Erdoğan'dan bayram mesajı: Tarihimize zaferler ayı olarak geçen Ağustos ayına girmek üzere olduğumuz şu günlerde, inşallah evlatlarımıza yeni zaferler miras bırakacağız

Erdoğan'dan bayram mesajı: Tarihimize zaferler ayı olarak geçen Ağustos ayına girmek üzere olduğumuz şu günlerde, inşallah evlatlarımıza yeni zaferler miras bırakacağız
TT

Erdoğan'dan bayram mesajı: Tarihimize zaferler ayı olarak geçen Ağustos ayına girmek üzere olduğumuz şu günlerde, inşallah evlatlarımıza yeni zaferler miras bırakacağız

Erdoğan'dan bayram mesajı: Tarihimize zaferler ayı olarak geçen Ağustos ayına girmek üzere olduğumuz şu günlerde, inşallah evlatlarımıza yeni zaferler miras bırakacağız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yayımladığı Kurban Bayramı mesajında, “Tarihimize zaferler ayı olarak geçen Ağustos ayına girmek üzere olduğumuz şu günlerde, inşallah evlatlarımıza yeni zaferler miras bırakacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kurban Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Erdoğan, mesajında Kurban Bayramı'nın bu sene korona virüs salgını nedeniyle hac farizasının sınırlı bir şekilde yapılacak olması hasebiyle mahzun bir şekilde yaşandığını belirterek, “İnşallah önümüzdeki yıl, yine milyonlarca Müslüman, Kabe-i Muazzama'yı ve mukaddes toprakları yeniden aşkla, coşkuyla, sevinçle dolduracaktır. Türkiye olarak salgın dönemini sağlık başta olmak üzere her alanda tüm dünyanın takdirini kazanan bir başarıyla yönettik. Normalleşme süreciyle birlikte turizm dışındaki hemen tüm sektörlerde hayat, salgın öncesi dönem seviyesine yaklaşan bir ritme kavuştu. TAMAM diye ifade ettiğimiz ‘temizlik, maske ve mesafe' ilkelerini hayatımızın merkezine yerleştirerek, hem elde ettiğimiz kazanımları korumalı hem de daha büyük hedeflere doğru yürümeyi sürdürmeliyiz. Salgın döneminde ülkemizde gelir düzeyi en düşük kesimlerden başlayarak, milletimizin her bir ferdine destek olmaya özel önem verdik. Sosyal koruma kalkanı altında yaklaşık 26 milyar liralık bir kaynağı karşılıksız olarak milletimizin istifadesine sunduk. Bayramlarda verdiğimiz biner liralık ikramiyelerine ek olarak, bu dönemde emeklilerimizin en düşük maaşını bin 500 liraya çıkardık. İstihdamı korumak amacıyla pek çok destek programını hayata geçirdik. Kısa çalışma ödeneği yanında işini kaybeden veya ücretsiz izne çıkartılan çalışanlarımıza yönelik nakdi destek ödemelerinin sürelerini uzattık. Türkiye Cumhuriyeti devletinin imkânlarını 83 milyon vatandaşımızın her birinin emrine sunarak, geleceğimize güvenle bakabilmemizi sağladık. Milletimizin kendisine sunduğumuz imkânları, çalışkanlığıyla, gayretiyle, üretkenliğiyle, büyük ve güçlü Türkiye idealimize daha büyük katkılara dönüştüreceğinden en küçük bir şüphemiz yoktur” dedi.
Erdoğan, Ağustos ayının tarihte zaferler ayı olarak geçtiğine dikkat çekerek, “Şu günlerde inşallah, evlatlarımıza yeni zaferler miras bırakacağız. Irak ve Suriye'den Libya'ya uzanan geniş bir alanda süren mücadelemizi, hem kendimiz, hem bu ülkelerdeki dost ve kardeşlerimiz için zaferle neticelendirmekte kararlıyız. Doğu Akdeniz ve Ege'deki haklarımızı korumak için başlattığımız çalışmaları sonuna kadar devam ettireceğiz. Fatih Sultan Mehmet Han'ın vakfiyesine uygun şekilde yine bir cuma günü yeniden ibadete açtığımız Ayasofya Camii örneğinde olduğu gibi egemenlik haklarımızı kullanmakta tereddüt göstermeyeceğiz. Dünyanın neresinde yaşarsa yaşasın, hangi inanca, kökene, kültüre sahip olursa olsun, adaletsizliğe, haksızlığa, zulme uğrayan herkesin yanında yer almayı sürdüreceğiz. Allah'ın yardımı ve milletimizin desteği bizimle olduğu müddetçe, son nefesimize kadar bu kutlu mücadeleyi yürüteceğiz. Rabbimden bu mübarek günler hürmetine, milletçe Sıratı Müstakim üzere işimizi kolaylaştırmasını, yüreğimizi ferahlatmasını, gayretimizi ve gücümüzü artırmasını niyaz ediyorum. Sözlerime son vermeden önce Kurban Bayramı için yollara çıkan tüm vatandaşlarımızdan trafik ve sağlık kurallarına titizlikle riayet etmelerini istirham ediyorum. Bayram sevincimize gölge düşürmemek, yürekleri yakmamak, insanımızı ve ülkemizi dermansız bırakmamak için hep birlikte lütfen daha dikkatli, daha sorumlu davranalım. Bir kez daha Kurban Bayramı'nın kalplerimize huzur, ülkemize esenlik, dünyamıza barış getirmesi diliyorum. Bayramınız mübarek olsun. Kalın sağlıcakla” ifadelerini kullandı.



Merakla beklenen görüşme... Trump, yarın Beyaz Saray'da Zohran Mamdani'yi kabul edecek

ABD Başkanı Donald Trump ve New York Belediye Başkanı seçilen Zohran Mamdani (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump ve New York Belediye Başkanı seçilen Zohran Mamdani (AFP)
TT

Merakla beklenen görüşme... Trump, yarın Beyaz Saray'da Zohran Mamdani'yi kabul edecek

ABD Başkanı Donald Trump ve New York Belediye Başkanı seçilen Zohran Mamdani (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump ve New York Belediye Başkanı seçilen Zohran Mamdani (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump dün akşam yaptığı açıklamada, New York Belediye Başkanı seçilen Zohran Mamdani ile uzun süredir beklenen görüşmenin, aylarca süren gergin ilişkilerin ardından yarın Washington’da gerçekleşeceğini duyurdu.

Trump, “Komünist New York Belediye Başkanı Zohran Mamdani bir görüşme talep etti. Görüşmenin Beyaz Saray’da, 21 Kasım Cuma günü yapılması konusunda anlaştık. Daha fazla detayı ilerleyen günlerde paylaşacağız” dedi.

Mamdani ise ABD kanalı MS NOW’a verdiği röportajda, ekibinin Beyaz Saray ile iletişime geçtiğini belirterek, “New York sakinlerine verdiğim söz gereği, bu şehirde yaşayan 8,5 milyon kişi için faydalı olduğu sürece herkesle görüşmeye hazırım. İnsanlar burada yaşam maliyetlerini karşılamak için mücadele ediyor… Başkan ile sadece dürüstçe konuşmak istiyorum; New York sakinlerini gerçekten savunmanın ne anlama geldiğini anlatmak istiyorum” ifadelerini kullandı.

New York Belediye Başkanı seçilen Zohran Mamdani’nin Sözcüsü, yeni belediye başkanının başkanla görüşmesinin ‘olağan’ olduğunu belirterek, Mamdani’nin görüşmede ‘kamu güvenliği, ekonomik güvenlik ve yaşam maliyetleri konularını’ ele almayı planladığını söyledi.

Trump aylardır Mamdani'yi eleştirerek onu ‘komünist’ olarak nitelendirdi ve seçilmesi halinde memleketinin mahvolacağını öngördü. Ayrıca, Uganda'da doğan ve 2018'de ABD vatandaşlığı alan Mamdani'yi sınır dışı etmekle ve şehirden federal fonları çekmekle tehdit etti.

Kasım seçimlerinde Cumhuriyetçilerin Georgia, New Jersey, Pensilvanya ve Virginia’da ağır yenilgi almasının ardından, Trump yaşam maliyetleri konusuna daha fazla vurgu yapmaya başladı. Bu konu, Demokratların kampanyalarının merkezi bir unsuru olmuş, Mamdani’nin kampanyasında da öne çıkmıştı. Trump, cuma günü sosyal medyada yayımladığı bir paylaşımda, Cumhuriyetçi Parti’yi ‘yaşam maliyetleri partisi’ olarak nitelendirdi.

Bu gelişmeler, Başkan Trump ve Cumhuriyetçi Partili müttefiklerinin ekonominin şu anda ‘hiç olmadığı kadar güçlü’ olduğunu savunduğu bir dönemde yaşanıyor.

Öte yandan New York’un seçilmiş belediye başkanı Zohran Mamdani, bu ayın başında yaptığı zafer konuşmasında, kısa bir süre önce Queens’i temsil eden nispeten az tanınan bir eyalet milletvekiliyken, ülkenin en büyük şehrinin seçilmiş belediye başkanı konumuna gelen 34 yaşındaki bir siyasetçi olarak, New York’un ‘ülkeye başkanı nasıl yenebileceğini göstermek istediğini’ söyledi.


Dünya Sağlık Örgütü'nün bütçesini karşılayabilmesi için 1 milyar dolara ihtiyacı var

Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus (Reuters)
Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus (Reuters)
TT

Dünya Sağlık Örgütü'nün bütçesini karşılayabilmesi için 1 milyar dolara ihtiyacı var

Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus (Reuters)
Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus (Reuters)

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), ABD'nin bu yılki çekilme kararını telafi etmekte zorlanıyor. Örgüt, 2026-2027 bütçesini karşılamak için 1 milyar dolara ihtiyaç duyduğunu duyurdu.

BM'ye en büyük bağışçı olan ABD Başkanı Donald Trump, Ocak 2025'te Beyaz Saray'a döndükten sonra fonlamayı durdurma kararı aldı. Sonuç olarak, WHO daha önce onaylanan bütçesini 5,3 milyar dolardan 4,2 milyar dolara düşürmek zorunda kaldı.

WHO Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus dün üye ülkelere yaptığı açıklamada, "Bu, Dünya Sağlık Örgütü tarihindeki en zorlu yıllardan biriydi. Kaynakları önceliklendirme ve yeniden yönlendirme gibi zorlu ama gerekli bir süreçten geçtik. Bu da iş gücümüzde önemli bir azalmaya yol açtı" dedi.

Ghebreyesus ayrıca, "Bu sürecin sonuna yaklaşıyoruz" diye ekledi.

Kuruluşun 2026-2027 bütçesinin yüzde 75'ini sağladığını, ancak hâlâ 1 milyar dolarlık bir açıkla karşı karşıya olduğunu ve "kaynak seferberliği açısından eskisinden çok daha kötü bir durumda" olduğunu belirtti.

Üye devletler, mayıs ayında zorunlu katkıları yüzde 20 artırma konusunda anlaştılar. Ancak kuruluş, hâlâ üye devletlerin ve diğer bağışçıların gönüllü katkılarına büyük ölçüde bağımlı.

Uluslararası yardımların azalmasıyla karşı karşıya kalan binlerce sağlık tesisi, insani desteğe en çok ihtiyaç duyan bölgelerde hizmetlerini azaltmak veya faaliyetlerini zorunlu olarak askıya aldı. Sonuç olarak, kuruluş en çok ihtiyaç duyanlara öncelik vermek zorunda kaldı.

Tedros, maliyet azaltma önlemlerinin benimsenmesinin, kuruluşun ortadan kaldırmak zorunda kaldığı iş sayısını beklenen 2 bin 900'den bin 282'ye düşürmesine neden olduğunu belirtti. Bin 89 çalışanın emeklilik, erken emeklilik veya geçici sözleşmelerinin sona ermesi nedeniyle kendi isteğiyle ayrıldığını da ifade etti.


İsrail, Lübnan’ın güneyine en ağır saldırılarından birini gerçekleştirdi

İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki Sayda kentinde bulunan Ayn el-Hilva Filistin Mülteci Kampı'na düzenlediği saldırıdan sonra olay yerine intikal eden sağlık görevlileri (Reuters)
İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki Sayda kentinde bulunan Ayn el-Hilva Filistin Mülteci Kampı'na düzenlediği saldırıdan sonra olay yerine intikal eden sağlık görevlileri (Reuters)
TT

İsrail, Lübnan’ın güneyine en ağır saldırılarından birini gerçekleştirdi

İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki Sayda kentinde bulunan Ayn el-Hilva Filistin Mülteci Kampı'na düzenlediği saldırıdan sonra olay yerine intikal eden sağlık görevlileri (Reuters)
İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki Sayda kentinde bulunan Ayn el-Hilva Filistin Mülteci Kampı'na düzenlediği saldırıdan sonra olay yerine intikal eden sağlık görevlileri (Reuters)

İsrail ordusu salı gecesi ve çarşamba sabahı Lübnan'ın güneyindeki Sayda kentinde bulunan Ayn el-Hilva Filistin Mülteci Kampı'na hava saldırıları düzenledi. Saldırılarda en az 13 kişi öldü, onlarca kişi yaralandı.

İsrail ordusunun bu saldırısı, İsrail ile Lübnan arasında geçtiğimiz yıl kasım ayında ateşkes anlaşmasının yürürlüğe girmesinden bu yana gerçekleştirilen en şiddetli ve ölümcül saldırılardan biri oldu.

Ayn el-Hilva Filistin Mülteci Kampı'na düzenlenen hava saldırısından birkaç saat sonra, yine Lübnan’ın güneyde bulunan el-Tiri beldesinde öğrencileri taşıyan bir otobüse düzenlenen başka bir saldırıda bir kişi öldü, 13 kişi yaralandı. Bu olay, geleneksel savaş alanlarının ve Hizbullah üyelerinin peşine düşülmesinin ötesinde yeni bir gerilime işaret etti.

Son saldırılar, aylardır görülen en ağır saldırılar olurken Lübnan’ın güneyindeki iki vilayetteki dört ilçeyi etkiledi. Dün öğleden sonra dört köyde yeniden tahliye bildirimleri dağıtıldı. Bildirimler, bir göç dalgasına yol açtı.