Yemen’in Nahham, Batı sahili ve el-Beyda bölgelerinde 27 militan öldürüldü

Yemen’in Nahham, Batı sahili ve el-Beyda bölgelerinde 27 militan öldürüldü
TT

Yemen’in Nahham, Batı sahili ve el-Beyda bölgelerinde 27 militan öldürüldü

Yemen’in Nahham, Batı sahili ve el-Beyda bölgelerinde 27 militan öldürüldü

Yemen askeri kaynakları, darbeci Husilerin silah altına aldıkları militanları Hudeyde vilayetindeki cephelere sürmeye ve BM ateşkes kurallarını ihlal etmeye devam etmesiyle eş zamanlı olarak, Yemen ordusuyla karşı karşıya geldikleri Nahham, el-Beyda ve Batı Sahili cephelerinde en az 27 Husi militanın öldürüldüğünü ifade etti.
Kaynaklar, Sanaa eyaletinin doğusunda bulunan Nahham ilçesindeki Necd el-Atak cephesinde, dün Yemen Ulusal Ordu birlikleri tarafından açılan ateş sonucu 12 Husi militanın öldürüldüğünü, diğerlerinin de yaralandığını bildirdi. Yemen Silahlı Kuvvetler Basın Ofisi’nden yapılan açıklamada, bir grup Husi milis unsurunun dün sabah erken saatlerde “Necd el-Atak Cephesi’ndeki” askeri bir bölgeye sızma girişiminde bulunduğu, ancak ordu mensuplarının bunları izlediği ve açılan ateş sonucu bazılarının öldüğü, bir kısmının da yaralandığı bilgisine yer verildi. Basın Ofisi, haftalardır devam eden çatışmalara tanık olan cephenin bulunduğu bölgede milislere ait bir keşif uçağının da düşürüldüğünü doğruladı.
Silahlı Kuvvetler askeri medyası buna ek olarak, Pazar akşamı Marib ve el-Beyda’da meydana gelen çatışmalarda 3 Husi komutanın öldürüldüğünü bildirdi. Bunun yanı sıra el-Beyda’nın kuzeyindeki Kaniye Cephesi’ndeki çatışmalarda darbeci unsurlardan ölü ve yaralıların olduğunu, Marib’in batısındaki Sirvah ilçesinde bulunan Meczer Cephesinde ise bir başka Husi komutanın öldürüldüğü bilgisine yer verdi.
Koalisyon Kuvvetleri askeri medya organlarının, Koalisyon Kuvvetleri’ndeki askeri kaynaklarından naklettiğine göre, son birkaç gün içinde Husilere bağlı 9 keskin nişancı ve 3 yardımcısı Batı Sahili’ndeki Koalisyon Kuvvetleri tarafından öldürüldüğü doğrulandı. Koalisyon Kuvvetleri askeri kaynağı, “Keşif birimlerinin, Hudeyde’deki kurtarılmış bölgelere doğru yarma girişiminde bulunma niyetinde olan Husi milis kuvvetlerinin getirdiği yeni bir muharip grubun parçası olarak bir grup Husi nişancıyı tespit ettiğini, aralarında ölü ve yararlıların bulunduğu belirtti. Bunlardan bir grubun Hudeyde şehriyle şehrin güneyindeki el-Cah, ed-Dureyhimi, el-Cebeliye, el-Faza, et-Tahita ve Hays bölgeleri civarında Koalisyon Kuvvetleri’ne bağlı keskin nişancılar birimi tarafından etkisiz hal getirildiği” bilgisine yer verdi.
Koalisyon Kuvvetleri askeri kaynaklarına göre, Koalisyon Kuvvetleri dün sabah Hudeyde’nin güneyindeki Hays, ed-Dureyhimi ve et-Tahita bölgelerine Husiler tarafından gerçekleştirilen saldırıyı engelledi. Yemen hükümetine bağlı “Devlet Tugayı” kuvvetleri basın ofisinin aktardığına göre, “Yedinci Tugay üyeleri, Hays’deki el-Makana Köyü cephesinde bulunan Husi saldırısına sert bir şekilde karşılık vererek, saldırıyı geri püskürtmeyi başardı. Pusuya düşürülen saldırganlarla şiddetli çatışmalar meydana geldi. Yaşanan çatışmada bir dizi Husi militan öldürülürken bazıları da yaralandı. Öte yandan, Husi milislerin ed-Dureyhimi ilçesindeki çiftçi vatandaşları hedef alması, korku ve paniğe ek olarak çiftçilerin arazilerini terk etmelerine neden oldu.”
Taiz’de silahlı gruplar arasında meydana gelen çatışmada dört sivil vuruldu, silahlı gurup mensubu iki kişi yaralandı. Çatışmanın ardından yanan iki araç trafiğin durmasına neden oldu.
Taiz Askeri Kolordu medya merkezi, Kolordu komutanlarından Tümgeneral Halid Fazıl’ın şu sözlerini aktardı:
“Kontrolsüz bazı silahlı unsurların kamusal ve özel varlıklara yönelik tekrar eden ihlalleri bireysel eylemlerdir. Bu saldırılar, darbeci Husi milislerin saldırganlığı karşısında ulusal kazanımları korumak için son yıllarda kahramanlık destanları yazan ulusal orduyu temsil etmiyor.”.
Tümgeneral Fazıl, “Yemen Ulusal Ordusu mensuplarının, Husi milislerin ordu hattına nüfuz etme çabalarına karşı koymak için hala savaşın ön cephelerinde, ateş hattında bulunduğuna” işaret etti. Tümgeneral Fazıl, “Ulusal Ordu’nun amaçlarına aykırı olan tüm suiistimallerin faillerinin kovuşturulup tutuklanacağının, vatandaşlarının huzurunu temin, kamu ve özel mülkiyeti koruma görevinin yerine getirileceğinin” sözünü verdi. Ayrıca, “Askeri polis ve askeri savcılık aracılığıyla, cezalandırma, caydırıcılık ve ihlal edenleri kovuşturma ilkesinin etkinleştirileceğini” belirtti.
Taiz Kolordu Komutanı, “Taiz’de huzuru bozma girişiminde bulunan her bir bireyi caydırmak için, dayanışma, uyum ve ordunun fedakarlığının gerekli olduğunu işaret ederek, kaosu yaymaya ve kamu düzenini bozmaya çalışan tüm düşmanca projeleri, planları ve olumsuz davranışları yıkmaya ihtiyaç olduğunu” ifade etti.



Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
TT

Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)

Eski Başbakan Haydar el-İbadi Irak'ta ‘seçim sisteminin reforme edilmesi’ çağrısında bulunurken, Koordinasyon Çerçevesi’nin Mukteda es-Sadr'ın Kasım 2025'te yapılması planlanan seçimleri boykot etme kararına karşı tavır alması bekleniyor.

El-İbadi liderliğindeki Zafer Koalisyonu, seçim sisteminin ‘yolsuzluk’ suçu işleyen kişilerin seçime katılmasını engellemesi gerektiğini bildirdi. Koalisyon tarafından bugün yapılan basın açıklamasında, “Ülkenin karşı karşıya olduğu zorluklar, özellikle de bu tarihi anda, sistemin siyasi tabanını genişletmeyi, herkesi dahil etmeyi ve seçim sürecini yolsuzluğa bulaşmış kişilerden ve manipülatörlerden korumayı gerektiriyor” denildi.

Koalisyon, ‘herhangi bir devletin çöküşünün üstesinden gelmenin, halkın çıkarlarını ve devletin varlığını koruyarak iç siyasi ve sosyal birlikle başarılabileceğini’ vurguladı. Açıklamada, “Ulusal bir reform vizyonu temelinde aday olmamak, çıkarlar nedeniyle başkalarının seçimlere katılmasına izin vermemekten temelde farklıdır” ifadesi yer aldı.

Koordinasyon Çerçevesi’nin ana bileşenlerinden biri olan el-İbadi'nin koalisyonu, Sadr'ın benzer bir açıklama yapmasından bir gün sonra seçimleri boykot ettiğini duyurdu.

 Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)

Koordinasyon Çerçevesi'nin pozisyonu

Koordinasyon Çerçevesi, Sadr ve el-İbadi'nin kararları ve bunların bir sonraki parlamentoda Şii temsiliyeti üzerindeki etkileri konusunda hemen bir görüş bildirmedi. Bilgi sahibi kaynaklar, “Sadr ve el-İbadi'nin kararlarını ele alma konusunda Şii meclisi içinde anlaşmazlıklar var” dedi.

Şarku’l Avsat'a konuşan kaynaklar şu ifadeleri kullandı: “Bedir Örgütü lideri Hadi el-Amiri ve Hikmet Hareketi lideri Ammar el-Hekim'in başını çektiği bazı Şii liderlerin durumu kontrol altına alma çabaları var. Yaşananlara uyum sağlamak için uzlaşmacı bir çözüm arayışının yanı sıra Sadr'a seçimlere katılması ve boykotu tersine çevirmesi için davette bulunma ve Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu'nu birkaç günlüğüne adaylık kapısını yeniden açmaya davet etme olasılığı da var… Koordinasyon Çerçevesi içinde farklı görüşler var, ancak Kanun Devleti Koalisyonu lideri Nuri el-Maliki'nin tutumunun Sadr'ı boykotu kırmaya ve seçimlere katılacağını açıklamaya davet etme eğiliminde olduğu dikkat çekiyor.”

Sadr, Kasım ayında yapılması planlanan parlamento seçimlerini boykot etme kararından dönmek için zorlu koşullar öne sürdü.

Sadr X platformundaki hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Yolsuzluk var olduğu sürece hiçbir seçime katılmayacağım. Doğruluk ancak kontrolsüz silahların teslim edilmesi, milislerin dağıtılması ve ordunun güçlendirilmesiyle tesis edilecektir” ifadelerini kullandı.

Yerel platformlarda, Sadr Hareketi liderleri ile aralarında Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani'nin de bulunduğu Şii liderler arasında seçimlere katılma amacıyla temaslar kurulduğuna dair sızıntılar dolaşıyor.

Şarku’l Avsat'a konuşan siyasi bir kaynak, ‘Sadr Hareketi ile geri dönme olasılıkları konusunda şu ana kadar görüşmelerin durmadığını’ söyledi.

Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)

Seçimlerin meşruiyeti

Son dönemde izlenen çeşitli göstergelere göre seçimlerin meşruiyetine ilişkin endişeler bulunuyor. Boykotun kırılgan bir bölgesel ve uluslararası ortamda diğer kesimler tarafından da tekrarlanması, özellikle silah taşıyan ya da geçmişte silah taşımış olanlar başta olmak üzere pek çok Şii gücün, İran'ın hedef alınmasının ardından ABD ve İsrail tarafından hedef alınabilecekleri korkusunu taşımaya devam ettikleri bir dönemde, siyasi sistemin meşruiyetini etkileyebilir.

Aynı bağlamda araştırmacı Seyf es-Saadi Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte şu ifadeleri kullandı: “Irak'taki siyasi sınıf, boykot eden çoğunluğun seçimlere katılma güvenini yeniden tesis edecek olgun bir seçim sistemi sunamadı. Bunun nedeni, seçim yasasının her seçim döneminde, oy veren halkın gerekçeleri dikkate alınmaksızın, büyük geleneksel partilerin ölçülerine uyacak şekilde değiştirilmesidir… Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr ve iki eski başbakan Haydar el-İbadi ve Mustafa el-Kazımi'nin boykotu, seçimlere giden sürecin ciddiyetinin bir göstergesidir.”

Ancak es-Saadi, ‘seçim bölgesi sistemi, Sainte Lague sistemi ve benimsenen yüzde ile her seçimde sorunlara neden olan sonuç hızlandırma cihazlarına ilişkin doğru istatistiklere dayanan olgun bir yasanın çıkarılması yoluyla Irak'taki seçim sisteminde reform yapılabileceğini’ düşünüyor.