Ayasofya'nın planları da değişti

Ayasofya'nın planları da değişti
TT

Ayasofya'nın planları da değişti

Ayasofya'nın planları da değişti

İBB,AK Parti ve MHP Grubu'nun ortak teklifi ile İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nde gündeme gelen Ayasofya Camii'nin imar planlarının "Ayasofya Camii-Müze’’ fonksiyonunun iptal edilerek yerine, "Cami" (Ayasofya Kebir Camii ve Külliyesi) fonksiyonuna alınması teklifi komisyonda kabul edildi.
Geçtiğimiz Pazartesi günü İBB Meclis toplantısında, İBB AK Parti ve MHP grupları, Ayasofya'nın planlarının "Cami" (Ayasofya Kebir Camii ve Külliyesi)' olarak değiştirilmesini teklif etmişti. Ak Parti Grup Başkanvekili ve Esenler Belediye Başkanı M. Tevfik Göksu, teklifin sunulmasından önce meclise bu konuda bir bilgilendirme konuşması yapmış, Göksu'nun bilgilendirme konuşması AK Parti ve MHP Grubu tarafından ayakta alkışlanmıştı. İBB İmar Komisyonu Başkanı Yüksel Akyol'un meclise okuduğu teklif, oy birliği ile İBB İmar Komisyonu'na sevk edilmişti.

Oy birliği ile kabul edildi
İstanbul Büyükşehir Belediyesi İmar Komisyonu konu ile ilgili bir rapor hazırladı. Komisyon hazırladığı raporda AK Parti ve MHP tarafından hazırlanan önergede değişiklik yapmadı. Raporda, "Planlarda 'Ayasofya Camii-Müze' fonksiyonunun iptal edilerek yerine, bilgi paftasında gösterildiği şekli ile Cami (Ayasofya Kebir Camii Şerifi ve Külliyesi) fonksiyonuna alınması komisyonumuzca uygun görülmüştür" denildi. Komisyonun oy birliği ile aldığı karar İBB Meclisi'nde de görüşüldü. Rapor İBB Meclisi'nde de komisyondan geldiği şekli ile ve oy birliği ile kabul edildi. Böylece artık planlara da Ayasofya Kebir Camii Şerifi ve Külliyesi olarak işlenmiş oldu.

Göksu teşekkür etti
İBB AK Parti Grup Başkanvekili M. Tevfik Göksu, kararın meclisten oy birliği ile geçmesinden sonra kısa bir teşekkür konuşması yaptı. Göksu, şunları söyledi:
"Aziz İstanbullular, AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi meclis üyeleri tarafından teklif edilen, Cumhuriyet Halk Partisi, İYİ Parti, AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi meclis üyeleri tarafından onanan Ayasofya'nın plan tadilatı için, Ayasofya'nın geçmiş planında yer alan 'Ayasofya Camii - Müze' ibaresinin çıkartılarak 'Ayasofya-ı Kebir Camii Şerifi ve Külliyesi' olarak değiştirilmesinde oy veren İYİ Parti meclis üyesi arkadaşlarıma, Milliyetçi Hareket Partisi meclis üyesi arkadaşlarıma, Cumhuriyet Halk Partisi meclis üyesi arkadaşlarıma, AK Parti meclis üyesi arkadaşlarıma, tarih adına, milletimiz adına, İstanbul adına teşekkür ediyorum, sağ olun, var olun diyorum."



İsrail-İran çatışmaları: Tahran siyasi mahkumlara baskıyı artırdı

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
TT

İsrail-İran çatışmaları: Tahran siyasi mahkumlara baskıyı artırdı

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)

İsrail'le 12 günlük çatışmanın ardından İran ülke içindeki baskıyı artırıyor.

Guardian'ın haberinde, 13 Haziran'da İsrail'in saldırısıyla başlayan ve İran'ın misillemesinin ardından 24 Haziran'da ABD'nin arabuluculuğunda ateşkes ilan edilen çatışmaların, İran'da "geniş çaplı bir iç baskı dalgasını" tetiklediği belirtiliyor.

İsrail'in 23 Haziran'da Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırıda 71 kişinin hayatını kaybettiği anımsatılıyor. Hayatta kalan bazı mahkumların da daha kötü koşullardaki cezaevlerine nakledildiği yazılıyor.

Mahsa Emini protestolarına katıldığı gerekçesiyle hapse atılan aktivist Rıza Handan'ın, bombalamadan sonra daha kötü şartlardaki bir hapishaneye gönderildiği belirtiliyor. 60 yaşındaki aktivistin kızı şunları söylüyor:

Ne babamın ne de diğer mahkumların yatağı var, yerde uyumak zorunda kalıyorlar. Bir keresinde uyandığında battaniyesinin içinde 6 ya da 7 tahtakurusu bulmuştu.

Kadın mahkumların da yanlarına kişisel eşyalarını bile alamadan Karçak Hapishanesi'ne gönderildiği belirtiliyor. İdam cezasına çarptırılan Kürt yardım çalışanı Pakşan Azizi'den en az iki gündür haber alınamadığı aktarılıyor. Af Örgütü'ne göre Azizi, "barışçıl insani yardım ve insan hakları faaliyetleri" nedeniyle cezalandırıldı. Tahran yönetimiyse kendisini "devlete karşı silahlı isyanla" suçluyor.

Savaş sonrası İran genelinde bir güvenlik baskısı dalgası başlatıldığı da ifade ediliyor. Kolluk kuvvetlerinin kontrol noktaları oluşturduğu ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle birçok kişinin tutuklandığı aktarılıyor.

İsrail-İran çatışmalarında Mossad'ın Tahran'da gizli bir drone üssü kurduğu ortaya çıkmıştı. Ayrıca istihbarat teşkilatına bağlı komandoların saldırıdan aylar önce başkente sızarak operasyon sırasında İran'ın hava savunma sistemlerini imha ettiği belirlenmişti. Mossad da casusların saldırılarda yer aldığını doğrulamıştı.

İran devlet medyasında geçen ay çıkan haberlerde, İsrail istihbaratı adına çalıştığı iddia edilen 700 kişinin yakalandığını duyurulmuştu. ABD merkezli İran İnsan Hakları Merkezi'nin (CHRI) verilerine göre 6 kişi casusluk iddiasıyla idam edildi. CHRI'dan Hadi Gayemi şu iddiaları paylaşıyor:

İranlı yetkililer, insanları hiçbir gerekçe göstermeden ve avukatlarına erişim hakkı vermeden gözaltına alıyor, ardından ‘ulusal güvenlik' suçlamalarıyla idam ederek halkı sindirmeye ve kontrolü yeniden kurmaya çalışıyor.

New York Times'ın analizinde de Evin Hapishanesi'nin "insan hakları ihlalleriyle" gündem olduğu hatırlatılıyor. Haberde, 12 günlük çatışmaların ardından Tahran yönetiminin tarihsel bir kavşakta olduğu yazılıyor. İran'ın ileride içerideki baskıyı artırmakla ülkenin dönüşümüne yönelik politikaları uygulamak arasında bocalayabileceği ifade ediliyor.

Independent Türkçe, Guardian, New York Times