Trump kasım seçimlerini kaybedip sonucu kabul etmezse neler yaşanabilir?

Trump yaklaşan seçimlerin "şaibe potansiyeli taşıdığına" dair en az 50 açıklama yaptı (AP)
Trump yaklaşan seçimlerin "şaibe potansiyeli taşıdığına" dair en az 50 açıklama yaptı (AP)
TT

Trump kasım seçimlerini kaybedip sonucu kabul etmezse neler yaşanabilir?

Trump yaklaşan seçimlerin "şaibe potansiyeli taşıdığına" dair en az 50 açıklama yaptı (AP)
Trump yaklaşan seçimlerin "şaibe potansiyeli taşıdığına" dair en az 50 açıklama yaptı (AP)

ABD Başkanı Donald Trump’ın kasım ayındaki seçim öncesi yaptığı açıklamalarda seçimin meşruiyetini şimdiden tartışmaya açması, olası bir mağlubiyet halinde Amerikan demokrasisini ciddi bir sınavın beklediği yorumlarına neden oluyor.
Trump, koronavirüs (Kovid-19) salgınından ağır biçimde etkilenen ABD’de halkın posta yoluyla oy kullanması seçeneğinin güvenilirliğini sorgulamayı sürdürüyor.
Bu seçimlerin “Amerikan tarihinin en yolsuz seçimi” olacağını aylar öncesinden “ilan eden” Trump’ın posta aracılığıyla oy vermenin güvenli olmadığına dair şimdiye dek en az 50 saldırı girişimi bulunuyor.
Ülke genelinde Trump’ın sözlerine itiraz eden seçim kurulu yetkilileriyse, doğru önlemlerin alınmasıyla birlikte bu şekilde oy vermenin sakıncalarının olmadığını vurguluyor.
Washington Post’a (WP) konuşan Brookings Enstitüsü’nden William A. Galston konuyla ilgili şu değerlendirmeyi yapıyor:
"Başkan’ın yaptığı şey, sahip olduğumuz en temel demokratik usullere duyulan güveni kasten ve sebepsiz yere baltalamaktır. Bazen anlatacak kelime bulamıyorum. Son derece büyük bir sorumsuzluk bu. Kasım seçimlerinin sonrası için gerçekten zarar verici bir krize dair taban seçmenini harekete geçiriyor."
Çoğu hukuk uzmanı da ABD’nin demokratik normlarını korumaya yönelik Demokratlardan gelebilecek olası bir meydan okuma göz önünde bulundurulduğunda Trump’ın Joe Biden karşısında açık ve net bir yenilgi yaşaması halinde makamından ayrılmayacağını düşünmenin zor olduğunu söylüyor.  
Bununla birlikte WP, Trump’ın sorunsuz bir iktidar devrine karşı sergilediği isteksiz duruşun, bazı Cumhuriyetçi parlamenterlerin yanı sıra akademisyenler ve siyasi liderlerin muhtemel senaryoları hesaba katmasını zorunlu kıldığını belirtiyor.
Trump’ın kilit öneme sahip eyaletlerde oyların tamamı sayılmadan zaferini ilan etmesi bu ihtimaller arasında sayılırken, posta yoluyla oy vermeye rağbetin artması durumunda sürecin günler, hatta haftalar alabileceği tahmin ediliyor.
Diğer taraftan Trump'ın açıklamalarını takip eden hukuk ve anayasa uzmanlarına göre, oyların geçerli sayıldığı bir hukuk savaşında ABD Başkanı’nın mağlubiyeti reddetmesinin de ilaveten haftalar sürebileceği öngörülüyor.
WP ayrıca, son yıllardaki seçimlerde posta yoluyla oy vermeyle ilgili bazı eyaletlerden elde edilen verilere bakıldığında bu yöntemle seçime hile karışması ihtimalinin çok düşük olduğunu ifade ediyor.
Bu arada Trump’ın yeniden seçilmesi için çalışan kampanya ekibi ve Cumhuriyetçi Ulusal Komite (RNC) “sandık gözlemcisi” olarak 50 bin gönüllüyü çalıştırmaya başladı.
Seçim hakkı savunucularıyla birlikte posta yoluyla oy vermeyi kolaylaştırmak için 25 eyalette yargı makamlarına 50’den fazla başvuru yapan Demokratlarsa, Trump’ın olası direnişine karşı en iyi seçeneklerden birinin “açık ara farkla kazanmak” olduğunu söylüyor.
Independent Türkçe'de yer alan habere göre, Trump’ın kaybederse 20 Ocak 2021’de makamını terk etmeme ihtimali Demokrat rakibi Biden tarafından da dile getirilmişti.
Geçen ay Trevor Noah’ın sunduğu The Daily Show’a katılan Biden, “Bu başkan bu seçimi çalmaya kalkışacak” demiş, Trump’ın yenilmesi halinde koltuğunu bırakmayacağını savunarak askeri yöneticilerin ona “Beyaz Saray’dan çıkarken eşlik edeceğinden” emin olduğunu söylemişti.
Trump, başkan seçildiği 2016 seçimleri öncesi açıklamalarında da galip gelmesi halinde sonuçların tamamını kabul edeceğini belirtmiş ancak kazanmasına rağmen o seçimde milyonlarca oyda usulsüzlük yapıldığını ileri sürmüştü.



Trump, Birleşik Krallık'a ikinci resmi ziyaretini yapmayı planlıyor

İngiltere Başbakanı Keir Starmer, ABD Başkanı Donald Trump’a İngiltere Kralı Charles'ın bir mektubunu sundu (Arşiv- EPA)
İngiltere Başbakanı Keir Starmer, ABD Başkanı Donald Trump’a İngiltere Kralı Charles'ın bir mektubunu sundu (Arşiv- EPA)
TT

Trump, Birleşik Krallık'a ikinci resmi ziyaretini yapmayı planlıyor

İngiltere Başbakanı Keir Starmer, ABD Başkanı Donald Trump’a İngiltere Kralı Charles'ın bir mektubunu sundu (Arşiv- EPA)
İngiltere Başbakanı Keir Starmer, ABD Başkanı Donald Trump’a İngiltere Kralı Charles'ın bir mektubunu sundu (Arşiv- EPA)

Buckingham Sarayı bugün yaptığı açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump'ın 17-19 Eylül tarihleri arasında Birleşik Krallık'a eşi benzeri görülmemiş ikinci bir devlet ziyareti gerçekleştireceğini ve Windsor Kalesi'nde Kral Charles III ve Kraliçe Camilla tarafından ağırlanacağını duyurdu.

Saray, başta kral olmak üzere kraliyet ailesinin büyük bir destekçisi olan Trump'a üç günlük ziyareti sırasında eşi Melania Trump'ın eşlik edeceğini doğruladı. Daha önce hiçbir ABD başkanı ikinci bir devlet ziyareti için davet edilmemişti. Trump daha önce 2019'daki ilk döneminde Charles'ın merhum annesi Kraliçe 2. Elizabeth tarafından ağırlandığında, devlet ziyaretinin lüks ve ihtişamının tadını çıkarmıştı.

İngiltere Başbakanı Keir Starmer, geçtiğimiz şubat ayında Beyaz Saray'da yapılan bir toplantı sırasında kralın ikinci ziyaret davetini elden teslim etti. Davetiyeyi okuduktan sonra bunun “çok büyük bir onur” olduğunu söyleyen Trump, başkentin batısındaki Windsor Kalesi'nde kalacak olmasından özellikle memnun görünüyordu. “Bu gerçekten harika,” dedi.

Daha önce bir devlet ziyareti gerçekleştirmiş olan ikinci dönem ABD başkanları için gelenek, eski başkanlar George W. Bush ve Barack Obama'da olduğu gibi, genellikle Windsor Kalesi'nde hükümdarla çay içmek ya da öğle yemeği yemektir.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre ziyaret, Starmer'ın Trump'ı yakın tutma ve bazı politikalarının Birleşik Krallık üzerindeki etkisini en aza indirme çabalarının bir parçası olarak görülüyor. İkili arasındaki ilişki samimi görünüyor ve İngiltere'nin diğer ülkelerin yaşadığı türden ağır ABD gümrük vergileriyle karşılaşmamasına yardımcı oldu.

Ancak Trump'ın bir önceki ziyaretinde olduğu gibi herkes tarafından hoş karşılanması pek mümkün görünmüyor. Geçen seferki protestolarda Trump'ı kızgın turuncu bir bebek olarak tasvir eden dev bir balon parlamentonun dışına uçurulmuştu.