Birleşmiş Milletler (BM) Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths, Marib’de artan gerilimi durdurmak için ‘acil adımlar’ atılması çağrısında bulunarak Hudeyde’de ateşkese yönelik ihlallerin arttığına dikkat çekti. Ras İsa Limanı’nda harap halde bulunan Safer tankerini incelemekle sorumlu ekibin Husi grubun bu konuda verdikleri yazılı taahhütleri yerine getirememesi nedeniyle halen beklediğini ifade etti. Griffiths, tarafları Yemenliler arasında bir çözüm için istenen ortak açıklama hususunda uzlaşıya varmak için ‘gerekli tavizleri’ vermeye çağırdı.
Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) bu ayki dönem başkanlığını üstlenen Almanya’nın çabasıyla Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal Konseyi’nin büyük salonunda kamuoyuna açık bir toplantı düzenledi. Bu, Kovid-19’un patlak vermesi nedeniyle geçen mart ayının ortalarında Konsey’in New York’taki merkezinin kapanması sonrasında sosyal ayrışma ilkesini korumak amacıyla düzenlenen ikinci toplantı oldu.
Griffiths, uluslararası çapta kabul görmüş Yemen hükümeti ile İran destekli Husi grup arasında arabuluculuk yaptığı müzakerelerin içeriği hakkında bir brifing verdi. Özel Temsilci açıklamasında şunları söyledi:
“Ulusal düzeyde bir ateşkesi, ekonomik insani önlemler ile çatışmayı kapsamlı bir şekilde sona erdirmeyi amaçlayan siyasi sürece geri dönüş hususunda uzlaşıya varılması hedefleniyor. Hassas bir ana ulaştık. Çünkü birçok şey tehlikede.”
Griffiths, söz konusu müzakerelerin dört aydır devam ettiğini ve bu süre zarfında iki tarafın çeşitli taslak ve önerilere yanıt verdiğini belirtti. Ayrıca henüz nihai bir taslak üzerinde anlaşmaya varılmadığı bilgisini verdi. Süreci uzun ve zor olarak nitelendiren Özel Temsilci, ‘fırsat penceresi kapanmadan müzakerelere son verilmesi’ çağrısı yaparak iki taraf arasındaki boşlukları kapatmaya çalıştıklarını ifade etti. Yemen halkının isteklerini karşılayan bir anlaşmaya varmak için gerekli tavizlerin verilmesi yönündeki umudunu dile getirdi. Griffiths, kapalı bir televizyon kanalı aracılığıyla yaptığı açıklamada “Ne yazık ki müzakerelerin devam etmesine rağmen ülke çapında Yemenliler için yaşam daha acımasız hale geldi. Yemen, en kötü zamanlarına tanık oluyor” dedi.
Marib’e yönelik askeri hamlenin insani yönden ciddi ekonomik zararlara ve sonuçlara yol açtığını belirten yetkili, “Bu durum, ateşkes olasılığını zayıflatabilir” uyarısında bulundu. Martin Griffiths, Kurban Bayramı öncesinde her zamankinden daha fazla acil adımlar atma çağrısı yaparken Hudeyde’de şiddetin durmadığını ve ateşkese yönelik ihlal sayısında artış olduğunu vurguladı.
BM Özel Temsilcisi, Hudeyde’de General Abhijit Guha liderliğindeki Yeniden Düzenleme Koordinasyon Komitesi’nin (UNHMA) ‘iki taraf arasındaki güvensizliğin üstesinden gelme ve aralarındaki diyaloğu yeniden sağlama’ çabalarını sürdürdüğünü ifade etti. Yetkili, petrol türevlerini taşıyan gemilerin Hudeyde Limanı’na düzenli girişine izin verilmesi gerektiğini söylerken bu durum karşısındaki tüm engellerin kaldırılması gerektiğini vurguladı. Yemen hükümetinin bir dizi akaryakıt gemisine izin verilmesi hususunda olumlu bir adım attığını belirten Griffiths uzun vadeli bir çözüme ihtiyaç olduğuna dikkat çekti.
Uluslararası Temsilci, Kızıldeniz’i yaklaşık bir milyon varillik petrol sızıntısıyla tehdit eden Safer petrol tankerine ilişkin açıklamasında “Her ne kadar Husiler yazılı olarak teknik ekiplere tankere ulaşma izni vermiş olsa da halen bu ekibin konuşlanması için gerekli izinlerin verilmesini bekliyoruz” dedi.
Abyan’daki sınırlı çatışmalara rağmen son haftalarda askeri gerilimin düzeyinin azaldığına dikkati çeken Martin Griffiths, Aden ve diğer bölgelerdeki devlet kurumlarına ilişkin krizin devam ettiğini vurguladı. Griffiths, Riyad Anlaşması’nın uygulanmasını ve Suudi Arabistan’ın arabuluculuk rolünü canlandırmak için devamlı çabaları memnuniyetle karşıladığını belirtirken ortak bildiriyle ilgili müzakerelerin ‘akışın barışa doğru dönmesine katkı sağlayacağını’ ifade etti. Griffiths açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Müzakerelerin barışa götüreceğinden umutlu olsam da elimizden kayıp gitme riski de var. Yemen uzun süreli yeni bir çatışma, kontrolden çıkan Kovid-19 salgını ve ekonomik çöküş evresine girebilir.”
BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Mark Lowcock da Safer tankerine ilişkin olarak en endişe verici senaryonun tankerin patlaması ve yağ sızıntısı olduğunu söyledi. “Teknik uzmanlara göre bu durum, Hudeyde ve Salif limanlarının işlerini haftalar boyunca aksatabilir” ifadesini kullandı.
BMGK
Lowcock, Safer petrol tankerinin Yemen’deki Ras İsa Limanı’nda yol açabileceği tehlikeye dair derin endişelerini dile getirerek İran destekli Husilerin BM uzmanlarının tankere erişimlerini kolaylaştırmak üzere ‘mümkün olan en kısa sürede somut önlemler alması’ gerektiğini vurguladı.
BMGK üyeleri, Griffiths, Lowcock ve Guha’nın brifingleri sonrasında yayınladıkları bildiride Körfez İşbirliği Konseyi inisiyatifi, uygulama mekanizması, Ulusal Diyalog Konferansı çıktılarının yanı sıra 2216 sayılı karar da dahil ilgili BMGK kararlarında belirtildiği üzere Yemen liderliği ile kapsamlı bir siyasi sürece destek verdiklerini vurguladı. Üyeler, Griffiths’e verdikleri desteği de ifade ederken taraflara da ‘acil şekilde arabuluculuk önerilerini kabul etme’ çağrısı yaptılar. Riyad Anlaşması’nın yeniden canlandırmak üzere Suudi Arabistan’ın çabalarını memnuniyetle karşıladığını söyleyen BMGK üyeleri, 2532 sayılı karara da dikkat çekerek BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in 25 Mart’ta yaptığı, saldırgan eylemleri durdurmaya yönelik çağrısına desteklerini yinelediler.
BMGK üyeleri, yetersiz beslenme riskini artıran fonların azalmasına ilişkin endişelerini de aktardılar. Tüm bağışçılara ‘vaatlerini hızla yerine getirme ve hayat kurtarma’ çağrısı yaptılar. Aynı şekilde üyeler, petrol tankerinin maruz kalabileceği olumsuzluklar veya patlamasından kaynaklanan tehlikelerle ile ilgili derin endişelerini yinelediler.
Üyeler, BM teknik uzmanlarının koşullarını değerlendirmek, acil düzenlemeleri yapmak ve güvenli petrol çıkarılmasını sağlamak amacıyla giriş izinlerinin onaylanması, güvenli seyahat ve diğer tüm lojistik düzenlemeler de dahil olmak üzere mümkün olan en kısa sürede somut adımların atılması çağrısında bulundular.