Mismari: Güçlerimiz, Türk savaş gemileri de dahil olmak üzere etraftaki tüm hareketleri takip ediyor

UMH’ye yakın kuvvetler, Türkiye’den takviye aldıktan sonra Sirte’ye yönelmeye hazırlanıyor (Reuters)
UMH’ye yakın kuvvetler, Türkiye’den takviye aldıktan sonra Sirte’ye yönelmeye hazırlanıyor (Reuters)
TT

Mismari: Güçlerimiz, Türk savaş gemileri de dahil olmak üzere etraftaki tüm hareketleri takip ediyor

UMH’ye yakın kuvvetler, Türkiye’den takviye aldıktan sonra Sirte’ye yönelmeye hazırlanıyor (Reuters)
UMH’ye yakın kuvvetler, Türkiye’den takviye aldıktan sonra Sirte’ye yönelmeye hazırlanıyor (Reuters)

Libya’da Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) Başkanı Fayiz es-Serrac’ın sessizliğine rağmen UMH’ye bağlı içişleri ve dışişleri bakanlıkları, kabile liderlerinden oluşan bir heyetin Kahire’ye ziyaretini eleştirdi. Libya Ulusal Ordu (LUO) kuvvetleri de Türkiye’nin Libya’daki askeri seferberliğine yanıt olarak, Sirte cephesindeki mevziilerine saldırmak için ‘her türlü girişimleri caydırmaya’ hazır olduklarını açıkladı.
Bugün Libya Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun ile görüşmek, Libya arenasındaki koşulları ve Cezayir’in krizin çözümüne ilişkin rolünü ele almak amacıyla bir ay içerisinde ikinci defa Cezayir’e ziyarette bulunmayı planlıyor. Salih’in medya danışmanı Hamid es-Safi, Libya krizini dış müdahale olmaksızın çözmek için çaba sarf etmek amacıyla Salih’in birkaç başkente yönelik son ziyaretlerinin sonuçlarının ele alınacağını açıkladı.
UMH’ye bağlı İçişleri Bakanı Fethi Başağa, Libyalı şeyhlerin Kahire’ye gitmesi dolayısıyla çekincelerine değindi. Bu şeyhlerin, Libya kabilelerinin temsilcileri olduklarını iddia ettiğini söyleyen Başağa, 17 Temmuz sabahı erken saatlerde Twitter üzerinden yaptığı açıklamada da “Libya’nın egemenliğinin baltalanmasını ve meşru hükümetin ihlalini kabul etmiyoruz” dedi.
Fethi Başağa, Kahire yönetiminin, Mısır’ın, Libya’daki meşru hükümetin yanında olduğunu idrak etmesi gerektiğini söylerken, Libya’nın istikrarının Mısır’ın istikrarı olduğuna dikkati çekti.
Dışişleri Bakanlığı sözcüsü de kabile liderlerinin Kahire’deki toplantılarını eleştirdi.
Öte yandan Libya Ulusal Ordusu (LUO) Sözcüsü Ahmed el-Mismari, Türkiye’nin hala ordu unsurlarını, paralı askerleri ve gelişmiş silahları Libya’nın batı bölgesine gönderdiğini vurguladı. Mismari, Mısrata şehrinin hala bir havaalanı ve söz konusu unsurlar için bir ana üs olduğunu vurguladı.
Ahmed el-Mismari, geçtiğimiz Perşembe günü düzenlediği basın toplantısında, Mısrata’daki askeri havaalanının teçhizatla donatıldığına ve Geryan cephesinin Cufra üssüne doğru ilerlemek için kullanıldığına dikkati çekti. LUO Sözcüsü, Mısrata’nın doğusundaki çeşitli alanlarda milislerin mayın döşeme operasyonlarının takip edildiğine dikkati çekti. Ahmed el-Mismari, “Güçlerimiz, Türk savaş gemileri de dahil olmak üzere etraftaki tüm hareketleri takip ediyor. Düşman, son 48 saat içinde ordu kuvvetlerinin Mısrata’nın doğu cephesinden geri çekilmesi hakkında birçok yanlış söylenti yaydı. Aksine ordu komutanlığı, acil olası bir gelişmeyle mücadele etmek için Mısrata’nın batısındaki mevziilerini güçlendirdi” ifadelerini kullandı. Mismari, hava kuvvetleri ve savunmasının on binlerce subay ve askerle teyakkuzda beklediğine dikkati çekti.
Öte yandan Ahmed el-Mismari, Ankara’nın, el-Vatiyye bölgesindeki Ukbe bin Nafi üssünü ‘hava savunma sistemlerinin kurulması, mühimmat ve teçhizat depolarının inşa edilmesi yoluyla bundan sonraki operasyonlarının başlatılması için’ bir üs haline getirmeye çalıştığını açıkladı.
Mismari, Müslüman Kardeşler’e (İhvan) de sert bir saldırı başlatırken, ‘Ürdün ve Tunus’taki pozisyonlarını kaybettiklerine’ dikkati çekti. Arap ve İslam ülkelerinin uluslararası topluma, bu örgütün ‘El-Kaide ve DEAŞ gibi uluslararası barış ve istikrara yönelik bir tehdit’ olduğuna mesajlar gönderdiğini söyleyen Mismari, Türkiye’nin Katar’ın desteğiyle İhvan üyeleri için güvenli bir sığınak haline dönüştüğünü iddia etti.
LUO’ya yakın Libya Haber Ajansı, ordudaki tüm askeri birliklerin ‘en üst düzeyde teyakkuzda beklediklerini ve Genel Komutanlığın talimatlarını uygulamaya hazır olacak şekilde görevlerini yerine getirdiklerini’ belirtti. Ajansa göre karar alıcılar, Libyalılara hitaben genel komutanlığın, çocukların ve halkın kanıyla ticaret yapmayacağını, ‘devletin egemenliğini, bağımsızlığını, haysiyetini, prestijini ve yeteneklerini koruyan bir kale’ olarak kalacağını vurguladı.
Öte yandan Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Bessam Radi, geçtiğimiz Perşembe akşamı Mısır MBC kanalındaki bir programda, ‘Mısır silahlı kuvvetlerinin, son 6 yıl içerisinde teröristlerle ve yabancı savaşçılarla dolu olan Libya sınırında, yaklaşık 10 bin zırhlı aracı imha etmeyi başardığına dikkati çekti.



İsrail, Hamas tarafından teslim edilen kalıntı örneklerini aldı

Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
TT

İsrail, Hamas tarafından teslim edilen kalıntı örneklerini aldı

Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi bugün, İsrail’in Hamas tarafından Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracılığıyla teslim edilen kalıntı örneklerini teslim aldığını duyurdu. Örneklerin adli tıp laboratuvarına gönderilmesi planlanıyor.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre bir Hamas lideri, hareketin bugün Gazze Şeridi'nde kalan iki cesetten birini teslim edeceğini açıklamıştı.

İsrailli rehine Ran Gvili ve Taylandlı rehine Sudthisak Rinthalak'ın cesetleri halen Gazze'de bulunuyor.

Bu gelişme, İsrail güçlerinin bugün Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki el-Bureyc Mülteci Kampı’nda bir Filistinliyi öldürmesi ve Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerinde evlerin yıkılması ve bombardımanların devam etmesi ile birlikte gerçekleşti.

Filistin resmi haber ajansı WAFA, ‘işgal güçlerinin kuzeydeki Cibaliye Mülteci Kampı’na yoğun hava saldırıları düzenlediğini ve kuzey Gazze’de bazı konut binalarını yıktığını’ bildirdi. Ayrıca İsrail’e ait insansız hava araçları (İHA) et-Tuffah mahallesindeki es-Senafur kavşağı yakınlarında Filistinlilerin evlerine bombalar attı ve eşzamanlı olarak yoğun ateş açıldı.


Sudan'dan Rusya'ya cazip teklif: ABD ve AB kızabilir

Ordunun başındaki General Abdülfettah Burhan, Sudan'ı fiili olarak yönetiyor (AP)
Ordunun başındaki General Abdülfettah Burhan, Sudan'ı fiili olarak yönetiyor (AP)
TT

Sudan'dan Rusya'ya cazip teklif: ABD ve AB kızabilir

Ordunun başındaki General Abdülfettah Burhan, Sudan'ı fiili olarak yönetiyor (AP)
Ordunun başındaki General Abdülfettah Burhan, Sudan'ı fiili olarak yönetiyor (AP)

Orduyla paramiliter Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasındaki çatışmaların sürdüğü Sudan'daki askeri yönetim, Rusya'yla daha yakın ilişkiler kurmak istiyor.

Wall Street Journal'ın (WSJ) Sudanlı yetkililere dayandırdığı habere göre, Moskova'ya Afrika'daki ilk deniz üssünü kurması teklif edildi.

Ekimde iletilen teklifin, Rusya'nın 25 yıl boyunca 300 askerini ve 4 savaş gemisini barındırabileceği bir üssü içerdiği aktarıldı.

Port Sudan ya da Kızıldeniz kıyısındaki bir başka yerde yapılabileceği bildirilen üs, bölgedeki kritik ticaret yollarına yakın olacak.

Küresel ticaretin yüzde 12'si, Avrupa-Asya alışverişinde önemli bir yere sahip olan Süveyş Kanalı üzerinden gerçekleşiyor.

WSJ, bunun Çin ve Rusya'yı kıtadaki limanlardan uzak tutmaya çalışan ABD için endişe verici bir gelişme olacağını vurguladı. 

Bu iki ülkenin Afrika'daki limanların kontrolü sayesinde buralarda savaş gemilerini tamir edip yeni silahlarla donatabileceği ve kritik denizyollarını kapatabileceği belirtildi.

Çin de denizaşırı ilk deniz üssünü 2017'de Cibuti'de kurmuştu. Kızıldeniz'i Aden Körfezi'ne bağlayan Babülmendep Boğazı'ndaki üs, bir uçak gemisinin demirleyebileceği kadar büyük.

ABD'nin Afrika'daki en büyük üssü Camp Lemonnier, Çin'inkinden yalnızca 10 kilometre uzaklıkta.

ABD'nin ayrıca Somali'de birlikleri var. 

Kremlin'in, Afrika'nın en büyük üçüncü altın üretici Sudan'dan madencilik konusunda imtiyazlar alabileceği de Amerikan gazetesinin haberinde ifade edildi. 

Sudanlı yetkililer tüm bunlar karşılığında hava savunma sistemleri gibi silahları ucuza almak istiyor.

WSJ, Sudan ordusundan bir yetkilinin, bu anlaşmanın AB ve ABD'yle aralarında sorun yaratabileceğinin farkında olduklarını söylediğini aktardı.

Bu hamlenin Moskova'yı kıtada yeniden güçlendirebileceği de haberde vurgulandı.

Paralı asker şirketi Wagner'in kurucusu Yevgeni Prigojin'in 2023'teki ölümünün ardından Rusya'nın Afrika planları sekteye uğradı.

Rusya Savunma Bakanlığı'na bağlı Afrika Kolordusu, Wagner'in operasyonlarını devralsa da kıtadaki yerini doldurmakta zorlandığı bildiriliyor.

General Abdülfettah Burhan'la işbirliği yapan General Muhammed Hamdan Dagalo, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin soykırımla suçladığı Ömer el Beşir'i 2019'da devirmişti. 

Ülkeyi sivil yönetime döndürme ve 100 bin kişilik paramiliter kuvvet HDK'yi ordu bünyesine dahil etme süreci nedeniyle iki general anlaşmazlığa düşmüş, 2023'te yeniden iç savaş patlak vermişti. 

Yeniden başlayan çatışmaların başlarında Moskova, Dagalo'ya bağlı HDK'yi destekliyordu. 

Başkent Hartum'dan HDK güçlerinin atılmasındaysa Ukrayna rol oynamıştı. 

WSJ, Rusların desteğini yetersiz bulan HDK'nin Kiev'e yanaştığını ve bunun üzerine Moskova'nın da Burhan'a bağlı orduyla ittifak kurduğunu aktarıyor.

Amerikan gazetesinin haberinde İran, Mısır ve Türkiye'nin Sudan ordusuna drone sağladığı da öne sürüldü.

Tahran'dan gelen deniz üssü kurma önerisinin, ABD ve İsrail'in tepkisiyle karşılaşmaktan korkan Hartum yönetimi tarafından geçen sene reddedildiği bildirildi. 

Diğer yandan ABD ve BM, Birleşik Arap Emirlikleri'ni (BAE) HDK'yi silahlandırmakla suçluyor. BAE ise bu iddiaları reddediyor.

Independent Türkçe, WSJ, AP


Yahudi yerleşimciler, Batı Şeria’da İtalyan ve Kanadalı gönüllüleri dövdü

Sınır bölgelerinde örgütlenen Yahudi yerleşimciler, Filistinlilere ait tarım alanlarına ve bağlara saldırıları artırıyor (Reuters)
Sınır bölgelerinde örgütlenen Yahudi yerleşimciler, Filistinlilere ait tarım alanlarına ve bağlara saldırıları artırıyor (Reuters)
TT

Yahudi yerleşimciler, Batı Şeria’da İtalyan ve Kanadalı gönüllüleri dövdü

Sınır bölgelerinde örgütlenen Yahudi yerleşimciler, Filistinlilere ait tarım alanlarına ve bağlara saldırıları artırıyor (Reuters)
Sınır bölgelerinde örgütlenen Yahudi yerleşimciler, Filistinlilere ait tarım alanlarına ve bağlara saldırıları artırıyor (Reuters)

Yahudi yerleşimciler, Batı Şeria'daki İtalyan ve Kanadalı gönüllüleri dövüp eşyalarını çaldı.

Guardian'ın aktardığına göre pazar sabahı yaşanan olayda radikal sağcı yerleşimciler, Eriha bölgesindeki Ayn el-Duyuk köyüne baskın düzenledi. 

Yerleşimcilerin, Filistinlileri korumak için köyde bulunan İtalyan ve Kanadalı gönüllülere de saldırdığı belirtildi.

Filistin Ulusal Yönetimi'nin resmi haber ajansı WAFA, üç İtalyan ve bir Kanadalı gönüllünün hastaneye kaldırıldığını aktardı. 

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla konuşan Kanadalı kadın, sabaha karşı düzenlenen saldırıda yaşadıklarını şöyle anlattı: 

10 maskeli yerleşimci gece nöbetinden sonra uyuduğumuz eve baskın yaptı. İkisinin üzerinde ordu tarafından verilen tüfeklerden vardı. Bizi yaklaşık 15 dakika boyunca dövdüler. Kafama, kaburgalarıma, kalçama ve uyluk bölgeme defalarca tekme attılar. Bize Arapça hakaretler yağdırdılar ve orada bulunmaya hakkımız olmadığını söylediler.

Gönüllü, Yahudi yerleşimcilerin bölgede artan saldırılarına dikkat çekerek, "Mesele bizimle ilgili değil. Biz 15 dakika dayak yedik ama buradaki Filistinliler bu şiddeti her gün, her saat, binlerce kez yaşıyor" dedi.

Kanada Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "aşırılıkçı yerleşimcilerin işlediği şiddet eylemlerinin kınandığı" bildirildi. Kanada yönetiminin "Filistin topraklarının ilhakına yönelik her türlü eyleme ve söyleme karşı olduğu" hatırlatıldı. 

Diğer yandan İtalyan gönüllülerden birinin ağır yaralandığı ve Ramallah'ta tedavisinin sürdüğü belirtiliyor. İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, olaya ilişkin açıklamasında "Bu saldırganlıktan bıktık. Yerleşimcilerin haklarını bu şekilde savunmaları doğru değil" ifadelerini kullandı. 

Guardian, Batı Şeria'daki İsrailli yetkililerin yorum taleplerine yanıt vermediğini yazıyor. Gazetenin irtibata geçtiği köylüler ve aktivistler, polisin yerleşimcilerin saldırılarını durdurmak veya karargahlarını dağıtmak için harekete geçmediğini söylüyor.

Batı Şeria'daki Filistin köylerini korumak için yabancı gönüllüler toplayan Faz3a örgütünden aktivist Manal Tamimi, radikal sağcı yerleşimcilerin iki ay önce köyün yakınlarına karakol inşa ettiğini ve adam devşirdiğini söylüyor. Gönüllülerin saldırılara karşı Filistinlilerin yanında durmasının çok değerli olduğunu belirtiyor.

Kanadalı gönüllü de köydeki varlıklarının halkı güçlendirdiğini söylüyor: 

Biz oradayken köylüler daha dirençli oluyordu. Çocuklar özgürce oynuyordu. İnsanlar gece boyunca uyuyabiliyorlardı. Sırf bu bile bizim orada olmamızı değerli kılıyordu.

Birleşmiş Milletler'in rakamlarına göre İsrailli yerleşimciler ve güvenlik güçleri son iki yılda Batı Şeria'da 233'ü çocuk olmak üzere binden fazla Filistinliyi öldürdü. 

Independent Türkçe, Times of Israel, Guardian