olduğunu ifade etti.
Hamduk, “Bakanlar, özveri, samimiyet ve dürüstlükleriyle kamu çalışmalarında yeni bir gelenek oluşturdular” diyerek, hepsine teşekkür etti.
Sudan Bakanlar Kurulu’nun açıklamasına göre Dışişleri Bakanı Esma Muhammed Abdullah, Maliye ve İktisadi Planlama Bakanı İbrahim el-Bedevi, Enerji ve Madencilik Bakanı Adil Ali İbrahim, Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı İsa Osman Şerif, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Haşim Tahir Şeyh Taha ve Hayvancılık Bakanı Alemuddin Abdullah Ebşir istifasını sundu.
Ancak, istifa etmeyen Sağlık Bakanı Ekrem Ali et-Tum, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına rağmen Hamduk tarafından görevden azledildi.
Dışişleri Bakanlığı görevine Ömer İsmail Kameruddin, Maliye ve İktisadi Planlama Bakanlığı’na Hiba Ahmed Ali, Enerji ve Madencilik Bakanlığı’na Hayri Abdurrahman, Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı’na Abdulkadir Terkavi, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’na Haşim İbn Avf, Hayvancılık Bakanlığı’na Adil Ferah İdris ve Sağlık Bakanlığı’na Sare Abdulazim Haseneyn getirildi.
Hamduk Facebook hesabından yaptığı açıklamada, “Kabinede sınırlı bir değişiklik yapma kararım, performansı geliştirmek, geçiş döneminin görevlerini yerine getirmek ve hızlı ekonomik ve sosyal değişimlere yanıt vermek için yürütme organının performansının kapsamlı ve doğru bir şekilde değerlendirilmesinden sonra aldığım bir karardır” ifadelerine yer verdi.
Görevden alınan bakanların, devrilen rejimin bıraktığı yolsuzluk ve kötü yönetim mirasını yeniden biçimlendirmek amacıyla önemli roller oynadığına vurgu yapan Hamduk, performansı geliştirmek, devrimin hedeflerine ulaşmak ve şehitlerin kanını ve fedakarlıklarını boşa çıkarmamak için dikkatli değerlendirmelerin devam edeceğine söz verdi.
30 Haziran’da başkent Hartum ve birçok şehirde, Aralık 2018 devriminin hedeflerinin gerçekleştirmesi ve reformların hızlandırması talebiyle düzenlenen geniş çaplı gösterilerde, geçiş hükümeti yapılarının tamamlanması, sivil valilerin atanması, Yasama Konseyi’nin kurulması ve eski rejimin destekçilerine suç ortaklığı yaptığı gerekçesiyle Emniyet Müdürü’nün görevden alınması da talep edilmişti.
Bunun üzerine Başbakan Hamduk, geçtiğimiz hafta Emniyet Müdürü ve Yardımcısını görevden almıştı.
Askeri yöneticilerin yerine sivil valiler atamak için gerekli istişareler ise tüm hızıyla devam ediyor.



Suriye Cumhurbaşkanı, Sezar Yasası kapsamındaki yaptırımların kaldırılması nedeniyle halkını tebrik etti ve yeniden inşa aşamasının başladığını duyurdu

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (AFP)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (AFP)
TT

Suriye Cumhurbaşkanı, Sezar Yasası kapsamındaki yaptırımların kaldırılması nedeniyle halkını tebrik etti ve yeniden inşa aşamasının başladığını duyurdu

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (AFP)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (AFP)

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara dün yaptığı açıklamada, ABD’nin Suriye’ye uyguladığı yaptırımları tamamen kaldırmasını memnuniyetle karşıladığını belirterek, bu adımın yıllar süren savaşın ardından ülkeye yatırımların geri dönmesinin önünü açacağını söyledi.

Şara, sosyal medya platformu X üzerinden yayımladığı ve bu platformdaki ilk paylaşımı olan görüntülü mesajında, “Bugün Allah’ın izniyle, ardından sizlerin 14 yıl süren çabası ve sabrı sayesinde Suriye yaptırımsız ilk gününe uyanıyor” ifadesini kullandı.

ABD Başkanı Donald Trump’a teşekkür eden Şara, “Suriye halkının çağrısına yanıt veren ABD Başkanı Donald Trump’a, Suriye halkının fedakârlıklarını takdir eden ve yaptırımların kaldırılması yönündeki talebine olumlu yaklaşan Kongre üyelerine özel teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.

Şara, konuşmasında, “Suriye devrimi sürecinde fedakârlık yapan ve sabreden herkese, kimyasal silahlara maruz kalanlara, ülkesini terk etmek zorunda kalanlara, denizlerde hayatını kaybedenlere ve bu toprakları kanlarıyla sulayan şehitlere teşekkür ediyorum. Bu büyük zafer, Suriye üzerindeki kısıtlamaların tamamen kaldırılmasıyla taçlandı” ifadelerine yer verdi.

Şara ayrıca, Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’a, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani’ye de teşekkür etti.

Suriye Dışişleri Bakanlığı daha önce yaptığı açıklamada, yaptırımların kaldırılmasını ‘yeniden inşa ve kalkınma sürecine giriş kapısı’ olarak nitelendirmiş, ülke içinde ve dışında yaşayan tüm Suriyelileri ulusal toparlanma çabalarına katkı sunmaya çağırmıştı.

ABD Başkanı Donald Trump, Suudi Arabistan ve Türkiye’den gelen talepler doğrultusunda Suriye’ye yönelik yaptırımların uygulanmasını iki kez askıya almıştı. Ancak Şera, yaptırımların ABD’deki hukuki sonuçlarından çekinen yatırımcıların Suriye’den uzak durmasını önlemek amacıyla, bu yaptırımların tamamen sona erdirilmesi için çaba göstermişti.

ABD Kongresi, çarşamba günü, Beşşar Esed döneminde Sezar Yasası kapsamında uygulamaya konulan yaptırımların nihai olarak kaldırılmasını onayladı.


Rubio: Hamas silahsızlandırılmadıkça Gazze'de barış olmayacak

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Washington'da düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Washington'da düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (Reuters)
TT

Rubio: Hamas silahsızlandırılmadıkça Gazze'de barış olmayacak

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Washington'da düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Washington'da düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (Reuters)

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio dün yaptığı açıklamada, Hamas'ın silahsızlandırılması gerçekleşmeden Gazze Şeridi'nde "barışın" mümkün olmayacağını belirtti.

Gazetecilere yaptığı açıklamada, “Eğer (Hamas) gelecekte İsrail'i tehdit edebilir veya ona saldırabilirse, barış olmayacak ve iki veya üç yıl içinde yeni bir savaş çıkacağına inanan kimseyi Gazze'ye yatırım yapmaya ikna etmek mümkün olmayacak… Bu nedenle, silahsızlanma son derece önemlidir” ifadelerini kullandı.

Rubio, İsrail ile Hamas arasındaki savaş nedeniyle harap olmuş Gazze Şeridi için planlanan uluslararası istikrar gücüne ülkelerin asker göndereceğine olan güvenini dile getirdi. "Bu konuda tüm taraflarca kabul edilebilir ve istikrar gücüne katılmaya hazır birçok ülke olduğuna çok eminim" dedi.

Öte yandan Washington'un Lübnan ve İsrail yetkilileri arasındaki görüşmelerin güçlü bir Lübnan hükümetinin kurulmasına ve Hizbullah'ın silahsızlandırılmasına yol açacağı umudunu dile getirdi.

Rubio, "Lübnan ve İsrail yetkilileri arasındaki görüşmelerin, çatışmanın tırmanmasını önleyecek bir çerçeve ve ileriye dönük bir yol haritası oluşturmasını umuyoruz" şeklinde konuştu.


UNIFIL: Güney Lübnan'da Hizbullah'ın yeniden silahlandığına dair herhangi bir belirti yok

Sınır kasabası Mays el-Cebel'de bulunan UNIFIL'deki Nepal taburundan askerler (EPA)
Sınır kasabası Mays el-Cebel'de bulunan UNIFIL'deki Nepal taburundan askerler (EPA)
TT

UNIFIL: Güney Lübnan'da Hizbullah'ın yeniden silahlandığına dair herhangi bir belirti yok

Sınır kasabası Mays el-Cebel'de bulunan UNIFIL'deki Nepal taburundan askerler (EPA)
Sınır kasabası Mays el-Cebel'de bulunan UNIFIL'deki Nepal taburundan askerler (EPA)

Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü (UNIFIL), İsrail ile Kasım 2024'te yürürlüğe giren ateşkesin ardından Hizbullah'ın yeniden silahlandığına dair hiçbir kanıt bulamadığını açıkladı.

Şarku'l Avsat'ın DPA'dan aktardığına göre UNIFIL sözcüsü Candice Ardell dün yaptığı açıklamada, "Geçen yıl ateşkes anlaşmasının yürürlüğe girmesinden bu yana, Güney Lübnan'da ülkeye yeni silahların girdiğine, devlet dışı aktörler tarafından yeni askeri altyapı inşa edildiğine veya devlet dışı aktörler tarafından askeri hareketlilik olduğuna dair herhangi bir kanıt görmedik" ifadelerini kullandı.

Durumu izlemek için barış güçlerinin her gün sahada olduğunu söyleyen Ardell, UNIFIL personelinin, açık çatışmaların başlamasından önce ve sonra, Güney Lübnan'daki operasyon bölgesinde Hizbullah da dahil olmak üzere devlet dışı aktörlerin faaliyetlerini gözlemlediğini ve raporladığını ifade etti.

Durumun güneyde hâlâ kırılgan olduğunu, ancak barış gücü mensuplarının, bölgenin geçen yıl yaşadığı çatışmanın ardından yeniden tesis edilen istikrarı pekiştirmek için çabalarını sürdürdüğünü belirtti.