Lübnanlı Şii din adamları: İsrail ile çatışmalarda tarafsız olunmamalı

Yüksek Şii İslam Konseyi Başkan Yardımcısı Şeyh Ali el-Hatib
Yüksek Şii İslam Konseyi Başkan Yardımcısı Şeyh Ali el-Hatib
TT

Lübnanlı Şii din adamları: İsrail ile çatışmalarda tarafsız olunmamalı

Yüksek Şii İslam Konseyi Başkan Yardımcısı Şeyh Ali el-Hatib
Yüksek Şii İslam Konseyi Başkan Yardımcısı Şeyh Ali el-Hatib

Şii din adamları, 17 Temmuz’da Maruni Patriği Beşara er-Rai’nin geçtiğimiz hafta ‘Lübnan tarafsızlığı’ çağrısına ilişkin tartışmalara dahil olmaktan kaçınırken, İsrail ile çatışmalarda tarafsız olunmaması gerektiğini vurguladı. Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn ise hala bu tür bir siyasi seçeneğin, ulusal uzlaşıya ihtiyaç duyduğu yönündeki ısrarını sürdürdü.
Cumhurbaşkanı’nın tutumunu destekleyen bir kaynağa göre Avn, Lübnan toplumunun tüm kesimlerini ilgilendiren diğer meseleler de dahil, tarafsızlık meselesinin, ulusal uzlaşıya ihtiyacı olduğunu ve dikkat edilmesi gereken bir Lübnan gerçeği olduğunu vurguladı. Kaynak, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada bu meselelerin anlaşmazlık maddeleriyle ilgili olduğunu söylerken, “Bir tarafın diğer taraftan yalnızlaşmasının mümkün olmadığı göz önüne alındığında, herkes arasında bir uzlaşının olması gerekiyor” dedi.
Kaynak, Cumhurbaşkanı Avn’ın, Patrik er-Rai ile görüşmesi sırasında uzlaşıya ilişkin olarak açık oluşunun, Lübnan’ın koşullarına değinen herhangi bir seçeneğin temelini oluşturduğunu vurguladı. Kaynak, bu tavrın ayrıca, ‘bölgedeki ekonomik, finansal ve yaşamsal krizler için, bu istisnai koşullar altında herhangi bir anlaşmazlık maddesiyle ilgili farklılıkları önlemek amacıyla’ herhangi bir formülün temel güvencesi olduğunu ifade etti. Kaynak, Avn’ın ‘ulusal uzlaşının bir birlik garantisi olduğu konusunda ısrar ettiğini ve tarafların anlaşmazlık yaşadığı her meselenin, tüm ulusal bileşenlerin onayına ihtiyaç duyduğunu’ vurguladı.
Lübnan Kuvvetleri, Müstakbel Hareketi ve Ketaib Partisi gibi siyasi partiler de ‘Lübnan’ı kurtarmak için tarafsızlık’ yöntemine odaklanırken, Hizbullah ve Emel Hareketi ise tarafsızlık fikri hakkında konuşmaktan kaçındı. Bu çerçevede Şii kaynaklar Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamada, İsrail ile olan çatışmada tarafsızlığın, kesin bir durum olduğunu ve tartışmanın gereksiz olduğunu vurguladı. Kalkınma ve Özgürlük Bloğu üyesi Milletvekili Kasım Haşim, “Bugün, yakınlaşmak üzere ortak bir alan bulmak amacıyla Lübnanlıların birliğine ihtiyaç var. İç krizi şiddetlendirecek hiçbir bir öneriye ihtiyacımız yok” ifadelerini kullandı.
Hizbullah Genel Sekreter Yardımcısı Şeyh Naim Kasım, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, Patrik ile olan ilişkilerinin son dereci iyi olduğunu söylerken, Hizbullah ve Maruni Patrikhanesi arasındaki temas hatlarının, hala ortak komite aracılığıyla devam ettiğini belirtti.
Rai’nin çağrısına yönelik siyasi sessizlik karşısında farklı dini kuruluşlardan Şii din adamları, mevcut siyasi söylemlerde tarafsızlığı reddetti. Yüksek Şii İslam Konseyi Başkan Yardımcısı Şeyh Ali el-Hatib, “Mazlumların zalimden tarafsız bir tavırla bahsetmesi, Lübnan üzerindeki baskının arttığı bir zamanda iyi niyetle olsa dahi anlamsızdır” ifadelerini kullandı. Hatib, “Direniş, kötüleşen ekonomik ve yaşamsal koşullardan sorumlu tutulamaz” dedi.
Caferi Müftüsü Şeyh Ahmed Kablan ise, “Bu savaşta tarafsızlık yasak ve ihanettir. Çünkü ülkeyi boğma savaşında tarafsızlık kaçış ve teslimiyettir. Aynı şekilde yozlaşmış yolsuzluklara ve haksız baskılara rağmen, mezhepsel, dini, kültürel ve basmakalıp hesaplamalar ile tarafsızlık bir felakettir. Bu nedenle iç savaşta tarafsızlık yoktur. Ülkenin çıkarlarında tarafsızlık, hakikat savaşında tarafsızlık, bağımsızlık ve egemenlik savaşında tarafsızlık yoktur. Zulüm, yolsuzluk ve saldırganlık karşısında tarafsızlık yoktur. Finansal kuşatma karşısında, iç ve dış parasal oyun timsahlarının karşısında tarafsızlık yoktur” değerlendirmesinde bulundu.



Batı Şeria'da onlarca yerleşimci İsrail askerlerine karşı ayaklandı: 5 yerleşimci gözaltına alındı

İşgal altındaki Batı Şeria'nın El Halil kentinde bir İsrail askeri (AFP)
İşgal altındaki Batı Şeria'nın El Halil kentinde bir İsrail askeri (AFP)
TT

Batı Şeria'da onlarca yerleşimci İsrail askerlerine karşı ayaklandı: 5 yerleşimci gözaltına alındı

İşgal altındaki Batı Şeria'nın El Halil kentinde bir İsrail askeri (AFP)
İşgal altındaki Batı Şeria'nın El Halil kentinde bir İsrail askeri (AFP)

İsrail ordusu tarafından dün yapılan açıklamada, Batı Şeria’daki Itamar yerleşim biriminde onlarca yerleşimcinin İsrail askeri personeline karşı ayaklandığını duyurdu.

Açıklamada kalabalığın dağıtıldığı ve 5 yerleşimcinin gözaltına alındığı belirtilirken, askeri personele yönelik her türlü şiddet eyleminin kınandığı ifade edildi.

İsrail gazetesi Haaretz'in haberine göre İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, cuma günü Batı Şeria'nın El Halil kentinde yaklaşık 30 İsrailli gencin Merkez Komutanı Binbaşı Avi Bluth ve diğer subaylara yönelik saldırısını kınadı.

Gazete, gençlerin Binbaşı Bluth'a ‘hain’ ve ‘İsrail Devleti düşmanı’ diyerek hakaretler yağdırdığını da ekledi.

Katz, X platformu üzerinden yaptığı açıklamada “Kolluk kuvvetlerinin El Halil’deki ayaklanmalara karışanları hızla yargı önüne çıkarmasını bekliyorum” ifadelerini kullandı.

Haaretz gazetesi, cumartesi günü bir güvenlik kaynağına dayandırdığı haberinde yüzlerce İsraillinin El Halil'deki bir askeri kontrol noktasına saldırmaya ve yasak bölgeye girmeye çalıştığını bildirdi.

Gazete, İsraillilerin geçmeye çalıştığı askeri kontrol noktasının, Yahudi yerleşimlerinin yoğun olduğu bir bölgeyi El Halil'in Eski Şehir bölgesinden ayırdığını kaydetti.

Katz, cuma günü işgal altındaki Batı Şeria'da Filistinlilere saldırmakla suçlanan Yahudi yerleşimcilere yönelik idari gözaltı emirlerinin çıkarılmasını askıya aldıklarını duyurdu.

Katz, açıklamasında şunları söyledi:

"Yahudiye ve Samiriye'deki (Batı Şeria) Yahudi yerleşimcilerin ciddi Filistin terör tehditlerine ve haksız uluslararası yaptırımlara maruz kaldığı bir gerçeklikte, İsrail'in onlara karşı bu kadar sert bir adım atması uygunsuzdur.”

Öte yandan Filistin Yönetimi, İsrail'i ‘fanatik yerleşimcileri Filistinlilere karşı terör eylemlerinde bulunmaya’ teşvik etmekle suçladı.

Filistin Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Bakanlık, bu kararın fanatik yerleşimcileri Filistinlilere, onların topraklarına ve mülklerine karşı terör eylemleri gerçekleştirmeye teşvik ettiğine ve onlara ek bir dokunulmazlık ve koruma hissi verdiğine inanıyor” ifadeleri yer aldı.