Ömer el-Beşir bugün ‘1989 darbesi’ yüzünden mahkeme önüne çıkıyor

Eski Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir (AFP)
Eski Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir (AFP)
TT

Ömer el-Beşir bugün ‘1989 darbesi’ yüzünden mahkeme önüne çıkıyor

Eski Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir (AFP)
Eski Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir (AFP)

Eski Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir ve beraberindeki 16 kişi bu sabah 1989 yılında seçilmiş hükümete darbe yapma suçlamasıyla Hartum’da 3 yargıçtan oluşan özel bir mahkemenin önüne çıkarılacak. Savcılara göre türünün ilk örneği sayılan davanın sonucunda sanıklara idam cezası verilebilir.
AFP’ye konuşan iddia makamından Muiz Hadra “1983 yılı Sudan Ceza Kanunu’nun 96. maddesinde yer alan ‘anayasal düzeni bozma’ ve aynı kanunun 78. maddesinde yer alan ‘cezai bir suça iştirak etme’ ibaresi gereğince sanıklar mahkemeye çıkarılıyor” ifadelerini kullandı.
İddia makamına göre Beşir, 96. madde gereğince suçlu bulunursa azami ceza sayılan idam cezasına çarptırılabilir. Muiz “Sanıklara karşı elimizde güçlü delillerimiz ve kanıtlarımız var. Sudan’da ilk kez askeri darbe yapan bir kişi mahkemeye çıkarılıyor” dedi.
Sudan ordusu birkaç ay boyunca devam eden halk protestolarının ardından 2019 yılının Nisan ayında Beşir hükümetini düşürmüştü. Sudan’da iktidarın başına üç yıl sürecek bir geçiş hükümeti gelmişti. Üç yılın sonunda ise genel seçimler yapılması planlanıyor.
Sanıklar arasında en öne çıkan isimler arasında Beşir’in Yardımcısı Ali Osman Taha ve Bekri Hasan Salih’in yanı sıra eski cumhurbaşkanlığı döneminde bakanlık ve hükümet görevlerini üstlenen asker ve siviller yer alıyor.



Hizbullah: İsrail'in tehditleri bizi silahlarımızı bırakmaya zorlamayacak

 İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
TT

Hizbullah: İsrail'in tehditleri bizi silahlarımızı bırakmaya zorlamayacak

 İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım bugün yaptığı açıklamada, silahlarını teslim etmesi için ABD'nin sürekli baskısı altında olduğu bir dönemde İsrail'in tehditlerinin Hizbullah’ı ‘teslim olmaya’ ya da silah bırakmaya itmeyeceğini vurgularken, İsrail'in varlığını sürdürmesini ‘gerçek bir kriz’ olarak değerlendirdi.

Aşure günü münasebetiyle televizyonda yaptığı konuşmada Kasım şunları söyledi: “Bu tehdit bize teslim olmayı kabul ettirmiyor. Bize pozisyonlarınızı yumuşatın denmiyor ama saldırganlığa son verin deniyor... Bize silahlarımızı bırakmamız söylenmiyor.”

Kasım, ‘Lübnan'da ve bölgede işgalin meşrulaştırılmasının bir parçası olmayacaklarını’ vurguladı. Şarku’l Avsat’ın Lübnan Ulusal Haber Ajansı'ndan (NNA) aktardığına göre Kasım, “Koşullar zor ve karmaşık olsa da direniş ateşini yakmaya devam etme inancına sahibiz. Lübnan'da ve bölgede işgalin meşrulaştırılmasının bir parçası olmayacağız. Bir taviz ve aşağılama olan normalleşmeyi kabul etmeyeceğiz. Biz emanetin bekçileriyiz, devam edeceğiz ve yüzleşeceğiz” ifadelerini kullandı.

Kasım sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizi tehdit etmek için çalışıyorlar ve bizden onlara yeni adımlar atılmazsa teslim olmamız gerektiğini söylüyorlar... Bu tehdit bizi teslim olmaya zorlamayacak. İsrail-ABD saldırganlığı, cinayetleri ve suçları durmalı. Sorun İsrail, direniş değil. Direniş çözümlerden biridir ve İsrail'in hayatta kalması gerçek bir krizdir.”

asdfrgt
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım (Reuters)

Kasım, “Önümüzde anlaşma ve 1701 sayılı Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararının uygulanması olmak üzere iki aşama var. Bizim tutumumuz ilk aşamanın tamamlanması ve anlaşmanın uygulanmasının ardından kararı uygulamaya hazır olacağımız yönünde. Anlaşmaya varmak için esnekliğe sahibiz” dedi.

Kasım sözlerine şöyle devam etti: “ABD ve İsrail'in öldürmekle ya da teslim olmakla tehdit eden denklemiyle ilgilenmiyoruz. Biz haklarımıza bağlıyız. Şehit olmamız ya da galip gelmemiz gerekiyorsa biz varız. Bizim kabiliyetimizi, duygularımızı ve pozisyonlarımızı tartışmayın, biz sahanın adamıyız. Hizbullah adına her iki seçeneğe de hazır olduğumuzu beyan ediyorum. Barışa, ülkeyi inşa etmeye, ilerleme ve istikrar için iş birliğine hazırız. Çatışmaya ve savunmaya da hazırız; biz boyun eğmeyen, haklarımızdan ve onurumuzdan vazgeçmeyen bir halkız. Lübnan'da büyük bir hapishanede yaşamayı kabul etmiyoruz.”