FKÖ, BM raporunu memnuniyetle karşıladı

Nablus’ta, Yahudi yerleşimlerinin genişlemesini protesto eden Filistinlilere müdahale eden bir İsrail askeri (DPA)
Nablus’ta, Yahudi yerleşimlerinin genişlemesini protesto eden Filistinlilere müdahale eden bir İsrail askeri (DPA)
TT

FKÖ, BM raporunu memnuniyetle karşıladı

Nablus’ta, Yahudi yerleşimlerinin genişlemesini protesto eden Filistinlilere müdahale eden bir İsrail askeri (DPA)
Nablus’ta, Yahudi yerleşimlerinin genişlemesini protesto eden Filistinlilere müdahale eden bir İsrail askeri (DPA)

Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Kurulu, BM İnsan Hakları Filistin Özel Raportörü Michael Lynk’ın işgal altındaki Filistin topraklarıyla ilgili hazırladığı raporu memnuniyetle karşıladı.
FKÖ Yürütme Kurulu üyesi Ahmed et-Temimi, dünkü açıklamasında, BM raporunun Filistin davasının adaletine ilişkin işgali suç sayan uluslararası kararlar ve yasalara eklenen belgeli ve güvenilir bir rapor olduğunu söyledi.
Temimi, “Rapor, İsrail işgalinin halkımıza karşı işlediği çok sayıdaki suçtan birine parmak basıyor. Bu suç abluka, karantina ve evlerin yıkılması yoluyla Filistin halkının topluca cezalandırılmasıdır. Bu uygulamalar ise uluslararası hukuk ve insan haklarının ihlalidir. Raporda işaret edilen en önemli mesele işgal hükümetinin sahip olduğu siyasi şemsiye ve kendisine bağlı Yüksek Mahkeme ile bu suçlara ve ihlallere karşı kullandığı hukuki şemsiyedir” ifadelerini kullandı.
Temimi açıklamasının devamında, “Rapor, Filistin davasının ilhak planıyla mücadele içinde olduğu en uygun zamanlarda geldi. Aynı zamanda herkesin İsrail’in 2014’te Gazze’ye yönelik saldırısı başta olmak üzere Filistin topraklarında işlediği savaş suç suçlarıyla ilgili Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin kararını beklediği bir süreçte geldi” dedi.
BM Raportörü Michael Lynk, İsviçre'deki BM Cenevre Ofisinde BM İnsan hakları Konseyinin 44'üncü oturumuna sunduğu raporda, “Suçluların cezalandırılması yalnızca eylemleri nedeniyle ve yalnızca adil bir sürecin ardından olabilir. Masumlar asla başkalarının eylemleri için cezalandırılamaz. (İsrail'in) Bu uygulamaları Filistinlilerin yaşam hakkı, hareket özgürlüğü, sağlığı, yeterli barınma imkanları ve yeterli yaşam standartları gibi konularda ciddi ihlaller içeriyor." uyarısını yaptı.
Filistin halkının "toplu cezalandırılmasına" yol açan ve günde milyonlarca masuma zarar veren tüm eylemlerini derhal durdurması için İsrail'e çağrı yapan Lynk, bu eylemlerin gerginlikleri derinleştirmekten ve şiddete ortam hazırlamaktan başka bir işe yaramayacağının altını çizdi.
Lynk, İsrail'in "toplu cezalandırma politikasının yıkıcı etkinin boyutunun" en iyi 13 yıldır kapalı olan Gazze'de görüldüğünü, burada ekonominin tamamen çöktüğünü, altyapının harap olduğunu ve sosyal hizmetler sisteminin zar zor işlediğini anlattı.
Uluslararası insancıl hukukun toplu cezalandırmayı açıkça yasakladığını belirten Lynk, İsrail’in Filistinlilerin evlerini cezalandırıcı biçimde yıkma politikasını eleştirdi.
İsrail’in 1967’den bu yana Filistinlilere ait 2 binin üzerinde ev yıktığını söyleyen Lynk, İsrail’in bu adımla, Filistinli aile üyelerinden bazılarının yaptığı eylemleri cezalandırmaya çalıştığını ancak ailelerin hiçbir suçu olmadığını ifade etti.



Suriye'ye yönelik uluslararası yaptırımların çoğunun kaldırılmasının ardından Şara Körfez turuna başladı

Abu Dabi Veliaht Prensi Muhammed bin Zayed Al-Nahyan Pazartesi günü Abu Dabi'deki Şati Sarayı'nda Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara ile bir araya geldi (BAE Başkanlığı - AFP)
Abu Dabi Veliaht Prensi Muhammed bin Zayed Al-Nahyan Pazartesi günü Abu Dabi'deki Şati Sarayı'nda Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara ile bir araya geldi (BAE Başkanlığı - AFP)
TT

Suriye'ye yönelik uluslararası yaptırımların çoğunun kaldırılmasının ardından Şara Körfez turuna başladı

Abu Dabi Veliaht Prensi Muhammed bin Zayed Al-Nahyan Pazartesi günü Abu Dabi'deki Şati Sarayı'nda Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara ile bir araya geldi (BAE Başkanlığı - AFP)
Abu Dabi Veliaht Prensi Muhammed bin Zayed Al-Nahyan Pazartesi günü Abu Dabi'deki Şati Sarayı'nda Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara ile bir araya geldi (BAE Başkanlığı - AFP)

Suriye resmi haber ajansı SANA'ya göre Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara, Suriye'ye yönelik uluslararası yaptırımların büyük bir kısmının kaldırılmasının ardından Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkelerine ikinci ziyaretine başladı.

Ajans turun amacının ekonomik işbirliğini arttırmak ve yeniden yapılanma ve kapsamlı ekonomik kalkınma planının bir parçası olarak Körfez yatırımlarını Suriye'ye çekmek olduğunu belirtti.

İlk durak Abu Dabi'de Şeyh Muhammed bin Zayid el Nahyan tarafından ağırlanan Şara ile iki taraf arasında ekonomik ve kalkınma işbirliğinin geliştirilmesi ve Suriye'nin savaş sonrası çabalarının desteklenmesi konularının ele alındığı resmi bir toplantı gerçekleştirildi.

SANA'nın haberine göre görüşme sırasında Şara savaş ve bölünme sayfasını kapatan Suriye'nin Körfez'deki kardeşleriyle stratejik ortaklıklar kurma yolunda ilerlediğini teyit ederek BAE'nin bölgesel istikrarı desteklemedeki öncü rolünü övdü ve Suriye'nin BAE'nin sürdürülebilir kalkınma, dijital dönüşüm ve temiz enerji alanlarındaki deneyimlerinden faydalanma arzusunu dile getirdi.

Zayed, Başkan Şara'nın ziyaretini memnuniyetle karşılayarak BAE'nin Suriye'deki istikrar ve yeniden inşa çabalarına tam desteğini ve başta yatırım, altyapı ve teknoloji olmak üzere çeşitli alanlarda ikili işbirliğini geliştirme arzusunu dile getirdi.