Irak, koronavirüse karşı mücadelesini 20 yeni hastane ile güçlendirdi

Ninova’daki El-Hamdaniya Hastanesi'ndeki yoğun bakım merkezi açıldı. (Twitter-Irak Sağlık Bakanlığı)
Ninova’daki El-Hamdaniya Hastanesi'ndeki yoğun bakım merkezi açıldı. (Twitter-Irak Sağlık Bakanlığı)
TT

Irak, koronavirüse karşı mücadelesini 20 yeni hastane ile güçlendirdi

Ninova’daki El-Hamdaniya Hastanesi'ndeki yoğun bakım merkezi açıldı. (Twitter-Irak Sağlık Bakanlığı)
Ninova’daki El-Hamdaniya Hastanesi'ndeki yoğun bakım merkezi açıldı. (Twitter-Irak Sağlık Bakanlığı)

Irak hükümeti, 20 yeni hastane ile koronavirüse karşı mücadelesini  güçlendirirken dün yaptığı açıklamada 2 bin 170 yeni vaka kaydedildiğini, bin 623 vakanın iyileştiğini ve 103 kişinin ise yaşamını yitirdiğini duyurdu.
Irak Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Casim el-Fellahi dün Irak Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, bakanlığın koronavirüs hastaları için yatak kapasitesini arttırmayı planladığını belirterek Sadr şehrinde, Irak Başbakanı Mustafa el-Kazimi'nin Barış Tugayları tarafından inşa edilen El-Ataa Hastanesi’ni yakın zamanda açtığına dikkat çekti.
Gelecek dönemde hizmete girecek 20 yeni hastane olduğunu belirten Fellahi, yatak kapasitesini de artıracağını ifade etti.
Fellahi, özel tıbbi kliniklerin iki haftalık bir süre için kapatılması kararıyla ilgili yaptığı açıklamada bazı kliniklerin koronavirüs hastalarını almaya başladığını ve bunun da talimatları ihlal ettiğini vurguladı. "Yüksek Komite'nin talimatlarına bağlılığın olmadığının ve aynı zamanda halk sağlığı prosedürlerine uyulmadığının gözlemlendiğini" söyledi.
Açıklamasının devamında özel kliniklerin koronavirüs bulaşmış veya şüphesi olan kişiler için uygun olmadığını, kapatma kararının amacının doktorların ve diğer hastaların güvenliği için alındığını beliren Fellahi salgını engellemek için vatandaşları sağlık kuralları, kişisel hijyen ve sosyal mesafe talimatlarına uymaya çağırdı.
Bakanlık dün yaptığı açıklamada, “dün Irak'taki tüm uzmanlaşmış laboratuarlarda 11 bin 809 testin incelendiğini ve böylece Irak'ta salgının görülmesinden bu yana yapılan  toplam test sayısının 649 bin 36’ya yükseldiğini duyurdu.
Bakanlık tarafından yapılan açıklamada şu bilgiler verildi:
“Sağlık ve Çevre Bakanlığı laboratuarları bugün Irak'ta 2 bin 170 vaka kaydetti. İllere göre vaka sayıları şu şekilde sıralandı: Bağdat-Rusafa 292, Bağdat-el-Karkh 308, Tıp Şehri 38, Necef 88, Süleymaniye 208, Erbil 57, Duhok 29, Kerbela 141, Kerkük 113, Diyala 86, Vasit 137, Basra 131, Maysan 90, Babil 93, Divaniye 145, Zi Kar 49, el-Enbar 22, el-Musanna 100, Ninova 22, Salahaddin 21.
Bakanlık dün iyileşen kişi sayısının bin 623 olduğunu belirtti. İllere göre iyileşen vaka sayısını da şöyle sıraladı:
Bağdat-Rusafa 264, Bağdat- el-Karkh 146, Tıp Şehri 3, Necef 102, Süleymaniye 34, Erbil 101, Duhok 5, Kerbela 76, Kerkük 51, Diyala 74, Vasit 131, Basra 100, Maysan 147, Babil 99, Divaniye 95, Zi Kar 150, Anbar 7, Ninova 15, Salahaddin 23.
Koronavirüsten ölen 103 kişinin illere göre dağılımı ise şu şekilde oldu:
Bağdat-Rusafa 21, Bağdat-el-Karkh 6, Tıp Şehri 2, Necef 6, Suleymaniye 7, Erbil 4, Kerbela 3, Kerkük 4, Vasit 4, Basra 12, Maysan 4, Babil 3, Divaniye 7, Zi Kar 17, Ninova 1, Musanna 1, Selahaddin 1.
Sağlık Bakanlığı dün yaptığı açıklamada şu ana kadar kayda geçen toplam koronavirüs bilançosuna ilişkin de bilgi verdi. Toplam vaka sayısının 69 bin 612, iyileşenlerin 39 bin 502, yatan hasta sayısının 27 bin 228, yoğun bakımda olanların 415 ve ölenlerin sayısının da 2 bin 882 olduğunu açıkladı.



Suriye Cumhurbaşkanı, Sezar Yasası kapsamındaki yaptırımların kaldırılması nedeniyle halkını tebrik etti ve yeniden inşa aşamasının başladığını duyurdu

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (AFP)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (AFP)
TT

Suriye Cumhurbaşkanı, Sezar Yasası kapsamındaki yaptırımların kaldırılması nedeniyle halkını tebrik etti ve yeniden inşa aşamasının başladığını duyurdu

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (AFP)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (AFP)

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara dün yaptığı açıklamada, ABD’nin Suriye’ye uyguladığı yaptırımları tamamen kaldırmasını memnuniyetle karşıladığını belirterek, bu adımın yıllar süren savaşın ardından ülkeye yatırımların geri dönmesinin önünü açacağını söyledi.

Şara, sosyal medya platformu X üzerinden yayımladığı ve bu platformdaki ilk paylaşımı olan görüntülü mesajında, “Bugün Allah’ın izniyle, ardından sizlerin 14 yıl süren çabası ve sabrı sayesinde Suriye yaptırımsız ilk gününe uyanıyor” ifadesini kullandı.

ABD Başkanı Donald Trump’a teşekkür eden Şara, “Suriye halkının çağrısına yanıt veren ABD Başkanı Donald Trump’a, Suriye halkının fedakârlıklarını takdir eden ve yaptırımların kaldırılması yönündeki talebine olumlu yaklaşan Kongre üyelerine özel teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.

Şara, konuşmasında, “Suriye devrimi sürecinde fedakârlık yapan ve sabreden herkese, kimyasal silahlara maruz kalanlara, ülkesini terk etmek zorunda kalanlara, denizlerde hayatını kaybedenlere ve bu toprakları kanlarıyla sulayan şehitlere teşekkür ediyorum. Bu büyük zafer, Suriye üzerindeki kısıtlamaların tamamen kaldırılmasıyla taçlandı” ifadelerine yer verdi.

Şara ayrıca, Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’a, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani’ye de teşekkür etti.

Suriye Dışişleri Bakanlığı daha önce yaptığı açıklamada, yaptırımların kaldırılmasını ‘yeniden inşa ve kalkınma sürecine giriş kapısı’ olarak nitelendirmiş, ülke içinde ve dışında yaşayan tüm Suriyelileri ulusal toparlanma çabalarına katkı sunmaya çağırmıştı.

ABD Başkanı Donald Trump, Suudi Arabistan ve Türkiye’den gelen talepler doğrultusunda Suriye’ye yönelik yaptırımların uygulanmasını iki kez askıya almıştı. Ancak Şera, yaptırımların ABD’deki hukuki sonuçlarından çekinen yatırımcıların Suriye’den uzak durmasını önlemek amacıyla, bu yaptırımların tamamen sona erdirilmesi için çaba göstermişti.

ABD Kongresi, çarşamba günü, Beşşar Esed döneminde Sezar Yasası kapsamında uygulamaya konulan yaptırımların nihai olarak kaldırılmasını onayladı.


Rubio: Hamas silahsızlandırılmadıkça Gazze'de barış olmayacak

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Washington'da düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Washington'da düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (Reuters)
TT

Rubio: Hamas silahsızlandırılmadıkça Gazze'de barış olmayacak

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Washington'da düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Washington'da düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (Reuters)

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio dün yaptığı açıklamada, Hamas'ın silahsızlandırılması gerçekleşmeden Gazze Şeridi'nde "barışın" mümkün olmayacağını belirtti.

Gazetecilere yaptığı açıklamada, “Eğer (Hamas) gelecekte İsrail'i tehdit edebilir veya ona saldırabilirse, barış olmayacak ve iki veya üç yıl içinde yeni bir savaş çıkacağına inanan kimseyi Gazze'ye yatırım yapmaya ikna etmek mümkün olmayacak… Bu nedenle, silahsızlanma son derece önemlidir” ifadelerini kullandı.

Rubio, İsrail ile Hamas arasındaki savaş nedeniyle harap olmuş Gazze Şeridi için planlanan uluslararası istikrar gücüne ülkelerin asker göndereceğine olan güvenini dile getirdi. "Bu konuda tüm taraflarca kabul edilebilir ve istikrar gücüne katılmaya hazır birçok ülke olduğuna çok eminim" dedi.

Öte yandan Washington'un Lübnan ve İsrail yetkilileri arasındaki görüşmelerin güçlü bir Lübnan hükümetinin kurulmasına ve Hizbullah'ın silahsızlandırılmasına yol açacağı umudunu dile getirdi.

Rubio, "Lübnan ve İsrail yetkilileri arasındaki görüşmelerin, çatışmanın tırmanmasını önleyecek bir çerçeve ve ileriye dönük bir yol haritası oluşturmasını umuyoruz" şeklinde konuştu.


UNIFIL: Güney Lübnan'da Hizbullah'ın yeniden silahlandığına dair herhangi bir belirti yok

Sınır kasabası Mays el-Cebel'de bulunan UNIFIL'deki Nepal taburundan askerler (EPA)
Sınır kasabası Mays el-Cebel'de bulunan UNIFIL'deki Nepal taburundan askerler (EPA)
TT

UNIFIL: Güney Lübnan'da Hizbullah'ın yeniden silahlandığına dair herhangi bir belirti yok

Sınır kasabası Mays el-Cebel'de bulunan UNIFIL'deki Nepal taburundan askerler (EPA)
Sınır kasabası Mays el-Cebel'de bulunan UNIFIL'deki Nepal taburundan askerler (EPA)

Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü (UNIFIL), İsrail ile Kasım 2024'te yürürlüğe giren ateşkesin ardından Hizbullah'ın yeniden silahlandığına dair hiçbir kanıt bulamadığını açıkladı.

Şarku'l Avsat'ın DPA'dan aktardığına göre UNIFIL sözcüsü Candice Ardell dün yaptığı açıklamada, "Geçen yıl ateşkes anlaşmasının yürürlüğe girmesinden bu yana, Güney Lübnan'da ülkeye yeni silahların girdiğine, devlet dışı aktörler tarafından yeni askeri altyapı inşa edildiğine veya devlet dışı aktörler tarafından askeri hareketlilik olduğuna dair herhangi bir kanıt görmedik" ifadelerini kullandı.

Durumu izlemek için barış güçlerinin her gün sahada olduğunu söyleyen Ardell, UNIFIL personelinin, açık çatışmaların başlamasından önce ve sonra, Güney Lübnan'daki operasyon bölgesinde Hizbullah da dahil olmak üzere devlet dışı aktörlerin faaliyetlerini gözlemlediğini ve raporladığını ifade etti.

Durumun güneyde hâlâ kırılgan olduğunu, ancak barış gücü mensuplarının, bölgenin geçen yıl yaşadığı çatışmanın ardından yeniden tesis edilen istikrarı pekiştirmek için çabalarını sürdürdüğünü belirtti.