Evden çalışırken alınması gereken en önemli siber güvenlik önlemleri

Evden çalışırken alınması gereken en önemli siber güvenlik önlemleri
TT

Evden çalışırken alınması gereken en önemli siber güvenlik önlemleri

Evden çalışırken alınması gereken en önemli siber güvenlik önlemleri

Tıpkı birçok insan gibi, şirketimdeki çalışanlar da 3 ay önce evden çalışmaya başladılar. Ancak evden çalışmanın birçok faktöre bağlı zorlukları vardır. Bunlardan en önemlisi, nihayet karşılaştığım ve daha önce aklıma gelmeyen büyük ve korkutucu bir zorluk olan siber güvenlik oldu.
Siber güvenlik
Evlerinden çalışan insanlar için siber güvenlik anlayışımı geliştirmek için eski bir FBI ajanı ve VMWare Carbon Black’in ulusal siber güvenlik stratejisti Eric O'Neill ile temasa geçtim. O'Neill, şirket verilerimi korumama yardımcı olurken bana dünyadaki siber saldırıların artmasının nedenlerini açıkladı.
Bilgisayar korsanlarının ve siber saldırılarının tartışmalı zamanlarda arttığını belirten O'Neill, bu nedenle, bizi aşağıdaki önlemleri almaya teşvik ederek ekibimin ve şirket verilerimin siber güvenliğini sağlamama yardımcı oldu:
*Kişisel cihazların korunması: Her şeyden önce, çalışanlardan kendi cihazlarını kullanmamaları ve iş yerinde kullandıkları bilgisayarları eve götürmeleri istenmeli. İşveren eğer mali imkanlar el veriyorsa çalışanlarına elektronik güvenlik ve sanal özel ağlarla ilgili programların yüklü olduğu dizüstü bilgisayarlar satın alabilir.
O'Neill bana fidye ve gasp talebiyle sonuçlanan bazı siber korsanlık senaryolarından bahsederken ne kadar önemli bir konuya değindiğini fark ettim.
Ancak işverenin çalışanları için gerekli ekipmanları tedarik edememesi halinde çalışanların kendi cihazlarının güvenliğini sağlamasına yönelik bir takım tedbirler de var. Bunlardan en önemlisi, çalışanların cihazlarına siber güvenlik programı kurmaları ve bu programı doğru kaynaktan satın alarak indirilmeleridir.
Uzmanlar, kötü amaçlı yazılımlardan korumak için yazılan antivirüs programlarını satın almadan kullanmanın paradan tasarruf etmenin güvenli bir yolu olmadığını vurguluyorlar. Çünkü veri koruma harcamaları, cebinizi uzun vadede koruyacaktır.
Siber kimlik avı (Phishing) (oltalama)
* Siber kimlik avı takibi: Bu takip, ekip üyelerini casus kimlik avcılarına dönüştürülmesiyle yapılır. Bu konuda, güvenlik duvarının yalnızca yerel ihtiyaçlara cevap verecek bir güvenlik kalkanı oluşturduğunu unutmayın. Eğer bilgisayar korsanı bir e-postayı uzak bir ülkeden, örneğin ABD’nin Arizona eyaletinden bir IP adresi aracılığıyla göndermeyi seçerse, kullandığınız güvenlik duvarı bu e-postayı filtrelemede başarılı olamayacaktır. Bu nedenle, O'Neill'in ‘casus kimlik avcısı eğitimi’ olarak adlandırdığı bir eğitimle ekibinizi siber kimlik avı saldırılarını çözme konusunda bilgilendirmeniz gerekiyor.
Burada, ekip üyelerinden e-postalarına girişlerinde iki faktörlü kimlik doğrulama yöntemini kullanmaya başlamalarını istenir.
Casus kimlik avcısının bir e-postayı kontrol ederken bakması gereken bazı işaretler olduğunu söylen O'Neill, bunun nasıl yapılacağını ise şöyle açıkladı:
“Karşı tarafın size göstermek istediği ad yerine gerçek e-postayı görmek için gönderenin e-posta adresi üzerine çift tıklayın. Genellikle kullanıcılar, yazım hataları veya ana konudan sapan içeriğe sahip bir e-posta iletisi aracılığıyla korsan izlemeye takılırlar. Dilbilgisini ve yazım hatalarını kontrol edin. Çoğu durumda bilgisayar korsanları aceleyle çalışırlar ve İngilizcede yazım hataları yaparlar. Bu da e-postayı gönderen tarafından yapılan hataları fark edeceğiniz anlamına gelir.”
*Şüpheli bir kişiden gelen postadaki bağlantıları tıklamayın veya ekteki herhangi bir dosyayı açmayın: Eğer böyle bir e-posta bir bankadan, kurumdan, sağlık hizmeti sağlayıcısından veya başka bir ortaktan geldiyse e-postayı kapatıldıktan hemen sonra oturum açın veya yardım hattını arayın. En önemlisi, e-posta yoluyla hiçbir kişisel bilgi verilmemelidir.
(Mansueto Ventures)
(Tribune Media)



Meta, yapay zekâ ihtiyaçları için nükleer enerjiye yöneliyor

Meta'nın Kaliforniya'daki şirket merkezinin yakınındaki logosu (DPA)
Meta'nın Kaliforniya'daki şirket merkezinin yakınındaki logosu (DPA)
TT

Meta, yapay zekâ ihtiyaçları için nükleer enerjiye yöneliyor

Meta'nın Kaliforniya'daki şirket merkezinin yakınındaki logosu (DPA)
Meta'nın Kaliforniya'daki şirket merkezinin yakınındaki logosu (DPA)

Meta, Constellation Energy'den nükleer enerji satın almak için 20 yıllık bir anlaşma imzalayarak, teknoloji devlerinin veri merkezlerinin artan enerji ihtiyaçlarını karşılamak için sektörle iş birliği yapma eğilimini sürdürdü.

Meta, Haziran 2027'den itibaren Constellation'ın Illinois'deki Clinton Temiz Enerji Merkezi'nden yaklaşık 1,1 gigavat güç satın alacak. Bu, tesisin tek nükleer reaktörünün toplam çıktısını temsil ediyor.

İki şirket, uzun vadeli anlaşmanın santralin devam eden işletimini ve yeniden lisanslanmasını destekleyeceğini doğruladı.

Şarku’l Avsat’ın CNBC'den aktardığına göre Meta'nın taahhüdü olmadan santral, 2017'den bu yana kullandığı emisyonsuz kredinin süresi dolduğunda kapanma riskiyle karşı karşıyaydı.

Constellation Başkanı ve CEO'su Joe Dominguez, “Meta ile ortaklık yapmaktan gurur duyuyoruz... Meta, mevcut santrallerin yeniden lisanslanmasını ve genişletilmesini desteklemenin yeni enerji kaynakları bulmak kadar etkili olduğunu fark etti” ifadelerini kullandı.

Clinton Centre'ın üretimini de 30 megawatt artıracak olan anlaşmanın şartları açıklanmadı. Santral doğrudan Meta'nın veri merkezlerini beslemeyecek; teknoloji devinin yüzde 100 temiz enerji üretme hedefine katkıda bulunurken bölgesel şebekeye güç sağlamaya devam edecek.

Bu duyuru, büyük teknoloji şirketleri ile nükleer endüstri arasında yapılan bir dizi anlaşmanın sonuncusu. Eylül ayında Constellation, Three Mile Island'ı yeniden çalıştıracağını ve 20 yıllık bir anlaşma kapsamında Microsoft'a enerji satacağını duyurmuştu.

Google geçtiğimiz yıl küçük modüler nükleer reaktörler (SMRs) geliştiren Kairos Power ile yaptığı iş birliğinin ardından üç yeni nükleer tesisin geliştirilmesini finanse etme sözü verdi. Amazon ise ekim ayında bu reaktörlerin geliştirilmesi için 500 milyon dolardan fazla yatırım yaptı ve Mart 2024'te Susquehanna Nükleer Santrali’nde faaliyet gösterecek bir veri merkezi kompleksi satın aldı. Amazon, Google ve Meta gibi teknoloji devleri mart ayında Dünya Nükleer Birliği öncülüğünde 2050 yılına kadar nükleer enerjinin küresel olarak üç katına çıkarılması çağrısında bulunan bir taahhüdü imzaladılar.

Ancak Constellation ile yapılan anlaşma, Meta'nın nükleer enerji sektörüne ilk resmi girişi anlamına geliyor. Şirket aralık ayında, ABD'de bir ila dört gigawatt arasında yeni nükleer kapasite ekleme arzusunu belirterek, ortak olacak nükleer enerji geliştiricileri bulmak için bir teklif talebinde bulundu. Gelişmiş nükleer enerjiye odaklanan bu teklif halen değerlendirme aşamasında ve şirketin Clinton tesisine verdiği destekten farklı.

Meta Küresel Enerji Başkanı Urvi Parekh şunları söyledi: “Yapay zekâ hedeflerimizi ilerletmeye devam etmek için temiz ve güvenilir enerjiyi güvence altına almak şart. Clinton tesisinin önümüzdeki yıllarda da faaliyet göstermesine katkıda bulunmaktan ve bu tesisin ABD'nin enerji liderliğini ilerletmenin önemli bir parçası olduğunu göstermekten gurur duyuyoruz.”

Başkan Donald Trump kısa bir süre önce, 2050 yılına kadar ABD'nin nükleer kapasitesini dört katına çıkarma hedefiyle nükleer enerjinin yaygınlaştırılmasını hızlandırmayı amaçlayan dört kararname imzaladı. Bu kararnameler, diğer hususların yanı sıra, Nükleer Düzenleme Komisyonu'nun elden geçirilmesini ve yerli bir nükleer yakıt tedarik zinciri kurulmasını öngörüyor.

Beyaz Saray ayrıca, küçük modüler reaktörler de dahil olmak üzere reaktörlerin düzenleyici onayının hızlandırılması çağrısında bulundu. Geçmişte nükleer projeler yüksek ön maliyetlerden ve uzun inşaat programlarından mustaripti. Sektör, küçük nükleer reaktörlerin nükleer enerjiyi genişletmek için daha uygun maliyetli bir yol olacağını umuyor. Şu anda ABD'de faaliyette olan küçük nükleer reaktör bulunmuyor.

Diğer yandan Constellation dün yaptığı açıklamada, Clinton sahasında küçük bir nükleer reaktör inşa etme olasılığı için Nükleer Düzenleme Komisyonu'ndan yeni bir lisans almayı değerlendirdiğini duyurdu.