Hartum’daki Mavi Nil seviyesinde önemli bir düşüş gözlemlendi

Bazı çiftçiler suya ulaşmak için pompalama mekanizmalarını azaltmak zorunda kaldı (Reuters)
Bazı çiftçiler suya ulaşmak için pompalama mekanizmalarını azaltmak zorunda kaldı (Reuters)
TT

Hartum’daki Mavi Nil seviyesinde önemli bir düşüş gözlemlendi

Bazı çiftçiler suya ulaşmak için pompalama mekanizmalarını azaltmak zorunda kaldı (Reuters)
Bazı çiftçiler suya ulaşmak için pompalama mekanizmalarını azaltmak zorunda kaldı (Reuters)

Sudan’ın başkenti Hartum’un merkezinde Mavi Nil ve Beyaz Nil nehirlerinin birleştiği bölgede, güçlü Nil Nehri’nin başlangıç noktasını temsil eden ‘el-Makran’ isimli bir mahalle bulunuyor. Etiyopya’dan gelen Mavi Nil seviyesi, Nil Caddesi (ya da Corniche) olarak bilinen caddeye ulaştığı yılın bu mevsimlerinde alışılmışın dışında görünüyor. Bu zamanlarda Mavi Nil suyunun şarıltısı ve akış şiddeti, Beyaz Nil suyunun Nil Nehri’ne akışını engelleyen bir ‘su barajına’ dönüşüyordu. Çünkü Mavi Nil, son derece güçlü ve hızlı bir akışa sahip. Ancak el-Makran’da çekilen görüntü, üç nehrin birleşim alanındaki suyun, geri çekildiğini gösteriyor.
Sudan halkı, her yıl bu gibi dönemlerde olası sel karşısında endişeli olurdu. Ancak Hartum’daki su makamları, son zamanlarda Nil’i oluşturan Beyaz ve Mavi Nil suyunun ani geri çekilmesi nedeniyle Nil duraklarının bazı kısımlarının hizmet dışı olduğunu açıkladı. Su Heyeti Başkanı Enver Sedat el-Hac, 19 Temmuz’da başkentin üç bölümündeki bazı su istasyonlarının (Omdurman, Kuzey Hartum) üç nehrin suyunun çekilmesinden etkilendiğini belirtti. Hac, durumun, yetkilileri pompalama platformlarını en düşük seviyeye indirmek zorunda bıraktığını ve bunun da önemli miktarda içme suyu sıkıntısına neden olduğunu ifade etti.
Haziran ve Eylül ayları arasında Etiyopya platosuna yağan yağmur, Nil suyunun yüzde 80’ini besleyen Mavi Nil sularını da besler. Beyaz Nil ise, Nil suyunun sadece yüzde 20’lik kısmına katkı sağlar. Aynı şekilde akış hızı yavaş, suyu sığdır ve büyük bir kısmı el-Makran alanına ulaşmadan önce buharlaşır.
Nehir yatağındaki su azlığına ilişkin olarak, eski Sudan Sulama Bakanı Osman et-Tom, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, bugünlerde Hartum’un güneyindeki Beyaz Nil’e uzanan Cebel Aulia rezervuarının kapılarının kapalı olduğunu, çünkü baraj gölünü saklama ve doldurma zamanı geldiğini, bu yüzden de Hartum’dan gelen suyun sıfır düzeyinde olacağını kaydetti. Mavi Nil’den gelen suyun hacmine gelince ise Tom, Etiyopyalıların ‘gölü doldurmak için Nahda Barajı’nın kapılarını kapattığını’ hatırlattı. Osman et-Tom, Etiyopya sınırına yakın Roseires Barajı’ndan gelen suyun miktarının tahminlere dayandığına dikkati çekerken, oradan akan su hacminin altı gündür 110 milyon metreküp sınırında sabit kaldığını söyledi. Yetkili, “Roseires’e gelen suyun sel mevsiminde sabit kalmasını beklemiyoruz. Bu durum, Etiyopyalıları su depolamak için kasıtlı ya da kasıtsız olarak bazı kapıları kapattığının bir delilidir. Bu da su kaynağının artık onun tarafından kontrol edildiği anlamına geliyor” ifadelerini kullandı.
Eski Bakan, Roseires rezervuarındaki suyun, akış oranının yaklaşık 300-350 milyon metrekare olduğu önceki yıllara kıyasla çok daha düşük olduğunu belirtti. Nahda Barajı’ndan gelen suyun çekilmesi ve Hartum’un güneyindeki Cebel Aulia rezervuarının kapatılması, içme suyu pompalama istasyonlarındaki su seviyesinin azalması dolayısıyla Hartum’u birkaç gündür olumsuz etkiliyor. Ancak Osman et-Tom, Roseires Barajı’nın kapılarının açıldığını ve krizi çözmek için iki veya üç gün içerisinde suyun Hartum’a geri döndüğünü açıkladı.
Roseires ve Sennar rezervuarlarının kapıları, Nahda Barajı’nın inşası öncesinde aşırı yükselmeden kaçınmak için yılda birkaç defa açılıyordu.
Sudanlı eski Bakan, Nahda Barajı’ndaki su hacmine ilişkin net bir rakam vermezken, günde 300 metreküp aralığında olabileceğini ifade etti. Roseires’e gelen suya kıyasla Etiyopyalıların, günde yaklaşık 200 milyon metreküp suyu alıkoyması muhtemel. Bu çerçevede Tom, “Göletteki su, zorunlu depolama dediğimiz yerde saklanabilir. Çünkü kapılar kapasitesinin dışına çıktı. Nahda Barajı olmasaydı, Roseires rezervuarındaki su seviyesi 300- 350 metreküp arasında olurdu” dedi.



Binance’e Hamas davası açıldı: Kara para akladılar

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)
TT

Binance’e Hamas davası açıldı: Kara para akladılar

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)

Hamas'ın 7 Ekim 2023'te düzenlediği Aksa Tufanı operasyonunda yakınlarını kaybedenler, Filistinli örgütün kara para aklamasını sağladığı gerekçesiyle kripto devi Binance'e dava açtı.

306 ABD vatandaşının açtığı ve pazartesi günü kamuoyuyla paylaşılan davada, Hamas'ın saldırısında hayatını kaybeden, yaralanan veya rehin alınan kişilerin yakınları Binance'in yaptırımları deldiğini savunuyor. 

Davacılar, kripto borsasının Hamas, Hizbullah, Filistin İslami Cihad Örgütü ve İran Devrim Muhafızları'nın platform üzerinden 1 milyar dolardan fazla para transferi yapmasına göz yumduğunu iddia ediyor. 

Bu tutarın en az 50 milyon dolarının Gazze savaşını başlatan 7 Ekim 2023'teki saldırının ardından transfer edildiği belirtiliyor. 

ABD'nin Kuzey Dakota eyaletinde açılan davada, sözkonusu örgütlerin Binance'i kullanarak şüpheli hesaplar üzerinden kara para akladığı ileri sürülüyor. Bu örgütlerin hepsi ABD'nin yaptırım listesinde yer alıyor. 

Şikayette "CZ" diye de anılan Çinli iş insanı Changpeng Zhao'nun kurduğu kripto borsasına dair şu ifadeler yer alıyor: 

Binance yasadışı faaliyetler için kasıtlı olarak bir sığınak şeklinde faaliyet gösteriyor. Bugüne dek Binance'in temel iş modelini anlamlı biçimde değiştirdiğine dair hiçbir gösterge yok.

Şirketin açıklamasında davanın detaylarına ilişkin yorum yapılmazken "uluslararası alanda tanınan yaptırım yasalarına tam olarak uyulduğu" savunuldu. 

Kasım 2023'te ABD Adalet Bakanlığı, kara para aklamayı önleme ve yaptırım yasalarının ihlali nedeniyle Binance'le 4,3 milyar dolarlık bir uzlaşmaya varmıştı. Bu rekor tutar şirket tarafından kurumsal olarak ödendi. CZ ise aynı anlaşma kapsamında CEO'luk görevinden ayrılmış ve şirketten bağımsız olarak 50 milyon dolarlık kişisel para cezasını ödemeyi kabul etmişti.

Amerika'da yürütülen ceza yargılamasının ardından Zhao'ya gerekli kara para aklama kontrollerini uygulamadığı gerekçesiyle 4 ay hapis cezası verildi ve iş insanı bu cezasını tamamen çekerek tahliye edildi. Geçen ay ABD Başkanı Donald Trump tarafından açıklanan af kararıyla da yeniden CEO'luğa dönmesi önündeki engeller kaldırılmış oldu.

Independent Türkçe, Times of Israel, Reuter


BM uyardı: Gazze Şeridi beka tehdidiyle karşı karşıya

İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)
TT

BM uyardı: Gazze Şeridi beka tehdidiyle karşı karşıya

İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)

Birleşmiş Milletler (BM) tarafından bugün yapılan açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi’nde yürüttüğü savaşın bölgenin ekonomisini mahvettiğini ve Filistin topraklarının ‘bekasını’ tehdit ettiğini belirterek, uluslararası ‘acil’ müdahale çağrısında bulundu.

BM Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) tarafından yayınlanan yeni bir raporda, Gazze'nin yeniden inşasının maliyetinin 70 milyar doları aşacağı ve onlarca yıl sürebileceğini belirtildi. Raporda, savaş ve ablukanın ‘Filistin ekonomisinde eşi benzeri görülmemiş bir çöküşe’ neden olduğu uyarısında bulunuldu.

Askeri operasyonların hayatta kalmanın her temel unsurunu önemli ölçüde zayıflattığı ifade edilen raporda, “Gazze Şeridi, gıdadan barınmaya ve sağlık hizmetlerine kadar insan eliyle yaratılmış bir uçuruma itildi” denildi.

Sistematik bir şekilde devam eden yıkımın, Gazze'nin kendini yaşayabilir bir alan ve toplum olarak yeniden inşa etme yeteneğini zedelediği belirtilen raporda, 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas ve diğer Filistinli silahlı grupların İsrail'in güneyine düzenlediği saldırıda çoğu sivil olmak üzere bin 221 kişi ölürken İsrail, Gazze Şeridi’ne  iki yıl süren yıkıcı bir savaş başlattı.

cdvfgthy
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye Mülteci Kampı’na geri dönen yerinden edilmiş Filistinlilerin görüldüğü havadan çekilmiş bir fotoğraf (AFP)

BM’nin güvenilir kabul ettiği Gazze Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre İsrail, Hamas'ın saldırısına misilleme olarak Gazze Şeridi’ne düzenlediği hava ve kara saldırılarında çoğu kadın ve çocuk olmak üzere en az 69 bin 756 Filistinliyi öldürdü.

Savaş, Gazze Şeridi'nde büyük yıkıma ve BM’nin bazı bölgelerde kıtlık ilan etmesine neden olan bir insani krize yol açtı.

UNCTAD raporuna göre Gazze Şeridi'ndeki yıkımın boyutu, ard arda ekonomik, insani, çevresel ve sosyal krizleri tetikleyerek, bölgenin gelişme düzeyindeki düşüşü tam bir yıkıma dönüştürdü.

Raporda, çift haneli büyüme ve önemli dış yardım desteğine rağmen, Gazze'nin 7 Ekim 2023 öncesi refah düzeyine geri dönmesinin onlarca yıl sürebileceği vurgulandı.

UNCTAD, koordineli uluslararası yardım, havale işlemlerinin yeniden başlatılması ve ticaret, hareket ve yatırım kısıtlamalarını hafifletmeye yönelik önlemleri bir araya getiren kapsamlı bir kurtarma planı çağrısında bulundu.

Gazze halkı ‘ciddi ve çok boyutlu bir yoksullukla’ karşı karşıya kalırken, UNCTAD, Gazze'deki her bireye yenilenebilir ve koşulsuz aylık nakit transferi sağlayan kapsamlı bir acil temel gelir programının başlatılmasını istedi.

Raporda, Gazze ekonomisinin 2023-2024 döneminde yüzde 87 oranında küçüldüğü ve kişi başına düşen gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) 161 dolar gibi cüzi bir rakama gerilediği, bu rakamın da küresel olarak en düşük oranlardan biri olduğu belirtildi.

Öte yandan Batı Şeria'da durum o kadar vahim olmasa da raporda ‘şiddet, Yahudi yerleşim birimlerinin inşasındaki hız ve işçi hareketliliğine getirilen kısıtlamaların’ buranın ekonomisini vurduğu ve UNCTAD'ın verileri kaydetmeye başladığı 1972 yılından bu yana en kötü ekonomik gerilemeye yol açtığı ifade edildi.


Gazze Şeridi'nin güneyinde çadırlar sular altında kaldı: İnsani kriz derinleşiyor

Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta zor şartlarda yaşıyorlar (AFP)
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta zor şartlarda yaşıyorlar (AFP)
TT

Gazze Şeridi'nin güneyinde çadırlar sular altında kaldı: İnsani kriz derinleşiyor

Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta zor şartlarda yaşıyorlar (AFP)
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta zor şartlarda yaşıyorlar (AFP)

Gazze Şeridi’nin güneyinde yer alan Han Yunus kentinin Mevasi bölgesinde, bugün (Salı) sabah saatlerinde etkili olan yoğun yağışlar sonucu çok sayıda sığınmacı çadırı sular altında kaldı.

d
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş kişiler için kurulan geçici kampta, Filistinli çocuklar yağmurdan korunmaya çalışıyor (AFP)

Filistin Haber Ajansı WAFA bölgede çok sayıda çadırın yağmur suları nedeniyle zarar gördüğünü ve kullanılamaz hale geldiğini bildirdi. Kurtarma ekipleri su baskınından etkilenen çadır alanlarına müdahalelerini çeşitli noktalarda sürdürüyor.

csdfrg
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta, yağmur sonrası eşyalarını düzenleyen Filistinli bir aile (AFP)

Gazze Şeridi genelinde şiddetli sağanak yağış ve fırtınalarla birlikte sığınmacı kamplarında ek olumsuzluklara yol açmaktadır.

Öte yandan, 15 Kasım’da meydana gelen yağışlar sırasında da binlerce çadırın su baskını nedeniyle zarar görmüştü.

sd
Filistinliler, sular altında kalan sokaklardan, eşek arabalarıyla geçiyor (DPA)