Araştırma: Koronavirüs yıllardır yarasalar arasında yayıldı

Fransa'da görülen bir yarasa türü (Arşiv-Reuters)
Fransa'da görülen bir yarasa türü (Arşiv-Reuters)
TT

Araştırma: Koronavirüs yıllardır yarasalar arasında yayıldı

Fransa'da görülen bir yarasa türü (Arşiv-Reuters)
Fransa'da görülen bir yarasa türü (Arşiv-Reuters)

Yapılan bir bilimsel araştırma göre, koronavirüsün yıllardır yarasalar arasında yayıldığı ortaya çıktı.
Araştırma kapsamında, koronavirüse neden olan virüsün 40 ila 70 yıl önce yarasalarda ortaya çıktığı kaydedildi. Uzmanlar, virüsün bir süredir insanlara geçmeye hazırlandığını söyledi.
Açıklamada, bu durumun biyolojik olarak tasarlandığı iddia edilen koronavirüsün laboratuvarda üretildiği teorisi hakkında şüphe uyandırıyor.
İskoçya'daki Glasgow Üniversitesi'nde viral genomik ve biyoinformatik başkanı Profesör David Robertson, 'Nature Microbiology' dergisinde yayınlanan araştırma üzerinde çalıştı. Robertson açıklamasında, koronavirüsün, genetik olarak bilinen en yakın viral yarasa virüslerinden birine yakın kabul edildiğini ancak zamanla farklılaşabileceğini bildirdi.
BBC News’e konuşan Profesör, çalışmanın insanlarda ortaya çıkması muhtemel bu virüslerin bir süredir var olduğunu gösterdiğini vurguladı.
Robertson açıklamasında, “Virüsün insanlara nerede veya nasıl yayıldığını gerçekten anlamalıyız. Şimdi bu genel virüsün yarasalarda yayıldığını düşünürsek, onu daha iyi izlememiz gerekir” ifadelerini kullandı.



Arizona'da tarihi keşif: 200 milyon yıllık uçan sürüngen fosili bulundu

Araştırmacılar, 200 milyon yıl önce dinozorlarla birlikte yaşamış kanatlı bir sürüngen olan yeni bir teruzor türü keşfetti (Smithsonian)
Araştırmacılar, 200 milyon yıl önce dinozorlarla birlikte yaşamış kanatlı bir sürüngen olan yeni bir teruzor türü keşfetti (Smithsonian)
TT

Arizona'da tarihi keşif: 200 milyon yıllık uçan sürüngen fosili bulundu

Araştırmacılar, 200 milyon yıl önce dinozorlarla birlikte yaşamış kanatlı bir sürüngen olan yeni bir teruzor türü keşfetti (Smithsonian)
Araştırmacılar, 200 milyon yıl önce dinozorlarla birlikte yaşamış kanatlı bir sürüngen olan yeni bir teruzor türü keşfetti (Smithsonian)

Araştırmacılar 200 milyon yıl önce dinozorlarla birlikte yaşamış kanatlı bir sürüngen olan yeni bir teruzor türü keşfetti.

Smithsonian Ulusal Doğa Tarihi Müzesi'nden bilim insanları 2011'de, fosilleşmiş çene kemiğini ortaya çıkardıkları bu canlının, artık Kuzey Amerika'da bilinen en eski teruzor türü olduğunu belirledi.

Arizona'daki Taşlaşmış Orman Milli Parkı'ndaki ücra bir kemik yatağında keşfedilen bu canlının çene kemiği 209 milyon yıl önce volkanik kül içinde korunmuş.

Yeni türün, bir insanın omzuna rahatça tüneyebilecek kadar küçük olduğu düşünülüyor.

Bu olağanüstü fosili, müzenin FossiLab bölümünde 18 yıldır gönüllü olarak çalışan Suzanne McIntire keşfetti.

McIntire şöyle diyor:

Bu örneği ortaya çıkarmanın heyecan verici tarafı, dişlerin hâlâ kemiğin içinde olmasıydı, bu yüzden hayvanı tanımlamanın çok daha kolay olacağını biliyordum.

Ekip, diş uçlarının aşınmış olmasından yola çıkarak teruzorun, çoğu zırh benzeri pullarla kaplı balıklarla beslendiği sonucuna vardı.

Ekip yeni teruzor türüne Eotephradactylus mcintireae adını verdi. "Kül kanatlı şafak tanrıçası" anlamına gelen bu isim, fosilin bulunduğu alandaki volkanik küle atıf yapıyor.

Arizona'nın kuzeydoğusundaki bu bölge, 209 milyon yıl önce Pangaea'nın ortasında ve ekvatorun hemen üzerinde yer alıyordu.

Küçük nehir kanallarının kesiştiği bölge muhtemelen mevsimsel sellere maruz kalıyordu; bu seller kanallara tortu ve volkanik kül taşıyarak muhtemelen kemik yatağında muhafaza edilen canlıları gömdü.

Ekip toplamda kemikler, dişler, balık pulları ve koprolitler yani fosilleşmiş dışkılar da dahil 1200'den fazla fosil ortaya çıkardı.

Araştırmacılar ayrıca sivri uçlu zırhı ve ayakkabı kutusuna sığabilecek kabuğuyla, eski bir kaplumbağanın fosillerini de tanımladı. Kara kaplumbağası benzeri bu hayvan, fosilleri daha önce Almanya'da keşfedilen, bilinen en eski kaplumbağayla aynı zamanlarda yaşamıştı.

Kligman, "Bu, kaplumbağaların Pangea genelinde hızla yayıldığını gösteriyor ki bu çok büyük olmayan ve muhtemelen yavaş bir tempoda yürüyen bir hayvan için şaşırtıcı" diyor.

Independent Türkçe