Konutta satış patlaması: Ülke uyruklarına göre en çok konut satışı İran vatandaşlarına yapıldı

Konutta satış patlaması: Ülke uyruklarına göre en çok konut satışı İran vatandaşlarına yapıldı
TT

Konutta satış patlaması: Ülke uyruklarına göre en çok konut satışı İran vatandaşlarına yapıldı

Konutta satış patlaması: Ülke uyruklarına göre en çok konut satışı İran vatandaşlarına yapıldı

Konut satışları Haziran ayında aylık yüzde 273, yıllık yüzde 209,7 arttı.
Avantajlı konut kredisinin devreye alınmasıyla Haziran ayında konutta satış patlaması yaşandı. Türkiye genelinde konut satışları 2020 yılı Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 209,7 artarak 190 bin 12 oldu. Geçen ay 50 bin 936 adet olan satış adedi bu ay yüzde 273 artış gösterdi. Konut satışlarında, İstanbul 28 bin 799 konut satışı ve yüzde 15,2 ile en yüksek paya sahip oldu. Satış sayılarına göre İstanbul'u, 21 bin 915 konut satışı ve yüzde 11,5 pay ile Ankara, 11 bin 690 konut satışı ve yüzde 6,2 pay ile İzmir izledi. Konut satış sayısının en düşük olduğu iller sırasıyla 29 konut ile Ardahan, 40 konut ile Hakkari ve 68 konut ile Bayburt oldu.

İpotekli konut satışları 2020 Haziran ayında 101 bin 504 olarak gerçekleşti
Türkiye genelinde 2020 Haziran ayında ipotekli konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 1286,9 artış göstererek 101 bin 504 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 53,4 olarak gerçekleşti. İpotekli satışlarda İstanbul 14 bin 767 konut satışı ve yüzde 14,5 pay ile ilk sırayı aldı. İpotekli konut satışının en az olduğu il 4 konut ile Hakkari oldu.

Diğer satış türleri sonucunda 88 bin 508 konut el değiştirdi
Diğer konut satışları 2020 Haziran ayında Türkiye genelinde bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 63,8 artarak 88 bin 508 oldu. Diğer konut satışlarında İstanbul 14 bin 32 konut satışı ve yüzde 15,9 pay ile ilk sıraya yerleşti. İstanbul'daki toplam konut satışları içinde diğer satışların payı yüzde 48,7 oldu. Ankara 8 bin 114 diğer konut satışı ile ikinci sırada yer aldı. Ankara'yı 5 bin 4 konut satışı ile İzmir izledi. Diğer konut satışının en az olduğu il 14 konut ile Ardahan oldu.

Konut satışlarında 58 bin 632 konut ilk defa satıldı
Türkiye genelinde ilk defa satılan konut sayısı 2020 Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 152,0 artarak 58 bin 632 oldu. Toplam konut satışları içinde ilk satışın payı yüzde 30,9 oldu. İlk satışlarda İstanbul 8 bin 253 konut satışı ve yüzde 14,1 ile en yüksek paya sahip olurken, İstanbul'u 5 bin 96 konut satışı ile Ankara ve 3 bin 530 konut satışı ile İzmir izledi.

İkinci el konut satışlarında 131 bin 380 konut el değiştirdi
Türkiye genelinde ikinci el konut satışları 2020 Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 244,9 artış göstererek 131 bin 380 oldu. İkinci el konut satışlarında da İstanbul 20 bin 546 konut satışı ve yüzde 15,6 pay ile ilk sıraya yerleşti. İstanbul'daki toplam konut satışları içinde ikinci el satışların payı yüzde 71,3 oldu. Ankara 16 bin 819 konut satışı ile ikinci sırada yer aldı. Ankara'yı 8 bin 160 konut satışı ile İzmir izledi.

Konut satışları Ocak-Haziran döneminde yüzde 23,5 arttı
Ocak-Haziran döneminde 624 bin 769 konut satışı gerçekleşerek, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 23,5 artış gösterdi. Ocak-Haziran döneminde ipotekli konut satışı yüzde 221,4 artarak 266 bin 374, diğer satış türlerinde ise yüzde 15,3 azalarak 358 bin 395 oldu. Bu dönemde ilk defa satılan konutlar yüzde 4,1 azalarak 197 bin 722 oldu. İkinci el konut satışları da yüzde 42,5 artarak 426 bin 997 olarak gerçekleşti.

Yabancılara Haziran ayında bin 664 konut satışı gerçekleşti
Yabancılara yapılan konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 38,1 azalarak bin 664 oldu. Yabancılara yapılan konut satışlarında, Haziran 2020'de ilk sırayı 730 konut satışı ile İstanbul aldı. İstanbul ilini sırasıyla 277 konut satışı ile Antalya, 180 konut satışı ile Ankara, 65 konut satışı ile İzmir ve 57 konut satışı ile Mersin izledi.

Ülke uyruklarına göre en çok konut satışı İran vatandaşlarına yapıldı
Haziran ayında İran vatandaşları Türkiye'den 398 konut satın aldı. İran'ı sırasıyla, 257 konut ile Irak, 78 konut ile Çin, 70 konut ile Azerbaycan ve 63 konut ile Rusya Federasyonu izledi.



Bitcoin dalgalanmalara rağmen 110 bin doları aştı

Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
TT

Bitcoin dalgalanmalara rağmen 110 bin doları aştı

Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)

Kripto para piyasası haftaya kayda değer bir yükselişle başladı. Bitcoinin fiyatı yüzde 2,1 oranında artarak 110 bin dolar seviyesini yeniden gördü. Bu seviye, yatırımcılar açısından psikolojik ve teknik açıdan önemli bir eşik olarak görülüyor. Söz konusu yükseliş, tahvil piyasalarında yaşanan artan dalgalanmalar ve hem ABD hem de Japonya’da kamu borçlarının sürdürülebilirliğine dair artan endişeler eşliğinde gerçekleşti.

ABD’de bütçe açığının artması ve devlet tahvili ihraçlarının hız kazanması, tahvil piyasası üzerinde ciddi bir baskı oluşturdu. Diğer yandan uzun vadeli borçlanma araçlarının getirileri yükselmeye devam ediyor. Bu durum yatırımcıların enflasyon kaygılarını ve yabancı talepteki düşüşü yansıtıyor. Japonya’da ise tahvil getirileri, tarihsel olarak düşük seyreden bantlarını aşmaya başladı. Bu gelişme, onlarca yıldır sürdürülen genişleyici para politikasının sona erdirilebileceğine dair spekülasyonları beraberinde getirdi.

Kripto para analizi alanında önde gelen isimlerden Michael van de Poppe’nin sosyal medya üzerinden yaptığı bir paylaşıma göre, Bitcoinin 110 bin dolar seviyesine geri dönmesi, güçlü bir yükseliş ivmesine işaret ediyor. Aynı zamanda alternatif kripto paralar da bu olumlu eğilime katılıyor.

Söz konusu hareket, birçok piyasa izleme platformunun bildirdiğine göre, 95 bin ila 100 bin dolar arasında dalgalanan birkaç haftalık yatay seyrin ardından geldi. Binance platformunun verilerine göre, BTC/USD paritesi 110 bin 125 dolar seviyesinde kaydedilirken, günlük işlem hacmi yaklaşık 38 milyar dolara ulaştı.

Bu bağlamda Bitcoin, hem yüksek performanslı bir dijital varlık hem de alternatif bir değer saklama aracı olarak yeniden gündeme geliyor. Analistler, küresel piyasalarda yaşanan dönüşümlerin dijital para birimlerinin cazibesini artırdığını belirtiyor. Özellikle Bitcoine bağlı borsa yatırım fonlarına kurumsal sermaye akışının devam etmesi dikkat çekiyor. Bu fonların yönettiği varlıkların toplam değeri kısa süre önce 104 milyar doları aştı.

Dikkat çekici olan, bu yükselişin kısa vadeli bir spekülasyon dalgasının sonucu gibi görünmemesi. Aksine bu yükseliş, yatırımcılar tarafından ‘güvenli liman’ kavramının yeniden kapsamlı biçimde değerlendirilmesi çerçevesinde gerçekleşiyor. Zira artık geleneksel devlet borçlanma araçları -başta Amerikan hazine tahvilleri olmak üzere- aynı güven düzeyine sahip değil. Özellikle yüksek enflasyon ve kronik bütçe açıklarıyla karakterize edilen bir ortamda bu güven daha da zayıflamış durumda.

Hafta sonunda ise Bitcoinin fiyatı, 111 bin doların üzerindeki seviyelerden 108 bin 600 dolara kadar geriledi. Bu düşüş, ABD Başkanı Donald Trump’ın Avrupa mallarına ve Amerika dışında üretilen iPhone cihazlarına ağır gümrük vergileri uygulama tehdidine doğrudan bir tepki olarak gerçekleşti.

Bu ani riskten kaçınma eğilimine yönelik genel ruh halindeki dönüşüm, kripto para piyasasında 500 milyon dolardan fazla alım pozisyonunun silinmesine yol açtı. Bitcoin, Ether, Cardano, Solana ve Dogecoin’e bağlı vadeli işlem sözleşmeleri ciddi kayıplar yaşadı.

Ancak bu sabah atmosfer değişti. BTSE platformunun operasyonlardan sorumlu yöneticisi Jeff Mei, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bir yandan, hafta sonu yaşanan düşüşler bize kripto para piyasasının jeopolitik ve ekonomik şoklara ne kadar hızlı tepki verdiğini gösterdi. Diğer yandan, gümrük muafiyet sürelerinin uzatılması yönünde atılan adımlar, en kötü dönemin geride kaldığına dair inancı güçlendiriyor. Bu da yatırımcıların temkinli bir şekilde yeniden birikim yapmaya başlamasına yol açtı.”