Zaharova ve Türk takipçisi arasında ilginç 'dağ lalesi' diyaloğu

Zaharova ve Türk takipçisi arasında ilginç 'dağ lalesi' diyaloğu
TT

Zaharova ve Türk takipçisi arasında ilginç 'dağ lalesi' diyaloğu

Zaharova ve Türk takipçisi arasında ilginç 'dağ lalesi' diyaloğu

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova’nın paylaşımının altına yorum yapan Türk takipçisi, Zaharova’yı dağ lalesine benzetince ikili arasında ilginç bir diyalog yaşandı.
Özellikle Rusya’nın Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ile yaşadığı politik gerginlikler sırasında sık sık ekran karşısına geçerek ABD’ye sert mesajlar veren bir o kadar da ülkesinde güzelliği nedeniyle sıkça konuşuna Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova ile bir Türk takipçisi arasında ilginç bir diyalog gerçekleşti.

Zaharova kişisel sosyal medya hesabından bir gül fotoğrafı paylaşarak, “Bugün neyiniz var? Aralarından yükseldi” mesajını paylaştı. Bu mesajın altına bir Türk takipçisi yorum yazarak, “Sen dağ lalesi gibi güzelsin” mesajını bıraktı. Zaharova ise önce İngilizce, “Nasıl bir şey” diye sordu ardından sorusuna Rusça devam ederek, “Nasıl bir şey dağ lalesi, neye benziyor?” diye sorusunu tamamladı.

Zaharova’nın bu sorusuna cevap veren Fatih Uçar isimli Türk takipçisi dağ lalesi fotoğrafı paylaşarak Zaharova’nın sorusunu cevapladı. İkilinin sosyal medya üzerinden yazışması kısa sürede büyük ilgi topladı. Birçok Rus sosyal medya takipçisi ikilinin yazışmalarının ekran görüntülerini paylaşarak Türk takipçinin Zaharova’ya iltifatlarını Türk erkeğinin centilmenliği olarak yorumladı.



Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
TT

Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)

Bilim insanları meyve sineklerinin genetiğini değiştirerek kokaini sevmelerini sağladı. Çalışmanın insanlardaki kokain bağımlılığını daha iyi anlama ve tedavi etmeye katkı sunması bekleniyor. 

Meyve sinekleri ve insanlar birbirlerine sanılandan daha fazla benziyor. Örneğin bu iki türde çeşitli hastalıklardan sorumlu genlerin yaklaşık yüzde 75'inin aynı olması, bilim insanlarının ilgisini çekiyor. Sinekler üzerindeki genetik incelemeler, bu hastalıkların daha iyi anlaşılmasına katkı sağlıyor.

Bu rahatsızlıklardan biri de kokain gibi maddelere karşı gelişen bağımlılıklar. Utah Üniversitesi'nden Dr. Adrian Rothenfluh, "Son yıllarda, sinekler ve insanların birçok açıdan sandığımızdan daha fazla birbirine benzediği ortaya çıktı" diyerek ekliyor: 

Örneğin sineklerin alkole verdiği tepkiyi düzenleyen genlerin, insanlardaki alkol bağımlılığında da rol oynadığını birçok kez gösterdik. Bu durumun kokain bağımlılığıyla bağlantılı genler için de geçerli olacağını ve bunların sineklerdeki etki mekanizmasını inceleyebileceğimizi düşünüyoruz.

Ancak sineklerin kokaini sevmemesi bu çalışmaların önünde engel teşkil ediyordu. Meyve sineklerinin bacaklarındaki tat reseptörleri, böceğin bir şeyi yemeden önce zararlı olup olmadığını algılamasını sağlıyor. 

Dr. Rothenfluh ve ekip arkadaşları yeni çalışmalarında kokainin acı tadı nedeniyle bu reseptörlere yakalandığını ve sineklerin maddeden bu yüzden uzak durduğunu doğruladı. Araştırmacılar daha sonra sineklerin genetiğini değiştirerek bu reseptörleri devre dışı bıraktı.

Bulguları hakemli dergi Journal of Neuroscience'ta 2 Haziran Pazartesi günü yayımlanan çalışmada genetiği değiştirilmiş sineklerin kokaini sevdiği gözlemlendi. Düşük seviyede kokain içeren şekerli su verilen sinekler 16 saat içinde bu içeceği tercih etmeye başladı.

Dr. Rothenfluh, "Düşük dozlarda, tıpkı insanlar gibi koşuşturmaya başlıyorlar" diyor: 

Çok yüksek dozlardaysa yine insanlar gibi hareket edemez hale geliyorlar.

Bilim insanları genetiğiyle oynanmış sinekleri üretmeyi artık öğrendiği için çalışmalarını daha kolay ve hızlı yürütmeyi umuyor. Meyve sineklerinin hızlı yaşam döngüsü ve nispeten basit genetik yapıları, üzerlerinde insanlara kıyasla daha kolay deney yapılmasına imkan tanıyor. 

Makalenin yazarlarından Travis Philyaw "Daha karmaşık organizmalarda ortaya çıkması zor olan riskli genleri tespit ederek bu bilgileri memeliler üzerinde çalışan araştırmacılara aktarabiliriz" diyor.

Ekip bu sayede insanlardaki kokain bağımlılığına yönelik yeni tedaviler geliştirmeyi umuyor. Dr. Rothenfluh şu ifadeleri kullanıyor:

Kokain tercihinin mekanizmalarını gerçekten anlamaya başlayabiliriz ve mekanizmayı ne kadar iyi anlarsak, o mekanizmaya etki edebilecek bir tedavi bulma şansımız o kadar artar.

Independent Türkçe, Popular Science, IFLScience, Journal of Neuroscience