Cezayir, Libya'daki girişiminin kasıtlı olarak engellendiğinden belirtiyor

Cezayir yetkililer, Libya krizine çözüm olarak yerel kabileleri işin içine katma politikasına teşvik ediyor (AFP)
Cezayir yetkililer, Libya krizine çözüm olarak yerel kabileleri işin içine katma politikasına teşvik ediyor (AFP)
TT

Cezayir, Libya'daki girişiminin kasıtlı olarak engellendiğinden belirtiyor

Cezayir yetkililer, Libya krizine çözüm olarak yerel kabileleri işin içine katma politikasına teşvik ediyor (AFP)
Cezayir yetkililer, Libya krizine çözüm olarak yerel kabileleri işin içine katma politikasına teşvik ediyor (AFP)

Atıf Kadadre
Berlin Konferansı çıktılarını baltaladığını ifade ettiği bazı tarafların ‘Libya'ya silah ve paralı asker göndermesini’ eleştiren Cezayir, komşusu Libya’daki çatışmanın tarafları arasında yürüttüğü arabuluculuğu engelleyici yönde baskı hissettiğini açıkladı.
Cezayir diplomasisi, kendi topraklarında Libyalı taraflar arasında düzenlediği doğrudan diyalog çabalarına ‘engellendiğini belirtiyor. Bu nedenle Dışişleri Bakanlığı, tarafların Cezayir’in bu meseledeki arabuluculuğu ve rolünden memnun olduklarını beyan etmelerine rağmen son anlarda ‘geri adım atmalarına’ öfkelendiğini artık gizlemiyor.
Şarku’l Avsat’ın Indepndent Arabia’dan aktardığı habere göre, Cezayir Dışişleri Bakanı Sabri Bukadum, geçen hafta, Libya dosyasında uluslararası düzeyde attığı adımları sıklaştırdı. Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun ve Fransız mevkidaşı Emmanuel Macron arasında beş hafta içerisinde gerçekleştirilen üç telefon görüşmesinin bir kısmı ise Libya dosyasına ayrıldı.
Bukadum ‘Libya'ya silah temini ve paralı asker gönderilmesinden şikayet ederken, Tebbun ise Macron ile “bölgedeki ana aktörler olarak iki ülke arasındaki koordinasyon ve istişareyi, aynı zamanda Libya ve Sahel'de hüküm süren krizlere yönelik siyasi çözümler geliştirmeyi amaçlayan bir dizi girişimin başlatılması” üzerine konuştu. Cezayir’deki çevreler, siyasi çözüm ne zaman çok yakın gözükse Libyalılar arasında bir başka mesafe ve tırmanışın patlak verdiğini söylüyor.

Bukadum tarafından uyarılar
“Vekalet savaşının Libya’yı Somali’ye dönüştüreceğinden” korktuğunu söyleyen Bukadum, iki tarafa da eşit mesafede duran Cezayir’in Libya'daki her türlü dış müdahaleyi reddettiğini yineledi. Aynı zamanda, “Silah ve paralı asker tedariğ bir kenara bırakılıp siyasi çözüm önerisinde bulunulsaydı, Libya krizine çözüm sağlanacaktı” ifadelerinde bulundu.
Nitekim Cezayir, Libyalı kabilelerin de dahil olacağı anlaşmalı bir anayasa çağrısında bulunuyor.

Cezayir ve Mısır’ın girişimi
Siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler profesörü Nureddin Şarşali, Independent Arabia’ya verdiği demeçte, şu ifadeleri kullandı:
“Cezayir, bir arabuluculuk girişimi ile bir diğeri arasında birçok gelişmenin yaşanması konusundaki endişe ve öfkesini artık gizlemiyor. Barış tasarısı yönündeki eğilimine rağmen Mısır’ın girişimini birkaç gün önce soğukkanlılıkla ele alan Cezayir, Türk tarafının herhangi bir tarafa danışmadan saha projelerinde ilerlemesinden rahatsız oluyor. Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) ile Türkiye arasında bilhassa denizcilik alanındaki anlaşmaların hız kazanması, Libya kabilelerinin ve denklemdeki ikinci tarafın öfkesini uyandırıyor. Cezayir ise diyalog için bir tarih ayarlamaya çalışırken bu öfke ile karşı karşıya kalıyor. Nitekim bir tarafın egemenlik konularında tek başına hareket ettiği anlaşılıyor.”  

Somalileştirilmiş bir Libya
Libya krizine çözüm olarak en son Tunus ve Fransa da dahil olmak üzere birçok ülkenin karşı çıktığını ifade ettiği yerel kabileleri işin içine katma politikası, bir süredir Cezayirli yetkililerin gündeminde. Cezayir'in Libya kabileleri ve çöl grupları üzerine bahsi, uluslararası bir askeri çatışma durumunda çöl alanlarının terörist grupların kalelerine dönüşmesine karşılık bu kabile ve grupları bir set haline getirmeyi amaçlıyor.
Cezayir, Libya dosyasındaki rolünü tekrar kazandığından beri, doğu komşusunda beklenen gelişmeleri nitelemek hususunda ‘kırmızı çizgiler’ çizdi. Cezayirli yetkililer, Libya’daki durumun ‘Suriye modeline’ kayabileceği konusunda uyarıda bulunmuş, Libya’nın başka bir Somali’ye dönüştürülmesini kırmızı çizgi olarak nitelemişti. Bugün ise Dışişleri Bakanı Bukadum, “Cezayir diplomasisi, Libya taraflarını erken bir tarihte bir araya getiren siyasi bir çözüm bulmak için perde arkasında sessizce çalışmaya devam ediyor” ifadelerinde bulundu.

Sahne arkası
‘Sahne arkasından’ bahseden Cezayir, diplomatik çabalarını hızlandırarak başta Fransa olmak üzere yeni aktörlerle istişarelere kapı açtı. Bukadum ise İtalya Dışişleri Bakanı Luigi Di Maio’nin davetine icabet ederek bu bağlamda 9 Temmuz Perşembe günü İtalya ziyaretinde bulundu. Öncesinde de Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) Libya hakkındaki video konferans toplantısına katıldı.
Cezayir, BMGK üyelerini “Libya'nın birliği, egemenliği ve toprak bütünlüğünü garanti edecek bir çözüm bulma çabaların yoğunlaştırılması yönünde, ilgili tüm bölgesel ve uluslararası taraflara” baskı yapmaya çağırdı. Bununla birlikte, Cezayir'in “Libyalı tüm taraflar tarafından kabul edilmesine, uluslararası meşruiyete ve Berlin konferansının çıktılarına binaen Libya'daki kardeşlerini halkın iradesine tam saygı ile krize siyasi bir çözüm bulma yolunda diyaloğa çağırmasına rağmen” girişimlerinin geciktirildiğini bildirdi.



Suriye, ABD'nin güneyde askeri varlık göstermesi yönündeki iddiaları reddediyor

Şam'ın güneydoğusundaki el-Mezza askeri hava üssü (Arşiv- Reuters)
Şam'ın güneydoğusundaki el-Mezza askeri hava üssü (Arşiv- Reuters)
TT

Suriye, ABD'nin güneyde askeri varlık göstermesi yönündeki iddiaları reddediyor

Şam'ın güneydoğusundaki el-Mezza askeri hava üssü (Arşiv- Reuters)
Şam'ın güneydoğusundaki el-Mezza askeri hava üssü (Arşiv- Reuters)

Suriye Dışişleri Bakanlığı, ABD'nin güney Suriye'deki bir hava üssünde askeri varlığına dair haberleri yalanladı. 

Reuters dün, bilgili kaynaklara dayanarak, ABD'nin Suriye ve İsrail arasında Washington tarafından arabuluculuk edilen bir güvenlik anlaşmasının uygulanmasına yardımcı olmak amacıyla Şam yakınlarındaki bir hava üssünde askeri varlık kurmaya hazırlandığını bildirdi. Haberde, üssün, İsrail ve Suriye arasında olası bir anlaşma kapsamında silahsızlandırılmış bölge oluşturması beklenen güney Suriye bölgelerinin yakınında yer alacağı belirtildi.

Suriye Dışişleri Bakanlığı'ndan bir kaynak, Reuters haberinin doğru olmadığını söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Suriye Arap Haber Ajansı'ndan (SANA) aktardığına göre kaynak, "Mevcut aşamada, Amerikan tutumunda merkezi Suriye hükümetiyle doğrudan etkileşime geçme, ülkeyi birleştirme çabalarını destekleme ve herhangi bir bölünme çağrısını reddetme yönünde bir değişim yaşanıyor" ifadelerini kullandı.

ABD Başkanı Donald Trump'ın pazartesi günü Beyaz Saray'da Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile görüşmesi bekleniyor. Bu, bir Suriye devlet başkanının gerçekleştireceği ilk ziyaret olacak.


Avn: İsrail'in Güney Lübnan'a yönelik saldırıları tam anlamıyla bir suç

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (Reuters)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (Reuters)
TT

Avn: İsrail'in Güney Lübnan'a yönelik saldırıları tam anlamıyla bir suç

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (Reuters)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (Reuters)

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, İsrail'in dün Güney Lübnan'a düzenlediği saldırıların "tam bir suç" teşkil ettiğini söyledi.

Avn, yaptığı açıklamada, İsrail saldırılarının aynı zamanda "iğrenç bir siyasi suç" teşkil ettiğini belirterek, İsrail'in "bir yıl önce imzalanan ateşkes anlaşmasından bu yana, iki ülke arasında müzakere edilmiş herhangi bir çözümü reddettiğini göstermek için elinden gelen her şeyi yaptığını" belirtti.

srail, Hizbullah grubuna ait askeri altyapıyı hedef aldığını iddia ederek, sakinlere dört bölgeyi boşaltmaları yönünde uyarıda bulunduktan sonra Güney Lübnan'a hava saldırıları düzenledi.

Lübnan Sağlık Bakanlığı yaptığı açıklamada, İsrail'in Güney Lübnan'ın Sur ilçesine bağlı Tura kasabasını hedef alan hava saldırılarında bir kişinin öldüğünü, sekiz kişinin de yaralandığını duyurdu.

Bu İsrail saldırıları, bir yıldan uzun süren karşılıklı bombardımanın ardından geçen kasım ayında ABD'nin arabuluculuğunda varılan ateşkes anlaşmasına rağmen gerçekleşti. Ancak İsrail, anlaşmaya rağmen Güney Lübnan'daki mevzileri kontrol etmeye ve ülkenin doğu ve güneyinde saldırılar düzenlemeye devam ediyor.

Lübnan Cumhurbaşkanı, "Lübnan, İsrail ile çözülmemiş sorunları çözmek için barışçıl bir müzakere yaklaşımına açık olduğunu her dile getirdiğinde, İsrail Lübnan egemenliğine yönelik saldırganlığını artırıyor. BM Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı Kararını hiçe sayıyor ve düşmanlıkların durdurulması anlaşmasını ihlal etmekte ısrar ediyor" dedi.

Avn, “mesajınız alındı" diye ekledi.


Sudan: Hızlı Destek Kuvvetleri 'Dörtlü' ateşkesi kabul etti

Sudan'ın doğusundaki el-Kadirif kentinde dün kadınların düzenlediği gösteride, ülkenin batısındaki el-Faşir'in kurtarılması çağrısı yapıldı (AFP)
Sudan'ın doğusundaki el-Kadirif kentinde dün kadınların düzenlediği gösteride, ülkenin batısındaki el-Faşir'in kurtarılması çağrısı yapıldı (AFP)
TT

Sudan: Hızlı Destek Kuvvetleri 'Dörtlü' ateşkesi kabul etti

Sudan'ın doğusundaki el-Kadirif kentinde dün kadınların düzenlediği gösteride, ülkenin batısındaki el-Faşir'in kurtarılması çağrısı yapıldı (AFP)
Sudan'ın doğusundaki el-Kadirif kentinde dün kadınların düzenlediği gösteride, ülkenin batısındaki el-Faşir'in kurtarılması çağrısı yapıldı (AFP)

Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK), Suudi Arabistan, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Amerika Birleşik Devletleri'nden oluşan Dörtlü tarafından Sudan'da önerilen insani ateşkesi kabul ettiğini dün duyurdu.

HDK sözcüsü yaptığı açıklamada, "Sudan halkının beklentileri doğrultusunda, Hızlı Destek Kuvvetleri, Dörtlü tarafından önerilen insani ateşkesi kabul ettiğini teyit eder" ifadelerini kullandı.

Sözcü, HDK'nin "düşmanlıkların sona erdirilmesine yönelik düzenlemeler hakkında derhal görüşmelere başlamayı" dört gözle beklediğini de ifade etti.

HDK duyurusundan sadece birkaç saat önce konuşan Genelkurmay Başkanı Abdülfettah el-Burhan ise ordunun "Sudan'a yönelik saldırıyı yakında durduracağını... ve halkın galip geleceğini" söyledi. Nisan 2023'ten beri orduyla savaşan HDK’ye atıfta bulunan Burhan, "Bu düşmanı yenmeye ve devleti sonuna kadar güvence altına almaya kararlıyız" dedi.

El-Burhan, mobil komuta ile yaptığı görüşmede, "Ordunun yenilmeyeceğinden veya parçalanmayacağından kesinlikle eminiz. El Faşir'de ve isyancıların saldırdığı her bölgede öldürülen ve kötü muameleye maruz kalan herkesin intikamını alacağız" ifadesini kullandı.