ABD’den Türkiye’ye Doğu Akdeniz’deki sondaj planlarını iptal etme çağrısı

Akdeniz’e giden Türk sondaj gemisi (Reuters)
Akdeniz’e giden Türk sondaj gemisi (Reuters)
TT

ABD’den Türkiye’ye Doğu Akdeniz’deki sondaj planlarını iptal etme çağrısı

Akdeniz’e giden Türk sondaj gemisi (Reuters)
Akdeniz’e giden Türk sondaj gemisi (Reuters)

Türkiye’nin Meis Adası’nın güney ve doğusunda sismik araştırma faaliyetleri için NAVTEX ilan etmesinin ardından ABD Türkiye’ye Doğu Akdeniz’deki sondaj operasyonlarını durdurma çağrısında bulundu.
Sputnik’e göre ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, “ABD, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki tartışmalı sularda araştırma yapmak için bir NAVTEX yayınladığını biliyor. Türk makamlarını Doğu Akdeniz’de yapılacak operasyon planlarını durdurmaya ve bölgede gerginliği artıran adımlardan kaçınmaya çağırıyoruz” şeklinde bir açıklama yaptı.
Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de doğalgaz arayışına yönelik hamleleri, özellikle Kasım ayında Libya Ulusal Mutabakatı (UMH) ile deniz yetki alanları sınırlandırması konusunda mutabakat zaptı imzalamasının ardından Yunanistan, Kıbrıs Rum Yönetimi ve Mısır’ın tepkisi ile karşılaştı.
Yunanistan, Fransa, Kıbrıs Rum Yönetimi ve Mısır’ın dışişleri bakanları, geçtiğimiz Ocak ayında Kahire’de bir araya gelerek, Türkiye’nin Doğu Akdeniz bölgesindeki faaliyetleri konusunda duydukları derin endişeleri yansıtan ortak bir açıklama yaptı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz hafta Kriter dergisine verdiği röportajda, “Akdeniz’de gerilim istemiyoruz. İş birliği ve adil paylaşımı esas alan her türlü teklife kapımız açıktır” şeklinde konuştu.



Dalay Lama: 130 yaşımı görmek istiyorum

14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)
14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)
TT

Dalay Lama: 130 yaşımı görmek istiyorum

14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)
14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)

Tibet Budizmi'nin ruhani lideri 14. Dalay Lama Tenzin Gyatso cumartesi günü sürgündeki binlerce Tibetli'yle buluştu. 

Dünyanın dört bir köşesinden gelen takipçileri, 14. Dalay Lama'nın onlarca senedir yaşadığı Dharamshala yakınlarındaki büyük tapınakta bir tören düzenledi.  

6 Temmuz'da 90 yaşına girecek 14. Dalay Lama'nın çok uzun bir yaşam sürmesi için duacı oldular. 

Tenzin Gyatso törende yaptığı ve eş zamanlı olarak farklı dillere çevrilen konuşmasında Budistlerin ruhani koruyucularından birine işaret ederek şu ifadeleri kullandı:

Şu ana kadar elimden gelenin en iyisini yaptım. Avalokiteśvara'nın da desteğiyle 30-40 yıl daha yaşayıp duyarlı varlıklara ve Budizm öğretilerine hizmetimi sürdürmeyi umut ediyorum.

14. Dalay Lama, aralıkta Reuters'a yaptığı açıklamada 110 yaşına kadar yaşayacağını öngörmüştü. 

Tenzin Gyatso, ölümünden sonra Tibet'teki Budizm geleneğinin süreceğini belirterek, bu unvanı taşıyan son kişi olmayacağını önceki günlerde söylemişti.

Ruhani lider, 1587'de oluşturulan Dalay Lama unvanının yeni bir reenkarnasyonla süreceğini ifade etmişti.

Halefinin belirlenmesinde tek yetkinin kendi kurduğu Gaden Phodrang Vakfı'na ait olacağını söyleyen Tenzin Gyatso, 15. Dalay Lama'nın Çin sınırları dışında "özgür dünyada" doğacağını da yinelemişti. 

Gyatso'nun "Çin dahil herhangi bir ülke tarafından siyasi amaçlarla seçilen bir adayın tanınmaması gerektiğini" vurgulamasına Pekin'den tepki gelmişti. 

Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Mao Ning, yeni Dalay Lama'nın Pekin yönetimi tarafından onaylanması gerekeceğini savunmuştu.

Tibet Budizmi'ne göre Dalay Lama, reenkarne olacağı bedeni kendisi seçebiliyor. 

Tenzin Gyatso, 1940'ta Dalay Lama’nın 14. reenkarnasyonu olarak Tibet Budizmi'nin ruhani liderliğini yapmaya başlamıştı.

Gyatso, Çin birliklerinin Tibet'in başkenti Lhasa'da 1959'da patlak veren bağımsızlık yanlısı ayaklanmayı bastırmasının ardından bölgeyi terk etmiş ve Hindistan'ın kuzeyindeki Dharamshala kentine yerleşmişti. Burada sürgündeki Tibet meclisi ve hükümetini kurmuştu.

Himalaya Dağları'nın kuzeyinde yer alan 2,5 milyon kilometre genişliğindeki Tibet Platosu, deniz seviyesinden ortalama 4 bin 380 metre yüksekliğiyle "dünyanın çatısı" diye biliniyor.

Tarih boyunca yarı göçebe Tibet halkının yurdu olan bölge, 1951'de imzalanan 17 Nokta Anlaşması'yla Çin'in egemenliğine girmişti. Pekin yönetimi, bunu "Tibet'in barışçıl özgürleşmesi" diye adlandırmıştı.

Independent Türkçe, AFP, Reuters