Dünya'da sadece Bartın'da olan bitki türü keşfedildi

Dünya'da sadece Bartın'da olan bitki türü keşfedildi
TT

Dünya'da sadece Bartın'da olan bitki türü keşfedildi

Dünya'da sadece Bartın'da olan bitki türü keşfedildi

Bartın Üniversitesi Ulus Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Dr. Bilge Tunçkol tarafından keşfedilen ve Dünya’da sadece Bartın’da bulunan bitki türüne Bartın Geveni ismi verildi.
Orman Mühendisliği, Orman Endüstri Mühendisliği, Peyzaj Mimarlığı, Peyzaj ve Süs Bitkileri ile Ormancılık ve Orman Ürünleri gibi programların yer aldığı Bartın Üniversitesi'nden bilim dünyasını heyecanlandıran bir keşif daha yapıldı. Bartın Üniversitesi Ulus Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Dr. Bilge Tunçkol'un 2013-2016 yılları arasında Küre Dağları Milli Parkı'nın Bartın bölümünde sürdürülen floristik arazi çalışmaları sırasında keşfettiği bitki türü 3 yıl süren çalışmaların sonucunda bilim dünyasına kazandırıldı.

Dünya'da sadece Bartın'da var
Herbaryum ve literatür çalışmaları sonucunda Dünya'da sadece Bartın'da olduğu tespit edilen bitki, dünyanın önde gelen bilim dergilerinden “Acta Botanica Croatica” adlı dergide, bilim Dünyası için yeni bir bitki türü olarak yayınlandı. Bitki türü, Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından “Doğa Koruma Açısından Küresel Düzeyde Öncelikli Ekolojik Bölgeler” arasında kabul edilen ve tehlike altındaki “Karadeniz Nemli Karstik Orman” ekosistemlerinin en zengin biyolojik çeşitliliğine sahip alanlarından olan Küre Dağları Milli Parkı'nın Bartın bölümünde keşfedildi.

Yeni türe “Bartın” ismi verildi
Bu çalışma ile yayılış alanı ilk defa Bartın sınırları olan, Dünya için yeni bir endemik bitki türünün keşfedildiğini ifade eden Dr. Tunçkol, yeni bir geven türü olan bu bitkiye, Dünya'da ilk defa keşfedildiği yer olan Bartın'daki yayılışına ve yaşam alanına ithafen “Astragalus bartinense” (Bartın Geveni) adı verildiğini söyledi. Tunçkol, “2017 yılında Prof. Dr. Necmi Aksoy danışmanlığında tamamlanan TÜBİTAK destekli; ‘Küre Dağları Milli Parkı'nın Bitki Toplumları ve Florası (Bartın Bölümü)' adlı doktora tez çalışmasında bu bitki türü keşfedilmiş ve Türk botanikçilerle birlikte isimlendirilmiştir” dedi.

“Gösterişli çiçekleri ile kayalıkları bir halı gibi örtüyor”
Keşfedilen bitki türü hakkında bilgiler veren Tunçkol, “Bartın Geveni (Astragalus bartinense), Baklagiller (Fabaceae) familyasından, geven (Astragalus sp.) cinsinin, Tapinodes Bunge seksiyonuna aittir. Oldukça gösterişli renkte çiçeklere sahip olan ve kayalık habitatlarda adeta yer örtücü bir halı gibi doğayı sarıp sarmalayan bu yeni bitki, park ve bahçelerde özellikle ‘kaya bahçeleri' ve ‘yer örtücü' süs bitkisi olarak kullanım potansiyelinde sahiptir” ifadelerini kullandı.

Dr. Tunçkol, teşekkür etti
Dr. Tunçkol, bitki türünün bilim dünyasına kazandırılmasında destek verenlere de teşekkür ederek, “Bu noktada tüm çalışmalarımızda olduğu gibi bilim dünyasını heyecanlandıran bu keşifte de yanımızda olarak bizlere destek veren Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Sayın Orhan Uzun'a öncelikle teşekkürlerimi sunuyorum. Ayrıca yapılan çalışmaya her aşamasında desteklerini esirgemeyen Gazi Üniversitesi Fen Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sayın Zeki Aytaç'a, Düzce Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sayın Necmi Aksoy'a, Gazi Üniversitesi Fen Fakültesi'nden Arş. Gör. Dr. Sayın Ahter Fişne'ye de ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Doktora tez çalışmamın bir neticesi olarak ortaya çıkan bu tür için destek aldığım TÜBİTAK TOVAG Grubu'na da teşekkürü bir borç bilirim” şeklinde konuştu.

Rektör Uzun, tebrik etti
Bartın Üniversitesi'nin nitelikli insan kaynağının şehrin potansiyelini en iyi şekilde değerlendirerek bilim dünyasına katkı sunmaya devam ettiğinin altını çizen Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun ise “Bartın Üniversitesi olarak bilimsel üretkenliğimizi her geçen gün arttırıyor, bölgemizden başlayarak ülkemizin kalkınmasına değer katıyoruz. Sürdürülebilir bir gelişim anlayışıyla devam ettirdiğimiz yolculuğumuzda hep daha iyisini hedefliyoruz. Bu doğrultuda yeni bir bitki türünü daha bilim dünyasına kazandıran Ulus Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Dr. Bilge Tunçkol ile birlikte çalışma ekibini tebrik ediyor, başarılarının katlanarak artmasını diliyorum” diye konuştu.



Şaşırtıcı zeytinyağı araştırması: Diğerlerinden daha fazla kilo aldırıyor

Akdeniz diyetinin temel bir parçası olan zeytinyağı, uzun ömür ve sağlıklı yaşlanmayla ilişkilendiriliyor (Pexels)
Akdeniz diyetinin temel bir parçası olan zeytinyağı, uzun ömür ve sağlıklı yaşlanmayla ilişkilendiriliyor (Pexels)
TT

Şaşırtıcı zeytinyağı araştırması: Diğerlerinden daha fazla kilo aldırıyor

Akdeniz diyetinin temel bir parçası olan zeytinyağı, uzun ömür ve sağlıklı yaşlanmayla ilişkilendiriliyor (Pexels)
Akdeniz diyetinin temel bir parçası olan zeytinyağı, uzun ömür ve sağlıklı yaşlanmayla ilişkilendiriliyor (Pexels)

Zeytinyağında yoğun olarak bulunan bir yağ asidinin, zamanla diğer yağlara kıyasla daha fazla kilo almaya yol açabileceği tespit edildi. Bilim insanları özellikle kalp hastalığı riski taşıyan kişilerin dikkatli olmasını söylüyor.

Akdeniz mutfağının vazgeçilmezi olan zeytinyağı, uzun ömür ve sağlıklı yaşlanmaya katkı sunmasının yanı sıra beyin ve kalp sağlığını desteklemesiyle biliniyor.

Ancak Oklahoma, Yale ve New York üniversitelerinden araştırmacıların yeni çalışmasına göre bu yağı fazla tüketmenin zararlı sonuçları olabilir.

Bir omega-9 yağ asidi olan oleik asit, zeytinyağının ana yağ bileşeni ve kanola, ayçiçeği, avokado yağlarının yanı sıra çeşitli hayvansal yağlarda da bulunuyor. 

Bulguları hakemli dergi Cell Reports'ta yayımlanan çalışmada farelere, hindistancevizi yağı, fıstık yağı, süt, domuz yağı ve soya yağı kullanarak yağ oranı yüksek çeşitli diyetler uygulandı.

Araştırmacılar oleik asidin, iki proteinin aktivitesini değiştirerek yeni yağ hücrelerini oluşturan öncü hücrelerin daha hızlı büyümesine yol açtığını gözlemledi. İncelenen çeşitli yağ asitlerinden sadece oleik asit, vücudun yağ hücresi gelişim yolunu tetikledi.

Makalenin ortak yazarı Dr. Michael Rudolph, "Yağ hücrelerini ordu gibi düşünebilirsiniz" diyerek ekliyor:

Oleik asit verildiğinde, ilk olarak ordudaki 'yağ hücresi askerlerinin' sayısı artıyor ve bu da fazla besin maddelerini depolama kapasitesini artırıyor. Zamanla vücuda alınan besin miktarı yağ hücresi sayısını aşarsa obezite gelişebilir ve bu da kontrol edilmezse kardiyovasküler hastalık veya diyabete yol açabilir.

Öte yandan araştırmacılar oleik asidin daha düşük seviyelerde tüketilmesinin sağlığa faydalı olduğunu da tespit etti. 

Ayrıca çalışmanın fareler üzerinde yapıldığını ve insanlarda aynı etkilerin görülmeyebileceğini belirtmekte de fayda var.

Yine de uzmanlar çeşitli faydalarına rağmen zeytinyağını aşırı tüketmeyi tavsiye etmiyor.

Dr. Rudolph "Bence buradan çıkarılacak ders, ölçülü olmak ve farklı kaynaklardan yağ tüketmek" diyor:

 Oleik asidi nispeten dengeli seviyelerde almak faydalı gibi görünüyor ancak daha yüksek miktarda uzun süre tüketmek zararlı olabilir. Kalp hastalığı riski taşıyan kişilerde yüksek oleik asit seviyeleri iyi bir fikir olmayabilir.

Independent Türkçe, BBC Science Focus, Daily Mail, New Atlas, Cell Reports